DİNİ KATEGORİLER > CUMA SOHBET, HUTBE VE VAAZ ARŞİVİ

Receb ve Regaib gecesi

(1/4) > >>

müteallim:
Muhterem Mü’minler!
Hutbemiz, Receb-i Şerif ve Regaib Kandili hakkındadır.
Yüce Mevlamız indinde bütün zamanlar müsâvidir. Fakat bazı zamanlar, içinde cereyan eden bir takım hadiseler, vuku’ bulan tecelliyat-ı ilahi sebebiyle diğer vakitlerden efdaliyyet kazanır.  
Cenab-ı Hak Kur’an-ı Keriminde: “Ayların sayısı Allah indinde on ikidir, gökleri, yerleri halkettiği günkü Allah yazısında. Bunlardan dördü haram olanlardır.”  , buyurmuştur. Miladi 16 Termmuz Pazartesi günü idrak edeceğimiz Receb-i Şerif de bu haram aylardan birisidir. Bu dört aya “haram” denmesinin sebebi, bu aylarda yapılan masiyetin günahı, ibadetin sevabı, daha şiddetli ve daha kıymetli olmak hasebiyle, diğer aylardan daha fazla tazim ve ihtiram edilmesi lazım gelen aylar olduğu içindir.
Recep ayının bildiğimiz bir takım isimleri vardır. Bu aya, bol bol rahmeti ilahi yağdığı için ziyade yağdıran manasına “Esab”; şeytanlar taşlandığı için “Recm”; ta’zîme layık olduğu için “Receb” ismi verilmiştir. Peygamber Efendimizin bu aya verdiği diğer bir isim ise, sağır manasına gelen “Esam”dır. Allah-ü Teala, Receb-i şerifi huzuruna çağırır ve kullarının amellerinden sorar. Receb-i Şerif ayı ise  her defasında cevap vermeyerek, susar. Sonunda: “Ey Rabbım! Muhammed Mustafa (SAV) beni Esam diye isimlendirdi. Ben onların sadece ibadetlerini işittim. Günahlarını duymadım, Ya Rab.”, der.  
Muhterem Mü’minler!
Bu ayda iki kandil vardır. 1.si ilk Cuma gecesi Reğaib Kandili; 2. si Yirmi yedinci gecesi Mirac Kandilidir. Bu hususta Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: “Recep ayının ilk Cuma gecesinden gafil olmayın. Muhakkak o öyle bir gecedir ki; melekler onu reğaib gecesi diye isimlendirirler.” Gecenin üçte biri geçtikten sonra arz ve semavatta bulunan bütün melekler Ka’be-i Muazzama ve çevresinde toplanırlar. Cenab-ı Hak buna muttaliğ olur da: “Ey meleklerim! Dileyim benden, ne dilerseniz, yerine getireceğim”, buyurur. Bütün melekler:  “Ya Rab! Senden Recep ayında çok oruç tutanları affetmeni istiyoruz.”, diye niyaz ederler. Cenab-ı Hak:  “İsteğinizi kabul ettim. Onları affettim” buyurur.”
Regâib gecesi, ulviyetini Peygamber Efendimizden almıştır. Bu gece, Hz. Amine validemizin Peygamber Efendimize hamile olduğunu anladığı gecedir.   Şu bir hakikattir ki Cenab-ı Hakk’ın mahlukatına gönderdiği en büyük hediye ve ihsan-ı ilahi Peygamber Efendimiz (SAV)’dir. Çünkü o bütün mahlukatın yaratılma sebebidir. Onun vücud-u şerifi ve unsur-u latifi, bütün mahlukattan efdaldir. Onun temiz ruhu, bütün kudsî ruhlardan; onun kabilesi, bütün kabilelerden; onun lisanı, bütün lisanlardan; onun kitabı, bütün ilahî kitaplardan daha üstündür. Onun parmaklarından çıkan su, bütün sulardan; onun âl ve eshabı, bütün insanlardan; onun doğduğu gece bütün gecelerden daha hayırlıdır.
İmam-ı Rabbani hzleri Mektûbat-ı Şerifesinde; Kendisine peygamber gönderilmeyen ve tebliğ ulaşmayan insanların, mahşer meydanında hesapları görüldükten sonra hayvanlar gibi yok olacağından bahseder.   Demek ki insana, insanlık şerefini kazandıran Peygamberlerdir. Yine İmam-ı Rabbânî Hazretleri: “Hangi lisan ile Rasüllerin gönderilmesi nimeti eda edilebilir... Eğer o büyüklerin varlıkları olmasaydı, bu sapıklıkta kalanlar, küfür zulmetiyle kirlenmiş olan kısır ve kör akıllarıyla Cenab-ı Hakkın zatını ve sıfatlarını bilme devletine nasıl erebilirlerdi.”,  buyururlar.
Muhterem Mü’minler!
Receb ayı içersinde Regaib gecesinde yapılması ehemmiyetle tavsiye olunan birtakım ibadetler mevcuttur. Bu ay Cenab-ı Hakk ‘a mahsus bir ay olduğu için, yalnız zat-ı ilahiyi bildiren ihlas suresini çokca okumak lazımdır. Bu ayın birinci günü oruç tutanlara 3 senelik, ikinci günü oruç tutanlara 2 senelik, üçüncü günü oruç tutanlara 1 senelik nafile oruç sevabı verilir.Yine bu ayın 1’i ile 10’u, 11’i ile 20’si, 21’i ile 30’u arasında sadece birer defa olmak üzere kılınacak 10’ar rekat hacet namazı vardır. Bu namaz Peygamber(sav) Efendimizin berberi Selman-ı Pak(ra) Hz. Tarafından rivayet edilmiştir. Bu namazın kılınış şekli ve regaib gecesinde yapılacak ibadetlerin keyfiyyeti dua kitaplarında ve takvim yapraklarında mevcuttur. Ayrıca Receb ve Şaban ayları içerisinde Peygamber Efendimizin çokca okuduğu “............................................” Ey Allahım! Bizler hakkında receb ve şaban aylarını mübarek kıl ve bizleri ramazana kavuştur” duası çokca okunmalıdır.



                       Tevbe 36
  Nuzhetül Mecalis c.1 s.155
  Nüzhetül Mecalis c.1 s.155
  Büyük İslam İlmihali s.206
   
  Ruhul Beyan Tefsiri c.3 s.543
  Mehtubat c.1 Mektub: 259
  Mehtubat c.1 Mektub: 259

müteallim:

--- Alıntı yapılan: "Himmet" ---
--- Alıntı yapılan: "Murat Han" ---Cok tesekkürler hocam...Bu haftaki cuma i$imi hafiflettiniz  :oops:
--- Alıntı sonu ---

 
Sohbet hazırlamaktan kurtuldunuz değilmi. :)

Allah razi ve memnun olsun hocam.
--- Alıntı sonu ---


sag olunuz arasirada olsa böyle bir seyler hazirlamaya calisiyoruz.rabbim kabul buyursun.

müteallim:
Recebi serif ile alakali malümat

وعن أنس قال لقيت معاذا فقلت له من أين قال من عند النبي صلى الله عليه وسلم فقلت ما قال قال سمعته يقول من صام يوما من رجب يبتغي به وجه الله تعالى دخل الجنة فدخلت على النبي صلى الله عليه وسلم فقلت يا رسول الله حدثني معاذ عنك بكذا فقال صدق أنا قلت ذلك أنا قلت ذلك أنا قلت ذلك

 وعن النبي صلى الله عليه وسلم من فرج عن مؤمن كربة في رجب أعطاه الله في الفردوس قصرا مد بصره.. الثالثة عشرة مر عيسى عليه السلام على جبل يتلألأ نورا فقال يا رب انطق لي هذا الجبل فقال يا روح الله ما الذي تريد قال أخبرني بخبرك قال في جوفي رجل قال عيسى يا رب أخرجه فانفلق الجبل عن شيخ حسن الوجه وقال عيسى أنا من قوم موسى سألت الله الحياة إلى زمن محمد صلى الله عليه وسلم لأكون من أمته ولي ستمائة عام أعبد الله تعالى في هذا الجبل فقال عيسى يا رب هل على وجه الأرض أكرم عليك من هذا فقال يا عيسى من صام من أمة محمد يوما من رجب فهو أكرم علي من هذا

وقال النبي صلى الله عليه وسلم ما من مؤمن ولا مؤمنة يصلي في هذا الشهر ثلاثين ركعة يقرأ في كل ركعة فاتحة الكتاب وقل هو الله أحد ثلاث مرات وقل يا أيها الكافرون ثلاث مرات إلا محا الله عنه ذنوبه وأعطاه من الأجر كمن صام الشهر كله وكان من المصلين إلى السنة المقبلة ورفع له كل يوم عمل شهيد فإن صام الشهر كله وصلى هذه الصلاة أنجاه الله من النار وأوجب له الجنة..

وقال علي رضي الله عنه قال النبي صلى الله عليه وسلم أكثروا من الإستغفار في شهر رجب فإن الله تعالى في كل ساعة منه عتقاء من النار وأن لله مدائن لا يدخلها إلا من صام رجب، وعن ابن عباس رضي الله عنهما عن النبي صلى الله عليه وسلم من قال في رجب وشعبان ورمضان فيما بين الظهر والعصر أستغفر الله العظيم الذي لا إله إلا هو الحي القيوم وأتوب إليه توبة عبد ظالم لا يملك لنفسه ضرا ولا نفعا ولا موتا ولا حياة ولا نشورا، أوحى الله تعالى إلى الملكين أحرقوا كتاب سيئاته من ديوان صحيفته،

müteallim:
REGÂİB KANDİLİ


Receb-i Şerîf ayında iki kandîl vardır. Birincisi ilk cuma gecesi Regâib Kandili; ikincisi yirmi yedinci gecesi Mi’râc Kandilidir. Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: “Recep ayının ilk Cuma gecesinden gâfil olmayın. Muhakkak o öyle bir gecedir ki; melekler onu reğaib gecesi diye isimlendirirler.” Gecenin üçte biri geçtikten sonra arz ve semâvâtta bulunan bütün melekler Ka’be-i Muazzama ve çevresinde toplanırlar. Bunun üzerine Cenâb-ı Hak: “Ey meleklerim! Dileyin benden, ne dilerseniz, yerine getireceğim”, buyurur. Bütün melekler: “Yâ Rab! Senden Recep ayında çok oruç tutanları affetmeni istiyoruz.”, diye niyâz ederler. Cenâb-ı Hak: “İsteğinizi kabûl ettim. Onları affettim” buyurur. (Nüzhetül-Mecâlis, 1/155)

REGÂİB GECESİ VE BU GECEDE YAPILACAK İBÂDETLER


Receb-i şerîfin ilk cuma gecesi, yani yarın akşam Regâib Gecesi’dir. Bu geceyi oruçlu olarak karşılamalıdır.

Regâib Gecesi, akşamla yatsı arasında 12 rek’at Hâcet namazı kılınır. İki rek’atte bir selâm verilerek kılınan bu namazda, Fâtiha’dan sonra her rek’atte 3 İnnâ enzelnâhü... sûresi ile 12 İhlâs-ı şerîf okunur.

Namazdan sonra, 7 Salât-ı Ümmiye okunup secdeye varılır.

Salât-ı Ümmiye şudur: “Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedi’nin-nebiyyi’l-ümmiyyi ve alâ âlihî ve sahbihî ve sellim.” Secdede 70 defa: “Sübbûhun kuddûsün rabbünâ ve rabbü’l-melâiketi ver-rûh” okunur. Secdeden kalkıp bir defa:

“Rabbiğfir verham ve tecâvez ammâ tâ’lem. İnneke ente’leazzü’l-ekrem” denilir. Tekrar secdeye varılıp yine 70 defa “Sübbûhun kuddûsün rabbünâ ve rabbü’l-melâiketi ver-rûh” okunur.

Secdeden baş kaldırılıp duâ edilir. Duâ anında Allâh’a şu şekilde ilticâ etmelidir: “Allâhümme bârik lenâ recebe ve şâ’bâne ve belliğnâ ramazân.”

Regâib Gecesi’nden sonraki gündüzde, yani cuma günü öğle ile ikindi arasında, 2 rek’atte bir selâm verilerek 4 rek’at teşekkür namazı kılınır.

Her rek’atte 1 Fâtiha, 7 Âyetü’l-Kürsî, 5 İhlâs-ı şerîf, 5 Kul eûzü birabbi’l-felak, 5 Kul eûzü birabbi’n-nâs sûreleri okunur.

Namazdan sonra 25 defa: “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azıymi’l-kebîri’l-müteâl”, 25 defa: “Estağfirullâhe’l-azıym ve etûbü ileyk” diyerek istiğfâr ve sonra da duâ edilir. (Duâ ve İbâdetler, Fazilet Neşriyat)

müteallim:
Regaip gecesi ve mübarek geceler.


Reğaib gecesi’nde duaların makbul olduğuna dair hadis-i şeriflerin yanısıra, zaten o gecenin Cuma gecesi olması hasebiyle daha baştan bir kutsiyeti, bir makbuliyeti ve saat-i icabeti vardır. Zira Efendimiz (sas): “Cuma gecesinin son üçte birinde o ân (meleklerin de hazır bulunduğu) meşhûd bir ân (yani ruhânî bir takım şahidlerin gözlediği ve Hakk’ın özellikle nazar-ı merhametle tecelli ettiği lahza) vardır ki, o anda yapılan dualar müstecâbtır.” buyurmuşlardır. Hz. Yakup, oğlu Hz. Yusuf’a karşı haksızlık yapmış olan evlatlarının tevbe ve istiğfar taleplerine karşılık: “Sizin için Rabbime istiğfar edeceğim; hele Cuma gecesi bir gelsin!” demiştir ki, her gecede bulunan icabet saati haricinde, Cuma gecelerinin son üçte birlik zaman parçasında daha özel anlamda bir icabet vaktinin bulunması sebebiyle, bu gecede bol bol günahlara tevbe ve istiğfarda bulunulmasını öngörmektedir. Ayrıca hafızasından şikayet eden Hz. Ali’ye Peygamber Efendimiz, Cuma gecelerinin son üçte birinde kılınmak üzere bir hıfz namazı tavsiye etmişlerdir.
Reğâib gecesinin Kur’an ve Sünnette “eşhuru’l-hurum”dan (yani hürmete liyakatlarından ötürü savaşın haram kılındığı aylardan) birisi olması, ve -bazılarına göre- haram ayların en faziletlisi olarak zikredilen Receb-i Şerif’in bir gecesi olması itibariyle, hadd-i zatında bir değeri zaten vardır. Bu hürmek hükmü nass-ı Kur’an ile sabittir: “Şüphesiz ’ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısında,  katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır. İşte bu ’ın dosdoğru kanunudur. Öyleyse o aylarda kendinize zulmetmeyin. Fakat ’a ortak koşanlar sizinle nasıl topyekün savaşıyorlarsa, siz de onlarla topyekün savaşın. Bilin ki , kendine karşı gelmekten sakınanlarla beraberdir.”
Receb ayı, Mübarek Üç Aylar denilen “şühûr-u selâse-i mübâreke”den birincisi olması itibariyle, bir mübarekiyet ve kutsiyeti vardır. Beri taraftan ’ın özel ayı sayılan Receb-i şerifin fazilet ve kutsiyetini gösterir pekçok hadis-i şeriften de fazilet devşirmektedir. Mesela, Enes b. Malik’ten rivayetle Efendimiz’in şöyle dediği nakledilmiştir: “Diğer aylara göre Receb ayının fazileti, sair kelama göre Kur’an’ın fazileti gibidir.” Yine “ım Receb ve Şaban aylarını bize mübarek ve bereketli kıl; ve bizi Ramazan’a ulaştır.” ifadeleriyle bizzat Rasulullah tarafından hem şahsı, hem de ümmeti hakkında Receb’in hayır, bereket, teberrük ve mübarekiyet vesilesi olması için ’a dua edilmiştir. Bizatihi Rasulullah’tan dualı bir aydır Receb ayı. Reğâib de onun iki büyük gecesinden birisi, birincisi.
Reğâib gecesi, Receb’in 1’ine tevafuk eder ise (yani Receb’in 1’i Cuma günü olursa), ayrıca bir fazileti vardır. Çünkü Peygamber Efendimiz, Receb’in 1’ini de duaların kabul olduğu beş geceden addetmişlerdir: "Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar geriye çevrilmez. Bunlar Recebin ilk gecesi, Şabanın ortasında bulunan gece, Cuma gecesi, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı geceleridir.” Hazret-i Aişe’den (r.a) şöyle rivayet edilmiştir: "Rasûlullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğunu işittim: “Cenab-ı Hak (c.c) şu dört gecede hayırları yağmur gibi yağdırır: Kurban bayramı gecesi, Ramazan bayramı gecesi, Şaban'ın on beşinci (Berât) gecesi, Receb ayının ilk gecesi." Ebû Ümâme el-Bâhilî’den (r.a) rivayetle Rasûlullah’ın şöyle buyurmuştur: "Şu dört gecede dualar reddedilmez: Receb ayının ilk gecesi, Şaban ayının on beşinci gecesi olan Berât gecesi, Cuma gecesi, İki bayram (Kurban ve Ramazan bayramları) gecesi."
Reğâib gecesi, Receb-i şerif’in 2, 3, 4, 5, 6 veya 7. gecelerine de tevafuk etse, yine ayrıca bir fazileti haiz olur. Miftâhu’l-Cennet isimli eserde ve Geylânî’nin el-Ğunye’sinde “Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de sonunda oruç tutana, Receb’in hepsini tutmuş gibi sevap verilir.” şeklinde bir rivayet vardır. Suyutî de Câmiu’s-Sağir’inde şu hadisi kaydetmiştir: “Receb-i Şerîf’in birinci gününde oruç tutmak üç senelik, ikinci günü oruçlu olmak iki senelik ve yine üçüncü günü oruçlu bulunmak bir senelik küçük günahlara kefaret olur. Bunlardan sonra her günü bir aylık küçük günahların af ve mağfiretine vesile olur.”
Reğâib gecesinin, tarihî süreçte Müslüman toplumlar arasında “örf-ü şer’î” haline gelmiş olmasıyla sahip olduğu umumî makbuliyet, merğûbiyet ve ma’rufiyeti vardır.
Reğâib gecesi, -kimilerine göre- zamanla şeâir-i İslamiyeden bir şiar haline gelmiştir ve dolayısıyla da, “Müslümanların güzel gördüğü bir şey,  katında da güzeldir.” “Benim ümmetim dalalet üzerine birleşmez.” hadis-i şeriflerinin buyruğunca, hürmet ve muhabbete layık bir ünvana ulaşmıştır.
Reğâib gecesi, hayat-ı seniyyelerinde Rasulullah’a pekçok ilahî nimetlerin, ihsan ve ikramların indirildiği bir gece olması itibariyle, o ilahî iltifat vaktinin yıldönümlerine sirayet eden hâtırayı tezekkür ve tefekkür etmek, hatta oruç tutmak bir “müstehap amel” katagorisine dâhil olmuştur. Şöyle ki: “Peygamber Efendimiz’e Pazartesi günü orucu hakkında sorulduğu zaman: ‘Pazartesi, hem doğduğum gündür, hem de üzerime nübüvvetin indirildiği gündür.’ buyurmuşlardır.” İbn Receb el-Hanbelî’nin belirttiği üzere: Bu hadis, içinde ’ın nimetlerinin tazelendiği günlerde -tezekkür, tefekkür ve teşekkür maksadıyla- oruç tutmanın müstehab olduğuna işaret etmektedir. İşte ’ın büyük ihsanlarının, ikramlarının, iltifatlarının, rahmet ve mağfiretinin Rasulullah’a ve onun şahsında ümmete müyesser kılındığı bir gecenin doğaldır ki sair gecelerde olmayan bir bereketi ve mübarekiyeti vardır; ve bunun değerlendirilmesi, akl-ı meâd (ahirete çalışan akıl) sahiplerinin meziyetidir, sadece akl-ı meâş (dünyaya çalışan akıl) sahiplerinin değil.
Hasıl-ı kelam: Receb ayının ilk Cuma gecesi olan Reğâib kandili; hem bizatihi Reğâib gecesi olması, hem içinde vakt-i icabet de bulunan normal bir gece, hem Cuma gecesi, hem haram aylardan Receb-i şerife ait oluşu, hem mübarek üç aylardan Receb ayının bir gecesi olması, hem tevafuk etmesi durumunda Receb’in 1’inin ve aynı şekilde ilk haftasındaki diğer gecelerin faziletine ortak olması, hem örf-i şer’î telakki edilmesi, hem şeâir-i diniyeden sayılır hale gelmesi bakımlarından, ve hem de Rasulullah’ın şahsında bütün kullarına ’ın büyük ihsanlarda bulunuş vaktinin tarihî yıldönümlerindeki hâtıra-i maneviyesinde bulunan tezekkür, tefekkür ve teşekkür sebebiyle, sair gecelere nisbetle 11 derece daha makbul ve daha mübarek bir gecedir ve dahi dualara mutlaka icabet edilen eşref bir saati de içinde barındırmaktadır. Dolayısıyla bu çok değerli geceyi en verimli biçimde geçirmek her akıl-ı meâdın iktizasıdır, şiârıdır.

Navigasyon

[0] Mesajlar

[#] Sonraki Sayfa

Tam sürüme git
Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek