Gönderen Konu: Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?  (Okunma sayısı 28807 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı yusufum

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 418
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #15 : 08 Eylül 2005, 23:07:57 »

Pamfamilya ,Allah razı olsun . Elbette bir ilmin öğrenilmesi ,o ilmin Alimi tarafında iyi öğrenilir.Marangozluk kaportacılık ta.Tasavvuf ta elbette oyledir.Doktorlukta . Ben Tasavvufun islamın kendisi olmadığını söyledim.islam dışı haşa olduğunu söylemedim..Tasavvufun,islamın güzelliğinin bir ekolü,bir meyvesi olduğunu söyledim.lüzumsuzluğunu ,gereksizliğini değil;mutlaka bir şeyh e intisab edilmesinin gerekli olmadığını hatta zamanımızda (şiddet-i ahirzamanda) ekolün farklı olması gerektiğini,Pozitif ilimlerin hengamda olduğu asrımızda,islami tebliğ ve cihadın,asrın idrak ve anlayışına göre sunulması gerektiğini anlatmaya çalıştım.
Tabiidir ki ;her müslümanın meslek ve meşrebi kendisine göre ,kendi anlayış ve algılayışına göre en güzeldir.Bunu demeye her müslümanın hakkı vardır.Ama ''yalnız benim meslek ve meşrebim haktır,güzeldir'' demeye hakkı yoktur.Bunu anlatmaya çalıştım aslında.
........Ben Fen ilmi ile din ilmini imtizacından (birleşmesinden)yanayım.Hakikatin o zaman anlaşılacağını söylemekteyim.sizde aslında bunu savunmaktasınız. bunu da anlıyorum. Ama ,tasavvufta ledünni ilimler revaçtadır.Ledünni ilimlerin ağır bastığı tasavvufi ekollerde fennin aklın yeri yoktur. (çok azdır)   Belki itiraz edeceksiniz ama,bu konuda izah edilmesi gereken ayrı bir konudur.
........Mükemmel bir imana sahip olduğuna inandığım babaannem yüzdört yaşında daha yakın bir geçmişte öldü.Ayın bir nur olduğunu ,dünyanında öküzün boynuzları üzerinde olduğunu söylerdi.Nekadar izah etmeye çalıştıysam ona inandıramadım.
.........Bizi küçüklüğümüzde okutan imam (camı imamı),üstelik oflu hoca :)  ay tutulduğu zaman,''ejderhanın ağzına girdi .onu yuttu'' dediğini hala kulaklarımda duyuyorum.
..........Anlatmaya çalıştığım;Aslında bütün bunların ve buna benzer şeylerin ,KUR'AN da apaçık izahının var olduğunu,fakat her nedense günümüze kadar  bu anlayışın nasıl geldiğini anlayamamaktayım. Aslıda kalpler kırılmasın diye anlatamamaktayım.
...........Pamfamilya.İslamın en güzel anlaşılacağı,Fen ilmi ile din ilminin dorukta olduğu bir asırdayız.Bu zamanda Kur'an -i  reçeteleri,asrın insanına ,asrın idrak ve anlayışına göre, ilmi metodlarla sunmalıyız.
...........Biz müslümanlar;Meslek ve meşrebimizin güzelliğini anlatırken kesinlikle nefsimizi konuşturmayalım.Rıza -ı İlahi yi arayalım.
ANA HAKİKAT'İ ANLAT

Çevrimdışı muallim

  • yazar
  • ****
  • İleti: 758
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #16 : 09 Eylül 2005, 16:47:00 »
Mürşid sart mı sar değilmi? bakalım simdi...

Onca insan devrin mursidinden habersiz.Onları direkt olarak tekfir etmek bence dogru bir yaklasım değil. Para ile imanın kimde olacagı belli olmayacagı kavlinden bu kadar agır soz kullanılmaması gorusundeyim.

Yalnız bir mürşide baglanılırsa din daha iyi bir sekilde yasanılacaktır.yasanılan her andan manevi haz alıncaktır.
"Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki rahmete eresiniz."
[Hucurat Suresi 10]

Çevrimdışı yusufum

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 418
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #17 : 09 Eylül 2005, 18:44:08 »
Alıntı yapılan: "muallim"
Mürşid sart mı sar değilmi? bakalım simdi...

Onca insan devrin mursidinden habersiz.Onları direkt olarak tekfir etmek bence dogru bir yaklasım değil. Para ile imanın kimde olacagı belli olmayacagı kavlinden bu kadar agır soz kullanılmaması gorusundeyim.

Yalnız bir mürşide baglanılırsa din daha iyi bir sekilde yasanılacaktır.yasanılan her andan manevi haz alıncaktır.


Muallim kardeşim. eğer bu yazıyı, üstteki bana ait olan yazıya istinaden yazmış iseniz. Biz kimseyi tekfir etmedik.Para ile imanı da terazi kefelerine de koymadık.Para farklı şeydir ,iman başka bir şey dir.İman ile küfrün kıyasını yaparsınız ama ,para ile imanın kıyasını yapamazsınız.
Mürşid'e gelince,bütün islam ümmetinin bir mürşide bağlanması diye birşey sözkonusu olamaz.mümkünde değildir.Ama bütün islam ümmetinin bir lidere bağlı olması sözkonusu olabilir.bunada şer'en HALİFE denir.Şu an da böyle bir halife yoktur.Tabii dirki.Din Allah'ın dır.Kur'an o'nun dur.O'nu yaşayacak ve yaşatacak ,yeryüzünde mutlaka bir cemaat ve bir lider bir mürşid -i Kamil,bir müceddid,bir müçtehid,bir kutb'u Azam,bir Mehdi hüviyyetinde mübarek ve nurani zatlar,zamanın şartlarına ve ümmetin durumuna göre Allah(cc) gönderilmiştir.vede gönderecektirde.
Müslümanın halifeye biad ı şarttır ama bir mürşide bağlanması şart değildir.Bir mürşide bağlı olanlar elbette haz duyacaklardır.Çünkü tasavvuf islamın haz duyma, zevklenme,tabiri caizse meyvelenme yönüdür.Bizim anlatmaya çalıştığımız islamın farklı bir boyutudur.
ANA HAKİKAT'İ ANLAT

Çevrimdışı racül

  • Moderatör
  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1267
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #18 : 09 Eylül 2005, 23:47:52 »
Islamin fenn ile izahinin bu asirda daha uygun ve mürsid meselesine bunun alternatif oldugu iddiasina katilmiyorum...

Imami gazali hazretleri devrinde de,

hikmet, felsefe, düsünce yaygin idi...
Ama imami gazali hakikate felsefe ile degil tasavvuf ile erilecegini anlatir el münkizu mineddalalde...

Bugün pozitiv bilimlerin yaygin oldugu asirdayiz... Gayri müslimlere, dehrilere (ateist) yaraticinin varligini, islamiyetin hakkiyetini kabul ettirmede baslangic asamasinda dini fen isiginda izah faydali olur süphesiz...

Ama insanlar hep bu noktada kalacak degillerdir... Fen isiginda dini izah meselesini tasavvufa alternatif görmeniz, tasavvuf meselesini pek bilmediginizi, onun hikmeti tesriiyesinden, ne ise yaradigindan cok fazla malumatinizin olmadigini gösterir...

SIz iman ile ilgili kisimdan bahs ediyorsunuz..
sonra amel gelir
sonra da ihlas söz konusudur ve tasavvuf bunutahsil icin vardir... 40 yillik müslümanlari hala süpheleri izah icin getirilen delillerle mesgul edip durmak, iman selametine ziyandir kesinlikle...

Babaanenizin ve imaminizin encam ile ilgili kanaatleri mebhasten harictir, onlari buraya hangi baglamda yazdiginiizi anlayamadim...

tasavvuf erbabi galileodan da önce dünyanin yuvarlak oldugunu, hatta tam yusyuvarlak degil, biraz (nebula miydi) kutuplardan basikca oldugunu da biliyorlardi...

ejderha mejderha hikayelerinin bu bahiste yeri olmamali...

saygilar...
Es ist keine Schande hinzufallen, aber es ist eine Schande einfach liegen zu bleiben.
                                                Theodor Heuss
                             ehemaliger Bundespräsident

Çevrimdışı mehmet70

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 4
Re: şeyhi olmayanın şeyhi şeytanmı?
« Yanıtla #19 : 10 Eylül 2005, 00:13:08 »
Alıntı yapılan: "yusufum"
Arkadaşlar,kardeşler:Ya ben sizleri anlayamıyorum .Ya da ben hiç bir şey bilmiyorum.
 Ben mürşidi ,Kur'an,
Ben mürşidi ,Resulullah'ın (asm) sünneti olarak biliyorum.
Bir müslümanın ,Bir mürşid -i Kamil'e bağlı olarak islamı yaşaması ve kainatı algılaması ,o Mürşid in terakki ettiği ölçüde ,kainatı algılaması demektir.
Halbuki insan,esfelesafilinden,Ala -i İlliyyin derecesine kadar yükselebilir.
Tabiidir ki en yüksek mertebe olan Ala -i illiyyin derecesine Resulullah(asm)efendimiz yükselmiştir.
Bu terakki ve yükseliş,müslümanın nefsini öldürmesi ilede gerçekleşmez.
Nefis insani bir özelliktir ve insan olmanın bir vasfıdır.Eğer nefis olmazsa , insan insan olmaz melek olur.Halbuki insan meleklerden de üstün bir yaratıktır.
Bu üstünlük müslümanın nefsini öldürmesi ile değil,nefsini kontrol altına alabilmesi ile mümkündür.
Unutmayalım ki :bizler üçbeş dakikalık nefsin sonucunda yaratılmışız.
Yeme,içme ,giyinme,kuşanma,edinme insani özelliklerdir.Ve bu istek ve arzuların kontrol altına alınması , illa ki bir Mürşide bağlı olarak ,kontrol edilebilir demek doğru olmaz.Müslüman Doğrudan Kur'an a ve sünnet -i Resulullah'a (asm) bağlı olabilir bu da mümkün dür ve olması gerekende odur kanaatindeyim.
Mürşid'i olmayanın mürşidi şeytandır gibi imalı ve doğrudan sözlere kesinlikle katılamam.Ve doğru da değildir.Ayrıca zülfikarın yazısında bazı hadisler tekerleme yapılarak yorumlanmış.Hem şöyle yazıyor'''''''''''''(
terbiyesinde ehliyetli ve irşad işinde izinlidir. Hz. Peygamber (A.S.)’in vârisidir. Çünkü kendisi terbiye olmamış bir kimsenin başkasını terbiye edemeyeceği açıktır. İkinci olarak, mürşid deyince tek bir insan değil, o insanının etrafında toplanmış, gönlünü ve yönünü Allah’a çevirmiş bir cemaat akla gelmelidir Gerçek mürşid alimdir, ariftir, takva ve edebte zirvedir, nur ve feyiz sahibidir. Ayrıca insan. Çünkü gerçek mürşid, takva yolunda bir imamdır ve kendisine uyanlar için emin bir rehberdir'''''''''')ACABA EHLİYETLİ VE VAZİFELİ OLUŞUNUN ÖLÇÜSÜ NEDİR
''Kişinin mürşidini istemesi ,mürşidine ulaşması aslırır'' Deniliyor.
Kişinin (müslümanın) vazifesi EMR -İ BİL MAĞRUF,NEHY -İ ANİL MÜNKERDİR.
(Allah'ın emrini tutup,nehy ettiklerinden kaçmaktır.) O da Kur'an da mevcuttur.
Efendim ''herşey Allah'ı rabıta yapıyor''. Tabiri yanlıştır.
Zerreden,kainata ve alemlere varıncaya kadar,meczub bir mevlevi gibi döner,lisan -ı hal ile Allah'ı tespih ederler.Müslüman zaten lisan -ı hal ile Allah'ı tespih etmektedir.Dil ilede tespih etmek zorunluluğu vardır. Ama mevlevi gibi dönme zorunluluğu yoktur.(bu bir misaldi)
İnsan her nefesinde Allah'ı lisan -ı hali ile zikreder (hu)der.Bu olayı düşünmesi ,fikr etmesi, tefekkürdür.(bir saat tefekkür.....) gibi.
........Vereset'ül Enbiya doğrudur.Ancak farklı yorumluyorsunuz.Her mürit kendi mürşidini en büyük telakki ediyor .yanlış olan budur.(Benim meslek ve meşrebim en doğrudur.En güzeldir diyor) Diğerine yanlıştır da diyebiliyor.Bunu diyebilme yetkisi yoktur.
.........Kısacası doğrudan doğruya Kur'an a ve sünnet -i Resulullah'a (asm) sarılmak en doğrusudur diye düşünüyorum.
Tasavvuf gereksiz değildir ama ,zorunlu da değildir.
...................................................................Yanlış düşünceden Allah'a sığınırım.




                                                                                  KÖPRÜLER
       Allah_u Teala dini, insanların yaşam tarzı olsun, dünya ve ahirette saadet vesilesi olsun , birbirleriyle tanışsınlar, sevsinler,
paylaşsınlar,doğruyu bulsunlar,sosyal ahkamda bir olsunlar ve en önemlisi :beni tanısınlar ve bunca nimete karşılık sevgiyle,
tazimle, ibadetle, birleşsinler ve şükretsinler....diye halk etmiştir.
       teorik olarak dini bilmek ve anlatmanın yanında gerçeğe inip dille değil, hal lisani ile bu dini yaşamak asıldır.Ama kendimize göre değil.
       Şahsen okuldan biliyorum öğretmenimiz betonarme statik dersinde bize verdiği derslerde anlatılan teoriğin gerçek binalarda hiç kullanılmadığını gördüm.bu durum beni baştan biraz sarstı.Ancak daha sonra öğrendim ki bazı konular konjektürel!miş.Yani zaman ve mekana oradaki duruma göre değişirmiş.
      İşte bizlerde EDİLLE-İ ŞERİYYEve TASAVVUFU hayatımıza geçirirken bize köprü olacak meşayıhI kirama yapışmak...Bize söylenenlere ve başımızdaki büyüklere itaat etmek ki yukarıdaki örnekteki gibi hayal kırıklığı olmasın.
     Bizlerin bildiği konularda bile aşırıya gitmeden ve Allah!tan korkarak hareket etmemiz gerekir.
     Haccacı zalim’i tenkit etmede ileriye giden bir kimseye , Allah dostu diyorki,// haccacı zalimden hakkını alacak olan Allah’u Teala, aşırıya gidersen senden de alır. //
     İşte bizler meşayıhın yolundan gidersek, ONLARI kendimize kuran-sünnet köprüsü olarak görürsek ,dünyevi ve uhrevi zarar görme katsayımız düşer.
Büyüklerimizden tasavvufun tarifi olarak şunu okumuştum.//// TASAVVUF; ZAMANINI EN İYİ OLANA KULLANMAKTIR./// müthiş bir ölçü değil mi?

     Bizler hakikaten acz varlıklarız ve bunu bilen insanın öğretisiz bir şekilde kuran ve sünnet demesi maazAllah yanlış olur.. Madem öyle bir çok müteşabih ayet var acaba bunların hikmeti hiç düşünüldü mü..?

    Düşünün bir kere Allahu tealanın adalet sıfatı var adalatlilerin en adaletlisi... Ashabı kiram baz yani somut olarak gördüler ve taklit ettiler ya biz... somut örneği bulamassak başta belirttiğimiz adalet sıfatı sümme haşa zayi olur. İşte Allahu Teala bir ihsan ve vesile olsun diye yeryüzüne bol miktarda serpiştirdi ki ümmeti Muhammede somut örnek olsun ve uygulamalı olsun..

   Bilirsiniz bir olguyu veya öğretiyi pekiştirmek için alıştırma yapılır. Bu mubareklerde aliştırma ve öğreti ustası..Ve dahi yolu kısaltma vesilesidir.

Hazır tecrübe hedefe yaklaşmada daima çabukluk sağlar...
Selam sevgi ve dua ile...
n Büyük Kabadayılık Efendiliktir.

Çevrimdışı racül

  • Moderatör
  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1267
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #20 : 10 Eylül 2005, 07:46:05 »
Evet mehmet70'in de ekledigi gibi, islam sözü edilecek teori degil, yasanacak bir pratiktir...

Yasanan islamda önem kazanan tasavvuftur... (Teori pratik farkliligi statikte belki olur da, Islamda bu manada bir teori pratik farkligi mebhasten harictir.)

Evet anlasilmasi güzeldir Islamin.. Ama din sadece anlamak, anlatilmak, anlasilmak icin vaz' olunmadi, yasanmak icin vaz' olundu...
Es ist keine Schande hinzufallen, aber es ist eine Schande einfach liegen zu bleiben.
                                                Theodor Heuss
                             ehemaliger Bundespräsident

Çevrimdışı abdullah64

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 11
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #21 : 11 Eylül 2005, 13:41:46 »
Alıntı yapılan: "yusufum"
Alıntı yapılan: "muallim"
Mürşid sart mı sar değilmi? bakalım simdi...

Onca insan devrin mursidinden habersiz.Onları direkt olarak tekfir etmek bence dogru bir yaklasım değil. Para ile imanın kimde olacagı belli olmayacagı kavlinden bu kadar agır soz kullanılmaması gorusundeyim.

Yalnız bir mürşide baglanılırsa din daha iyi bir sekilde yasanılacaktır.yasanılan her andan manevi haz alıncaktır.


Muallim kardeşim. eğer bu yazıyı, üstteki bana ait olan yazıya istinaden yazmış iseniz. Biz kimseyi tekfir etmedik.Para ile imanı da terazi kefelerine de koymadık.Para farklı şeydir ,iman başka bir şey dir.İman ile küfrün kıyasını yaparsınız ama ,para ile imanın kıyasını yapamazsınız.
Mürşid'e gelince,bütün islam ümmetinin bir mürşide bağlanması diye birşey sözkonusu olamaz.mümkünde değildir.Ama bütün islam ümmetinin bir lidere bağlı olması sözkonusu olabilir.bunada şer'en HALİFE denir.Şu an da böyle bir halife yoktur.Tabii dirki.Din Allah'ın dır.Kur'an o'nun dur.O'nu yaşayacak ve yaşatacak ,yeryüzünde mutlaka bir cemaat ve bir lider bir mürşid -i Kamil,bir müceddid,bir müçtehid,bir kutb'u Azam,bir Mehdi hüviyyetinde mübarek ve nurani zatlar,zamanın şartlarına ve ümmetin durumuna göre Allah(cc) gönderilmiştir.vede gönderecektirde.
Müslümanın halifeye biad ı şarttır ama bir mürşide bağlanması şart değildir.Bir mürşide bağlı olanlar elbette haz duyacaklardır.Çünkü tasavvuf islamın haz duyma, zevklenme,tabiri caizse meyvelenme yönüdür.Bizim anlatmaya çalıştığımız islamın farklı bir boyutudur.


           Zamanda para ve iman saklanır oldu. Parası olan saklıyor çünkü talibi çok. İmanı olanda saklıyor çünkü maddi veya manevi güçlükleri var.

           Cemaatsiz dini yaşamak çok zor. Cemaatinde imamı olması lazım. Bu çizgide gidersek eğer söz doğrudur. Şeyh i olayanın şeyhi şeytandır çünkü cemaate sahip değildir. Cemaatsiz ise dini mübin islamı yaşamak çok zor.

          Aslında mürşid demek yol gösteren se; kişinin aklı, ailesi, arkadaşı, hanımı kısaca yaşamına yön veren herşey vs. mürşididir. Bu açıdan mürşidsiz insan yoktur.
iz abdest almayı okuya okuya değil,abdest alanların eline su döke döke öğrendik...

                                               Arif Nihat Asya

Çevrimdışı muallim

  • yazar
  • ****
  • İleti: 758
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #22 : 11 Eylül 2005, 15:44:32 »
Alıntı
Aslında mürşid demek yol gösteren se; kişinin aklı, ailesi, arkadaşı, hanımı kısaca yaşamına yön veren herşey vs. mürşididir. Bu açıdan mürşidsiz insan yoktur.



mürşid kelime itibariyle irsad eden demektir. Yalnız kastedilen irsad eden kişidir.

İslamda tabiki mürşidi kamillere ihtiyac var. Bunların varlıgına seksiz suphesiz gerksinim var.fakat mursidlere baglanamamıs kişileri seytana uymakla suclamak hatalıdır bu goruse katılmıyorum.

murside baglanılarak din daha guzel anlasılır ve daha iyi emir ve yasakalr yerine getirlir. Murside tabi olmayanblar ise bu emir ve yasakları yerine getirirken bazı sıkıntılar karsısında dayanamaz ve seytana daha cabuk uyar. Bu nedenle seytan onları daha cok saptırır.

Yalnız benim kastettiğim mursidsizliği seytanın yolu olarak gostremenin hata oldugu gorusudur.
"Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki rahmete eresiniz."
[Hucurat Suresi 10]

Çevrimdışı müteallim

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 4785
  • gizli mahzenlerde kalan tarihin yeni adresi
    • www.Libv- kamp-lintfort.de
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #23 : 14 Eylül 2005, 23:09:31 »
Dogru Kimisi cevizin aci kabugunu yer kimisi cevizin icini yer.Kimisi resimle iktifa eder kimisi resmin sahibini bulur.eger mürsidi kamili bulur himayesine girerse manevi makamlari gecmekde kolaylik saglar.bulamazsa seytanla mücadele edecem diye ömrünü harcamis olur.

Imami sakik basra sokaklarinda gezerken yine Allah doslarindan birine buralarda kelp varmidir diye sorar o zat evet der saldirirsa ne yaparsin der. o zat taslarim kovalarim der. bi daha saldirirsa tekrar kovalarim der. öyleyse senin ömrün hep kelp kovalamaklami gececek diye söyler. o zat imami sakika sen ne yaparsin diye sorar. imami sakik ben kelbin sahibini bulurum der. Burada nefsi kelbe benzetmis nefis ile mücadelede nefsi terbiye eden mürsidi kamili bulmaya isaret etmistir.
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik

Çevrimdışı yusufum

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 418
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #24 : 14 Eylül 2005, 23:56:04 »
gölgeler_aleminde ,size katılıyorum.
benim başından beri anlatmaya çalıştığımın özetini çok güzel sunmuşsunuz.
« Son Düzenleme: 05 Ocak 2009, 03:14:33 Gönderen: Lika »
ANA HAKİKAT'İ ANLAT

Çevrimdışı muallim

  • yazar
  • ****
  • İleti: 758
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #25 : 15 Eylül 2005, 11:03:50 »
direkt olarak kaynaktan bir su içmeyi deneyin bakalım ne olur?
"Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki rahmete eresiniz."
[Hucurat Suresi 10]

Çevrimdışı racül

  • Moderatör
  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1267
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #26 : 15 Eylül 2005, 19:12:56 »
galiba aramizda bir sagirlar diyalogudur sürüp gidiyor...


Insanlar tarikatten degil seriatten hesaba cekilecektir...

Bu hsusustaki anahtar cümle bu olsagerek...
Es ist keine Schande hinzufallen, aber es ist eine Schande einfach liegen zu bleiben.
                                                Theodor Heuss
                             ehemaliger Bundespräsident

Çevrimdışı mahmud_sami

  • okur
  • *
  • İleti: 62
Re: şeyhi olmayanın şeyhi şeytanmı?
« Yanıtla #27 : 15 Eylül 2005, 23:00:02 »
Alıntı yapılan: "yusufum"
Arkadaşlar,kardeşler:Ya ben sizleri anlayamıyorum .Ya da ben hiç bir şey bilmiyorum.
 Ben mürşidi ,Kur'an,
Ben mürşidi ,Resulullah'ın (asm) sünneti olarak biliyorum.
Bir müslümanın ,Bir mürşid -i Kamil'e bağlı olarak islamı yaşaması ve kainatı algılaması ,o Mürşid in terakki ettiği ölçüde ,kainatı algılaması demektir.
Halbuki insan,esfelesafilinden,Ala -i İlliyyin derecesine kadar yükselebilir.
Tabiidir ki en yüksek mertebe olan Ala -i illiyyin derecesine Resulullah(asm)efendimiz yükselmiştir.
Bu terakki ve yükseliş,müslümanın nefsini öldürmesi ilede gerçekleşmez.
Nefis insani bir özelliktir ve insan olmanın bir vasfıdır.Eğer nefis olmazsa , insan insan olmaz melek olur.Halbuki insan meleklerden de üstün bir yaratıktır.
Bu üstünlük müslümanın nefsini öldürmesi ile değil,nefsini kontrol altına alabilmesi ile mümkündür.
Unutmayalım ki :bizler üçbeş dakikalık nefsin sonucunda yaratılmışız.
Yeme,içme ,giyinme,kuşanma,edinme insani özelliklerdir.Ve bu istek ve arzuların kontrol altına alınması , illa ki bir Mürşide bağlı olarak ,kontrol edilebilir demek doğru olmaz.Müslüman Doğrudan Kur'an a ve sünnet -i Resulullah'a (asm) bağlı olabilir bu da mümkün dür ve olması gerekende odur kanaatindeyim.
Mürşid'i olmayanın mürşidi şeytandır gibi imalı ve doğrudan sözlere kesinlikle katılamam.Ve doğru da değildir.Ayrıca zülfikarın yazısında bazı hadisler tekerleme yapılarak yorumlanmış.Hem şöyle yazıyor'''''''''''''(
terbiyesinde ehliyetli ve irşad işinde izinlidir. Hz. Peygamber (A.S.)’in vârisidir. Çünkü kendisi terbiye olmamış bir kimsenin başkasını terbiye edemeyeceği açıktır. İkinci olarak, mürşid deyince tek bir insan değil, o insanının etrafında toplanmış, gönlünü ve yönünü Allah’a çevirmiş bir cemaat akla gelmelidir Gerçek mürşid alimdir, ariftir, takva ve edebte zirvedir, nur ve feyiz sahibidir. Ayrıca insan. Çünkü gerçek mürşid, takva yolunda bir imamdır ve kendisine uyanlar için emin bir rehberdir'''''''''')ACABA EHLİYETLİ VE VAZİFELİ OLUŞUNUN ÖLÇÜSÜ NEDİR
''Kişinin mürşidini istemesi ,mürşidine ulaşması aslırır'' Deniliyor.
Kişinin (müslümanın) vazifesi EMR -İ BİL MAĞRUF,NEHY -İ ANİL MÜNKERDİR.
(Allah'ın emrini tutup,nehy ettiklerinden kaçmaktır.) O da Kur'an da mevcuttur.
Efendim ''herşey Allah'ı rabıta yapıyor''. Tabiri yanlıştır.
Zerreden,kainata ve alemlere varıncaya kadar,meczub bir mevlevi gibi döner,lisan -ı hal ile Allah'ı tespih ederler.Müslüman zaten lisan -ı hal ile Allah'ı tespih etmektedir.Dil ilede tespih etmek zorunluluğu vardır. Ama mevlevi gibi dönme zorunluluğu yoktur.(bu bir misaldi)
İnsan her nefesinde Allah'ı lisan -ı hali ile zikreder (hu)der.Bu olayı düşünmesi ,fikr etmesi, tefekkürdür.(bir saat tefekkür.....) gibi.
........Vereset'ül Enbiya doğrudur.Ancak farklı yorumluyorsunuz.Her mürit kendi mürşidini en büyük telakki ediyor .yanlış olan budur.(Benim meslek ve meşrebim en doğrudur.En güzeldir diyor) Diğerine yanlıştır da diyebiliyor.Bunu diyebilme yetkisi yoktur.
.........Kısacası doğrudan doğruya Kur'an a ve sünnet -i Resulullah'a (asm) sarılmak en doğrusudur diye düşünüyorum.
Tasavvuf gereksiz değildir ama ,zorunlu da değildir.
...................................................................Yanlış düşünceden Allah'a sığınırım.


Sevgili Arkadaşım
Tasavvuf nefsintezkiyesi için gereklidir.Ve bu hal ilmidir mürşidsiz olmaz.Kur'an ve sünnetten ayrı olanda tasavvuf olmaz.Kur'an ve sünnete sarılmak tabi en doğrusu...Ancak bu her baba yiğidin harcı değildir.Aynı yüksekgerilim hattına bir elektronik eşya bağlamak gibidir.Mürşitlerde birnevi trafo görevi yapar her kese kaldırabileceği füyüzatı aktarır.
Ama mürşidi olmayanın mürşidi şeytan da olmaz.Zaten yukarıdxa da bu konuyu yazmıştım.
ŞARET OLSA YOL SAPTIRMAZ,BİLGİ OLSA SÖZ SAPTIRMAZ.

Vuslat Yolcusu

  • Ziyaretçi
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #28 : 16 Eylül 2005, 01:40:50 »
Alıntı

Ancak bu her baba yiğidin harcı değildir.Aynı yüksekgerilim hattına bir elektronik eşya bağlamak gibidir.Mürşitlerde birnevi trafo görevi yapar her kese kaldırabileceği füyüzatı aktarır

 :x

Çevrimiçi Miftahulkuluub

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 1959
    • http://www.sadakat.net
Mürşidi olmayanın mürşidi şeytanmı ?
« Yanıtla #29 : 16 Eylül 2005, 08:09:32 »
Bu konu çok derin bir konu.Mürşide bağlı olmayan, yada kendi hali ile islamı yaşamaya çalışanlar ilk başta olumsuz gibi bakabileckler, kendilerinin şeyhlerinin şeytan olduğunu düşünecekler bu yüzdende olumsuz tenkit ve sorularla (hangi ayette hadiste böyle bir şey anlatılıyor ki vs.) konuya yaklaşacaklardır.
Bu söz ne ayet nede bir hadistir.Beyazısı Beyatazıdı Besmi k.s hazretlerine ait bir sözdür,ama bu zat kendi kafasından uydurmuştur tevehhümüde akla gelmemelidir.Zira bu meyandaski ayet ve hadislerden çıkardığı sözü çok güzel bir şekilde ifade etmiştir.
Konuyu açan arkadaşın dr dilaver selviden naklettiği yazı son derece anlaşılır bir izah tarzı ile bu durumu ifade etmektedir.Onun üzerine bir şeyler yazmayı kerih görüyorum.
İncemeseleler    Sadakat.Net    İns SadakatForum  Sevadı Azam


" Derviş isen kardeş takvaya çalış.."