Gönderen Konu: Kâmus ve Nâmus  (Okunma sayısı 4077 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Kâmus ve Nâmus
« : 24 Nisan 2012, 10:53:42 »

Cemil Meriç'ten:
"Kâmus bir milletin hâfızası; yani, heyacanıyla, hassasiyetiyle ve şuuruyla kendisi. Kâmusa uzanan el, nâmusa uzanmıştır. Her mukaddesi yıkan Fransız ihtilali bile, tek mukaddese saygı göstermiştir: Kâmusa... Batı'da cinnet bile terbiyeli! (Kâmus: Bir lisânın bütün kelimelerini, şerh ve tefsirlerini içine alan kitap. Yani, topyekün bir milletin dili.)

Ve devam ediyor:
"Bugünkü düz yazının ne edebiyatla münâsebeti var, ne haysiyetle: Bed, cıvık ve yüzsüz. Kelimeler, ibârenin içinde, tımarhaneden fırlayan akıl hastaları gibi koşuyor. Hepsinin sırtında aynı urba, bakışlarında aynı manâsızlık.
Nesir yok artık. Nazım var mı ki?"


[Bu Ülke - Cemil MERİÇ]