Tarihman kardeş, yukardaki yazı hakkında bir sorum var. Yazıda meselâ (giderler veya yaranlar) derken لر harleri kullanmış, ama (boğazlar veya başlar) derken لار harflerini kullanmış. Buradaki fark nerden kaynaklanmakta? Ben ise "ler veya lar" eklerinin sadece لر olarak yazıldığını öğrendim. Acaba yanlış mı bilmekteyim? Bu mevzu hakkında beni bilgilendiribilirseniz memnun olurum.
Osmanlıca'da genel olarak çoğul ekleri, Tarihman Hocamın da belirttiği gibi
-bu ister -ler olsun ister -lar olsun- "لر " -şeklinde gösterilir. Genel olarak
"لار" şeklindeki kullanım hatalıdır. Ancak bilindiği gibi Osmanlıca zamanla imlasını değiştirmiş, önceleri "
Uygur" harfleri ile yazılan Türkçe'den etkilenmiş ve bunu bir zaman kullanmıştır.
Osmanlıca değil de, örneğin Çağatayca, Uygurca, Kırım-Tatarca veya Özbekçe makaleleri alıp, bunları eski Osmanlıca makaleler ile karşılaştırırsanız, benzerliği görürsünüz. Bunlarda yerine göre -ler ekleri dahi
"لار" şekinde yazılır. Zira bu imla mantığına göre, yazı eskimez harflerle yazılsa dahi, sesli ve sessiz harflerin gösterilmesi gerekir. Gerek
"a" harfinin, gerekse
"e" harfinin karşılığı "elif" harfidir. Buna göre
"lam-elif-rı" şeklinde yazılan bir ek, gerek "-lar"ın ve gerekse "-ler"in karşılığı olur.
Bu diğer sesli harfler için de geçerlidir.
"Türk" kelimesi, "te" harfinden sonra "vav" ile yazılabildiği gibi, "vav" harfi olmadan da yazılabilir.
Eğer arabî med harfleri, sesli harf gibi kullanılırsa, bu imla tarzına
"PLENE", bunlar terkedilirse
"DEFEKTİV" yazım denir.
Dolayısıyla aslen "hatalı" dediğimiz yazı stili yine aslında "doğrudur", eğer böyle yazarken "plene" veya "defektiv" yazıyorum denirse.
Selam ve dua ile..