Gönderen Konu: Tevazu ve Fazileti  (Okunma sayısı 5827 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı sıddık-birgüvi

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 282
Tevazu ve Fazileti
« : 18 Nisan 2006, 02:52:48 »

TEVAZU VE FAZİLETİ

       Alçak gönüllülük manasına kullanılan tevazu örfte: Din ve örf yoluyla layık olduğu mertebenin birazcık aşağısında görünmek diye izah edilir. Allah teala yüce kitabımızda “Rahma’nın kulları onlardır ki yer yüzünde mütevazı bir vaziyette yürürler. Ve cahiller onlara hitap ettikleri vakit selametle derler.”(Furkan 63) Rasulu Ekrem (sav) Efendimiz de “Allah teala, Allah için affedenin ancak izzet ve şerefini arttırır. Tevazu göstereni de ancak yüceltir.” Buyurmuştur.

       Emsallerinden ileri geçmek isteyen mütekebbir, geride kalan da mütevazidir. Yani tevazu, kendini hakkı olduğu yerin alt kademesine koymaktır.

 Bütün insanlara karşı tevazu ise, onlara kıyam etmek, güler yüzlü olmak, sual ve davetlerine icabette yumuşak davranmak, ihtiyaçlarına gitmek ve benzeri şeylerle olur. Ayrıca kendini onlardan üstün görmemektir. Mümin kendisini Allah katında mümin kardeşlerinin en zayıfı görmelidir.

       Dünya menfaatine nail olmak için nefsini zelil kılmak, menfaat için tevazu göstermek haramdır. İbni Mesut dan rivayet olunan “Kim bir zengin için başını eğer, ona tazim eder ve onun yanında bulunan mala tamah bakımından nefsini onun önüne koyarsa o kimsenin mürüvvetinin üçte ikisi, dinin de yarısı gider.” Hadisi şerif de buna delalet eder.
  
    Yanına gelen kişi tazime layık biri ise onun için ayağa kalkmak caiz hatta menduptur. Kur’an-ı kerim okuyanın gelene tazim için ayağa kalkması, eğer gelen tazime layık ise mekruh değildir. Mekruh olan kendisi için ayağa kalkılan kişinin bunu sevmesi ve istemesidir.(Reddül muhtar c.6 s.384)
« Son Düzenleme: 09 Ağustos 2008, 20:48:36 Gönderen: mystic »

Çevrimdışı vedat1980

  • okur
  • *
  • İleti: 86
TEVAZU VE FAZİLETİ
« Yanıtla #1 : 18 Nisan 2006, 10:51:33 »
Alıntı

Mümin kendisini Allah katında mümin kardeşlerinin en zayıfı görmelidir.

yazı için Allah razı olsun...
Bir insanı doyurmak istiyorsanız ona hergün balık vermeyiniz, balık tutmayı öğretin"

Çevrimiçi Miftahulkuluub

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 1959
    • http://www.sadakat.net
TEVAZU VE FAZİLETİ
« Yanıtla #2 : 19 Nisan 2006, 10:34:17 »
Benim meşhur sözümdür:
"Benim indimde, tevazu sahibi olmayanların iraptan mahalli yoktur."
İncemeseleler    Sadakat.Net    İns SadakatForum  Sevadı Azam


" Derviş isen kardeş takvaya çalış.."

Çevrimdışı müteallim

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 4785
  • gizli mahzenlerde kalan tarihin yeni adresi
    • www.Libv- kamp-lintfort.de
TEVAZU VE FAZİLETİ
« Yanıtla #3 : 20 Nisan 2006, 01:20:40 »
Alıntı yapılan: "Miftahulkuluub"
Benim meşhur sözümdür:
"Benim indimde, tevazu sahibi olmayanların iraptan mahalli yoktur."


sizin meshur sözünüzde tevazu disi bir hal var.
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik

Mahi

  • Ziyaretçi
Ynt: TEVAZU VE FAZİLETİ
« Yanıtla #4 : 13 Mart 2008, 16:25:54 »
Tâcul murûeti ettevâzu..

Çevrimdışı Eymen

  • Moderatör
  • araştırmacı
  • *****
  • İleti: 313
Ynt: Tevazu ve Fazileti
« Yanıtla #5 : 09 Ağustos 2008, 19:34:15 »
Alçak gönlü manasına istimal olunan tevazu örfte: Din ve örf yoluyla lâik olduğu mertebenin birazcık aşağısında görünmek diye izah edilir.[1] Allâh-ü teala yüce kitabımızda “Rahmanın kulları onlardır ki yeryüzünde mütevazı bir vaziyette yürürler. Ve cahiller onlara hitâp ettikleri vakit selâmetle derler”.[2] Resülü Ekrem (sav) efendimizde “Allâh-ü teala, Allâh için affedenin ancak izzet ve şerefini arttırır. Tevazu göstereni de ancak yüceltir” buyurmuştur.

         Enes (ra) “Ashap nezdinde  Resulü Ekrem’den sevimli kimse olmadığı halde onun kendisine kıyam edilmesinden hoşlanmadıklarını bildiği için o meclise geldiğinde ayağa kalmazlardı” demiştir.[3]  Tevazuun ifrat derecesine zillet denilir ki buda makbul değildir. Makbul olan tevazu zillet derecesine düşmeyen tevazudur. Zira her şeyin aşırısı mezmumdur. Allâh katında en sevimli olan orta derecelerdir. Emsallerinden ileri geçmek isteyen mütekkebir, geride kalanda mütevazidir. Yani tevazu kendini hakkı olduğu yerin alt kademesine koymaktır.

Bir alime yaşmakçı (başörtüsü ve peçe satan) biri geldiğinde onun için eğilip alçalır ve onu kendi yerine oturtur sonra ayakkabılarını çevirir ve kendisini kapıya kadar uğurlarsa zillete düşmüş olur ki bu makbul değildir. Allâh katında makbul olan adalet ve itidaldir. Yani herkese hakkını vermektir. Bu tevazuu insan emsal ve akranına karşı yapmalıdır. Sıradan, gelişi güzel insanlara karşı tevazu ise, onlara kıyam etmek, güler yüzlü olmak, süal ve davetlerine icabette yumuşak davranmak, ihtiyaçlarına gitmek ve benzeri şeylerle  olur.  Ayrıca  kendini  onlardan  üstün  görmemektir.

         Şayet tevazu kendisini zillete düşürecek dereceye varmışsa o zaman kendisini bir derece yükseltmeğe gayret etmelidir. Zira mümine zillet yakışmaz.[4]

Dünya menfaatine nail olmak için nefsini zelil kılmak menfaat için tevazu göstermek haramdır. Beyhâki’nin İbn-i Mesud’dan rivayet ettiği “Kim bir zengin için başını eğer ona tazim eder ve onun yanında bulunan mala tamah bakımından nefsini onun önüne koyarsa o kimsenin mürüvvetinin üçte ikisi dininde yarısı gider” hadis-i şerifi de buna delalet eder.

         Yanına gelen kişi tazime layık biriyse onun için ayağa kalkmak caiz hatta menduptur. Kur’an-ı Kerim okuyanın gelene tazim için ayağa kalkması, eğer gelen tazime layıksa mekruh değildir. Mekruh olan, kendisi için ayağa kalkılan kişinin bunu sevmesi ve istemesidir.[5] 


[1] İslâmda Ölçüler  -  Mehmed Emre   
[2] Fürkan Süresi Ayet: 63   
[3] İhyaülulüm  C.3  S.   Tercüme  C.3  S.761
[4] İhyaülulüm   C.3  S.    Tercüme  C.3  S.788   
[5] Reddülmuhtar  C.6  S.384

« Son Düzenleme: 09 Ağustos 2008, 20:49:03 Gönderen: mystic »
Zaman bir kılıçtır; sen onu kesmezsen, o seni keser.

Çevrimdışı Ferzin

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 240
Tevazu Alametleri
« Yanıtla #6 : 10 Ağustos 2008, 12:07:17 »
Kendi eşyasını kendisi taşımak,

Yemeği hizmetçileri ve fakirlerle yemek,

Evini süpürmek,anne ve babasına hizmet etmek,

Eski elbise giymekten ar etmemek,

Fakirlerin davetine gitmek,

Fakir hastaları ziyaret edip hatırlarını sormak,cenazelerine gidip namazlarını kılmak.

Akranından aşağı yerde durmak,

Hizmetçisiz çarşıya yada diğer yerelere gitmeye utanmamak ve doğru nazihati kimden duyarsa kabul etmek,tevazudandır.

Bunları yapmakatan sakınmak ise kibir alametidir.

F.T.

Çevrimdışı hakikitürk

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 2
Ynt: Tevazu ve Fazileti
« Yanıtla #7 : 14 Ağustos 2012, 01:16:06 »
güzel paylasimlar icin tesekkürler