Sabah... Yeni bir gün (Elhamdülillah...) aydınlık/hayat dolu... Kuşlarıyla, bulutlarıyla, rüzgârı, soğuğu-serini veya ılıklığıyla...
Sabah... Kahvaltı (Elhamdülillah...) çay ve ne olursa...
Sabah... Hayata upuzun bir gün daha...
***
(Ya Bismillah) kapıdan çıkmak...
(Selamün aleyküm/Hayırlı sabahlar...) dostlara gönül uzatmak, yeniden başlar gibi muhabbete, yeniden başlamak yaşamaya...
Ve bir iş (Elhamdülillah...) çorba parası da olsa...
Kepenkleri açmak (Ya Bismillah...) rızk için...
(Ooo azizim, hoş geldin... Nerelerdeydin... Otur hele... Ne içersin) İllaki, gelen hayır getirir, dosttur veya olacaktır...
Sohbet/yarenlik ömür katar.
Berekettir...
Bir çorba parası için bir şeyler olur nasılsa...
***
(Allahü ekber, Allahü ekber...) Camiye giden yol da muhabbet yoludur; selam yoludur...
Huzur yoludur... Dükkân orada bekler...
Hayat beklemez... Ve içtimadır, ordadır işte herkes, orada olunmalıdır...
Yaşamak için... (Elhamdülillah...)
Dükkân orda bekler/beklemiştir de...
***
Hava kararırken kepenkler iner...
Şükürle...
Akşam namazından eve...
***
Bir günü daha yaşamak/yaşamak gerektiği gibi...
***
Bir bakkalın huzurunun adıdır bu...
Hipermarket reyonlarında telef olurken bugünün insanı...
***
Alınacak çok şey var... Ödenecek çok şey var...
Zaman yok... Yaşamaya zaman yok...
***
Konfor ve zenginlik hangi tarafta?