Gönderen Konu: Sin Şın'a dahil olunca, kabr-i Muhyiddin izhar olur  (Okunma sayısı 4116 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı alkan_unal

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 29
Sin Şın'a dahil olunca, kabr-i Muhyiddin izhar olur
« : 11 Haziran 2005, 21:34:38 »

Bir kıssa bin hisse


Sin Şın'a girince

Evliyadan Muhyiddin-i Arabî'nin bazen anlaşılmaz sözleri ve garip halleri olurdu. Bir gün Şam dağlarından birine çıkıp:

"Sizin taptığınız benîm ayağımın altındadır!" diye bağırmaya başladı.

Bunun üzerine zamanın alimleri Muhyiddin-i Arabi'nin (Allah -hâşâ- benim ayağımın altındadır) dediğine hükmederek küfre girdiğine ve idam edilmesi gerektiğine hükmettiler. Kabrini bile halkın uğrak yeri olmasından korkarak belli bir yere değil, bilinmeyen bir dağa yaptılar.

Muhyiddin-i Arabî 1240'da idam edildi ve Şam'ın Kasyon dağına defnedildi.

Oysa, Muhyiddin Arabî Hazretleri bir sözünde:

"İza dehale's-Sîni ila'ş-Şın. Zahara kabr-i Muhyiddin"

(Sin Şına girdiği zaman, Muhyiddin'in kabri ve muradı anlaşılır.) demişti.

Aradan asırlar geçti. Yavuz Sultan Selim Şam'ı fethetti. Yani Sin Şın'a girdi. Yavuz Sultan Selim Şam'da bu hadiseyi duyunca Muhyiddin-i Arabi'nin kabrini aramaya koyuldu.

Kimse Muhyiddin-i Arabi'nin kabrinin yerini bilmiyordu.

Yavuz Sultan Selim , dağda koyun otlatmakta olan çobanlara kadar Muhyiddin-i Arabi'nin kabrinin nerede olduğunu soruyor, fakat kimseden tatmin edici bir cevap alamıyordu. Bir gün çobanın biri:

"Efendim" dedi, "Ben kabrin nerede olduğunu bilmiyorum. Fakat şurada bir yer var ki, oradan ne bir koyun otlar, ne de oraya bir hayvan basar. Otları kendi halinde büyür ve zamanı gelince, kurur gider."

Bunun üzerine Yavuz, oranın Muhyiddin-i Arabi'nin kabri olduğuna hükmetti ve orayı kazdırdı. Baktılar ki, mübarek nâşları olduğu gibi duruyor. Oraya muhteşem bir türbe yaptırdı. Sonra onun niçin idam edildiğini sordu.

Oradakiler:

"Sizin taptığınız benim ayağımın altındadır dediği için idam edildi." dediler.

Bu defa Sultan Selim Han, bu sözü nerede söylediğini araştırıp orayı da buldu. Orayı kazmalarını emretti.

Kazdıklarında oradan bir küp altının çıktığını gördüler.

Yavuz Sultan Selim Han şöyle söyledi:

Hazret-i Peygamberimiz, «Dininiz paranız, kıbleniz kadınlarınız» buyurmadı mı? İşte Muhyiddin-i Arabî de buna dayanarak, taptığınız ayağımın altında demekle, altınınız ve dünyanız ayağımın altında demek istemiş ama o zaman bunu kimse anlayamamış ve Hazret-i Muhyiddin'i haksız yere idam etmişler.

08.06.2005
ak o kadar parlaktır ki, körler bile görebilir.
Ben ekmeksiz yaşarım,hürriyetsiz yaşayamam.
Biz muhabbet fedaileriyiz.Düşmanlığa vaktimiz yoktur.
Nefsini ıslah etmeyen başkasını ıslah edemez
SAİD NURSİ(R.A)

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Sin Şın'a dahil olunca, kabr-i Muhyiddin izhar olur
« Yanıtla #1 : 11 Haziran 2005, 23:51:02 »
Tevafuk olmuş :) Bende bu günlerde Muhyiddin-i Arabî'yi anlatan "Gezgin" adlı kitabı okuyordum.Gerçekten çok farklı biri

Çevrimdışı alkan_unal

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 29
selamın aleykum
« Yanıtla #2 : 12 Haziran 2005, 02:48:20 »
Amin Ecmain... Evet bende biraz risalelerden tanıdığım kadarıyla ilginç...
ak o kadar parlaktır ki, körler bile görebilir.
Ben ekmeksiz yaşarım,hürriyetsiz yaşayamam.
Biz muhabbet fedaileriyiz.Düşmanlığa vaktimiz yoktur.
Nefsini ıslah etmeyen başkasını ıslah edemez
SAİD NURSİ(R.A)

Çevrimdışı mars

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 256
Sin Şın'a dahil olunca, kabr-i Muhyiddin izhar olur
« Yanıtla #3 : 12 Haziran 2005, 16:12:39 »
Teşekkürler bizimle paylaştığınız için. Rabbim razı olsun.