Suriye’nin gözde şehirlerinden Halep, tarihe ‘Şarkın kraliçesi’ olarak geçmiş. Yapılarda bir asalet, kapısına gelene himmet var. Şehir, ticaretin de siyasetin de uzun yıllar önemli kavşaklarından biri olmuş. Şehir turu için çok sayıda seçenek bulunabilir. Cazibedar tarihî kentin yanı başında gelişen modern bir şehir var.Hızlı gelişen ekonomi ve siyasi açılım politikası, Türk halkının alım gücü ve dünyaya bakışını değiştirdi.

Geçmişteki Murat 124, yerini lüks araçlara bıraktı. İşadamı, ev kadını ve öğrencisi kendini gezmeye verdi. Artık yurtdışı görmüş olmak övünülecek bir kavram değil. Buna rağmen siz hâlâ dışarı adım atmayanlardansanız, ayağınız alışsın türünden bir tavsiyemiz var. Komşumuz Suriye’deki tarihî Halep şehri sizin yurtdışı turlarınız için ilk durak olabilir. Şehir, bize yakın dokusuyla sizi dışlamayacağı gibi Türkçe konuşan esnaf ve Türk parasının alışverişte geçmesi ilginizi çekebilir.

Komşunun İstanbul’u sayılan Halep, ticaretin yanı sıra tarihin de önemli dönüm noktalarından sayılıyor. Birçok medeniyet bu şehirde hüküm sürmüş. Osmanlı da 4 asır burayı yönetmiş. Tabir yerindeyse köşe bucak tarih kokuyor. Osmanlı tuğrasını İstanbul’da bile bu kadar sık göremezsiniz. Halep, Arap’ın, Türk’ün ve Ermeni’nin birlikte yaşadığı bir şehir. Üç dil de burada güncelliğini koruyor.

Şehrin ilk görülmesi gereken yeri kuşkusuz Kale. Halep ilk etapta bu kalenin içerisinde yer alıyormuş. Doğal bir tepe üzerine kurulmuş. Şehir, büyüdükçe kalenin eteklerine taşmış. Milattan önce 3 bin yıllarında Hititler tarafından tapınak olarak inşa edildiği söyleniyor. Halepliler kaleyi bugüne kadar dışarıdan fethedenin çıkmamasıyla övünüyor. Yunanlılar, Abbasiler, Eyyubiler kaleyi hep içten fethetmiş. Osmanlı ordularına da kalenin anahtarları verilmiş. Haçlı ordularına geçit vermeyen kalenin etrafı, bir dönem içi su dolu 20 metre derinliğinde hendekle çevrili imiş. Bugün ortada ne su, ne de içinde yüzdüğü rivayet edilen timsahlar var. Ama kale ve etrafındaki hendek tüm ihtişamıyla duruyor.

Halep, tarihe ‘Şarkın kraliçesi’ olarak geçmiş. Yapılarda bir asalet, kapısına gelene himmet var. Şehir, ticaretin de siyasetin de uzun yıllar önemli kavşaklarından biri olmuş. Şehir turu için çok sayıda seçenek bulunabilir. Cazibedar tarihî kentin yanı başında gelişen modern bir şehir var. Ancak işin bu tarafı ilginizi çekmeyebilir. Neyse ki kapalı çarşı tarihi kentte. 15. yüzyılda inşa edilen çarşı sizi 10 kilometre uzunluğunda sokaklara bağlıyor. İçinde ne ararsanız bulabileceğiniz tarihî dar sokaklar. Rivayetler İbni Sînâ’nın da bu sokakları arşınladığı yönünde. Tabipler burada su ve müzikle şifaya vesile olmuş. Memluk Valisi Argun Kamil’in akıl hastaları için yaptırdığı Bimaristan, İslam’ın hastaya bakışını aktarması açısından ibret verici.

Çarşıya girmeye karar verdiyseniz kendinize mutlaka zaman ayırın. Birbirinden farklı ve göz alıcı hediyelik eşyalar, giyecekler, yiyecekler ve baharatlar sizi kolay kolay bırakmayacaktır. Haleplilere göre çarşıyı keşfin en iyi yolu sokaklarda kaybolmak. Kaybolup girdiğiniz sokaklar sizi her seferinde yeni keşiflere götürüyor. İpekli eşarplar, Arap tatlıları, tesbihler kendine çekiyor. Gelip de almamak olmaz. Fiyatlar makul ama pazarlık yaptığınızda çok daha az ödeyeceğiniz garanti.

Biz yine tarihî turumuza dönelim. Mimar Sinan da kalfalık döneminde buraya uğramış. İmzasını taşıyan Hüsreviye Camii bugün lise olarak hizmet veriyor. Hicaz demiryolunun bir ayağı da burada. Osmanlı, Halep’i vilayet olarak değerlendirmiş. Bugün sınırlarımız içerisindeki kimi şehirler de buradan yönetiliyormuş. Osmanlı dönemi Pasaport Müdürlüğü binası hâlâ tüm ihtişamıyla ayakta duruyor. Halep eski taş evleriyle yenilerini buluşturuyor. Hiçbir yapı bir diğerine benzemiyor. Bu önemli bir kural. İkinci kuralsa boya. Burada binaların boyanması yasak. Taş ev kültürü böylece korunuyor. Sokaklarda dolaşırken kapıların üzerindeki Kâbe motifi dikkatimizi çekiyor. Hacca giden Haleplinin kapısına Kâbe’yi resmettirmesi âdettenmiş.

Tarihî saat kulesi de Osmanlı abidelerinden. Kanuni Sultan Süleyman’ın yaptırdığı çeşmenin üzerine Abdülhamid Han tarafından inşa edilen kulede ayyıldız figürü dikkat çekiyor.

Şehrin dışında da bizim açımızdan tarihî bir yer var. Türk askerleri tarafından korunan anıtmezarda Süleyman Şah ve iki askeri yatıyor. Süleyman Kaya Alp, Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucusu Osman Gazi’nin dedesi. Halkına yurt aramak için geldiği bölgede Fırat Nehri’ne yenik düşmüş. Caber Kalesi’ndeki mezar yeri TABKA barajı yapılınca 1973 yılında nakledilmiş. Halep merkezinden bir buçuk saatte ulaşılan anıtmezarda Türk bayrağı ile Suriye bayrağı yan yana dalgalanıyor.

Halep’e nasıl ve kaç paraya gidilir

Türk Hava Yolları (THY), İstanbul-Halep seferlerine bu hafta başladı. THY ilk etapta haftada 3 gün pazartesi, perşembe ve cumartesi günleri Halep’e uçuş gerçekleştiriyor. THY’nin ilk uçuşuna Genel Müdür Temel Kotil ile Türkiye’den çok sayıda basın mensubu katıldı. İstanbul-Halep uçuşları, vergiler hariç şimdilik 79 Euro’dan başlayacak. Diğer illerden yapılacak aktarmalı seferler için 20 Euro ek ücret alınacak. Başlayan seferlerle Türkiye’nin, Suriye için karada olduğu gibi havada da Avrupa’ya açılan kapısı olması hedefleniyor.

pazar.zaman.com