Gönderen Konu: Sağlığınız için plastikten vazgeçin  (Okunma sayısı 30282 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« : 25 Aralık 2009, 03:23:24 »

Sağlıklı beslenme için doğru gıdaları tercih etmek kadar mutfakta kullandığımız eşyaların da önemi var.

Daha pratik olduğu için tercih ettiğimiz plastik saklama kapları, teflon tencerelerimiz çizilmesin diye kullandığımız plastik kaşıklar ve daha birçok mutfak eşyası doğru seçim yapılmadığında sağlığımız için büyük bir risk oluşturuyor.

Rengarenk saklama kapları, limon sıkacakları, çırpıcılar, doğrayıcılar... Ev kadınlarının değişmezlerindendir plastik mutfak eşyaları. Pratik olması, az yer kaplaması bir de ucuzluğu sebebiyle hemen her mutfağa girmiştir. Plastik kaşıklar ise daha çok teflon tencereler çizilmesin diye kullanılır. Ancak çoğu kez ısıya dayanamayarak yarı yolda bırakır bizi. Hal böyle olunca, kadınların bir araya gelip sohbet ettiği beş çayının ana konularındanbiri plastik kapların bulaşık makinesinde yıkanıp yıkanamayacağı olur. Ama asıl sorgulanması gereken şey çoğu kez göz ardı edilir:
Mutfakta plastik eşyalar kullanmak ne kadar sağlıklı?

Plastik maddelerin kanserojen içerdiklerini birçoğumuz biliriz. Ancak Onkolog Dr. Mehmet Fatih Akyüz, 'plastik maddeler kesinlikle kullanılmamalıdır' demenin doğru olmayacağını söylüyor. Önemli olan, kaliteli ve denetimden geçmiş plastikleri doğru bir şekilde kullanmak. Mesela plastik saklama kaplarının içine yüksek sıcaklıkta yiyecekleri koymak ve uzun süre bekletmek sakıncalı. Çünkü plastik maddeler sıcakla etkileşim haline girdikten bir süre sonra içeriğindeki maddeleri geçirme ihtimali var. Sıcakla etkileşimi kadar plastiklerin aşınmamasına da dikkat etmek gerekiyor. Çünkü plastik maddeler aşındıkça üzerinde mikrop üremesi kolaylaşıyor.

Sema Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Hülya Çaşkurlu; ekmek, et, sebze doğramak için kullandığımız plastiklere özellikle dikkat etmemiz gerektiğini söylüyor. Çaşkurlu, bu doğrayıcılar üzerinde oluşan çiziklerin mikropların üremesi için çok elverişli bir ortam olduğuna da dikkat çekiyor.


Cam, tahta ve çelik kullanın

Sema Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Hülya Çaşkurlu: Plastikler aşındıkça üzerinde mikrop üremesi kolaylaşır. Bu kapları kullanmadan önce ıslak olmamasına dikkat etmeli. Islak ortamda mikroplar daha çabuk ürer. Mümkünse tahta malzeme kullanılmalı. Bunların da sabun ve çamaşır suyu kullanılarak iyi yıkanması gerekir. Plastik bulaşık makinesinde yıkanabilir ama sıcaklık yüksek olursa plastikteki birtakım maddeler açığa çıkabilir. Plastiğe sıcak yiyecek konulduğunda içindeki maddeyle etkileşir. Daha doğal kapları tercih etmekte fayda var. Mesela çelik en uygunu. Saklama kabı olarak cam kullanılabilir. Plastik kaşık yerine de tahta kaşığı tercih edin.



Plastik, hastalık sebebi

Onkolog Dr. Mehmet Fatih Akyüz: Plastiğin belirli bir ısıdan sonra içerdiği maddeleri geçirmesi kanserojen etkiler gösterebilir. Bir diğeri de karbon dediğimiz maddelerde de benzer bir mekanizma ile ortaya çıkan BPA maddesidir. Bu madde özellikle kadınlarda meme, erkeklerde de prostat kanserine neden olabiliyor. Bunun nedeni bu maddenin vücutta östrojen hormonuna dönüşmesi. Bu hormon küçük yaştan itibaren alınırsa çocuk ergenliğe normalden daha erken bir zamanda girebiliyor. Kanser dışında kemik erimesi, obezite gibi hastalıklara sebep olabiliyor.



Bunlara dikkat edin!

Hastalıklara karşı dirençsiz olmaları sebebiyle plastik eşyalardan en çabuk çocuklar etkileniyor. Çocuk Alerjisi Uzmanı Doç. Dr. Öner Özdemir, tüm bu tehlikelere karşı kaliteli plastiğin seçilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.

Plastiğin kalitesi nasıl anlaşılır?

Plastiğin türlerinin, birden yediye kadar numaralandırıldığını söyleyen Özdemir, herhangi bir yerden plastik ürün alırken altında yazan numaraya bakmak gerektiğini belirtiyor. 3, 6 ve 7 No'lu plastikler zararlı gruba girdiğinden uzak durmamız gerekiyor. Eğer ürünün altında hiçbir rakam yoksa -ki Türkiye'de özellikle pazarda satılan ürünlerde yok- daha da kötü! Bu sebeple elimizden geldiği kadar kaliteli ürünlerin satıldığı yerlerden almakta yarar var. Daha önceden satın aldığınız plastiklerin kalitesini kötü kokusundan ve ıslak bir mendille silindiğinde mendile boya vermesinden anlayabilirsiniz.



Plastikler bulaşık makinesinde yıkanır mı?

Plastiklerin bulaşık makinesinde yıkanıp yıkanmaması da kalitesine bağlı. Vestel Bulaşık Makinesi Üretim Tesisleri Ar-Ge Mühendisi Orhan Hülagü, plastik kapların üzerinde "bulaşık makinelerinde yıkamak uygundur" diye yazdığını belirtiyor. Hülagü, aynı şeyin camlarda da geçerli olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Ciddi bir üreticiyse bunu yapıyor. Ama merdivenaltı diye tabir edebileceğimiz şekilde üretiliyorsa bu plastikler kendini belli ediyor. Yıkadıkça plastiğin üzerinde tozlanma gibi şeyler olur. Bu da zamanla yiyeceklere karışarak sağlığı tehdit edebilir. Plastikler bulaşık makinesinde yıkanır ama sıcaklığa karşı dayanıklı olmalı."

zaman

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Plastiği çıkarınca evler boşalıyor!
« Yanıtla #1 : 04 Mart 2010, 22:35:21 »
Çağımızda, dokunduğumuz hemen her şeyin içinde plastik bulunuyor. Sanayi lobileri plastiği yıllardır, “pratik, hafif ve tamamen zararsız” argümanıyla pazarlıyor. Peki, bu sözler gerçeği ne kadar yansıtıyor?

Plastik, çağımızda pek çok ürünün temel maddesi. Ancak, hemen her an temas ettiğimiz bu maddenin gerçek yüzünü ne kadar tanıyoruz?

Avusturyalı yönetmen Werner Boote, Plastic Planet (Plastik Gezegeni) adını verdiği belgesel türündeki filmiyle bu sorulara yanıt arıyor. Boote, “bu filmi izledikten sonra pet şişeden kolay kolay su içemeyeceksiniz” diyor. Film Almanya'da 25 Şubat'ta gösterime girdi

Plastiği çıkarınca evler boşalıyor

Çağımızda, dokunduğumuz hemen her şeyin içinde plastik bulunuyor. Sanayi lobileri plastiği yıllardır, “pratik, hafif ve tamamen zararsız” argümanıyla pazarlıyor. Peki, bu sözler gerçeği ne kadar yansıtıyor? Bu sorunun peşine düşen Avusturyalı Yönetmen Werner Boote, uzun bir araştırma süreci sonunda ulaştığı bilgi ve bulguları "Plastik Gezegeni" adlı belgesel filmle seyirciye aktarıyor. Filminde ilginç bir deneye de yer veren Boote, birkaç aileden evlerinde plastik içeren ne varsa dışarı çıkarıp, kapının önüne koymalarını istiyor. Ortaya çıkan manzara ise şaşırtıcı olduğu kadar düşündürücü: Küçük bir oyuncak tepesi, sayısız ev aleti, giysiler, televizyonlar, bilgisayarlar, telefonlar… Plastiği çıkarınca evler adeta boşalıyor.

Pet şişelerde kullanıma ilişkin bir ibare yok"

Bu deney, evlerin plastikle dolup taştığını gözler önüne seriyor. Werner Boote'ye göre plastik maddelerin içeriği hakkında kimse gerçek bir fikir sahibi değil. Yönetmen, tüketicileri plastiğin insan sağlığına olası zararları konusundan yeterince bilgilendirmeyen sanayiyi şu sözlerle eleştiriyor: “Bu filmin konseptini hazırladığım sırada masamda sürekli su dolu bir pet şişe duruyordu, onu sürekli musluk suyu ile dolduruyordum.

Bu alışkanlığım hızlı bir şekilde kayboldu. Çünkü pet şişelerin nasıl kullanılması gerektiğini kimse bilmiyor, üzerlerinde de bu yönde bir ibare yok. ‘Benim bir takım tezlerim var ve onları ispata çalışıyorum’ demiyorum. Ben bir tüketici olarak bu konuyla uğraşmaya başladım. Bu film de benim 10 yıllık araştırma yolcuğumun sonucu.”

Balıklar yem sanıp plastik yiyor

Yönetmen Werner Boote, plastik ile çok küçük yaşlarda tanışmış. Dedesi bir plastik fabrikasının yöneticisi olan Boote, çocukluğunu plastiğin renkli dünyasında geçirmiş. Bu rengârenk rüya, plastiğin zararları hakkında bir makale okuyana kadar sürmüş. Daha sonra konu hakkında araştırmalara başlayan yönetmen, filmde plastiğin karanlıkta kalan yönüne dikkat çekiyor.

Araştırmalarını 25 ayrı şehirde, 17 ayrı kişiyle görüşerek yürüten Boote, filmde plastiğin çevre üzerindeki olumsuz etkilerine de yer veriyor. Filme göre, okyanuslar bile plastikle zehirlenmiş durumda. Filmde, okyanuslarda besin maddeleri planktondan altı kat daha fazla plastik olduğu öne sürülüyor.

Filmde, "balıklar plastiği besin sanıp, doyana kadar yiyor. Sonra da plastik dolu bir mide ile ölüyorlar" deniyor. Werner Boote, plastiğin zararlı etkilerinden korunmanın tek yolunun üretim sürecindeki testler olduğunu vurguluyor ve şöyle konuşuyor: “Bu konu yaşamımızın her alanını ilgilendiriyor. Çünkü plastik her yerde ve içinde ne olduğunu kimse bilmiyor. Trajedi zaten burada başlıyor.

Sanayi de bilmiyor, çünkü üretim süreci çok uzun. Bu konuda tek bir şey yardımcı olabilir: Test etmek. Aynı firma tarafında üretilen aynı ürün çok farklı maddeler ihtiva edebilir.”

Radikal
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı günce

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 207
Ynt: Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« Yanıtla #2 : 05 Mart 2010, 01:28:53 »
sağlık için plastiği eve sokmamak gerekiyor.
İnmemeştir hele kuran   
bunu hakkıyla bilin 
ne mezarlıkta okunmak
ne de fal bakmak için.
            M.Akif Ersoy

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
'Besinleri saklayayım' derken hasta olmayın
« Yanıtla #3 : 14 Nisan 2010, 11:06:30 »
Saklama kapları, besinlerin muhafazasında ev hanımlarının vazgeçilmezleri arasındadır. Bunun için genellikle plastik hazır kaplar tercih edilir.

Bunların başında boşalan yoğurt ve dondurma kapları gelir. Boşalan dondurma ve yoğurt kaplarını değerlendirmek isteyen ev hanımları, bunları yiyecek saklamak için kullanır. Ancak boşalan kapların tekrar kullanılması kapta kimyasal çözünme meydana getirirken hastalıklara da davetiye çıkarıyor. Uzmanlar tek kullanımlık kapları uzun süre kullanmanın kalp hastalıkları, diyabet, üreme bozuklukları, anormal beyin gelişimi ve davranış bozuklukları gibi birçok hastalığa neden olduğunu söylüyor.

Dondurma, yoğurt, neskafe gibi gıdaların tek kullanımlık kapları genişletilmiş polisteren (EPS), polipropilen (PP), bisfenol A (BPA) gibi kimyasal maddeler içerir. Boşalan kapların tekrar kullanılması durumunda bu kimyasal maddeler zamanla gıdaya geçer. Gıdada kullanılan plastik kapların tek kullanım için tasarlandığını söyleyen Memorial Hastanesi Biyokimya Uzmanı Dr. Nilgün Teşşekin, boşalan plastik kapların tekrar kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Teşşekin, "Yağlı gıda ile plastik bir araya geldiğinde "dioksin" denilen kanserojenik bir etki yapar. Bu kanserojenik etki özellikle yenidoğan ve gelişme evresindeki çocuklar için tehlikelidir." dedi.

Tek kullanımlık plastik kapların bulaşık makinesinde yüksek ısı ile yıkanması da içindeki kimyasal maddelerin dışarı daha hızlı çıkmasına sebep olur. Böylece bulaşık makinesinden alınıp temiz diye kullanılan plastik kaplar, yapısındaki kimyasal maddeleri yiyeceklere bulaştırır. Özellikle diğer kimyasal maddelere göre daha zararlı olan BPA, ciddi rahatsızlıklara sebep olur. Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Derneği (GİMDES) Genel Başkanı Gıda Mühendisi Hüseyin Büyüközer, BPA'nın prostat, beyin gelişimi, kalp hastalıkları, karaciğerde enzim bozuklukları ve diyabet hastalıklarına yol açtığını vurguluyor. Büyüközer, BPA'ya maruz kalmış cenin, yeni doğmuş bebek ve çocuklarda davranış bozukluklarının ortaya çıktığını dile getirdi. Gıda Mühendisi Zülfiye Sapankaya ise besinlerin saklanmasında plastik yerine çelik ve cam saklama kaplarının tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. Sapankaya, "Saklama kabı olarak illa plastik kap kullanılacaksa kaliteli ve güvenli olanlar tercih edilmeli. Plastik gıda kapları tekrar tekrar kullanılmamalı. Tasarruf edeceğim düşüncesiyle sağlığımız tehlikeye atılmamalı." şeklinde konuştu.

Plastik kapların tabanındaki geri dönüşüm kodlarına dikkat edin

Plastik kapların tabanında okla şematize edilen üçgenin içerisinde 1'den 7'ye kadar geri dönüşüm kodları yer alır. Bu kodlar kullanılan geri dönüşümlü materyalin hangi tip plastik türevi içerdiğini gösterir. 3, 6 ve 7 kodları tehlikeli iken 1, 2 ve 4 kodlu plastikler daha sağlıklıdır.

zaman

Çevrimdışı aydeniz

  • yazar
  • ****
  • İleti: 560
  • Hakka kul olmak
Ynt: Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« Yanıtla #4 : 15 Nisan 2010, 00:04:04 »
bir arkadaşım bunların pazarlamasını yapıyor,bende birçok ürününü almışımdır,gerçekten mükemmel ürünler,uzun süre saklama özellikleri var,kullanışlı ve 10 sene garantili,bir tek kötü yanı pahalı olması s4))

Çevrimdışı günce

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 207
Ynt: Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« Yanıtla #5 : 15 Nisan 2010, 13:22:18 »
evimde sadece bu ürünleri kullanıyorum.pahalı ama sağlığımız her şeyden daha önemli.
İnmemeştir hele kuran   
bunu hakkıyla bilin 
ne mezarlıkta okunmak
ne de fal bakmak için.
            M.Akif Ersoy

Çevrimdışı AntiÖzenti

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 4
Ynt: Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« Yanıtla #6 : 15 Nisan 2010, 16:40:30 »
Çok Haklısınız ammmaaa bu forum sitesindeki kişi sayısı azdır arkadaşlar . Daha byük Bir Kampanya (V.B) olması gerekir ama az kişiyiz NEYAZIK Kİİ!!
~~XaRaNX~~

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« Yanıtla #7 : 15 Nisan 2010, 17:12:59 »
evimde sadece bu ürünleri kullanıyorum.pahalı ama sağlığımız her şeyden daha önemli.

Haklısınız sağlık önce gelir,

Alıntı
Çok Haklısınız ammmaaa bu forum sitesindeki kişi sayısı azdır arkadaşlar .

Sayımız yeterince fazla burada 1 kişi, dışarda en az 50 kişiye ulaşır!
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Damacana sudan saklama kaplarına, tek kullanımlık bardak, çatal-kaşıktan gıda ambalajlarına kadar, plastik, hayatımızın tam ortasında. Çoğumuz bu kapların hangi şartlarda kullanılması gerektiğini bilmiyoruz. Kapların da zaten böyle bir kullanım kılavuzu yok! Prof. Dr. Mehmet Yaman, plastik kapların kullanım hatalarıyla ilgili önemli uyarılarda bulundu.

Sağlıklı beslenme için doğru gıdaları tercih etmek kadar mutfakta kullanılan eşyaların da çok önemi var. Daha pratik olduğu için tercih edilen plastik saklama kapları, teflon tencereler çizilmesin diye kullanılan plastik kaşıklar ve daha birçok mutfak eşyası doğru seçim yapılmadığında sağlık için büyük bir risk oluşturuyor. Fırat Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü'nden Prof. Dr. Mehmet Yaman, mikrodalga fırınlarda kullanılan plastik kapların 70 derecenin üzerinde ısıtılması durumunda zararlı kimyasal maddelerin ortaya çıktığını belirtiyor.

Prof. Dr. Mehmet Yaman, bu kimyasal maddelerden en zehirli olanlarının bisfenol-A (BPA), polivinil klorür (PVC) ve ftalatlar olduğunu aktarıyor. Yaman, bu maddelerin hormonal dengeyi bozduğunu, kanseri uyardığını ve geliştirdiğini, ayrıca doğurganlığı bozduğunu söylüyor.

Melamin kapların da çok zararlı olduğunu ifade eden Yaman, "Ham melamin ve formaldehitten üretilen bu kaplar, sert, kırılmaz ve pürüzsüz bir yüzeye sahip olmaları nedeniyle yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak, bu kapların 70 derecenin üzerinde ısıtılması durumunda formaldehit ayrılarak gıdalara bulaşmaktadır. Aynı tehlike mikrodalga fırına konulan bu tür kaplarda daha fazladır. Asidik gıdaların melamin ile teması halinde de formaldehit yiyeceğe bulaşmaktadır." diyor. Yaman, melamin kapların 70 derecenin altındaki sıcaklıkta kullanılmasının güvenli olduğunu belirtiyor.

Mutfakta en çok kullanılan ve zararlı kimyasalları gıdalara bulaştırma riski olan plastikler şöyle:

Polivinil klorür (PVC): Oyuncaklar, şişeler, gıda ambalajı

Gıda ambalajı, emzik, oyuncaklar, sıkılabilir şişeler ve su borularında kullanılan bu plastiklere esnek ve yumuşak olması için ftalat kimyasal maddesi eklenir. Bu madde, endokrin (iç salgı) bozucu ve estrojeni (cinsel hormon) taklit edip vücuttaki estrojen etkilerini durdurabilir. Bu iki olumsuz etki meme ve prostat kanseri, kısırlık, kalp hastalıkları gibi birçok sağlık sorunlarıyla sonuçlanır. PVC ürünlerin üzerinde üçgen içerisinde 3 kodu veya "V" işareti vardır.

Polistiren: Tek kullanımlı köpüklü içecek bardağı

Köpüklü sıcak içecek bardağı, et, balık ve peynir ambalajı, tek kullanımlık çatal bıçak takımı ve bazı yoğurt kapları polistirenin kullanıldığı mutfak gereçleridir. Bu kaplardan vinil benzen olarak da bilinen stiren açığa çıkıyor. Şüpheli kanserojen olarak bilinen stiren kimyasalı sindirim, böbrek ve solunum sistemi için zararlıdır. Polistiren ürünlerde üçgen içerisinde 6 kodu vardır.

Bisfenol-A (BPA)'lı polikarbonatlar: Damacana su şişeleri

Damacana gibi sert su kaplarında kullanılan polikarbonatları plastikleştirmek için BPA kullanılmaktadır ve BPA bu tür kapların ana maddesidir. Son zamanlarda BPA'nın sağlığı olumsuz etkilemesi yönünden yeni bir kurşun olduğu şeklinde raporlar yer almakta. Avrupa ve Kanada'da gıdalarla ilgili şişe ve kaplarda kullanılması yasaklandı. Gıdalara küçük miktarlarda da olsa bulaşabilen BPA'nın kurşun gibi anne karnındaki bebeğe geçerek fetüsün gelişimini olumsuz etkilediği belirtilmektedir. Plastik ürünlerin altında üçgen içerisinde 7 kodu varsa bu, BPA içerdiğini gösterir.

Güvenli plastikler hangileri?

Okla şematize edilen üçgenin içerisinde 1, 2, 4 ve 5 kodlarından biri bulunan plastik kaplar güvenli plastiklerdir. 1 rakamı polietilen (PET), 2 rakamı yüksek yoğunluklu polietilen (HDPE), 4 rakamı düşük yoğunluklu polietilen (LDPE), 5 rakamı ise polipropilen plastiği temsil eder.

Ancak bu plastik türlerinin sürekli kullanılması durumunda bakteri oluşur. Bu da sağlık için risktir. Bu plastikler, madde yapılarına zarar vermeyecek sıcaklıkta köpüklü suyla yıkanır ve bol su ile durulanır ise polietilen (PET) hariç birkaç kez kullanılabilir. Zira PET içeren mutfak araç ve gereçleri çok fazla kullanılması durumunda ftalat gibi zararlı kimyasal maddeler ortaya çıkar.

zaman

Çevrimdışı selengul34

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 1
  • Sadakat Forum "Seviyeli İslami Forumunuz.."
Ynt: Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« Yanıtla #9 : 16 Haziran 2016, 15:38:39 »
Polikarbonat kullanılıyormu bu bahsettiğiniz şeylerde ? Kısa sürede bilgilendirirseniz sevinirim :)
« Son Düzenleme: 21 Temmuz 2016, 12:09:38 Gönderen: Mücteba »

Çevrimdışı omergurcan1907

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 1
  • Sadakat Forum "Seviyeli İslami Forumunuz.."
Ynt: Sağlığınız için plastikten vazgeçin
« Yanıtla #10 : 13 Eylül 2016, 22:46:58 »
gıda sektöründe biz de plastiğin hiçbir türlüsünü önermiyoruz ama polikarbon dediğimiz malzeme birçok yerde birçok ürüne en iyi alternatif üründür. kırılmaya müsait yerlerde cam yerine solid polikarbon kullanılırsa hem daha az maliyetle iş çözersiniz, hem de riski sıfıra indirirsiniz. bu sadece bir örnek. bkz: polikarbonat
« Son Düzenleme: 14 Eylül 2016, 02:25:00 Gönderen: Mücteba »

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Kanser Yaygınlaşıyor: Plastik Ürünler Zararlı!
« Yanıtla #11 : 14 Eylül 2016, 02:24:34 »
Polikarbonat kullanılıyormu bu bahsettiğiniz şeylerde ? Kısa sürede bilgilendirirseniz sevinirim :)

gıda sektöründe biz de plastiğin hiçbir türlüsünü önermiyoruz ama polikarbon dediğimiz malzeme birçok yerde birçok ürüne en iyi alternatif üründür. kırılmaya müsait yerlerde cam yerine solid polikarbon kullanılırsa hem daha az maliyetle iş çözersiniz, hem de riski sıfıra indirirsiniz. bu sadece bir örnek. bkz: polikarbonat


Kanser Yaygınlaşıyor: Plastik Ürünler Zararlı!

Gelişmiş ülkelerin tümünde plastiğin türünü gösteren uyarılar bulunmasına karşın, ülkemizde bazı firmalar buna uyarken, bazılarının konuyu görmezden gelmesi dikkat çekiyor.

Yıllardır, "Bisfenol A" (BPA) içeren maddelerin kansere yol açtığı iddia edilir. Ancak bazı konularda halk sağlığını korumaya yönelik çabalarda bulunulurken, sık karşılaşılan bilgi kirliliğinin önüne geçmek için bilimsellikten sapmamak ve doğrunun peşinde koşmak çok önemli.

CAM GÖRÜNÜME DİKKAT!

Prof. Dr. Güler'e göre öncelikle her plastiğin pet olmayıp, bazılarının "polikarbon" olduğunun bilinmesi gerekiyor. Polikarbon da bir tür plastik olduğu için hepsinin kendine özgü salınımları oluyor. Gelişmiş ülkelerin tümünde plastiğin türünü gösteren uyarılar bulunuyor.

Üzerinde büyük tartışmaların yaşandığı, "Bisfenol A" ise pet şişelerde değil polikarbon şişe ve kaplarda bulunuyor ve her ikisi de birbirlerine benzeştiği için çoğu kez gözle ayırmak mümkün olmuyor. Ayrımlarının yapılması ancak ürünlerin altındaki rakama dikkat edilmesiyle gerçekleşiyor. Bu kapların altında, "oklardan yapılmış üçgenler"in ortasında bulunan rakamlar, plastik türlerini belirliyor. Polikarbonlar, kendine özgü bir grubu olmadığı için 7 numara ile gösterilen, "Ve diğerleri" grubu içinde sayılıyor. Bisfenol A, özellikle 7 ve 3 yazan ürünlerde bulunuyor. Cama benzeyen plastik biberon, bardak, tabak, çatal, bıçak ve karıştırıcı gibi birçok üründe de Bisfenol A olduğu belirtiliyor.

BİSFENOL A NEDİR?

Bisfenol A, işlevsel iki fenol grubu bulunduran organik bir bileşik olarak tanımlanıyor. Genellikle polikarbon gibi bazı plastiklerin ve sıcak etkisiyle biçimlendikten sonra sertleşebilen plastik hammaddelerin yapımında kullanılıyor. Bisfenol A'nın dünyada en çok üretilen kimyasallardan biri olduğu (her yıl 2.7 milyar kg üretiliyor) ve atmosfere yıllık 100 ton salınım yaptığı belirtiliyor. Ayrıca Tip 3 (PVC) plastikleştirici maddelerde antioksidan olarak kullanılmasının yanında, esnek PVC'lerde bulunmasına karşın, PVC borularda bulunmuyor. Bunun dışında Bisfenol A'nın tutuşma önleyici ya da geciktirici, "Tetrabromobisfenol"ün de öncü maddesi olduğuna dikkat çekiliyor.

METAL İÇECEK KUTULARINDA DA RİSK VAR

Bisfenol A, başka alanlarda da yaygın şekilde kullanılıyor. Tıbbi ve diş hekimliği araçları, diş dolguları, doku yapıştırıcı, gözlük mercekleri, CD ve DVD'ler ve ev elektronikleri bu alanların başında geliyor. Bisfenol A, sert plastik şişelerin yanı sıra 1960'lı yıllardan beri metal yiyecek ve içecek kaplarında bu kapların içini döşeyen plastik kaplamaların içinde de bulunuyor.

SUYA, BİBERON VE SU ŞİŞELERİYLE GEÇİYOR

Prof. Dr. Çağatay Güler, Bisfenol A'nın polikarbon biberonlar ve yeniden kullanılabilen su şişelerinden suya karıştığının gösterildiğini söylüyor. "Polivinil klorür" filmler, bununla döşenen bazı karton ve kağıt kutular salabildiği için BPA ile ilgili endişelerin artması üzerine kutuların içinin kaplanmasında kullanılan bu tip filmler yerine pet film öneriliyor.



PET ŞİŞELER VE DAMACANALAR NEDEN ZARARLI?

Sert plastik ürünleri zararlı kılan şişenin plastiğindeki "bisfenol A" veya kısaca "BPA" dediğimiz maddedir.

Her gün kullandığımız sayısız üründe bulunan BPA'nın tehlikesi daha çok bardak, şişe, saklama kabı gibi yiyecek ve içeceklerin muhafazasında kullanılan sert plastik kaplardan kaynaklanıyor. Bunlar içinde en önemlisi de BPA ihtiva eden biberonlardır.

Sayısız araştırma, bebek ve çocuk sağlığının BPA yüzünden ciddi tehlikelerle karşı karşıya olduğunu ortaya koyuyor. Çünkü BPA ihtiva eden plastik biberon, şişe ve yiyecek kaplarına sıcak bir sıvı veya yiyecek konduğunda BPA kaptaki sıvıya geçiyor.

BPA, ayrıca su depolarının iç yüzeyleri, döşemeler, cilalar, elektronik ürünlerin basılı çevrim kartları, tenis raketleri ve sörf tahtası gibi çok tabakalı malzemelerde yapıştırıcılarda da bulunur. Termal kâğıtların kaplanması, PVC plastiklerin üretimi ve fren sıvılarında olduğu gibi bir katkı maddesi olarak da kullanılır. Kompozit diş dolguları ve protezleri de çeşitli BPA bileşiklerinden üretilir. Mobil telefonlar, su ısıtıcıları, kahve makineler, bilgisayarlar, CD ve DVD’ ler, biberonlar, yiyecek-içecek kutuları, bardakları, şişeleri ve saklama kapları, motosiklet kaskları, diyaliz ekipmanı gibi tıbbi malzemelerde de bulunabilir.

İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ

BPA'nın insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri olduğunu gösteren yüzlerce araştırma var ve bunların sayıları her geçen gün artıyor.

BPA hormon sistemini bozan bir maddedir. BPA'nın kadın seks hormonlarının etkilerini artırdığı; erkek seks ve tiroit hormonlarının etkilerini ise azalttıkları gösterilmiştir. BPA işleyen fabrikalarda çalışan erkeklerde sertleşme, erken boşalma ve cinsel isteksizlik problemleri olduğu belirlenmiştir.

BPA' nın öğrenme ve davranış üzerine de olumsuz etkileri olduğu, saldırganlığı artırdığı ve öğrenmeyi güçleştirdiği de bilinmektedir.

Farelerde yapılan araştırmalar prostat büyümesi, sperm konsantrasyonunda azalma ve erken ergenliğe yol açtığını da göstermiştir. 

BPA, eşcinsellik, obezite, diyabet, astım, kalp-damar hastalıkları ve karaciğer hasarı ile de ilişkilendirilmekte, kadınlarda meme, erkeklerde prostat kanseri riskini artırdığı da ileri sürülmektedir. En önemlisi de genler üzerine olan etkileri ve olumsuzluklarının sonraki nesilde daha belirgin ortaya çıkması ihtimalidir.

GÜNEŞTE DURMAMALI

Kanser hastalıkları konusunda uzman olan Prof. Dr. Erkan Topuz: "Biz senelerdir bu tehlikeye dikkat çekiyoruz. Eve damacanayla alınan su hemen cam bir kaba ya da testiye boşaltılmalı, günlerce bekletilmemeli. Bu pet şişeler, kesinlikle güneşte durmamalı. Ancak adam bu şişeleri büfenin arkasına koyuyor, burada şişeler güneş görüyor, plastikteki maddeler suya geçiyor. Ekonomik nedenlerle bunlar plastikten yapılıyor, yoksa en sağlıklısı cam" dedi.

Plastik kaplardaki gıdanın uzun süre bekletilmemesi gerektiğini bildiren Topuz: "Damacanaların 60-70 kez kullanılma şansı varken biz 700 belki 1000 kez kullanıyoruz. Belediyelerin kullanım miktarını kontrol etmesi lazım. Su ilk kez piyasaya verildiği zaman birçok kimyasal analizden geçiyor, bu veriler de üzerinde yazıyor. Ancak bu analiz, bir kez yapılıyor. Adam bu suyu aynı markayla satıyor, en iyi marka olsa bile sık kontrolden geçmediği için içinde ne var bilmiyoruz" diye konuştu.

"ÜÇ AYDA BİR MARKA DEĞİŞTİRİN"

Topuz, şu tavsiyede bulundu: "Tüketicilere tavsiyem, 3 ayda bir kullandıkları su markasını değiştirmeleri. Kronik zehirlenme olmasın hiç değilse. Çeşme suyu da kullanılabilir, ancak çeşme suyunda da aşırı miktarda klor var, aşırı miktardaki klor da kanserojen. Ayrıca yollardaki borulardan sızma şekilde toksit maddeler alınabilir. Eve su filtreleri de konulabilir. Ancak su filtreleri de magnezyumu tutuyor. Oysa magnezyum vücuda faydalı."

"ÖNEMLİ OLAN GÜVENLİ KULLANIM"

Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Aziz Ekşi de: "Tüm gıda ambalajları gibi, içme suyu ambalajları da Tarım Bakanlığından izin almak zorunda. İznin aradığı koşullardan birisi de gıdanın muhafaza koşullarında ambalajdan gıdaya geçen maddelerin miktarının belirlenmesi. Buna 'migrasyon testi' diyoruz. AB'de de geçerli olan bu testin desimetrekarede 10 miligram'ı geçmemesi gerekiyor" dedi.

"KALINTILARI GİDERMEK GÜÇ"

Ankara Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü eski öğretim üyesi Prof. Dr. Muammer Kayahan da: "1990 yılı öncesi, Sağlık Bakanlığının ilgili yönetmeliği hazırlanırken gıdayla ve suyla temasta olacak plastik kökenli ambalaj materyallerinin taşıması gereken nitelikler hakkında detaylı bir çalışma yapıldı. Özel bir yönetmelik hazırlandı. PVC (Polivinil klorür), en tehlikeli madde olarak bilinir. Bunun taşıdığı gıdaya veya sıvıya geçme oranı yüksek olduğu için limitler konuldu. Pet şişenin hammaddesinin suyla tepki vermeyen bileşikleri içermesi gerekir. Temel maddenin dışında kullanılan katkılar itibarıyla özellikleri önemli. Polietilenler, PVC'ler kadar tehlikeli değil. Büyük moleküllü maddeler küçük moleküllüleri fazlaca içeriyor ve bunu suya veriyorsa tehlikeli tabii. Damacanalarda deterjan kalıntısını gidermek son derece güç bir hadisedir. Daracık bir ağızdan iyi bir yıkama şekli gerçekleştirilebilir mi, ondan kuşkuluyum" dedi.

NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
* Plastik su şişeleri buzluğa konulmamalı.
* Arabada bırakılan pet şişedeki sular tüketilmemeli.
* Plastik şişeler dondurulmamalı. Bu durum plastik içindeki Dioksin'i açığa çıkartmaktadır. Dioksin denilen kimyasal maddenin kansere neden olduğu, özellikle göğüs kanserine yol açtığı biliniyor.
* Eve alınan damacanalardaki su hemen bir cam kaba ya da plastik dışı bir kaba boşaltılmalı. Su oradan alınıp tüketilmeli.
* Cam biberon tercih edilmeli, polikarbon biberonlar kullanılmamalı.
* Sıcak ya da kaynar süt ile su ve mamalar plastik şişelere konulmamalı.
* Plastik kaplar mikrodalga fırında ısıtılmamalı.
* İçi plastik kaplı metal kaplarda bulunan mamalar kullanılmamalı.
* Yiyecekler polikarbonat kaplarda ısıtılmamalı, bunlara sıcak yiyecekler konulmamalı.
* Polikarbonat kapkacak kullanılmamalı.
* Bisfenol A salan türden plastik malzeme ile kaplı metal ve diğer kutularda satılan yiyeceklerden kaçınılmalı.
*Tüm plastik malzemelerde türünü gösteren işaret bulunmalı.


haberturk, 14/09/2011