Aslında şu günlerde mürşid-i kamil ve onun yolundan gidenlere daha büyük işler düşüyor. Tarih boyunca mürşid-i kamiller ve onların yolundan gidenlerin en büyük misyonu, gayr-i müslimlere islamı tebliğ ederek, onların müslüman olmalarını sağlamak değil, müslümünlara müslümanca yaşamayı ve düşünmeyi öğretmek olmuştur. Şu günlerde de maalesef İslam'ı tahrif etmeye çalışanlar hızla çoğalmaktadır. İsimlerini siteyi takip edenlerin gayet iyi bildikleri bu isimler, İslam'ın temeline dinamit koymaya çalışmaktadırlar. Ramazan-ı şerif içinde oruçla ilgili yapılmaya çalışılan tahribatlar hala hafızalarımızda sıcaklığını muhafaza etmektedir.
Vehhabilik fitnesi, maalesef günümüzde isim değiştirilerek sinsice yayılmaya devam etmektedir. Vehhabiliğin bütün sapık itikadlarını aynen kabul eden ve kendilerine "selefi" ismi veren bu kişiler, hızlı bir biçimde yayıllmaktadır. Ehl-i sünnet itikadının en büyük savunucusu olan bizler "Ey İslam Cemaati, bizler hayatta olduğumuz müddetçe siz, eshab-ı kirama laf mı edebileceğinizi zannediyorsunuz?" sözünü genişleterek, "Bizler hayatta olduğumuz müddetçe, İsam'ın kimsenin tahrif edemiyeceğini..." göstermeliyiz. Bunun içinde yapacağımız en büyük iş, bunların sapık fikirlerini öğrenerek, onlara göre verilecek cevapları öğrenmeliyiz. Bu konuda, Fazilet Neşriyat tarafından yayımlanmış olan yeni bir kitabı gördüm. Bunun elde edilerek, okunması yapacağımız ilk iş olabilir.