Gönderen Konu: Muhabbetin Sırrı  (Okunma sayısı 4371 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı muhabbeteri

  • okur
  • *
  • İleti: 98
Muhabbetin Sırrı
« : 07 Ocak 2010, 22:58:33 »

Bizim esas vazifemiz muhabbetin sırrını keşfetmektir, çünkü biz ki, Rabbimiz bize muhabbet ettiği için varız. Bütün mevcûdâtın kaynağı muhabbettir. Hayatın amacı, muhabbete erişmesi murâd edilmiş içimizdeki vicdanın amacıdır. Ebedî muhabbetin tohumu insanın en derûnunda meknûzdur. Beşerî erdemin zenginliği olan bu tohum, bizim ilâhî geliş kaynağımızı temsil eder. Müminin kalbindeki muhabbet, kendi Zâtına muhabbet eden Rabbimizin muhabbetidir.



Muhabbetin sırrı ne cehennemden korkmak, ne de cenneti arzulamaktır.



Muhabbetin sırrı Rahmânın nefesinden bir parça olmaktır.



Muhabbetin sırrı eve dönmektir.



Muhabbetin sırrı Hâlikımızın aşılmaz kudreti karşısında acziyetimizi hissetmektir.



Muhabbetin sırrı saf tevazu hazinesidir.



Muhabbetin sırrı aç birisinin kapısını çalmaktır.



Muhabbetin sırrı iki kez doğurulmaktır.



Muhabbetin sırrı Hazreti Peygamberin (SAV) güzelliğini görmek ve hissetmektir.



Muhabbetin sırrı ölmeden önce ölmektir.



Muhabbetin sırrı idrak meyvesini elde etmektir.



Muhabbetin sırrı varoluş râyihasını teneffüs etmektir.



Muhabbetin sırrı diğergam olmaktır.



Muhabbetin sırrı korku ve endişeden âzâde olmaktır.



Muhabbetin sırrı Cemâlullahın güzelliğiyle eğitilmektir.



Muhabbetin sırrı su yerine susuzluğu aramaktır.



Muhabbetin sırrı kendi hiçliğimizi ve Rabbimizin azametini keşfetmektir.



Muhabbetin sırrı kalp gözüyle görmek ve duymaktır.



Muhabbetin sırrı dünyevî varlığımızın sınırlarından ilâhî güzelliğin sınırsız âlemine firar arzusudur.



Muhabbetin sırrı kendini hiç olarak görmektir.



Muhabbetin sırrı yalnızca Rabbimizin mevcût olduğunu bilmektir.



Muhabbetin sırrı açlığın tokluğumuz olmasıdır.



Muhabbetin sırrı Allahtan, Allaha yakınlığı satın almaktır.



Muhabbetin sırrı dünyevîliği uhrevîliğe çevirmektir.



Muhabbetin sırrı kusurlarımızın farkına varmaktır.



Muhabbetin sırrı mevcûdiyetimizin sebebinin Rabbimizin bize duyduğu muhabbet olduğunu bilmektir.



Gerçek muhabbete dünyaya aç kalarak ulaşabiliriz. Ancak yokluk yoluyla, cennetin nihayetsiz nimetlerinin kıymetini bilebiliriz. Açlık yoluyla sınırsız ilâhî güzelliğin farkına varırız. İçimizdeki gizli hazineye, dünyaya karşı oruçlu olarak ulaşabiliriz. Nerede açlık varsa, orada hakikat belirir. Açlık, bâtılı soyup atar, açlık perdeleri kaldırır, açlık paylaşmayı teşvik eder, açlık dünyayı çıplak yüzüyle gösterir. Eğer bir şeylerin sahibi olursak, muhabbete yer kalmaz. Eğer varlıklı isek, farksız olur, kayıtsız kalırız. Eğer başımız ve karnımız doluysa, ihtiyaç büyümek için yol bulamaz. Bencillik rahatı ister, açlık ise karşı koymayı.



Peygamberimiz Hazreti Muhammedin (SAV) asil karakterinin gerçek mirasçılarından birisi de Seyyid Ahmed el-Kebir er-Rifai idi. Hayatından bize nakledilmiş tablolar, tertemiz muhabbetinin tatlı kokusu ile dopdolu; sanki Onun saf tevazusunun hazinesini etrafa saçıyor. Bir sohbetlerinde şöyle buyuruyorlar:



Cenab-ı Hakkın huzuruna kabul edilmek için, bütün cennet kapılarını dolaştım. Cennetteki, sâimlere, kâimlere, hacılara, ehl-i zekâta ait bütün kapıların önleri insanlarla doluydu. Çok büyük kalabalıklar vardı; girecek bir yol bulamadım. Boş olan tek bir kapı gördüm. Hemencecik oradan girdim ve Rabbimin ilâhî huzuru ile şereşendim. Bu kapı aşağılanma, çaresizlik, hor görülme, fakr ve tevazu kapısıydı.



Rabia el-Adeviyye bilinen bir duasında şöyle yalvarır:



Ey Rabbim! Eğer sana cehennem korkusuyla ibadet ediyorsam beni oraya at ve eğer cennet umuduyla ibadet ediyorsam, beni oradan men et. Ama eğer Sana Senin rızan için ibadet ediyorsam beni Cemâl-i Ebedîyenden mahrum bırakma.



Büyük aşık Seyyid Ahmed er-Rifai ve aziz kadın-velî Rabia el-Adeviyyenin bu halleri muhabbetin sırrının ne kadar temiz örnekleridir!

Kaynak: Altinoluk dergisi, 05/2005
« Son Düzenleme: 07 Ocak 2010, 23:21:24 Gönderen: mystic »
"KULUNA HIŞM EYLEMEZ HÜDASI
KULUN ÇEKTİĞİ HEP KENDİ CEZASI"

Çevrimdışı insirah

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1090
Ynt: Muhabbetin Sırrı
« Yanıtla #1 : 08 Ocak 2010, 03:32:12 »
Alıntı
Muhabbetin sırrı eve dönmektir.
Allah razı olsun,teşekkürler
Hayat başladığı noktaya, bittiğinde geri döner! Hayatta her şey noktayla başlar, noktayla biter... Sümeyra Denizli

Çevrimdışı Günbatımı

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 2490
  • Görelim Mevlâ'm neyler, neylerse güzel eyler...
Ynt: Muhabbetin Sırrı
« Yanıtla #2 : 08 Ocak 2010, 10:16:56 »
Muhabbetin sırrı ne cehennemden korkmak, ne de cenneti arzulamaktır.
...

Ey Rabbim! Eğer sana cehennem korkusuyla ibadet ediyorsam beni oraya at ve eğer cennet umuduyla ibadet ediyorsam, beni oradan men et. Ama eğer Sana Senin rızan için ibadet ediyorsam beni Cemâl-i Ebedîyenden mahrum bırakma.

Şimdi; burada çok ince bir çizgi var. Tabii ki kul ibadetlerini Allah rızası için yapmalı. Ama ettiği ibadet ve hayırların sonucunda da cenneti arzulayıp, cehennemden sakınması normal değil mi? Hatta ettiğimiz bazı dualarda bile 'bizleri cennet ehlinden eyle, cehennem azabından koru' demiyor muyuz? Ölülerimiz için ettiğimiz dualarda da bu tip sözlere yer vermiyor muyuz?

Bu ince çizgiyi biraz daha açıklayabilecek, bilgisi olanlar veya araştıranlar açıklama getirirlerse çok iyi olur.


« Son Düzenleme: 08 Ocak 2010, 10:18:39 Gönderen: günbatımı »
Dua'sız üşürmüş yürekler!
Sana bir dua eden olsun, senin de bir dua ettiğin...
Bilmezsin hangi kırık gönlün duasıdır karanlıklarını aydınlatan,
Sana ummadık kapılar açan.
Bilmezsin kimin için ettiğin duadır, seni böyle ayakta tutan...


Hz. Mevlana 

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Muhabbetin Sırrı
« Yanıtla #3 : 08 Ocak 2010, 10:42:18 »
Şöyle düşünmeli; Ya Rabbi, aciz kulunu ümmet-i Muhammed'e hizmet etmeye muktedir kıl. Eğer "Yâ Rabbi, bana ilim ihsan et." denirse, şahsi menfaate taalluk edeceğinden (şahsi istek olacağından) rıza-yı ilahiye muvafık (uygun) olmaz. Zira her ilim sahibi; bu ümmete hizmet etmiş değildir, edemez. Bu itibarla da rıza-yı Bâri'yi bulamaz, ilim ve cennet istemek menfaat-ı şahsiyedir. Gaye ise rıza-yı Bârî'dir. (Allah'ın rızasıdır.)

Çevrimdışı turabi

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 1
Ynt: Muhabbetin Sırrı
« Yanıtla #4 : 08 Ocak 2010, 14:34:20 »
Muhabbet sevmektir. Sevmek için tanımak gerek.
Nefsini bilen Rabbini bilir.
İlk önce nefsi tanımak gerekir.Daha sonra ise Rab tanınır.Tanıdıkça marifet artar artıkça aşk meydana gelir .Ortaya Muhabbet peyda olur.
Ondan sonrada Sevdim seni Mabuduma canan diye sevdim diye asılırsın ilahiye