Gönderen Konu: Tebdili mekanda ferahlık varmıdır?  (Okunma sayısı 7560 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Devri Âlem

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 429
Tebdili mekanda ferahlık varmıdır?
« : 26 Ekim 2008, 05:56:56 »

Tebdili mekan-da ferahlık varmıdır?
Tebdili mekan ne demek nasıl faydası olur?
Kimler tebdili mekan yapması lazımdır?

Tebdili mekan-da değil tebdil-i i insandada ferahlık nasıldır?

“DÜNYANIN NERESİNE gidersen git, kendini de yanında götürüyorsun” demişti düşünür. Dolayısıyla mutlu olmak, teselli bulmak, bir tatlı huzur almak için farklı ve ücra mekanlara kaçmanın insanı huzurlu kılmaya yetmeyeceğini söylemişti. Çünkü, o gittiğin yerlere kendini de, duygularını da, anılarını da, alışkanlıklarını da, seni huzursuz kılan temel kişilik özelliklerini de yedeğinde götürüyorsun. Bütün bunları, üstünden çıkarıp vestiyere verdiğin pardesü gibi bırakıp gidemiyorsun.

Hem mekan değiştirmekle huzura ermek arasında özdeşim kurmak da kimin haddine düşmüş. Bu anlamda mekan kendinden kaçmak isteyenlerin sığınmaya çalıştığı bir çardak altı olmaktan öteye bir anlam taşımakta mıdır? Kalamış’a bir tatlı huzur almaya gidenlerin kendinde bulunan nüve halindeki huzuru bulmalarına yardımcı olmaktan öte vereceği bir huzuru yoktur mekanın. Yani ki mekan bizim aynamızdır, bizi bize gösterir. İçimizin resmi bu aynalarda suretlere bürünür. İçimizin inişi, çıkışı, yokuşu düzü orada tecelli eder. Huzursuzluk dediğimiz şey çoğu kere aynada yansıyan kendimizin görüntüsüdür. Kendimizden kaçarak, mekanı bir kendinden kaçma vesilesi kılarak huzur bulunacağı zannı temel yanılgılarımızdan birini oluşturuyor. Bu anlamda, sürekli oradan oraya seyahat edenleri, bir aylık tatil süresinde ne kadar çok mekan ve yer görürse bunu kar sayanları bir türlü anlayamam.


 Sürekli kendinden kaçışın kovalamacasında teselli bulmaya çalışanların muzdarip ruhlarına acırım. Halbuki, seyahat demek çoğu kere yolun kıyısında bir kayanın üzerine oturup etrafa derin derin bakmak, oturduğun yerden beş adım ilerdeki diğer kayanın üzerine oturup tekrar be tekrar farklı perspektivlerden bakarak küçük keşifler yapmak demektir.
Mekandan insana doğru değil, insandan mekana doğru huzur arayışının iki farklı yaşama biçimi oluşturduğunu düşünüyorum. Mekan değiştirmeyi, alıştığımız ayineleri değiştirmek, kendimize farklı boyutlardan bakabilmek için farklı ebatlarda yansıtıcılara muhatap olmak anlamında düşünebiliriz. “Tebdil-i mekanda ferahlık vardır” sözünü biraz da “Tebdil-i insanda ferahlık vardır” diye uyarlamalı değil miyiz? Mekana şeref verenin ‘mekin’ (mekanda bulunan) olduğunu söyleyen sözü bu çerçevede değerlendiremez miyiz?


Mekanın tebdilinde ferahlık vardır, çünkü mekanla birlikte bizi bize gösteren, ruhumuzu yansıtan aynaları değiştiririz. Bu aynaların içbükey, dışbükey, düz, küçük, büyük oluşları bir tür çeşitlilik ve yenilik hissine yol açar bizde.

Fakat değil mi ki bize en iyi ayna yine bizim cinsimizden, bizim terkibimizden olandır, o halde mekandaki mekinin yani insanın bizim için daha önemli olduğu belirginleşir. “Mümin müminin aynasıdır” hakikatini bir de bu açıdan fikretmek muradındayım. Burada, bir adım öteye geçerek ‘İnsan insanın aynasıdır’ yerine ‘Mümin müminin aynasıdır’ denilmesinin bize vereceği özel dersler olduğu kanaatindeyim. Mümin demek, rafine olmuş insan demektir çünkü. Müminin aynasında kirinden, pasından arınmış mücella bir ayna olmak durumundadır. Aksi halde müminin yeniden imana davet edilmesi hükmü kendini icra etmeye başlamaktadır. “Ey iman edenler iman ediniz” hitabını bu minvalde ele alabiliriz.

Ezcümle, mekan bizatihi bize huzur verici değildir, kendimizden kaçmak suretiyle mekanı bir huzur kaynağı olarak görmek büyük bir yanılgıdır. Mekandan murad, mekana şeref veren insan demektir. Mekanın duvarlarını oluşturan farklı farklı aynalar, müminin mümine aynalığını yolunu açmak içindir. Ama değil mi ki mekanı bir mümin olarak okuyan gözler ve gönüller vardır, onlar için mekan bizzat insan, bizzat mümindir.

Seyyah olup şu alemi gezerim Bir dost bulamadım gün akşam oldu.

Bir tek dost Allah'tır ve Allah dostu-dur Allah dostunu bulmak için tebdili mekan şarttır.
Allah dostunu bulan Huzuru bulur. Huzura erende Cenneti bulur.

« Son Düzenleme: 26 Ekim 2008, 06:38:51 Gönderen: Devri Âlem »
اَلْعِلْمُ يَرْفَع بُيوتًا لاَعِمَادًا لَهَا وَالْجِهلُ يَهْدِم بِيُوتَ اْلعِزَّ وَلْكَرَمِ

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Tebdili mekanda ferahlık varmıdır?
« Yanıtla #1 : 26 Ekim 2008, 15:46:40 »
Teşekkürler.

"Seyehat edin , sıhhat bulursunuz" Hadis-i Şerif
« Son Düzenleme: 26 Ekim 2008, 17:15:31 Gönderen: fatihan »

Çevrimdışı muhibban

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 131
  • Utandırma Ya Rabbi!
Ynt: Tebdili mekanda ferahlık varmıdır?
« Yanıtla #2 : 26 Ekim 2008, 17:14:15 »


"Seyehat edin , sıhhat bulursunuz" Hadis-i Şerif

Bu Hadis'in kaynağını biliyor musunuz?
Elimize, dilimize, gözümüze ve kalbimize sahip olalım...

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Tebdili mekanda ferahlık varmıdır?
« Yanıtla #3 : 26 Ekim 2008, 17:28:27 »
Ahmed b. Hanbel, Müsned, 2/380

Çevrimdışı muhibban

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 131
  • Utandırma Ya Rabbi!
Ynt: Tebdili mekanda ferahlık varmıdır?
« Yanıtla #4 : 29 Aralık 2008, 22:00:24 »
Acaba bu Hadis-i Şerif(Seyehat edin , sıhhat bulursunuz) mucibince amel etmek için daha çok ne tür seyahatler yapılmalı ya da öncelik ne olmalı ???
Elimize, dilimize, gözümüze ve kalbimize sahip olalım...