Gönderen Konu: Şahsiyet Eğitiminde Makbul Uygulamalar  (Okunma sayısı 2838 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Şahsiyet Eğitiminde Makbul Uygulamalar
« : 11 Şubat 2015, 12:42:33 »

Şahsiyet Eğitiminde Makbul Uygulamalar



Edebü’l-Müfred, bölümden ve 1322 hadis-i şeriften oluşuyor. Bu rivayetlerden 383 tanesi sahabe ve tabiin nakillerinden, yani haber ve eserlerden oluşuyor. Sahih-i Buhari gibi bir külliyatın musannıfı edep ve ahlak konusunda rivayeti daha zayıf hadisleri bu eserinde toplamıştı. Zaten hadis âlimleri amellerin faziletleri konusunda zayıf hadislerle de amel edilebileceğini söylüyorlardı.

Eserin en güzel tarafı, verilen hadis-i şeriflerin sebebi vürutlarının da yer alması. Bu da şahsiyet eğitimi için makbul uygulamalar demek.

İyilikte eşitlik

Numan Ibni Beşir, ravi Âmir’e anlattığına göre;

“Babam beni alarak Rasûlullah (s.a.v)’e götürdü ve dedi ki: “Ey Allah’ın Resulü! Ben seni şahit tutuyorum, ( oğlum) Numan’a şunu ve şunu hibe ettim.” Resulullah: “ Her çocuğuna bağışladın mı?” deyince, babam: “Hayır” dedi. O zaman: “Öyleyse
benden başkasını şahit tut.” dedi. Sonra da şöyle dedi: “ çocuklarının hepsinin iyilikte eşit olmaları seni sevindirmez mi?” Babam: “Evet sevindirir” dedi. “Öyleyse böyle adaletsizlik yapma!” buyurdu.

Komşuya iyilikte kapıyı açık tutmak

Ibn-i Ömer’den (r.a)

“Gerçekten öyle anlar yaşadık ki, hiç kimseye altını ve gümüşü, Müslüman kardeşinden daha sevgili olmadı. Şimdiki halde ise altın ve gümüş her birimize Müslüman kardeşinden daha sevgilidir. Resûllah’ın(s.a.v) şöyle dediğini işittim:

“Kıyamet günü komşusunu yakalayan nice komşu vardır ki, şöyle der: Ya Rab! Bu, bana karşı kapısını kapatarak iyiliğini esirgemiştir.”

Kötülükten uzak durmak da sadakadır

Ebu Musa (r.a)’nın babasından o da dedesinden rivayet ettiğine göre, Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu:

“Her Müslüman’ın sadaka vermesi gerekir.” Ashap: “Verecek bir şey bulamazsa?” dediler. Resûlullah: “Kendi imkânları ile çalışır. Böylece hem kendisi faydalanır hem de sadaka verir.” buyurdu. Ashap: “gücü yetmez veya çalışamazsa ne yapsın?” dediler. Resulullah: “Yardım isteyen ihtiyaç sahibine yardım eder” buyurdu. Ashap: “Bunu da yapamazsa?” dediler. Resulullah: “Hayırlı şeyleri emreder veya iyiliği emreder” buyurdu. Ashap: “Bunu da yapamazsa?” dediler. Resulullah: “ kötülük işlemekten kendini alıkoyar. Çünkü bu, kendisi için bir sadakadır” buyurdu.

İzinsiz “Alma”

Abdullah ibn-i Saib’in dedesi Yezid ibn-i Said (r.a)’den rivayet edildiğine göre, şöyle dedi: Resûlullah’ın (s.a.v) şöyle buyurduğunu işittim:

“Sizden hiçbiriniz, arkadaşının herhangi bir eşyasını ne şakacıktan ne de ciddi olarak alsın. Sizden biriniz, arkadaşının değneğini aldığı zaman, onu kendisine geri versin”

Hayra vesile olmak

Ebu Mesud el-Ensari (r.a)’den şöyle işittim: Bir adam Resûlullah’a(s.a.v) gelip dedi ki:

“Hayvanım bitkinlikten yola devam edemez oldu. Bana bir binek hayvanı ver” Peygamber Efendimiz (s.a.v):

“Sana verecek bir hayvanım yok. Fakat sen falan kimseye git, herhalde o, sana bir hayvanı verebilir” buyurdu. Bunun üzerine o adama gitti. Söylenen kişi kendisine bir binek hayvanı verdi. Bunun üzerine Rasûlullah:

“Her kim bir hayra önderlik ederse ona da o hayrı işleyen kimsenin sevabı gibi mükâfat verilir”

Her çoban sürüsünden sorumludur

Abdullah Ibni Ömer’e sağlığında yetişen Vehb ibni Keysan’dan rivayet edilmiştir. Abdullah ibni Ömer, suyu az olan bir arazide bir çobanla bir miktar koyun gördü. Az ileride daha otu bol bir yer görünce “Ey çoban! Koyunları, suyu ve otu bol olan şu tarafa çevir.” Çünkü ben, Peygamber Efendimiz’den şöyle işittim:
“ Her çoban, güttüğü sürüsünün sorumlusudur.”

Bir engeli bertaraf eden…

Muaviye Ibni Kurre şöyle anlatmıştır:

Makal el-Müzeni ile beraberdim. O yoldaki bir engeli kaldırdı. Ondan sonra ben de yolda rahatsızlık veren bir şeyi gördüm ve koşarak onu kaldırdım. Makal dedi ki:

“Ey güzel kardeşimin oğlu! Neden benim yaptığım işi sen de yaptın?

Ben de şöyle dedim:

“Senin yaptığını gördüğüm için ben de yaptım.” Makal dedi ki:

“Çok güzel yaptın, ey kardeşimin oğlu!” Ben, Peygamber Efendimiz’in(s.a.v) şöyle buyurduğunu işittim:

“Kim Müslümanların yolunda gördüğü herhangi bir engeli kaldırırsa ona bir sevap yazılır. Kimin de sevabı kabul edilirse cennete girer.”

Hayâ imandandır

Salim, babasından şöyle rivayet etmiştir:

Peygamber Efendimiz(s.a.v) utangaç kardeşine çok hayalı olmamayı nasihat eden bir adama rastladı. Bunun üzerine şöyle buyurdu:

“Onu kendi hali haline bırak, çünkü hayâ, imandan bir parçadır.” ibni Ömer(r.a) de şöyle demiştir:

Peygamber Efendimiz (s.a.v), utangaçlığından dolayı kardeşini azarlayan bir adama rastladı. Adam; “Bir daha böyle yaparsan seni döverim” der gibiydi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu: “Onu kendi haline bırak, çünkü hayâ duygusu imandan bir parçadır.”

Utanma hissi

Salim, babasından şöyle rivayet etti:

Resulullah çok utanmaması kardeşine nasihat veren bir adama rastladı. Bunun üzerine şöyle buyurdu: “Onu kendi haline bırak, çünkü haya (utanma hissiyatı) imandan bir parçadır”.


Ahmet AKÇA | 02 Şubat 2015 | http://insanvehayat.com/sahsiyet-egitiminde-makbul-uygulamalar/