Gönderen Konu: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]  (Okunma sayısı 17735 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı SadakatNet

  • Administrator
  • araştırmacı
  • *****
  • İleti: 298
    • http://www.sadakat.net
Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« : 11 Mayıs 2008, 17:11:12 »



 
Hafta:    29


Mevzu: Kıyamet Alametleri


Araştırmalarınızı bekliyoruz..


(Araştırma yapmak demek bildiklerimizi aktarmak demek değil, bu mevzu hakkında elimizdeki mevcut kitaplardan iktibas yapmak demektir. Her üyemizden bir iktibas yapmasını istirham ediyoruz.)

Sadakat Yönetim Kurulu

Çevrimdışı Ber-ceste

  • yazar
  • ****
  • İleti: 551
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #1 : 11 Mayıs 2008, 20:18:04 »
Kıyametin kopmasına yakın önce küçük alametler çıkacaktır. Sonra da büyük alametler çıkacaktır. Kıyametin küçük alametleri ile ilgili hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:

(İnsanlar camilerle ve camilerin süsüyle övünmedikçe kıyamet kopmaz.) [İbni Mace]

(Erkek erkekle, kadın kadınla yetinmedikçe, kıyamet kopmaz.) [Hatib]

(Fitneler artmadıkça, kıyamet kopmaz.) [Buhari]

(İnsanlarda cimrilik artar ve kıyamet kötülerden başkası üzerine kopmaz.) [İ.Neccar]

(Ahlaksızlık ve fuhuş açık olmadan komşular kötüleşmeden hainler emin, eminler hain sayılmadan, akrabalık arasında soğukluk olmadan kıyamet kopmaz.) [İ. Ahmed]

(Yemin ederim ki, cimrilik, fuhuş meydana çıkmadıkça, emine hıyanet edilip, haine güvenilmedikçe, iyiler helak olup kötüler kalmadıkça kıyamet kopmaz.) [Hakim]

(Yağmurların bereketi kaldıkça kıyamet kopmaz.) [Ebu Ya’la]

(Yeryüzünde Allah diyen Müslüman kaldıkça kıyamet kopmaz.) [Müslim]

(Zamanda yakınlık olmadıkça, bir yıl bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta bir gün, bir gün bir saat gibi kısa gelmedikçe kıyamet kopmaz.) [Tirmizi]

(İlim kalkmadıkça, depremler, katliamlar çoğalmadıkça kıyamet kopmaz.) [Buhari]

(Mal çoğalıp artmadıkça kıyamet kopmaz. Öyle ki, zekât verilecek kimse bulunmaz. Birine zekât teklif edilince, “Benim buna ihtiyacım yok” der.) [Buhari]

(İki büyük taife, davaları bir olduğu halde, çarpışmadıkça, kendilerine Allah’ın resulüyüm [peygamberim] diyen yalancılar çıkmadıkça kıyamet kopmaz.) [Buhari]

(Müslümanlar Yahudilerle savaşmadıkça, taşlar bile, “Ey Müslüman şu arkamda gizlenen Yahudi’yi öldür” diye haber vermedikçe kıyamet kopmaz.) [Buhari]

(Yetmiş tane resulüm diyen yalancı çıkmadıkça kıyamet kopmaz.) [Taberani]

(Erkekler azalacak, kadınlar çoğalacak.) [Buhari]

(Bir erkek çocuk bir kadın gibi kıskanılmadıkça kıyamet kopmaz.) [Deylemi]

(Livata mubah sayılmadıkça, gökten taş yağmadıkça kıyamet kopmaz.) [Deylemi]

(Çocuklar öfkeli olmadıkça, büyüğe saygısızlık yapılmadıkça kıyamet kopmaz.) [Harâiti]

(Kıyamet kopmadan yüz yıl öncesinde yeryüzünde Allah’a ibadet eden kalmaz.) [Hâkim]

(“Keşke şu kabirdeki ben olsaydım” denmedikçe kıyamet kopmaz.) [Müslim]

(Deprem, fitne, katillik artmadıkça, kıyamet kopmaz.) [Buhari]

(Kardeşler farklı dinden olmadıkça kıyamet kopmaz.) [Deylemi]

(Kötüler dünyaya hâkim olmadıkça kıyamet kopmaz.) [Tirmizi]

(Kıyamet ancak kötü insanların başına kopar.) [Müslim, İbni Mace]

(Kur’an-ı kerim kalkmadıkça kıyamet kopmaz.) [Ebu Nuaym]

Kıyamet yaklaştığı zaman şunların da olacağı bildirilmiştir:

(İnsanlar temizlikte fazla titiz olacak, vesvese edip dinde haddi aşacaklar.) [Ebu Davud]

(Çeşitli isimler altında şaraplar çıkacak, helal sayılacak.) [İ. Ahmed]

(Ortalık bozulacak, dine uymak avuçta ateş tutmak gibi zor olacak.) [Hâkim]

(Köpek beslemek, evlat yetiştirmekten daha cazip olacak.) [Hâkim]

(Kötü kadınlar, çoğalıp, fuhuş bir toplum içinde yayılırsa, halk, daha önce görülmemiş [frengi, aids gibi] bulaşıcı hastalıklara maruz kalacak. Ölçüde, tartıda hile yapılacak ve geçim darlığı baş gösterecek.) [Beyheki]

(Çalgı her yere yayılacak, güvenlik güçleri çoğalacak.) [Beyheki]

(İşler, ehli olmayana verilecek.) [Buhari]

(Bu dinin başlangıcı gibi, sonu da garip olacak!) [Tirmizi]

(Kur'an [Radyo, TV gibi] çalgı aletlerinden okunacak.) [Tergib-üs-salât]

(Sadece tanıdıklara selam verilecek ve yazarlar çoğalacak.) [Hâkim]

(Zengine malı için tazim edilecek, fuhuş yayılacak, piçler çoğalacak. Büyüğe hürmet, küçüğe de merhamet edilmeyecek. Kurtlar, kuzu postuna bürünecek.) [Hâkim]

(Tehiyyet-ül-mescid namazı kılınmaz olur.) [Taberani]

(İlim kalkar, cehalet, anarşi ve ölüm çoğalır.) [İbni Mace]

(Ulema, halkın istediği yönde fetva verip, helale haram, harama helal derler; Kur'anı ticarete, menfaate alet ederler.) [Deylemi]

(İnsanlar, yalnız malın, paranın gelmesini düşünecekler, helalini, haramını düşünmeyecekler.) [R.Nasıhin]

(Bir camide binden fazla kişi namaz kılacak, fakat, içlerinde bir tane mümin bulunmayacak.) [Deylemi]

(İzinsiz ticaret yapılmaz.) [Müslim]

(Vahşi hayvanlar, insanlarla konuşmadıkça kıyamet kopmaz.) [Tirmizi]

(Kıyamet alametleri bir ipteki boncukların peş peşe kopması gibi birbirini takip eder.) [İ.Ahmed, Taberani]

(Kıyamet Cuma günü kopacaktır.) [Buhari]

Hadis-i şerifle bildirilen kıyametin diğer alametlerinden bazıları da şöyledir:
1- Emanete riayet kalkar.
2- Veled-i zina çoğalır.
3- İçki çok içilir.
4- Zekât verilmez.
5- Hanıma uyup, anneye isyan edilir.
6- Erkekler ipek giyer.
7- Zararından korunmak için insanlara mudara edilir.
8- Gençler fasık olur.
9- Daha önce yaşamış âlimler cahillikle suçlanır.
10- Tefecilik, faiz aşikâre olur.
11- Bilgin veya âlim denilenlerde, zerre kadar iman olmaz.
12- İslam’a uymak ayıp sayılır.
13- Herkese iyilik eden Müslüman ahmak sayılır.
14- İslam’a uymak, ateşi elde tutmak gibi zor olur.
15- Mescitlerde, toplantılarda fasıkların sesi yükselir.
16- Cihad terk edilir.
17- Bid'atler yayılır.
18- Günaha teşvik artar.
19- İyiliğe mani olunur.
20- Emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker kalkar.
22- Komşuluk kötüleşir.
23- Camilerde Kur'an-ı kerim teganni ile okunur.
24- Aşağı kimseler söz sahibi olur.
25- Zararından korunmak için insanlara ikram olunur.
26- Çalgı aletleri çoğalır. Her yerde çalgı çalınır.
27- Anarşi çoğalır.
28- Adam öldürmek çoğalır.
29- Dine uymak, güzel ahlaklı olmak ayıp sayılır.
30- Cansızlar da konuşur.
Sükût etmek gibi alemde nadana cevab olmaz..

Çevrimdışı aşk hamalı

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 116
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #2 : 12 Mayıs 2008, 12:26:46 »
Kıyamet ne zaman kopacak? Kıyâmet alâmetleri nelerdir?
 

Soru: Kıyâmet ne zaman kopacaktır, belli başlı alâmetleri var mıdır?
Cevap: Kıyâmetin ne zaman kopacağı bildirilmemiş, (Onu ancak Allah bilir) buyurulmuştur. (A'râf 187, Ahzâb 63)

Kıyâmetin kopmasına yakın çeşitli alâmetler çıkacaktır. Kurân-ı kerîmde buyuruluyor ki:

(Rabbinin ba'zı âyetleri [alâmetleri] geldiği gün, önce îmân etmemiş veya îmânında bir hayır kazanmamış olana, o günkü îmânı fayda vermez.) [En'âm 158]

Ba'zı âyetlerden maksat, Güneş'in batıdan doğması gibi Kıyâmet alâmetidir. &127On büyük alâmet çıkmadıkça Kıyâmet kopmıyacağı hadîs-i şerîfle bildirmiştir.


Büyük alâmetler

1- Mehdî gelecektir. Babası Abdullah, annesi Âmine'dir. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:

(Mehdî'nin başı hizâsında bir bulut olacak, buluttan bir melek "Bu Mehdîdir, sözünü dinleyin" diyecektir.) [Ebû Nuaym]

2- Deccâl gelecektir. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:

(Deccâl çıkınca, tanrı olduğunu söyler. Onun tanrı olduğuna inananın îmânı gider.) [İbni Ebî Şeybe]

3- Hz. Îsâ gökten inecektir. Kurân-ı kerîmde buyuruluyor ki:

(Allah'ın resûlü Meryem oğlu Îsâ'yı öldürdük dedikleri için yahûdîleri la'netledik. Onlar Îsâ'yı öldürmediler, asmadılar da. Öldürülen, kendilerine Îsâ gibi gösterildi.) [Nisâ 157]

Hz. Îsâ göğe kaldırılmıştır. (Nisâ 158)

(Elbette o [Hz. Îsâ'nın Kıyâmete yakın gökten inmesi], Kıyâmetin yaklaştığını gösteren bilgidir. Sakın bunda şüphe etmeyin.) [Zuhruf 61-Tibyân]

4- Dâbbet-ül-arz çıkacak. Bu hususta birçok hadîs-i şerîf vardır. Biri şöyle: (Dâbbet-ül-arz, mü'mine âsa ile dokunur, alnına "Bu Cennetlik" yazılır, yüzü nûrlanır. Kâfire vurunca, "Cehennemlik" diye yazılır, yüzü simsiyah olur.) [F. Fevâid]

Bu hayvandan Kur'ân-ı kerîmde de bahsedilmektedir. (Neml 82)

5- Ye'cüc ve me'cüc çıkacaktır. Ye'cüc-me'cüc seddi yıkıp çıkar. (Enbiyâ 96)

6- Duman çıkacaktır. Yeri göğü duman kaplar. (Duhan 10)

7- Güneş batıdan doğacaktır. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:

(Güneş batıdan doğmadıkça Kıyâmet kopmaz. O zaman herkes îmân ederse de fayda vermez.) [Müslim]

8- Ateş çıkacaktır. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:

(Hicâzdan çıkan ateş, Basra'daki develerin boyunlarını aydınlatır.) [Müslim]

9- Doğu, Batı ve Arabistan'da ay tutulacak ve yer batması olacak. (B.Arifin)

10- Kâ'be yıkılacaktır. (T.Kurtûbî)

Kıyâmet koparken, dünya, şimdiki yörüngesinden çıkıp, başka bir yörüngeye girer, daha sonra dağlar hallaç pamuğu gibi atılır, taş taş üstünde kalmaz, apartmanlar, gökdelenler, saraylar yıkılır. Madden böyle virân olduğu gibi ma'nen de, virân olur.

Kıyâmetin küçük alâmetleri ile ilgili hadîs-i şerîflerden ba'zıları şöyle:

(Ticaret çoğalır, izinsiz ticâret yapılmaz.) [Müslim]

(Erkekler azalır, kadınlar çoğalır, zinâ artar.) [Buhârî]

(Çalgı her yere yayılır, zaptiye, gammaz ve gıybetçi çoğalır.) [Beyhekî]

(Câmiye giren iki rek'at namaz [tehiyyet-ül mescid] kılmaz.) [Taberânî]

(Sadece tanıdıklara selâm verilir. Yazarlar çoğalır.) [Hâkim]

(İlim kalkar, cehâlet, anarşi ve ölüm çoğalır.) [İbni Mâce]

(Zengine malı için ta'zim edilir. Esnaf, ölçü ve tartıda hîle yapar. Köpek beslemek, evlâd yetiştirmekten câzip gelir. Veled-i zinâ çoğalır.) [Taberânî]

(Fırat'ta bir altın define çıkar. Görenler ondan bir şey almasın!) [Buhârî]

(Ehli olmayana iş verilir.) [Buhârî]

(Ulema, halkın istediği yönde fetvâ verip, helâla haram, harama helâl derler, Kur'ânı ticârete âlet ederler.) [Deylemî]

("Şu kabirdeki ben olsaydım" denmedikçe Kıyâmet kopmaz.) [Müslim]

(Kötü iyi, iyi kötü gösterilmedikçe, Kıyâmet kopmaz.) [Harâitî]

(Zelzele, fitne, katillik artmadıkça, Kıyâmet kopmaz.) [Buhârî]

(Lûtîlik mubah sayılıp, taş yağmadıkça Kıyâmet kopmaz.) [Deylemî]

(Kardeşler farklı dinden olmadıkça Kıyâmet kopmaz.) [Deylemî]

(Şerliler dünyaya hâkim olmadıkça Kıyâmet kopmaz.) [İbni Mâce]

(Müslümanlarla Yahudiler savaşmadıkça Kıyâmet kopmaz. Yahudilerin gizlendiği taş ve ağaç, "Yahudi arkamda gel öldür" diyecektir.) [Müslim]

(Yırtıcı hayvanlar, insanlarla konuşmadıkça Kıyâmet kopmaz.) [Tirmizî]

(Allah diyen müslüman kaldığı müddetçe Kıyâmet kopmaz.) [Müslim]

(Kıyâmet, yalnız kötüler üzerine kopar.) [Buhârî, Müslim]

Diğer alâmetler

Hadîs-i şerîfle bildirilen diğer alâmetlerden ba'zıları:

1- Emânete riâyet kalkar.
2- Kötüler söz sahibi olur.
3- İçki ve tefecilik âşikâr olur.
4- Zekât verilmez.
5- Hanıma uyulur, anneye isyân edilir.
6- Kur'ân-ı kerîm tegannî ile okunur.
7- Zararından korunmak için herkese müdâra edilir.
8- Gençler fâsık olur.
9- Sonra gelenler, önceki âlimleri câhillikle suçlar.
10- Bid'atler yayılır.
11- Bilgin denilenlerde, zerre kadar îmân olmaz.
12- İslâma uymak ayıp sayılır, hor görülür.
13- Herkese iyilik edenler ahmak sayılır.
14- İslâma uymak, ateşi elde tutmak gibi zor olur.
15- Mescidlerde fâsıkların sesi yükselir.
16- Emr-i ma'ruf ve nehy-i münker kalkar.
17- Günâha teşvik artar. İyiliğe mâni olunur.

İbni Ömer hazretleri buyuruyor ki: Kıyâmet alâmetleri zuhur edince dine daha çok sarılmalıdır! Bunlardan birkaçı şöyle:
1- Âlimler ilmi, para karşılığı öğretir.
2- Akrabalık münâsebetleri kopar.
3- Ana-babaya isyân edilir.
4- İyiler azalır.
5- Dünya menfaati için din âlet edilir.
6- Binalar yükselip heva-i nefse uyulur.
7- İltimas, rüşvet çoğalır.
 

Çevrimdışı mustantık

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 224
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #3 : 13 Mayıs 2008, 09:21:31 »
Hz. Ebu Hureyre (radıyAllahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Ayakkabıları kıldan bir kavimle savaşmadıkça kıyamet kopmaz. Siz, yüzleri kılıflı kalkanlar gibi, gözleri küçük, burunları yassı olan bir kavmle savaşmadıkça kıyamet kopmaz." [Buharî, Cihad  95, 96, Menâkıb 25; Müslim, Fiten 62, (2912); Ebu Davud, Melahim 9, (4303, 4304); Tirmizî, Fiten 40, (2216); Nesâî, Cihad 42, (6, 45).]
Sana gerekli olmayan şey hakkında konuşma. İster akıllı, ister akılsız hiç kimseyle münakaşa etme. Ve kardeşini, anılmandan hoşlandığın şeyle an.
(Abdulah ibn-i Mes’ud)

Çevrimdışı mustantık

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 224
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #4 : 13 Mayıs 2008, 09:24:22 »
 -  Ebu Hureyre (radıyAllahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Rumlar, A'mak ve Dâbık nam mahallere inmedikçek kıyamet kopmaz. Onlara karşı Medine'den bir ordu çıkar. Bunlar o gün arz ehlinin en hayırlılarıdır. Bu ordunun askerleri savaşmak üzere saf saf  düzen alınca, Rumlar:"Bizden esir edilenlerle aramızdan çekilin de onları öldürelim!"  derler. Müslümanlar da:Hayır! VAllahi sizinle, kardeşlerimizin arasından çekilmeyiz" derler. Bunun üzerine (Müslümanlar) onlarla harb eder. Bunlardan üçte biri inhizama uğrar. Allah ebediyen bunların tevbesini kabul etmez. Üçte biri katledilir, bunlar Allah indinde şehitlerin en faziletlileridir. Üçte biri de muzaffer olur. Bunlar ebediyen fitneye düşmezler. Bunlar İstanbul'u da fethederler. (Fetihten sonra) bunlar, kılıçlarını zeytin ağacına asmış ganimet taksim ederken, şeytan  aralarında şöyle bir nida atar:Mesih Deccal, ailelerinizde sizin yerinizi aldı!" Bunun üzerine,  çıkarlar. Ancak bu haber batıldır. Şam'a geldiklerinde (Deccal) çıkar. Bunlar savaş için hazırlık yapıp safları tanzim ederken, namaz için ikamet okunur. Derken İsa İbnu Meryem iner ve onlara gitmek ister. Allah'ın düşmanı, Hz. İsa'yı görünce, tıpkı tuzun suda erimesi gibi, erir de erir. Eğer bırakacak olsa, (kendi kendine) helak oluncaya kadar eriyecekti. Ancak Allah onu kudret eliyle öldürür; öyle ki onlara, harbesindeki kanını gösterir." [Müslim, Fiten 34, (2897).]

  - Yine  Ebu Hureyre (radıyAllahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) (bir gün):"Bir tarafı karada bir tarafı da denizde olan bir şehir işittiniz mi?" diye sordular. Oradakiler: "Evet!" deyince, şöyle buyurdular:İshakoğullarından yetmiş bin kişi bu şehre sefer tertiplemedikçe kıyamet kopmaz. Askerler şehre gelince konaklarlar. Ancak silahla savaşmazlar, tek bir ok dahi atmazlar. "Lailahe illAllahu vAllahu ekber!" derler. Bunun üzerine şehrin deniz tarafı düşer. Sonra askerleri ikinci kere, "Lailahe illAllahu vAllahu ekber" derler, şehrin diğer tarafı da düşer. Sonra tekrar "Lailahe illAllahu vAllahu ekber!" derler. Bu sefer onlara (kapılar) açılır. Oradan şehre girerler ve şehrin ganimetini toplarlar. Ganimetleri aralarında taksim ederlerken, yanlarına bir münadi gelip: "Deccal çıktı!" diye bağırır. Askerler her şeyi bırakıp geri dönerler" [Müslim, Fiten 78, (2920).]

   -  Yine Ebu Hureyre (radıyAllahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Müslümanlardan iki grup aralarında savaşmadıkça kıyamet kopmaz. Bunlar aralarında büyük bir savaş yaparlar, fakat davaları birdir." [Buharî, Fiten 24, Menakıb 25, İstitabe 8; Müslim, İman 248, (157), Fiten 17, (157).]

   -  İbnu Ömer (radıyAllahu anhümâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Yahudilerle savaşacak ve onları öldüreceksiniz. Öyle ki taş dahi: "Ey Müslüman! İşte Yahudi, arkamda (saklandı), gel, öldür onu!"  diyecek." [Buharî, Cihad 94, Menakıb 25; Müslim, Fiten 79, (2921); Tirmizî, Fiten 56, (2237).]
Sana gerekli olmayan şey hakkında konuşma. İster akıllı, ister akılsız hiç kimseyle münakaşa etme. Ve kardeşini, anılmandan hoşlandığın şeyle an.
(Abdulah ibn-i Mes’ud)

Çevrimdışı efsanef

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 283
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #5 : 14 Ağustos 2011, 16:59:25 »
KIYÂMET ALAMETLERİ
 :scared_14:
(Eşrâtu's-Saa), âhir zamanda (zamanın sonları) ortaya çıkarak Kıyâmet'in yaklaştığını, kopmak üzere olduğunu gösteren belirtiler. Bu belirtiler genellikle Küçük Alametler (Alâmât-ı Suğra) ve Büyük Alametler (Alâmât-ı Kübrâ) olmak üzere iki bölüm halinde incelenir.

Kur'an, Kıyâmet'in zamanını Allah'tan başka kimsenin bilemeyeceğini belirtir (el-A'raf, 7/187; Lokmun 31/34; el-Ahzab, 33/63). Buna karşılık yaklaştığını (el-Zümer, 54/1), yakın olduğunu (en-Nahl, 16/77), ansızın geleceğini (el-A'raf, 7/187) bildirir. Kıyâmet alametlerinin belirdiğini (Muhammed, 47/18) ifade etmekle birlikte bunlar hakkında bilgi vermez. Ancak, "Saat yaklaştı, ay yarıldı yarılacak" (el-Kamer, 54/1) âyetinin ikinci bölümünün "ay yarılacak" biçimde anlaşılması durumunda, bu olay Kur'an'da anılan tek Kıyâmet alameti olma özelliği kazanır.

Hadis külliyâtları ise Kıyâmet'ten önce ortaya çıkacak alametlerden söz eden çok sayıda hadis ihtiva eder. İslâm bilginleri hadislerde dile getirilen alametleri nitelikleri açısından değerlendirerek bunları Küçük Alametler (Alâmât-ı Suğrâ) ve Büyük Alametler (Alâmât-ı Kübrâ) olmak üzere iki başlık altında toplamışlardır. Âhir zaman olarak tanımlanan Kıyâmet öncesi donemde dini duygu, düşünce ve davranışların zayıflaması, dini kurallara gereken önemin verilmemesi, ibadetlerin terkedilmesi, ahlaksızlığın çoğalması biçiminde kendini gösteren Küçük Alametler'in başlıcaları şu şekilde sıralanabilir:

a) İnsanların bina yapmakta birbiriyle yarışmaları (Buhârî, Fiten, 25; bk. Tecrid-i Sarih Terc; 1/58).

b) İnsanların ölümü temenni etmeleri (Buharî, Fifen, 25; Müslim, Fiten, 53-54)

c) Câriyenin efendisini doğurması (Müslim, İmân, 1).

d) Hicaz'da bir ateşin çıkarak Busra'da (Şam yakınlarında bir yer) develerin ayaklarını aydınlatması (Buhârî, Fiten, 24; Müslim, Fiten, 42).

e) Fırat nehrinin sularının çekilerek, nehir yatağından altın çıkması (Müslim, Filen, 29-31).

f) İkisi de hak iddiasında bulunan iki büyük İslâm ordusunun birbiriyle savaşması (Buhârı, Fiten, 25; Müslim, Fiten, 17).

g) İslâmî ilimlerin ortadan kalkması, cehaletin artması (Buhârî, Fiten, 4).

h) Depremlerin çoğalması (Buhârî, Fiten, 25).

ı) Zamanın yaklaşması, gece ile gündüzün eşit olması (Buhârî, Fiten, 25).

i) Cinâyetlerin çoğalması, fitnelerin zuhur etmesi (Buhârî, Fiten, 4; Müslim, Fiten, 18).

j) Yahudilerle Müslümanların savaşmaları, Müslümanların Yahudileri öldürmesi (Tecrid-i Sarih Tercümesi, VIII, 341; Müslim, Fiten, 79-82).

k) Zinanın açıkça işlenmesi, içki tüketiminin artması, kadınların çoğalıp erkeklerin azalması (el-Ali en-Nâsif Tac, 5/335).

l) Kahtân'dan bir kişinin çıkarak, insanları asâsı ile sevketmesi Buhârî, Fiten, 23).

Kıyâmetin büyük alâmetleri ise şu hadis-i şerifte toplu olarak zikredilir: Huzeyfetu'l-Gifarı (r.a)'den rivayet edilmiştir: Biz bir gün kendi aramızda konuşurken, Hazreti Peygamber yanımıza çıkageldi. Bize "Ne konuşuyorsunuz?" dedi. Biz de "Kıyâmet gününden konuşuyoruz" diye cevap verdik. Hazreti Peygamber" Şüphesiz on alâmet görülmedikçe kıyamet kopmayacaktır" dedi ve "Deccâl'i, dumanı(duhan), Dâbbetü'l-arz'ı, güneşin batıdan doğmasını, İsa (a.s.)'ın yere inmesini, Ye'cûc ve Me'cuc'u, doğuda, batıda ve Arap yarımadasında olmak üzere üç yer çöküntüsünü, son olarak da Yemen'den çıkarak insanları Mahşere sürecek ateşin vuku bulacağını söyledi" (Müslim, Fiten, 39).

Kıyâmetin bu on büyük alameti başka hadislerce ya da İslâm bilginlerince şu şekilde açıklanır:

1. Deccal'in ortaya çıkışı: Deccâl, kıyâmette zuhur edecek yalancı bir kişidir, İslâm Dini'ni ve müslümanları ifsad edip, kötülüğe ve bozgunculuğa sevketmek isteyecektir. Deccal'in sağ gözünün kör olduğu, iki gözünün arasında "kâfir" yazdığı, çocuğunun olmadığı, Medine'ye ve Mekke'ye giremeyeceği, ortaya çıktıktan sonra yeryüzünde kırk gün kalacağı, bu süre içerisinde istidrac türünden bazı olağanüstü olaylar göstereceği, daha sonra da yine kıyâmetin büyük alametlerinden olan Hz. İsa'nın yeryüzüne inmesiyle onun tarafından öldürüleceği sahih hadislerde belirtilmiştir (Buhârı, Fiten, 26; Müslim, Fiten, 37, 39, 40, 91, 101, 110, 112).

2. Duhan'ın çıkışı: Duman anlamına gelen duhan da kıyâmetin büyük alametlerinden biridir (Müslim, Fiten, 39). Kıyâmetin vukuundan önce dünyayı bir duman bulutu kaplayarak, kırk gün ve kırk gece kalacak, mü'minler nezleye tutulmuş gibi, kâfirler ise sarhoş gibi olacaklardır.

3. Dabbetü'l-arz'ın çıkışı: Kıyâmet'ten önce çıkacağı bildirilen bir yaratıktır. Kelime anlamı "yer hayvanı" demektir. Kur'an-ı Kerim'de "Kendilerine söylenmiş olan başlarına geldiği zaman, yerden bir çeşit hayvan (dâbbe) çıkarırız ki o, onlara, insanların âyetlerimize kesin olarak inanmadıklarını söyler" (en-Neml, 27/82) buyurulmaktadır. Hz. Peygamber Dâbbetü'l-arz hakkında "Çıkacak olan kıyâmet alametlerinden ilki, güneşin batı tarafından doğması ile, bir kuşluk vakti insanlara karşı bir dâbbenin (hayvanın) zuhurudur. Bu iki alametten biri, arkadaşından evvel olur. Akabinde diğeri de onun izi üzerinde yakın olarak meydana gelir" (Müslim, Fiten, 118) buyurmuştur.

4) Güneşin Batıdan doğması: Güneş batıdan doğacak, insanlar topluca iman edecek, ancak daha önce iman etmemiş olanların imanları kendilerine bir yarar sağlamayacaktır (Tecrid-i Sarih Tercümesi, XII 307; Müslim, Fiten, 118).

5. Hazreti İsa (a.s)'ın inmesi: Ehl-i sünnet itikadına göre Kıyâmetin vukuundan önce Hazreti İsa yeryüzüne inecek, hristiyanları İslâm'a davet edecek, Deccâl'i öldürecek, Hazreti Peygamber (s.a.s)'in şerîati ile hükmedecektir (Buhârî, Büyû, 102; Müslim, İmân, 242-247).

6. Ye'cûc ve Me'cûc'ün çıkışı: Kıyâmetin vukuundan önce çıkarak "yeryüzünde bozgunculuk yapacak" (el-Kehf, 18/94) olan asılları ve soyları belirsiz iki insan topluluğudur (Muhammed Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, IV, 3288). Hz. ZülKarneyn'in önlerine yaptığı seddin yıkılarak (el-Enbiya, 21/96) açılması ile yeryüzüne dağılacaklar insanlara saldıracak, kentleri yakıp-yıkarak harabe haline getireceklerdir. Bazı rivayetlerde bu seddin Çin seddi olduğu zikredilir (Muhammed Hamdi Yazır, a.g.e., IV, 3291, 3374; Buhârı, Enbiyâ, 7; Müslim, Fiten, 1,2).

7.8.9. Doğuda, Batıda, Arap Yarımadasında olmak üzere üç bölgede yer çöküntülerinin meydana gelmesi de Kıyâmet'in büyük alametlerindendir (Müslim, Fiten, 39).

10. Yemen'den çıkacak olan büyük bir ateşin insanları önüne katarak sürmesi (Müslim, Fiten, 39).

Ebu Davud ve Tirmizi'nin Sünen'lerinde yeralan bazı hadislere göre Mehdî'nin çıkması da Kıyâmet'in büyük alametlerindendir (Sünen-i Tirmizî, IV, s.1-93: Sünen-i Ebu Davud, N. Şr. M.Abdul Hamid IV, 100, 106).

Hz. Peygamber (s.a.s), Kıyâmetin kötü insanlar ve kâfirler üzerine kopacağını bildirmiştir. Bu hadislere göre Kıyâmet kopmadan önce mü'minlerin ruhları alınacak ve onların âhirete göçmeleri sağlanacaktır (Buhari, Fiten, 5; Müslim, imare, 53).


mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #6 : 13 Aralık 2011, 23:31:50 »
Alıntı

Kıyamet Alametleri

Efendimiz (s.a.v) hazretleri buyurdular:
“Muhakkak ki kıyametin alametlerindendir.
1. Namazların öldürülmesi (zayi edilmesi ve hakkıyla kılınmaması),
2. Şehvetlere tabi olmak,
3. Âmirlerin hain olması,
4. Vezirlerin (idarecilerin) fasık olmaları.

Selman-ı Farisi (r.a.) hemen atıldı ve sordu:
"Babam ve annem ile. Bu olacak mı?"

Efendimiz (s.a.v.) hazretleri buyurdular:
"Evet! Ey Selman (bunlar olacak!) Bunlar olduğu zaman, mü'minin kalbi sudaki tuz gibi eriyecektir! Değiştirmeye güç yetirilmez!"

(Selman) dedi:
"Veya bu da olur mu?"

Efendimiz (s.a.v.) hazretleri buyurdular:
"Evet! (bu olacak.) Ey Selman! Muhakkak ki o gün insanlar çok zelil olacaktır. O gün mü'min kişi, insanların arasında korkuyla yürüyecektir! Eğer konuşursa (adeta) onu yerler! Yok eğer sükût eder (konuşmazsa) gayzından (kederinden) ölür."

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:8 S:143-144)
 

Çevrimdışı tk1978

  • IZLEMCI
  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 455
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #7 : 14 Aralık 2011, 04:27:17 »
KIYÂMET ALAMETLERİ

5. Hazreti İsa (a.s)'ın inmesi: Ehl-i sünnet itikadına göre Kıyâmetin vukuundan önce Hazreti İsa yeryüzüne inecek, hristiyanları İslâm'a davet edecek, Deccâl'i öldürecek, Hazreti Peygamber (s.a.s)'in şerîati ile hükmedecektir (Buhârî, Büyû, 102; Müslim, İmân, 242-247).
Avrupa hizla Islamlasiyor. Dünya´da Müslümanlara ilgi cuvalmak´da. Ne kadar Medya Müslümanlarin üstüne gelse´de, cok önemli sahsiyyetler süratli bir sekilde Islama yönelmis durumdalar. Gizli gizli Müslüman olan Papazlar mevcud. Bu Insanin aklina bir cok soru getirmek´de ISA a.s ile alakali. Dünyanin her hücra köselerin´de Müslüman Cocuklar yetismek´de. Küfür ne kadar siddetli olsa bile, Islamiyet bir o kadar mufak oluyor. Bu kadar zuhurat sonrasi, ISA a.s gelip gectigini düsünmek caiz olabilirmi acaba?

mazhar

  • Ziyaretçi
Hz Muhammed'in bahsettiği tehlike geliyor!
« Yanıtla #8 : 14 Şubat 2013, 09:15:14 »
Hz Muhammed'in bahsettiği tehlike geliyor!
Türkiye dâhil Ortadoğu’nun bazı bölgelerinde büyük miktarlarda tatlı su kaybı saptandı. Su kaynakları üzerindeki anlaşmazlıkların önümüzdeki 10 yıl içerisinde savaşların en temel sebeplerinden biri olacağı öngörülüyor

FıratNehri
Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi NASA'nın 2003-2010 yıllarına ait uydu görüntüleri Ortadoğu'da büyük miktarda içme suyu kaybı olduğunu gösteriyor. Araştırmacılar Türkiye, Suriye, İran ve Irak'ta Dicle ve Fırat nehirleri havzalarının bulunduğu bölgede su rezervlerinde 144 kilometreküplük azalma tespit etti. Tatlı su depolarındaki toplam kaybın Lut Gölü büyüklüğünde olduğu belirtildi.
 
Sonuçları Amerikan Jeofizik Birliği'nin "Water Resources Resarch" adlı bilim dergisinde cuma günü yayımlanacak olan araştırmada, Hindistan'ın kuzeyi ve etrafında 2002-2008 arasında kaydedilen tatlı su kaybından sonra bunun bölgedeki ikinci büyük su kaybı olduğuna dikkat çekildi. NASA, 2007'de yaşanan kuraklık, su kaynaklarının kötü kullanımı, nüfus artışı sonucu su ihtiyacının artmasının bu sonuca yol açtığını kaydediyor.
 
NASA'nın araştırması Ortadoğu'da içme suyunun azaldığı ve gelecekte bazı ülkelerin su sıkıntısı çekeceği kaygılarını haklı çıkarıyor. Dünya Bankası da Doha'da düzenlenen iklim zirvesinde, gelecek yıllarda Ortadoğu ile Kuzey Afrika'nın bazı bölgelerinde su eksikliğinin başlıca sorun haline gelebileceği konusunda uyarıda bulunmuştu.
 
Çeşitli istihbarat birimleri, su kaynakları üzerindeki anlaşmazlıkların önümüzdeki 10 yıl içerisinde savaşların en temel sebeplerinden biri olacağı öngörüsünde birleşiyor. Özellikle 2022 yılından sonra Ortadoğu, Asya ve Kuzey Afrika gibi bölgelerde, su kaynaklarına erişim yolları üzerindeki denetimin savaş sırasında bir silah niteliği kazanacağı ve terörizm araçlarından biri haline geleceği tahmin ediliyor. dw

HZ PEYGAMBER'İN DİKKAT ÇEKTİĞİ TEHLİKE
 

Ebu Hureyre (radıyAllahu anh) anlatıyor:
 

"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
 
"Fırat nehri altın bir dağ üzerinden açılmadıkça kıyamet kopmaz. Onun üzerine insanlar savaşırlar. Yüz kişiden doksan dokuzu öldürülür. Onlardan her biri: 'Herhalde savaşı ben kazanacağım.' der." [Buhârî, Fiten 24; Müslim, Fiten 29, (2894); Ebu Davud, Melahim 13, (4313, 4314); Tirmizî, Cennet 26, (2572, 2573)]
 
 1. Hadisin Buhârî'de gelen bir veçhinde: "...Kim o hadiseye hazır olursa, ondan hiçbir şey almasın." ibaresi ziyadedir. İbnu Hacer, "Ondan hiçbir şey almasın" ifadesinden hareketle, ortaya çıkacak bu altının dinar (şeklinde madrub para) altın kalıpları veya altın tozu şeklinde olabileceğini, hepsinin caiz olduğunu söyler.
 
2. Bir rivayette altından dağ, bir başka rivayette "altundan hazine (kenz)" ifadesi kullanılmıştır. Dağla çokluk kinaye edildiği belirtilmiştir.
 
3. İbnu't-Tin bu hazineden almanın yasaklanmasını, "o hazinenin bütün Müslümanlara ait olmasındandır. Öyleyse kişi ondan sadece kendi hakkını alabilir." diye açıklar ve devamla: "Kim ondan alır, malını çoğaltırsa, faydasız olduğu için pişman olur, altundan bir dağ ortaya çıksa, altın değerini kaybedeceği için, bu istenmez" der.
 
İbnu Hacer, bu yorumu muvafık bulmaz: "Onun söylediği, hadiste açık değil, açık olan husus şudur: Ondan alınması, fitne çıkacağı üzerine savaşılacağı için yasaklanmıştır." der. Şu ihtimale de yer verir: "Ondan almanın nehyedilişindeki hikmet, ona ihtiyacın kalmadığı veya pek az olduğu bir vakitte ortaya çıkmış olmasıdır." İbnu Hacer, önceki ihtimalin galib olduğunu söyler ve buna, hadisin Müslim'de geçen ve Teysir'de esas alınmış olan (kaydettiğimiz) veçhini delil gösterir. Ayrıca Müslim'de geçen şu mealdeki rivayetle de bu görüşünü te'yid eder:
 

"...Fırat nehrinin, altından bir dağ üzerinden açılacağı zaman yakındır. İnsanlar bunu işitince oraya yürürler. Nehrin yanındakiler: "Biz insanları bırakacak olursak, ondan alıp tamamını götürecekler" derler."

Resulullah devamla buyurdu ki:
 
"Bunun üzerine onun için savaşa girişirler. Her yüz kişiden doksan dokuz tanesi öldürülür."

İbnu Hacer: "Bu da gösteriyor ki, İbnu Tîn'in tahayyül ettiği sebep batıldır. Yasağın sebebi, ondan almanın getireceği neticedir: Savaş..." Bu hadisenin toplanma (mahşer) için ateşin çıkması sırasında vukuuna da bir mani yoktur. Lakin bu, ondan almayı nehyetmek için bir sebep olamaz. İbnu Mace, Sevban'dan şu hadisi merfu olarak tahric etmiştir: "Hazinenizin yanında üç (grup) savaşır. Her biri de bir halife oğludur..." İbnu Mace hadisi Mehdi ile ilgili bir babta kaydetmiştir. Eğer burada geçen hazineden murad, sadedinde olduğumuz hadiste geçen hazine ise, bu durum, yani nehrin altında olması hadisesi, Mehdi'nin zuhuru zamanında meydana gelecektir. Bu ise, kesinlikle, Hz. İsa (as)'ın inmesinden önce ve de ateşin çıkmasından öncedir.
 
Bugüne dek Fırat'ın başında dünya kadar katliamlar meydana geldi. Yakın tarihten başlayacak olursak, Fırat'a yakın yerde Irak ve İran katliamı oldu. 1958'de yine Fırat'a yakın bir yerde çok ciddî kıyım yapılarak Allah Resûlü'nün torunları katledildi.. Ancak, yukarıdaki hadisten, bu iki hadiseyi çıkarmak uygun olmasa gerek. Belki, daha sonra olması muhtemel bazı hadiselere işaret aramak daha uygun olur. Mesela:


Fırat'ın suyu, altın değerinde olacak bir devreye, mecaz yoluyla bir işaret olabileceği gibi yapılacak barajlardan elde edilecek gelirlere de "altın" sözüyle işaret olabilir. Ayrıca, Fırat'ın suyu tamamen çekilerek, altında çok büyük altın ve petrol yataklarının çıkacağı da bildirilmiş olabilir. Ayrıca toprak çökmeleri neticesinde böyle bir maddenin de bulunması mümkündür. Fakat ne olursa olsun o bölgenin, İslam âleminin bünyesinde, bir dinamit gibi, potansiyel bir tehlike olduğunun anlatılmasında şüphe yoktur. Bunlar bugün zuhûr etmiş şeyler değil; ileride zuhur edecek hadiselerdir.. ve o günleri gören insanlar, Allah Resûlü'ne bir kere daha bütün kalpleriyle "sadakte: doğru söyledin" diyecek ve imanlarını yenileyeceklerdir.

Timetürk.Haber merkezi

Çevrimdışı nalchik

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 23
Ynt: Kıyamet Alametleri [12 Mayıs 2008]
« Yanıtla #9 : 19 Haziran 2013, 12:36:41 »
Bu belgeseli izlerseniz kıyamet vb konularda az çok bişeyler öğreneceğinize inanıyorum link:

http://www.sadakat.net/forum/serbest_kursu/gelenler_belgeseli-t62812.0.html