Gönderen Konu: Şehir geceyi giydiğinde...  (Okunma sayısı 4737 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı kenz

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1129
Şehir geceyi giydiğinde...
« : 14 Eylül 2007, 16:06:01 »


Gecenin ücra köşelerinde, insanların sokaklardan, caddelerden, meydanlardan el ayak çektikleri saatlerde dolaşmak gerek... Saatlerin ilerlemediği, derin karanlık bir uykuya daldığı saatlerde... Şehirlerin en çıplak, en sakınmasız, en telaşsız saatlerinde...

Koskoca bedeniyle hırıldayan, külçe gibi yığılmış, yorgun hayata bir yabancı gibi bakmak gerek... Işıkların azaldığı, seslerin azaldığı, kıpırtıların azaldığı, sözlerin hiç kalmadığı o ıssız saatlerde görmek lazım hayatı...

Ne zaman çıksam gecenin bir yarısı sokaklara, oradan caddelere, oradan şehrin kenar köşesine, loş bir koğuşta nefes darlığı çeken sarı benizli bir hasta gibi geliyor bana hayat...

Ne yaptığımızı iyice bir görmenin, açıkça görmenin, yalansız görmenin bir yolu da bu. Gündüzün illüzyonundan kaçmak... Her şeyi kendi karanlığı içinde görmek... Bir hasta yatağının sararan çarşaflarına sinen o ağırlığı hissetmek... Zamanın asfalta, soğuk demirlere, solgun ışıklara yayılan titremesine dokunmak... Taze et gibi seğiren zamana dokunmak... En ufak bir sesin nasıl çoğaldığına, nasıl sokak sokak, cadde cadde, meydan meydan şehri dolaştığına kulak vermek... Şaşırmak boş bir şişe gibi çaresizleşen şehre... Boşaldığında bu kadar çaresizleşen bir şehri sabahla doldurmak için kaç milyon yalana ihtiyacımız oluyor kimbilir? Kaç milyar yalana?

Geceleri el ayak çekildiğinde sokaklardan, caddelerden, meydanlardan, sinsi çöp arabaları gelip topluyor poşetlere doldurup ağızlarını sımsıkı bağladığımız yalanlarımızı. Her sabah onların yokluğundan cesaret bularak başlıyoruz yeni yalanlar aramaya. Yeni yalanlara inanmaya...

Bütün canlılar ağır bir uykuyla eksildiğinde dolaşmak gerek hayatı... Bir uçtan öbür uca... Elinde tuttuğu, avuçlarında sıktığı, her şey bir yönüyle ölüme benzerken... Hayat, ölümle yan yana durmak zorunda kaldığında...

Şehir geceyi giyindiğinde, gündüzü düşünmek gerek... Sabahın ilk ışıklarıyla ruhumuzu saran, bedenimizi kıskıvrak kuşatan o uyuşmayı... Zihnimizi dolduran o dayanılmaz karıncalanmayı... Yalnız koşuşturarak, yalnız çılgınca kendi etrafımızda dönüp durarak, yalnızca konuşmakla susturabildiğimiz o sözsüzlüğü düşünmek gerek... Gecenin varlığımızı hırpalayan o soğuk kaba dokunuşlarıyla yüzleşmek gerek.

Gece, yalanların karanlığa yenildiği bir yer... Şehrin üstüne giydiği bir röntgen filmi... Bütün tümörlerin çiçek açtığı, bütün yaraların kanadığı, bütün zaafların zincirlerinden boşandığı soğuk bir mevsim... Hayatın bütün arızalarını, bütün düğümlerini, bütün pıhtılaşmalarını görünür kılan karanlık şua... Öğretici zehir... Yakıcı soğuk... Dondurucu sıcak... Gece bütün esrarı çözen esrar...

Dolaşmak gerek geceyi köşe bucak. Parmak ucuyla dokunmak gerek o kıpırtısızlığa. O seğirmeye, titremeye...

Yoksa gündüz tümden süpürecek şuurumuzdan geriye kalanları... Ölümden habersiz ölüler gibi olacağız, hayattan habersiz canlılar olarak kalacağız yoksa!

Uykuya teslim olmamak gerek! Tefekkür kuşunu gezmeye çıkarmak gerek karanlık düzlüklerde

GöKHaN öZCaN
« Son Düzenleme: 14 Şubat 2010, 00:27:58 Gönderen: mystic »
İNSAN akli ile melekleşen nefsi ile iblisleşen bir aciptir İNSAN
İNSAN kendi kabahatini bilmeyen cehli ile dünyalara sığmayan bir mağrurdur İNSAN
İNSAN bütün zaaf ve acziyyetine rağmen kudrete kafa tutan taşkın bir şaşkındır İNSAN
İNSAN maziye bağlı hâle aldanmış istikbali gözler bir taştır İNSAN

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Şehir geceyi giydiğinde...
« Yanıtla #1 : 14 Eylül 2007, 16:13:12 »
Teşekkürler Kenz.

Gerçekten dolaşmak gerek ara sıra bir garip oluyor insan. Gecenin ıssız vaktinde ve sabahın erken vakitlerinde.Kimsecikler yokken...

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Şehir geceyi giydiğinde...
« Yanıtla #2 : 15 Eylül 2007, 04:14:27 »
geceleri gökyüzünü seyretmek ve gecenin sessizliğine kulak verip tefekkür etmek..ve sabahın erken saatlerinde güneşin doğuşunu izleyip kuşların sesine kulak vermek..ve gökyüzünü seyretemek ve yine tefekkür..bana çok huzur verir

paylaştığın için Allahrazı olsun kenz çok güzel bir paylaşım

Çevrimdışı vildan

  • okur
  • *
  • İleti: 95
Ynt: Şehir geceyi giydiğinde...
« Yanıtla #3 : 05 Ekim 2007, 16:40:00 »
paylasımın için Allah razı olsun
vildan

Çevrimdışı Ay Işığı

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 1166
Ynt: Şehir geceyi giydiğinde...
« Yanıtla #4 : 19 Şubat 2010, 19:15:21 »
Teşekkürler.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Şehir geceyi giydiğinde...
« Yanıtla #5 : 11 Aralık 2010, 19:39:20 »
Tekrar teşekkürler  :)