İbn-i Abidin hazretlerinin oğlu Muhammed Alauddin'in "Hediyyetü'l-Alaiyye" kitabının 319. sahifesinde bildirdiğine göre nazar haktır ve bunu def'etmek için çeşitli eşya kullanmak caizdir. Caiz olmayan, nazarı def'edenin bu eşya olduğuna iman etmektir. Göz nazarının, zararlı şuaların ilk olarak o takılan şeye gelerek, zararının bertaraf edildiğini bilmek gerekir. Yani burada nazarın önce isabet ettiği nesne meselesi vardır.

"Talikat-ı Marziyye" de (Muhammed Said el-Burhani), Hediyyetü'l-Alaiyye'nin mezkür fetvasını açıklamıştır. Buna göre, bir kadın Resulullah (sallAllahu aleyhii vesellem) Efendimize gelerek, ziraatle uğraştığını ve ziraatına nazar değmesinden korktuğunu söylediği, Resulullah Efendimizin de kelle gibi bir şeyin dikilmesini emrettiği bildirilmiştir. Bu aynı zamanda Reddu'l-Muhtar'da da yazılıdır. Fetavayı Hindiyye de Fetavayı Kâdihan'dan naklen aynı fetvayı vermiştir. Bu iki eser birlikte basılmıştır.

Aşağıda Hediyyetü'l-Alaiyye'ye yazılan Talikat-ı Marziyye yer almaktadır:

kursunu nazar deydi diye sonradan döküyorlar.buda bid´at dir.

Kurşun dökmek yerine adam gibi temzi bir niyet ve taze abdest ile oturup 1 fatiha 3 ihlası şerif okuyup hediyesinden sonra muvazeteyn, aytel kürsi,nazar ayetini  hatta mümkünse yasini şerifi okusa daha tesirli olacaktır. Bunu ben ekseri yapıyorum ve hakikaten faydası var.