Gönderen Konu: Kırkambar  (Okunma sayısı 211038 defa)

0 Üye ve 6 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Son Zamanlarda Duyduğunuz Cümleler
« Yanıtla #45 : 01 Mart 2009, 14:51:49 »

"İslâm'dan başka da hak din vardır...Gayr-i Müslimler de ehl-i necat ve ehl-i cennettir... Bu devirde üç ibrahimî din vardır... Tevhid ve Teslis esasta birdir..." gibi din dışı inanç ve görüşlere sahip kişiler mensup oldukları sektin hizmetkârıdır, İslâm'ın değil.

Mehmet Şevket EYGİ

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #46 : 03 Mart 2009, 10:13:08 »
"Bir gün bir çocuğa sormuştum, deniz neden tuzludur diye. Babası uzun bir sefere çıkmıştı. Çocuk hemencecik karşılık verdi: Deniz tuzludur, çünkü denizciler durmadan ağlarlar! Neden denizciler böyle çok ağlar ki! Çünkü, dedi, yolculukları bitmez... Onun için de mendillerini hep direklere asıp kuruturlar! Gene sordum: Ya niçin insanlar üzgün olunca ağlar? Çünkü, dedi, daha duru görebilelim diye gözlerin camını ara sıra yıkamak gerek!"


(August Strindberg/Düş Oyunu)

Çevrimdışı Himmet

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 849
Ynt: Son Zamanlarda Duyduğunuz Cümleler
« Yanıtla #47 : 05 Mart 2009, 22:02:09 »
Manevi derinliği olmayan insanlar kendilerini hep mutlu hissederler. (HİTLER)

Bu söz çok düşündürdü beni. Eğer arzu edenler olursa yorumlarını almak isterim.
Çok anlamlı bir söz imiş.Eğer kendimize mal edersek bendede tam aksi bir durum söz konusu.Tebesüm ederken bile yüreğim eziliyor.Bu mantığa göre O halde benim manevi derinliğim (est.) olmuşmu oluyor.  ş5))

Latife bir yana çevremizde yokmu öyle insanlar.Kendilerini hep mutlu hissederler çünki nezaket, incelik, tevazu sahibi olmak ve Adab-ı Muaşeret gibi değerlerle kendilerini hiç üzmezler.Bunlar manevi derinliği olan insanlara has davranışlardır. Buda bizim bir yorumumuz olsun.. :)
Zâtının, Sıfâtının, Esmâının, Efâlinin Hudutsuzluğunca Şükürler Olsun Yâ RABBİİM..

Çevrimdışı Devri Âlem

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 429
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #48 : 09 Mart 2009, 13:46:16 »
Hiç bir şey için
 
"benimdir" deme

Sadece de ki

"yanımdadır";

Çünkü ne altın,

ne toprak, ne sevgili,

ne hayat, ne ölüm,

ne huzur,

ne de keder

daima seninle kalmaz...

D.H. Lawrence
اَلْعِلْمُ يَرْفَع بُيوتًا لاَعِمَادًا لَهَا وَالْجِهلُ يَهْدِم بِيُوتَ اْلعِزَّ وَلْكَرَمِ

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #49 : 12 Mart 2009, 00:54:18 »
Erdem, işte bu asaleti gösterebilmek,

kazaya rıza ile cevap verebilmektir.

Hele bir düşünün, buraya ağlamaya mı gelmiştik, gülmeye mi; ölüyor muyuz, yoksa doğuyor mu?!..

 İskender Pala   

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #50 : 25 Mart 2009, 06:47:21 »
İnsan yağmur gibi olmalı bence, herkesi ıslatabilmeli. .

Rahmeti kuşanıp herkese her şeye merhamet etmeli..

İnsan sözünü yağmur gibi yumuşakça indirmeli kulaklara;

Kırıp dökmemeli, damla damla söylemeli, ince ince sevmeli…

Şefkatli olup kimseyi küçümsememeli, hor görmemeli, kimsenin dalını kırmamalı..

İnsan yağmur gibi, bir görünmeli bir saklanmalı…

Öyle ince olmalı ki, ihtiyaç duyan onu dizi dibinde bulmalı, ihtiyaç bittiğinde hiç şikayetsiz ortalıktan kaybolmalı..

Yağmur göklerden yere serinliktir;

Yağmur yukarıdan aşağıya minnetsiz iniştir.

Yağmura “rahmet” diyenlere, yağmur damlaları sayısınca rahmet okumalı..

Senai Demirci

Çevrimdışı enfa

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 1543
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #51 : 25 Mart 2009, 23:46:08 »
Küllenmiş her düşüncenin, her duygunun içinde iyi yahut kötü, acı yahut tatlı, neşeli yahut hüzünlü elbette bir kor sıcaklığı vardır ki, eşelendikçe alevi ortaya çıkar.

Bazen ısıtır bu alev, bazen yakar. Olumlu ya da olumsuz bütün hayaller, bütün idealler ve bütün arzular sonuca ulaşmadıkça, hedefini bulmadıkça elbette kül içinde saklanan kor gibi sıcak bekler. Küçük bir esinti, azıcık bir savrulma... Bir hatırlama... Küçük bir dokunuş... Hele içinizi bir yoklayın..

Zamanın hızlı akışı, feleğin hızla dönüşü içinde her şey bizim istediğimiz rengi göstermeyebilir, bizim istediğimiz biçimde tahakkuk etmeyebilir. Bağrımızı yırtmanın, yüreğimizi parelemenin, ciğerlerimizi kan doldurmanın faydası da yoktur üstelik. Bu bir ayrı sınav biçimidir. Tesellisi hep ertelenen bir sınav..

İskender Pala

Zaman diyorum, biraz daha zaman.Dilimin ucundaki kelimeler bu kış donmazsa bir dahaki yıl uçmayı öğrenecekler!

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Please Smile :)
« Yanıtla #52 : 26 Mart 2009, 02:13:28 »


Sevgili Dost!

Fotoğrafta pozitif görüntüler negatif görüntülerle basılır.

Sıkıntılar bunaltmasın seni.

Lütfen gülümse fotoğrafın çekiliyormuş gibi her an…


posta kutusundaki mızıka'dan
Ali Ural
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Söyle İstanbul
« Yanıtla #53 : 26 Mart 2009, 16:20:50 »

Söyle İstanbul
Yakışmıyor gözlerine kara bulutlar
Sen ağlarsan viran olur biter umutlar

Sen üzülme senin için bu gönlüm ağlar
Sevdalımsın İstanbul mahşere kadar

Sokakların dert küpü yolların yorgun yine
Ne oldu sana böyle söyle İstanbul söyle

Yamaçlarında kar var yolların yorgun yine
Kime dargınsın böyle söyle İstanbul söyle

Mustafa CİHAT
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Sabret ve ümit et
« Yanıtla #54 : 27 Mart 2009, 02:59:39 »
SABRET


ve


ÜMİT ET


hep.


Gündüzün


geceden


doğdugunu

 

 bilmez misin sen!


 
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Sabretmek
« Yanıtla #55 : 30 Mart 2009, 04:06:37 »
Sabretmek

öylece durup beklemek değil,

ileri görüşlü olmak demektir.

Sabır nedir?

Dikene bakıp gülü,

geceye bakıp gündüzü tahayyül edebilmektir.

Ve bilirler ki gökteki ayın

hilal’den dolunaya varması için zaman gerekir.

 


Tebrizli Şems


Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Hayatın yarını yoktur!
« Yanıtla #56 : 05 Nisan 2009, 09:06:04 »




Hayatın yarını yoktur. Ayrıca her gün kendi güncel gündemiyle geldiği için, hayatın gündemini yaşamaya hiç sıra gelmez.

İyisi mi Allah’ın sunumunu yaşama kararını bugün verin ve hemen yaşamaya başlayın: Yoksa hiç yaşayamadan ölme tehlikesi var! Unutmayın ki, hayatı para gibi biriktiremezsiniz! Salamura yapıp ya da turşusunu kurup saklayamazsınız.

Ya her anını yaşarsınız, ya da ıskalarsınız. Bu yüzden sevgili dostlarım, hayatınızı asla ertelemeyin. Her şeyimiz yarına ertelenmiş gibi...

“Yarın yaparım...”, “yarın yazarım...”, “yarın gezerim...”, “yarın severim...”, “yarın söylerim...” deyip duruyoruz. Ama beklediğimiz “yarın” bir türlü gelmiyor. Bu yüzden de, yazacaklarımızı yazamadan, yapacaklarımızı yapamadan, göreceklerimizi göremeden, sevdiklerimize sevdiğimizi söyleyemeden ölüp gidiyoruz!
Bir önerim var hepinize: Bir gününüzü hayatınızın son günüymüş gibi yaşayın. Bakalım kâinat size nasıl görünecek?..

Bakalım o zaman da baharı ıskalayabilecek misiniz?


Yavuz Bahadıroğlu
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı fsakci

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 9
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #57 : 15 Nisan 2009, 13:55:50 »
BİR GÜN insan virgülü kaybetti; o zaman zor cümlelerden korkar oldu ve basit ifadeler kullanmaya başladı. Cümleleri basitleşince, düşünceleri de basitleşti.

Bir başka gün ise, ünlem işaretini kaybetti. Alçak bir sesle ve ses tonunu değiştirmeden konuşmaya başladı. Artık ne birşeye kızıyor, ne de birşeye seviniyordu. Üstelik, hiçbir şey onda en ufak bir heyecan uyandırmıyordu.

Bir süre sonra, soru işaretini kaybetti ve soru sormaz oldu. Hiçbir şey, ama hiçbir şey onu ilgilendirmiyordu... Ne kâinat, ne dünya, ne de kendisi umurundaydı.

Birkaç sene sonra iki nokta üstüste işaretini kaybetti ve davranış sebeplerini başkalarına açıklamaktan vazgeçti.

Ömrünün sonuna doğru elinde yalnız tırnak işaretleri kalmıştı. Kendine has tek düşüncesi yoktu, yalnız başkalarının düşüncelerini tekrarlıyordu.

Son noktaya geldiğinde, düşünmeyi ve okumayı unutmuş vaziyetteydi.


(A. Kanevski)



gerçekten güzel bir paylaşım yapmışsın
çok sağol.
hayır ve dua ile.

Çevrimdışı gok.deniz

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 7
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #58 : 16 Nisan 2009, 22:07:02 »
Allah razı olsun sizden.

Çevrimdışı feyiz

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 436
Ynt: Kırkambar
« Yanıtla #59 : 16 Nisan 2009, 23:01:53 »
  "Eğer bir gün siz de unutulmaz bir eser üretirseniz,bunu içten bir inançla yaptığınız duanıza borçlu olacaksınız".


  "Başaranlar,önce inandılar,sonra başardılar;başaramayanlar ise,önce yapıp sonra inanmayı deniyorlar".


  "Kendi gücüne dayanan endişelenir;Yaratıcının  Kudretine dayanan Yaratıcıya güvenir"...

                                                                                          Muhammed Bozdağ
"Allah'ın elinden daha üstün el yoktur.Zulmünün cezasını çekmeyen hiçbir zalim yoktur".