Gönderen Konu: Sizce de bu işte bir gariplik yok mu?  (Okunma sayısı 3288 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Sizce de bu işte bir gariplik yok mu?
« : 15 Aralık 2009, 03:08:29 »

Bu hafta, “Mevlana’yı Anma Haftası”... Her sene olduğu gibi yine dünyanın dört bir yanından gelen, Yahudi, Hıristiyan; inançlı inançsız binlerce kimse Konya’da toplanacak. Semazenler gösteri sunacak; herkes kendine göre bir Mevlana portresi çizecek. Bir hafta boyunca bununla ilgili toplantılar, yapılacak bilim adamları, hümanistler cafcaflı laflar edecek; hazreti Mevlana’yı çok sevdiklerinden, insanlığa yaptığı hizmetlerden dolayı kendisine -sevmenin ötesinde- âşık olduklarından dem vuracaklar...

Bu işte bir tuhaflık, gariplik var! Sizce de bu işte bir gariplik yok mu? Ülkelerinde İslam düşmanlığı yapan; Kur’an-ı kerim ve hazreti Muhammed aleyhinde en âdice yazılar, piyesler, filmler yapan en azından bunlara göz yuman bu kimseler ne yüzle gelip, hazreti Mevlana’ya âşık olduklarını söyleyebiliyorlar?

Bu sevme, âşık olma işinde bir istismar, bir samimiyetsizlik, ikiyüzlülük en azından bir hafiflik var. Sevmek, âşık olmak iddialı laflardır; bunun hakkını veremeyenler bunları ağızlarına almamalıdır. Çünkü seven, sevdiğinin sevdiklerini de sever: Âşık olan sevdiğinin âşık olduklarına da âşık olur. Gerçek sevgi, gerçek âşık olma budur! Eğer böyle değilse, ortada bir sahtekârlık, bir istismar veya kendi düşüncesi, kendi davasına alet etme söz konusudur.

“KUR’AN’IN KÖLESİYİM”

Hazreti Mevlana bütün ömrünü, İslamı yaymak için harcamış; Kur’an-ı kerimin kölesi, Muhammed aleyhisselamın âşığı, ayağının tozu olduğunu söylemiştir. Hazreti Mevlana’yı gerçek manada sevenin de böyle olması lazımdır.

Nitekim kendisi de Mesnevi’sinde, bunu açıkça bildirmekte, “Ben buyum, bana bundan başka şeyler mal edilirse, üzülürüm, benim onlarla bir ilgim olamaz, bundan da rahatsız olurum” demektedir:

Ben sağ olduğum müddetçe Kur’an’ın
kölesiyim.
Ben Muhammed muhtarın yolunun
tozuyum.
Benim sözümden bundan başkasını kim
naklederse,
Ben ondan da bizarım, o sözlerden de
bizarım.

Hz. Mevlana, ben Kur’an’ın kölesiyim, hazreti Muhammed’in yolunun tozuyum, diyor sen bunlara karşı kılını kıpırdatmıyorsun bu nasıl sevgi demezler mi adama!

Peki, bunların maksadı nedir, niçin Mevlana hazretlerini istismar ediyorlar? “Hümanizm”i bütün dinlerin ve İslamın üzerinde, bir din bir inanç haline getirmek istiyorlar. “Hak din İslam” inancını zaafa uğratmak ve dinimizin; hubb-i fillah, buğd-i fillah emirlerini geçersiz hale getirmek istiyorlar. Bunları yok etmenin, bunları geçersiz kılmanın İslam dinini yok etmekle eş anlamlı olduğunu da biliyorlar.

Hümanizm, insana insanca muamele edilmediği Batı’da doğdu. İslam ülkelerinin böyle bir sıkıntıları olmadığı için hiçbir zaman Müslümanların gündemine girmemiş Hümanizm. Batı insanı kilisenin baskısı karşısında böyle bir hareketin ortaya çıkmasına muhtaçtı. Fakat Müslümanların böyle cereyanlara asla ihtiyacı yoktur.

MÜSLÜMAN HÜMANİST OLAMAZ!

Zaten, İslamın esas gayesi insandır. Yüce Allah insana yapılan iyiliği kendine yapılmış kabul etmektedir. Bundan daha büyük değer olur mu?
İslam ülkelerinde hümanistlerin aradıkları, hatta hayal bile edemedikleri derecede insana kıymet verilmiştir. İslamiyet, insanı eşref-i mahluk, yani yaratılanlar arasında en şerefli varlık olarak bildirmiştir. Hümanistler, “şerefli mahluk” olma yerine insanı ilah yapma peşine düştüler!..
İslamiyette, insanlara nasıl değer verileceğinin, nasıl insanca davranılacağının kaynağı vahiydir. Cenab-ı Hakkın gönderdiği peygamberler ve onların getirdiği Kitaplardır. Hümanistlerin kaynağı ise, insanın kendisidir. İnsanı en iyi bilen, tanıyan Yaratıcıdır.

Mehmet Oruç

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Sizce de bu işte bir gariplik yok mu?
« Yanıtla #1 : 15 Aralık 2009, 10:14:50 »
"Ne olursan ol gel sözü" ona ait olmadığı halde bunun yoğun bir şekilde kullanılması, hatta resmi kurumlarca dahi kullanılması da ayrıyeten üzüntü veren bir durum.

Çevrimdışı alıntı

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 30
Ynt: Sizce de bu işte bir gariplik yok mu?
« Yanıtla #2 : 15 Aralık 2009, 14:49:44 »
Cübbe veya sarığı suç aleti gibi görenler nasıl olur da Mevlana Hazretlerinden veya diğer Evliya'dan sevgiyle bahsedebilirler?

Sözde aydınlar humanizm'i kendilerine saklasınlar.
Sonu "izm" ile biten şeyler ateşe götürür Allah Korusun!

Çevrimdışı ene dost

  • yazar
  • ****
  • İleti: 594
  • 'Araz'
Ynt: Sizce de bu işte bir gariplik yok mu?
« Yanıtla #3 : 15 Aralık 2009, 17:43:34 »
Bir de işittiğime göre, Atatürk vakti zamanında Tekke ve Dergahları kapattırırken Mevlevihanelere dokunmamış.
Aslı var mı?
Nakşibendi beyazdır, leke kabul etmez. (Gavs-ı Sani)

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ynt: Sizce de bu işte bir gariplik yok mu?
« Yanıtla #4 : 29 Kasım 2010, 19:54:02 »
Teşekkürler.
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim