Gönderen Konu: Duygu tuzaklarına düşen eşler !  (Okunma sayısı 2670 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Duygu tuzaklarına düşen eşler !
« : 29 Temmuz 2009, 20:24:33 »

İş seyahati aşk seyahatine dönüşünce alt üst olmuştu eşine çok güvenen ve çok seven mavi gözlü hanım… Tesadüfen gördüğü eşinin internet adresindeki anlık iletinin peşine düşünce gerçek su yüzüne çıkmıştı.  Eşinin İnternet yoluyla görüntülü ve sesli devam eden haberleşmelerini okudukça içi kan ağlıyordu.  Beklemiyordu, ummuyordu. Aslında herkesin imrendiği huzurlu bir evleri vardı. Allah onlara üç tane de sağlıklı yavrucak bağışlamıştı.

Aylardır gözüne uyku girmiyordu. Mide problemleri ve krampları adeta zehir ediyordu geçmek bilmeyen saatleri. Bugüne kadar sürekli kokladığı evlatlarına el kaldırmaya bile başlamıştı. Dolayısıyla çocuklarının davranışları da bozulmaya yüz tutmuştu.

İş gezisi için Çin’e uğurladığı o çok sevdiği eşi artık başka bir sevdanın peşinde koşuyordu…

Evet hayatın içinden başka bir kesit daha… Teknolojinin kurduğu duygu tuzaklarına düşen bir eş ve parçaladığı bir yürek…

Aidiyet duygusunu besleyemeyen ve zamanla bu duyguyu yitiren eşler malesef teknolojinin kurduğu duygu tuzaklarına düşmekte…

Aidiyet duygusu halattır

Aidiyet duygusunu ‘Kimim ve nereye aitim?’ sorusuna verdiğiniz cevap belirler.

Maslov’un ihtiyaçlar piramitinde aidiyet duygusu güvenlikten sonraki basamak. Yani kişinin birinci ihtiyacı kendini güvende olduğunu hissetmesi, ikinci ihtiyacı ise kendini bir yere ait hissetmesi.

Aidiyet duygusuna sahip olan aile bireyleri birbirlerine pamuk ipliğiyle değil, halatlarla bağlıdır. Eşiyle çocuğuyla özdeşim kurar adeta bütünleşir. Aile bireyleri aile bütünlüğü çerçevesinde ortak bir hedef için yol alır.

Ailede aidiyet duygusu nasıl beslenir?

1.Şeffaf olun.

“Bu benim özelim, mesajlarımı okuyamazsın” gibi söylemleri terk etmeye çalışın. Şayet eşiniz gelince apar topar internet ortamında gezindiğiniz sayfayı değiştirme ihtiyacı hissediyorsanız, yaptığınız bir yazışmayı okumasından rahatsız oluyorsanız, uçurumun kenarına yaklaşmış olabilirsiniz.

2.Önce kendinize sonra birbirinize karşı dürüst olun.

Msn adresinizin şifresini, kayıtlı kişilerin kim olduğunu, konuşmalarınızı eşinizin görmesi sizde huzursuzluğa yol açıyorsa lütfen, kendinizi iç aleminizde sorgulayın.

Eşinizin soruları karşısında “Neden bana güvenmiyorsun?”gibi suçlayıcı konuşmak yerine net ve açık cevaplarla eşinize gerekli açıklamaları yapın.

3.Değerlerinizi güncelleyin.

Şayet, evliliğinizin monotonlaştığını !!! düşünerek yeni heyecanlar peşinde koşuyorsanız haz eksenli, haz odaklı bir gidişat içindeniz demek. Değerlerinizi, hayata bakış açınızı, hatta kişiliğinizi yeniden yapılandırmak üzere gerekirse psikoterapi desteği alın.

Sorunun bir parçası olarak çözümün de parçası olmak gerektiğini unutmayın

4.Duygu ortaklığı kurun.

Eşinizin hüznüne, sevincine, korkusuna heyecanına ortak oluyor musunuz?

Eşiniz heyecanla bir şeyler anlatırken siz de heyecanlanıyor musunuz?

Eşinizin üzgünken yüzünüzde hüzün bulutları görülüyor mu?

Eşinizken mutluyken cıvıl cıvıl bir şeyler söylerken, o mutluluk sizin gözlerinize de yansıyor mu, parlıyor mu bakışlarınız?

Hasılı eşinizle haliyle halleniyor musunuz? Derdiyle dertleniyor musunuz?

5.Aile toplantılarını sık sık düzenleyin.

Sorunlarınızı ertelemeyin. Birikimler patlamalara sebebiyet verebilir. Aile toplantılarda çeşitli konularda görüş alışverişi yapmak için güvenli bir ortamdır. Lakin bu oturumlar kişisel saldırılara dönmemeli.

Şayet konuşurken söyleyeceklerinizi toparlayamıyorsanız yazın ve bunları okuyun. Nasıl ki ailede bir problemin  oluşması için en az iki kişiye ihtiyaç varsa, çözümü içinde en az iki kişiye ihtiyaç var.

Aldığınız kararlar tek taraflı olmamalı ve mağduriyete sebep vermeli, karardan her iki taraf da minimum düzeyde bile olsa memnun olmalı

6.Konuşun ve dinleyin

Birbirinizin ilgi alanlarını öğrenin. Bunlar hakkında konuşun. Sırdaş olun, arkadaş olun. Paylaşın. Samimi olarak kendinizi vererek dinleyin.

7.Ortak aktiviteler planlayın

Ortak olarak hoşlandığınız şeyleri yapın. Beraber ne kadar çok şey yapabiliyorsanız evliliğiniz o ölçüde güç kazanır

8.Özür dilemeyi bilin.

Sürekli zeytinyağı gibi suyun üstüne çıkmaya çalışmayın. ’Kabul edilen her yanlışlık bir zaferdir’ Özür dilemek ve pişmanlığı hem beden diliyle hem de sözel olarak ifade etmek samimiyetinizi gösterir ve iletişim kapılarını açar.

Sanal sohbet yerine eşinizle kahvenizi yudumlarken gerçek sohbetin keyfini keşfedebilmeniz temennisiyle…

Psikolog
Berrin Göncü