Gönderen Konu: Suçlu metabolizma mı?  (Okunma sayısı 2719 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Suçlu metabolizma mı?
« : 25 Haziran 2010, 01:30:27 »


Kaybettiğinizin yağ mı, kas mı, yoksa sıvı mı olduğunu nasıl bileceksiniz?

Kısa bir zaman ayırarak yaptıracağınız metabolizma ölçümleri hayalinizi gerçeğe dönüştürebilir.

Artık yaz mevsimi geldi, tatil programları yapılmaya başlandı. Sıkı bir diyet yapıyorsunuz, tam biraz kilo verdim derken başladığınız noktaya geri dönüyorsunuz. İşte bu noktada bir şeyler ters gidiyor demektir.

Peki ama kaybettiğinizin yağ mı, kas mı, yoksa sıvı mı olduğunu nasıl bileceksiniz? Kısa bir zaman ayırarak yaptıracağınız metabolizma ölçümleri hayalinizi gerçeğe dönüştürebilir.

İnsan hayatının her döneminde, sağlıklı ve de ince bir bedene sahip olmak ister.  Doğru beslenme alışkanlıklarının gelişmemesi, bedenimizi tanıyamamamız ve yeme içme ile kurduğumuz kötü ilişkiden dolayı, çoğumuz kilo problemi yaşarız.   

Kış boyu sağlıksız beslenip, yaz aylarında,  şok diyet listesi ile zayıflamaya çalışanlar, spor yapmayanlar ve metabolizma hızını hiç hesaba katmadan diyet yapanlar çoğu zaman hüsranla karşılaşırlar.

Kilo teftişi yaşam boyu süreceğine göre, bazı pratik ölçüleri bilip işi daha başından sıkı tutmakta yarar var. Sağlıklı kilonuzu bildikten sonra, beslenmenizi de ona göre düzenlemenizde hiçbir güçlük yok.

Bunun için başlıca dört yöntem kullanılıyor. Yöntemlerden birincisi beden kitle endeksi; kilonuzun, boyunuzun metre cinsinden ölçümünün karesine bölünmesiyle elde edilen değere göre hesaplanıyor. Çeşitli yaş aralıklarında bu değerlerin alt ve üst sınırları yer alıyor. Verilen rakamlara göre siz de ideal kilonuzu bulabiliyorsunuz.

İkinci yöntem bel çevresinin ölçümüyle hesaplanıyor. Erkeklerde 102 santimetreyi, kadınlarda ise 80 santimetreyi geçen bel çevresi ölçümü başta kalp hastalıkları olmak üzere yüksek riskli birçok hastalığa davetiye çıkarıyor.

 Üçüncü yöntemde, “biyoelektrik empedans” adı verilen alet yardımıyla kişinin kas, su ve yağ oranı ölçülüyor. Kişi çıplak ayakla aletin üzerine basıyor ve bir süre sonra cihaz vücuda verdiği basit elektrik akımı yoluyla ölçümü gerçekleştiriyor. Diyetisyenler bu yöntemin gerçek kilonun saptanmasında diğer yöntemlere göre öncelikli olarak tercih edildiğini söylüyor.

Günümüzde diyet uzmanlarının verdikleri “diyet listeleri” kişilerin beslenme alışkanlıkları ve kişisel özellikleri yanında, empedansla saptanan vücut kas, su ve yağ oranlarını da dikkate alarak hazırlanıyor. Şok diyetler ile vücutta su ve kas kaybı oluştuğu için sağlıksız bir tablo ortaya çıkıyor.

Bu kas ve su dengesini saptamak amacıyla “biyo empedans” yöntemi kullanılıyor. Böylece vücut kompozisyonu yani vücut ağırlığını oluşturan yağ, kas, sıvı, protein, mineral, kemik vb. tüm yapısal durum analiz edilebiliyor.

Dördüncü yöntem ise direkt ölçüm yolu ile metabolizma hızının saptanması. Bu yöntemin uygulanması biraz zaman alıyor ancak tahminlerden uzaklaşıp doğruyu yakalamak, sadece 10 dakikanızı alıyor.

Bu test ile ağız ve burna yerleştirilen bir maskenin içerisinden nefes alıp vererek, oksijen tüketimi ölçülüyor. Metabolizma ile ilgili yapılacak testler içerisinde en güvenilir sonuçları veren ve altın standart olan, bu yolla yapılan metabolizma testleridir.

Bu test yolu ile niye kilo verilemediği veya niye kilo alınamadığı gibi metabolizma hızına bağlı olan tüm gerçekler ortaya çıkarılabiliyor.

Sağlıklı bir diyetin amacı, kişilere düzenli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırarak fazla kilolarından kurtulmalarını sağlamaktan geçiyor.

Milliyet

〰〰〰〰🐠