Gönderen Konu: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi  (Okunma sayısı 17878 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Hâsıl-ı Kelam

  • Moderatör
  • yazar
  • *****
  • İleti: 678
Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« : 08 Haziran 2012, 17:44:24 »

İstanbul'da Haliç'i ve tarihi yarımadayı kuşbakışı gören doyumsuz manzarasıyla aşıkların buluşma yeri olarak bilinen Piyer Loti'ye Bitlis ayarı geliyor. Tepenin ve köşkün adının, 1934'e kadar 'İdris-i Bitlisi' olduğunu savunan AK Parti Bitlis Milletvekili Vahit Kiler, 'Bitlisli olarak, bu ismin değiştirilerek Piyer Loti haline getirilmesi kanımıza dokunuyor. Belgeleri hazırlayarak, belediyeye gerekli başvuruyu yapacağız' dedi. Kiler, Piyer Loti'nin isminin değiştirilmesini neden istediklerini AKŞAM'a anlattı:

KANIMIZA DOKUNDU: Eyüp'teki o meşhur köşkün adı 1934'e kadar İdris-i Bitlisi Köşkü olarak biliniyormuş. Tepenin adı da kayıtlarda 'İdrisi Tepesi' diye geçiyor. Ne var ki, 1934 yılında, Fransız yazarı Pierre Loti'nin ismi verilmiş. Biz bunu öğrendiğimiz zaman Bitlisliler olarak kanımıza dokundu, ağrımıza gitti.

İDRİSİ ÖNEMLİ KİŞİLİK: İdris-i Bitlisi, Bitlis'in önde gelen isimlerinden biri. Ancak sadece Bitlis için değil, Türk tarihi açısından da önemli bir kişilik. Akkoyunlu sarayında hükümdar çocuklarına lalalık yapan, bundan dolayı 'Kutlu Müderris' olarak övülen bir isim. Hem 2. Bayezid hem de Yavuz Sultan Selim döneminde yaptıklarıyla büyük övgü almış. Osmanlı siyasetinde aktif bir rol üstlenmiş. Çaldıran'da savaşıp, Doğu ve Güneydoğu vilayetlerinin Osmanlı'ya katılmasında gösterdiği başarısıyla merkezi Diyarbakır olan Arap Kazaskerliği rütbesiyle ödüllendirilmiş. Yavuz'la birlikte Ridaniye ve Mercidabık Savaşlarına katılmış. Mısır'ın fethinden sonra bu ülkenin yönetimi konusunda Yavuz Sultan Selim'e yardımcı olan biri. Ayrıca aralarında Risale-i Hazaniyye'nin de olduğu 28 eseri olan tarihi bir kişilik. Ülkeye bu kadar yararları dokunmuş birinin ismi o tepeden neden çıkarılıp, bir Fransız olan Piyer Loti'nin adı verilir?

PİYER LOTİ DE TÜRK DOSTU AMA...

PiYER Loti de Fransız roman yazarı olarak Türkiye sevgisiyle bilinen bir yazar. En azından bize öyle anlatılıyor. Ama, büyük hizmetleri geçmiş İdris-i Bitlisi'nin adının çıkarılarak, o tepeye Piyer Loti'nin adının konulmasını garipsedik. İdris-i Bitlisi, Müştak Baba gibi, Saidi Nursi Bediüzzaman gibi bizim için çok değerli bir insan. Tekrar o tepeye ve köşke isminin geri verilmesi için çalışma yapacağız.

BAŞVURU YAPIYORUZ: Gerekli belgeleri topluyoruz. O tepenin ve köşkün isminin daha önce İdris-i Bitlisi olduğunu gösteren belgelerle birlikte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve yetkililerle görüşeceğiz. Belediye Meclisi kararıyla mı, yoksa bir kişinin kararıyla mı değişmiş onu inceledikten sonra gerekli başvurumuzu yapacağız. İdris-i Bitlisi'nin hem çeşmesi hem de köşkü o bölgede bulunuyor. Eşiyle birlikte kabristanları da orada.

Akşam
Nefsinle değil, kalbinle düşün ve karar ver!

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #1 : 08 Haziran 2012, 18:02:06 »
İdris-i Bitlisi önemli bir şahsiyettir ve Piyer Loti'yi İdris-i Bitlisiden üstün tutmamız mümkün değildir amenna; ama eğer gerçekten böyle bir değişiklik olmuşsa evet iyi olmamış , tasvip edilecek bir durum değil.

Ancak üstünden 78 sene geçmiş Piyer Loti ismi oturmuş ve sadece Türkiye'de değil dünyada da bu şekilde tanınıyor.Turizm açısından bir faydası var. Şu saatten sonra böyle bir değişiklik yapmak gerekli midir, değil midir, faydası -zararı ne olur? diye sormak lazım.Netice de herhangi bir mahallenin ya da caddenin adını değiştirmiyorsunuz.

Şahsen milletvekillerinin daha mühim meselelerle uğraşmasını isterdim.Mesela Türkiye'deki müslümanların da Fatih Sultan Mehmed Han Hazretlerinin vasiyetine rağmen  Ayasofya'nın müzeye çevrilmesi kanına dokunuyor ama bu konuda hiç teklif sunan yok.

Ama ilgili milletvekili İstanbulda illaki Bitlisli olan İdris-i Bitlisi'nin ismini yaşatmak istiyorsa holdinglerinin  İstanbul'a diktikleri kulelere bu ismi verebilirler. Yani  İstanbul Sapphire'in ismini İdris-i Bitlisi Kulesi, AVM'si vs olarak değiştirebilirler.Hem daha milli bir isim olur.Ya da tüm KİLER marketlerinin ismini değiştirip İdris-i Bitlisi Marketleri yapsınlar.
« Son Düzenleme: 11 Haziran 2012, 09:45:07 Gönderen: Fatihan »

Çevrimdışı azizistanbul

  • yazar
  • ****
  • İleti: 677
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #2 : 08 Haziran 2012, 23:19:46 »
İdris-i Bitlisi kimdir. Bilgisi olan varsa paylaşabilir mi?
جُلُوسُكَ سَاعَةً عِنْدَ حَلَقَةٍ يَذْكُرُونَ اللهَ خَيْرٌ مِنْ عِبَادَةِ اَلْفِ سَنَةٍ

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #3 : 08 Haziran 2012, 23:57:14 »
Wikipedia'da İdris-i Bitlîsî' veya Bitlisli İdris (d. 1452-57 - ö. 1520), Kürt siyasetçi ve Osmanlı devlet adamı olarak tanımlanmış.

http://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0dris-i_Bitlisi

http://www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=3544

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #4 : 09 Haziran 2012, 03:38:54 »
Yıllar evvel İbrahim Paşalı'dan Pierre Loti isminin bu mekana verilmesine dair eleştirel bir konuşma dinlemiştim. Kendisi bu şahsın ahlaki hayatının hiç düzgün olmadığını söylemiş ve yıllardır neden bu mekana isminin verildiğini anlayamadığını söylemişti.
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Piyer Loti, hangi Türklerin dostudur
« Yanıtla #5 : 09 Haziran 2012, 03:45:49 »
Şiddetin nedenleri üstüne konuşanları selamlayarak başlayalım söze: Türkiye’de temelsiz düşmanlıkların nedeni, temelsiz dostluklardır. Temelsiz düşmanlıklar, tıpkı temelsiz dostluklar gibi, gecekondu misali kısa sürede her yeri işgal etmiştir. Her fırsatta bize çağdaşlık dersleri veren Türk medyası, hiç dostumuz olmadığını söyleyen ve kendini çok yalnız hisseden Türk milliyetçileri ile yarış halindedir: Medyamız ve milliyetçilerimiz, Türk dostu ve Türk düşmanı uydurmada çok maharetlidirler, bu konuda bayrağı kimseye kaptırmazlar. İtiraf etmeliyiz ki, Türk dostu icat etmek, başlı başına bir uzmanlık konusudur. “Ermenilere soykırım yapıldığını söylemek için, elde yeterli delil yoktur.” cümlesi, yabancı bir akademisyeni bir anda “Türk dostu” yapmaya yeter! Oysa ortada bir dost değil, meseleye “yılan gibi soğukkanlı yaklaşan” dürüst bir akademisyen vardır sadece. Her dürüst insan dostumuz değildir, olmasına da gerek yoktur. Türkiye, bir kolaylıklar ülkesidir; bu ülkede dost veya düşman olmak için, yorulmaya gerek yoktur. Bir sözle Türk dostu olunan Türkiye’de, bir sözle Türk düşmanı olunması sık karşılaşılan bir durumdur.

Dostluğun içinin dolduramayanlar, düşmanlığın da içini dolduramamaktadırlar. Dost olmanın bu kadar kolay olduğunu zannedenler, tıpkı eleştirdikleri milliyetçiler gibi –kolayca!- düşman olur, düşman bulurlar. Ermeniler, Araplar, Kürtler, Museviler ve diğer “düşmanlarımız” kendilerini yalnız hissetmesin, yalnız değiller: Mesela, her fırsatta köylülükle izah edilen, aşağılanan, adam yerine konulmayan İslamcılık, devlet ricalinin ülke güvenliğini konuştuğu toplantılarda, zirvedeki yerini kimseye bırakmaz. “Bu sahneler çok konuşulacak” haberleri bile, irtica tehdidini geçip manşete çıkamaz. Bu İslamcılık nasıl bir köylülüktür ki, uzun yıllara yayılan, çok ince ayrıntılara dikkat eden planlar hazırlayabilmektedir? Dostluk ve düşmanlık bahsinde olduğu gibi, meselelerin hakkını vermeyenlerin, Türkiye’de düşmanlık ve şiddet nasıl bu kadar arttı, sorusunun hakkını vermeleri; temelsiz düşmanlıkları ve dostlukları ortadan kaldırmaları mümkün olamamaktadır.

Ortadan kaldırılması gereken, ‘temelsiz dostluklar’dan biri de Fransız gezgini, oryantalist, yazar, eşcinsel Piyer Loti’ye gösterilen, asılsız hürmettir. (“Türkiye aşığı” gibi asılsız sıfatlarla övülen Loti’nin hakkında söylenenlerin hurafe olduğunu Murat Bardakçı daha önce ispat etmişti: http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=169799&yazarid=28) Eğer İstanbul dünyanın bilmediği herhangi bir şehir olsaydı, Piyer Loti’nin İstanbul’u dünyaya tanıttığından söz edilebilirdi. Kibarlık bizde kalsın; elbette kendisine teşekkür ederiz; fakat bu borç, bu teşekkür İstanbul’un bir tepesine ismini vermeyi gerektirecek kadar büyük değildir. Loti, borç listemizin alt sıralarındadır. Eğer İstanbul’un değerini bilen, her fırsatta İstanbul’un hakkını teslim eden ve İstanbul’u hakkıyla tanıtan bir yabancıya teşekkür edeceksek; o kişi 20. yüzyılın büyük mimarlarından Le Corbusier’dir.

Böyle kıyas yapmak zorunda kaldığım için mimarın sevenlerinden özür diliyorum: Le Corbusier isminin yanında, Piyer Loti isminden bahsetmek; bir başucu kitabının yanında gazetelerin pazar ekleri gibi kalacaktır; renkli fakat önemsiz… Ayrıca, buraya kadar gelmişken şu soruyu da ziyaret etmeliyiz: Bu nasıl bir şehircilik anlayışıdır ki, müslümanlar için kutsal olan bir beldenin zirvesine, sanki orada medfun Ali Kuşçu gibi zirve isimler yokmuş gibi, Piyer Loti ismi verilmiştir? Peki, bu köylülük, bu gecekondu kimin eseridir? Piyer Loti ismi, Karlıtepe için doğru isim değildir. Eyüp semtinin sultanı, orada toprağın altında yatanların çok daha iyi bildiği gibi, Hz. Eyub El-Ensari’dir. Meydanı ve tepeyi korkuya bırakmayalım: Piyer Loti tabelasını sökmek, ne tepenin manzarasını bozar, ne de çaylarının tadını… Çünkü o güzellikler Piyer yokken de oradaydılar!

İbrahim Paşalı
Milli Gazete
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı azizistanbul

  • yazar
  • ****
  • İleti: 677
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #6 : 09 Haziran 2012, 12:38:30 »
Sanırım 1930 lara kadar o tepe idrisi bitlisi   olarak kullanılmış.

Bence piyer loti olmasında ne olursa olsun. Eyup tepesi, idrisi bitlisi tepesi, Akşemsettin Tepesi, Haliç tepesi, Ali Kuşçu tepesi.

Yerli vatansever bir ecdadın ismi olsun da ne olursa olsun.
جُلُوسُكَ سَاعَةً عِنْدَ حَلَقَةٍ يَذْكُرُونَ اللهَ خَيْرٌ مِنْ عِبَادَةِ اَلْفِ سَنَةٍ

Çevrimdışı azizistanbul

  • yazar
  • ****
  • İleti: 677
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #7 : 09 Haziran 2012, 12:43:09 »
İdris-i Bitlisi önemli bir şahsiyettir ve Piyer Loti'den üstün tutmamız mümkün değildir amenna;




Ama ilgili milletvekili İstanbulda illaki Bitlisli olan İdris-i Bitlisi'nin ismini yaşatmak istiyorsa holdinglerinin  İstanbul'a diktikleri kulelere bu ismi verebilirler. Yani  İstanbul Sapphire'in ismini İdris-i Bitlisi Kulesi, AVM'si vs olarak değiştirebilirler.Hem daha milli bir isim olur.Ya da tüm KİLER marketlerinin ismini değiştirip İdris-i Bitlisi Marketleri yapsınlar.


Birinci parağraftaki  kıyas sanırım yanlışlıkla ters yazılmış. Yani Piyer Lotiyi İdrisi Bitlisi'den üstün tutmamız mümkün değil ama..   şeklinde olmalıydı sanırım. Eğer öyle değilse sebebini açıklar mısınız ?

İkinci parağrafa gelince katılıyorum. Öncelikle kendi gökdelenlerinden başlamalılar.


Değişme meselesine gelince değişmesi ve tarihimizden ilgili bir şahsiyetin isminin verilmesi uygun olur.

Ayasofya ya gelince Ayasofyayı açmak Her kişinin işi değil Er kişinin işidir.
جُلُوسُكَ سَاعَةً عِنْدَ حَلَقَةٍ يَذْكُرُونَ اللهَ خَيْرٌ مِنْ عِبَادَةِ اَلْفِ سَنَةٍ

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #8 : 09 Haziran 2012, 23:23:28 »
Kimdir bu Piyer Loti?

Pierre Loti, asıl adı Louis Marie Julien Viaud (d. 14 Ocak 1850 - ö. 10 Haziran 1923), Fransız romancı. Pierre Loti isminin yazara, kimi kaynaklara göre öğrencilik yıllarında; kimi kaynaklara göreyse, 1867 yılında yaptığı Okyanusya seferi sırasında, Tahitili yerliler tarafından verildiği söylenir. "Loti", egzotik iklimlerde yetişen egzotik bir çiçeğin ismidir.[1]
Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Julien_Viaud


Piyer Loti Tepesi Hakkında

Haliç'in o ünlü panaromasının seyredilebildiği en iyi bölge olan bu sırtlara çıkıldığında; ünlü Fransız yazar Pierre Loti'nin adını taşıyan Kahve'ye ulaşılmaktadır. İstanbul'da uzun dönemler yaşayan ve gerçek bir İstanbul aşığı olan Pierre Loti'nin asıl adı "Julien Viaud'dur". Tarihi Kahve, bahsi geçen eşsiz manzaranın seyredilebildiği en ideal yerdir.

Türkiye'yi ikinci vatan olarak gören Pierre Loti'nin o dönemde, "Rabia Kadın Kahvesi" olarak bilinen bu kahveye sık sık gelerek Haliç'e karşı "Aziyade" adlı romanını yazdığı söylenir. Bugün restore edilerek orijinal "Türk mahallesi" halinin yaşatıldığı bölge, turistik tesis olarak hizmet veren mekanlardan oluşmaktadır. Bölge, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'nde, "İdris Köşkü Mesiresi" olarak geçmektedir.

19. yüzyılda İstanbul'a gelen hemen bütün yabancıların ve seyyahların da uğrak yeri olan Pierre Loti'nin etrafında birçok tarihî yapı bulunmaktadır. 1813 yılında tarihlenen, iki kitabeli ahşap Kaşgari Tekkesi bunlardan biridir. Yine tesisin girişindeki üç yol ağzında, önünde Farsça yazılmış beyaz yuvarlak bir mezar taşı bulunan yapı da, Çolak Hasan Tekkesi'dir. Tekke'nin sırasındaki tarihi bina ise bir Sıbyan Mektebi'dir. Osmanlı tarihi yazarı da olan İdris-i Bitlisi tarafından yaptırılan Mekteb'in hemen önünde ve tesis alanının içinde ise, 1589 yılında vefat eden "İskender Dede" ismindeki bir Mevlevi'nin kabri bulunmaktadır. İskender Dede'nin ön tarafındaki üç kuyudan biri ise, meşhur Dilek (veya niyet) Kuyusu'dur. Bu kuyuyla ilgili Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde; "Kuyuya bakanların gönüllerinden geçirdikleri isteklerini kuyunun içinde gördüklerini" yazar. Kabrin üst tarafında ise Saray "Atçıbaşısı (Mirahur-Tuğ General) Ali Ağa ve Ailesinin kabirleri bulunmaktadır. Ayrıca Bizans döneminde inşa edildiği sanılan, Osmanlı döneminde de kullanılan "Sarnıç", Tesisin orta yerinde varlığını korumaktadır.

Kaynak: http://www.pierrelotitepesi.com/hakkimizda.asp



Yukarıdaki bilgiler ışığında olaya tarihi açıdan bakacak olursak, Vahit KİLER'in önerisinde mantıklı ve haklı olduğu açıktır. Manevi açıdan bakacak olursak, şüphesiz ki en güzel ve en münasib olan isim "Eyüb Sultan Tepesi" dir.

“Yetişmez mi bu şehrin halkına bu nimeti Bârî
Habîb-i Ekrem'in yârî, Ebâ Eyyûbe'l-Ensârî”

Ebû Eyyûb El-Ensârî (R.A.) Hazretleri Ashab-ı Kiram’ın ileri gelenlerindendir. İstanbul’da kabri bilinen 26 tane Ashab-ı Kiram vardır. Tabii kabri bilinmeyenler Allah-ü Alem ne kadar çoktur. Ebû Eyyûb El-Ensari Hazretleri onların ulusu ve reisidir. Eyyüb el-Ensârî (r.a) hazretlerini ziyaret edenler diğer Ashab-ı Kiram Efendilerimizi de ziyaret etmiş gibi olurlar.




EBÛ EYYÛB EL-ENSÂRÎ (R.A.) HAZRETLERİ

Hicretin 49. senesinde Muâviye (r.a.), Süfyân bin Avf el-Âmirî kumandasında İstanbul’a bir ordu sevketti. Daha sonra ona destek olmak üzere oğlu Yezid kumandasında bir ordu daha gönderdi. Ebû Eyyûb Hazretleri seksen yaşını geçmiş olduğu halde onlarla gazaya çıktı.
Orduda Ashâb-ı Kirâm’dan Abdullâh bin Abbâs, Abdullâh bin Ömer, Abdülaziz bin Zürare gibi meşhûr zâtlar da vardı. Ebû Eyyûb Hazretleri yaşlı olduğundan ona “Sen hastasın, senin için cihâdı terk etmeğe ruhsat vardır.” deyip gitmemesi için ısrar ettilerse de o yine de çıkmıştı.
Harb uzayınca rahatsızlığı artmış ve onu Kağıthane çayırında bir çadıra yerleştirmişler idi. Bu sırada Ebû Eyyûb, kumandanlar ve mücahidleri çağırarak onlarla helâllaştı. Bu sırada tâbiînden Nevfu'l-Bikâlî “Yâ Rab, Ebû Eyyûb’a âfiyet ve şifâ ver.” deyince o “Sizler bana böyle değil de, ‘Yâ Rab, eğer bu zâtın eceli geldi ise onu mağfiret buyur, eğer eceli yakın değil ise âfiyet ve şifâ ihsan buyur.’ deyiniz.” buyurdu.
Ancak rahatsızlığı iyice arttı. Bu sırada Yezîd yanına geldi ve bir ihtiyâcı olup olmadığını ve vasiyetini sordu. O “Sizin dünyanızdan ben hiç bir şey istemiyorum. Ancak benim vasiyetim ve arzum şudur ki vefât ettiğim vakit na’şımı mümkün olduğunca düşman memleketinin içerlerine sokun ve beni harbeden mücahidlerin ayakları altına gömün. Ta ki onların atlarının altında benim kabrim dümdüz ve belirsiz olsun. Beni orada bırakıp dönün. Zira Resûlullâh’dan işittim, ‘Kostantiniyye’de kalenin yanında bir sâlih zât defnolunacaktır.’ buyurmuştu. Umarım ki o zat ben olayım dedi ve vefât etti.

İstanbul’da Ashâb-ı Kirâm’dan daha başka zâtlar da medfûn olup Ebû Eyyûb onların ulusu ve reisidir. İstanbul bundan sonra İslâm hükümdarlarının yaptığı 13 seferde olduğu gibi bu seferde fetholunamamıştı. Bu şeref 15’nci seferde ancak Gazi Sultan Mehmed Han’a ve onun ordusuna nasîb olmuştur.

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #9 : 11 Haziran 2012, 10:13:57 »
İdris-i Bitlisi önemli bir şahsiyettir ve Piyer Loti'den üstün tutmamız mümkün değildir amenna;




Ama ilgili milletvekili İstanbulda illaki Bitlisli olan İdris-i Bitlisi'nin ismini yaşatmak istiyorsa holdinglerinin  İstanbul'a diktikleri kulelere bu ismi verebilirler. Yani  İstanbul Sapphire'in ismini İdris-i Bitlisi Kulesi, AVM'si vs olarak değiştirebilirler.Hem daha milli bir isim olur.Ya da tüm KİLER marketlerinin ismini değiştirip İdris-i Bitlisi Marketleri yapsınlar.


Birinci parağraftaki  kıyas sanırım yanlışlıkla ters yazılmış. Yani Piyer Lotiyi İdrisi Bitlisi'den üstün tutmamız mümkün değil ama..   şeklinde olmalıydı sanırım. Eğer öyle değilse sebebini açıklar mısınız ?

İkinci parağrafa gelince katılıyorum. Öncelikle kendi gökdelenlerinden başlamalılar.


Değişme meselesine gelince değişmesi ve tarihimizden ilgili bir şahsiyetin isminin verilmesi uygun olur.

Ayasofya ya gelince Ayasofyayı açmak Her kişinin işi değil Er kişinin işidir.


Evet kıyaslamayı dalgınlıkla yanlış yapmışız, teşekkürler Azizistanbul.

***

Konuyla ilgili kaynaklı yorumların peş peşe gelmesi bizi sevindirdi, Sadakat'te epeydir göremediğimiz bir durum.
 
Konuya gelecek olursak; elbetteki tepenin isminin kendi milli ve manevi kimliğimize uygun olmasını ben de isterim.

Ancak yapılan değişiklik bana göre havada kalacaktır.
Resmi olarak ismini değiştirebilirsiniz,yeni tabelalar yaptırabilirsiniz  ama orası yine  ne yazık ki Piyer Loti olarak anılacaktır.Tıpkı doğudaki birçok Kürtçe köy isminin resmi olarak değiştirilmesine rağmen hâlâ asıl isimleri ile anılması gibi, yine bir çok muhitin isminin belediye meclis kararına göre değiştirilmesine rağmen yeni asıl isimleri ile tarif edilmesi vs . gibi.

Çevrimdışı Hâsıl-ı Kelam

  • Moderatör
  • yazar
  • *****
  • İleti: 678
Pierre Loti adına takan vekile o soru soruldu
« Yanıtla #10 : 11 Haziran 2012, 12:46:40 »


Pierre Loti adına takan vekile o soru soruldu

Bir gazetecinin, ”İstanbul’da yaptırdığınız gökdelene Sapphire isimini koydunuz. Neden İngilizce isim koydunuz?” sorusuna Kiler, ”Her iki dilde de rahat anlaşılsın diye” karşılığını verdi.

”Bu gökdelene Türkçe isim ya da İdris-i Bitlisi ismini koyabilir miydiniz?” sorusuna Kiler, ”1934’e kadar ismi böyleyken bu isim niye değiştirildi? Niye gasbedildi? Hizmetleri ortadayken bir üstadın ismi niye alınır, niye yabancı bir isim verilir?” karşılığını verdi.

mynethaber
Nefsinle değil, kalbinle düşün ve karar ver!

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #11 : 12 Haziran 2012, 22:16:01 »
Türkiye'nin en yüksek binasının ismini yabancı dilde koy sonra da müslümanlara şirin görünmek için çifte standart uygula...
Eyüp sultan tepesi,o büyük zata layık bir şekilde uygulanacaksa! uygundur...Eyüp sultan Hazretlerinin tam karşısına yapılan(bana göre yapılmaması gerekirdi.Haliç kongre merkezi,oralarda  manevi havayı körletecek müzik vs,  icra ediliyor?Eyüp sultan camii ve külliyesini gölgeledi)Eyüp Sultan Hazretlerinin manevi havasına zarar verecekse, O isimin konmaması daha uygundur...
« Son Düzenleme: 14 Haziran 2012, 20:40:25 Gönderen: mazhar »

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #12 : 14 Haziran 2012, 18:27:57 »
Pierre Loti'ye dönecek olursak;

Lika'nın aktarmış olduğu İbrahim Paşalı'ya ait yazıda geçen ve Murat Bardakçı'dan nakledilen P.Loti'nin eşcinselliği vb. gibi iddiaları okuyunca biraz daha araştırma gereği duyduk.
Karşımıza çıkan ve dikkatimizi çeken şu oldu:

Pierre Loti'nin İstanbul'daki günlerini yazdığı "Aziyade" adlı romanın Türkçe versiyonu  Tarih bilgisine güvendiğimiz Kadir Mısıroğlu'na ait Sebil Yayınevi tarafından yayınlanmış.(kaynak)

Şimdi söz konusu milletvekili ve bazı insanlar P.Loti'nin  sanıldığının aksine Türk dostu olmadığını  ve bir eşcinsel olduğunu iddia etmekteler.(Kaynak)

Hal böyle olunca akla şu soru geliyor:
Bu iddialar doğru mudur? Eğer doğru ise (kendisini hatadan münezzeh kabul etmiyoruz ama) Kadir Mısıroğlu gibi milli ve manevi kimliğimize sahip çıkan birinin yayınevi neden bu adamın kitabını basar? Yayınevidir ticari açıdan her kitabı basar desek durum öyle değil. za1))
« Son Düzenleme: 14 Haziran 2012, 18:30:14 Gönderen: Fatihan »

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #13 : 14 Haziran 2012, 20:48:15 »
Bence alışveriş merkezleri gibi yerlere şahıs isimleri vermek uygun değil. Mesela Eşref Bitlis alışveriş merkezi kulağa hoş gelmiyor.


Piyer Loti adının değişmesini ben de destekliyorum azizistanbul ve müctebanın dediği gibi "Eyüb Sultan Tepesi"  daha uygun olur.

bu arada madem bu kadar sapphire geçiyor tavsiye ederim 236 metre yükseklikteki seyir terası görülmeye değer doğrusu. :)

birde Skyride 4D İstanbul Simülasyonu (Skyride 4D İstanbul Simülasyonu ile de İstanbul Sapphire Seyir Terasından gördüklerinize yaklaşma, onları hissetme şansı bulacaksınız. Helikopteriniz sizi İstanbul Sapphire den alacak, İstanbul un eşsiz güzelliklerine götürecek. Boğazın parıltısı, Kız Kulesi nin efsunu, Ayasofya nın ihtişamı, Topkapı Sarayının gizemi, Yerebatan Sarnıcında ateş dansları, huşu içinde semazenler sizleri bekliyor. Skyride İstanbul size bütün bunları dördüncü boyutta yaşatacak.) çok güzeldi :)

not: reklam yaptığım düşünülmesin kendileriyle herangi bir yakınlığım ve tanışıklığım bulunmamaktadır. beğendiğim için siz değerli sadakat ailesiyle paylaşmak istedim (:

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Piyer Loti Tepesinin İsminin Değiştirilmesi
« Yanıtla #14 : 14 Haziran 2012, 21:24:44 »
Aslında İstanbul'u havadan görmek çok güzel olur.Sizin bahsettiğiniziz gezintinin maliyeti nedir bilmiyorum ! ben size ücretsiz en azından Avrupa yakasını havadan görmenizi sağlıyacak bir adres veriyorum...
http://88.255.82.23/360/index.html

Menü tuşunu kullanarak yakın plana getirebilirsiniz...

« Son Düzenleme: 14 Haziran 2012, 21:32:58 Gönderen: mazhar »