Bu Yazı BEREKET AVCISI Olmak İsteyenler İçin
Bütün nimetler Hz.Allah tarafından verilir. Verilen bu nimetler emanettir. Bir gün tükenecektir. Verilen nimetlerin tükenmemesi ve bereketin devam etmesi için biz insanlar her yerde bereketi aramalıyız. Çocuklarımızı da birer bereket avcısı olarak yetiştirmeliyiz.
Dedemle her sohbetimde lafın dönüp dolaşıp geldiği bir mevzuğu var; o da bereket "Kızım eski bereket kalmadı şimdilerde. İnsanlar kıymet bilmiyor, her şey çok; ama beti bereketi kalmadı" diyor. Tüketim çılgınlığı ile yetişen gençliğe baktığımızda dedem endişelenmekte haklı galiba.Dedemin anlattıklarını torunlarına aktarmamın annelik mesuliyeti arasında olduğunu düşündüm. Evde, ailede nelere dikkat edersem bereketi çocuklarıma öğretirim diye tefekkür ettim. Baktım ki farkına varamadığımız önemsemeyip kaçırdığımız, değerlendirmemiz halinde çocuklarımıza dersler verebileceğimiz bereket kırıntıları mevcuttur. Fırsatı ganimet bilip hem evdekilerle tekrar bereketi yaşayıp hemde bereketi paylaşıyoruz.
Bereketin İlk Adımı
Bereketin ilk adımı, her işe Besmele ile başlamaktır. Bütün nimetlerin Hz. Allah tarafından eşrefi mahlukat olan insana emaneten verildiği unutulmamalıdır. Bir gün bu nimetler elimizden alınabilir. Su, elektrik, para, yiyecek, içecek hatta zaman ve hayat gibi aklınıza gelen bütün rızıklar birer emanettir. Tasarruflu olmak ve davranışlarla çocuklarımıza timsal olmak bereketi sağlar. Bebeğimizi kucağımızda odadan odaya gezdirirken "Anneciğim hadi ışıkları sen kapat da boşa yanmasın" diyerek ışıkları ona kapattırmak, banyo yaptırırken " Bu kadar su bize yeterli, musluğu kapatalım, lazım olursa yine açarız." gibi kısa cümleler bile onların zihinlerinde yer edecektir.
Mutfağa geçtiğimizde de bir çok bereket ihlali göreceksiniz. Gereğinden fazla yapılan e ertesi günlerde çöpe dökülen yemekler (hele bir de çocukların gözü önünde dökülüyorsa), bayatlayan ekmekler,sofrada toplanması ihmal edilen ekmek kırıkları evin bereketini kaçıran ve gelecek nesillere aktarma şansını kaçırdığımız eğitim fırsatlarıfır.
Kırıntıları Toplayın
Çocukların en hoşuna giden ve akıllarından hiç çıkmayan sofra faaliyetlerinden birisi de ekmek kırıntılarını toplamaktır. "Kim bir tabakta yemek yeyip de sonra o tabağı temizlerse, o tabak onun için Allah'tan mağfiret diler."Hadis-i Şerif/Tirimizi) Misafirliğe gittiğim bir evde yemekten sonra kırıntıları sağ elimin işaret parmağı ile toplamam, diğer çocukların çok garibine gitmiş olacak ki sordular: "Teyze doymadın mı ki onları da topluyorsun?" Bende onlara bu nimetleri bize veren Hz.Allah' ın en hoşuna giden şeyin ekmek kadar geride kalan kırıntılara da saygı olduğunu, sofrada kalan bereket tanelerini tek tek topladığımı ve sevap toplamaya çalıştığımı anlattım. Anlattıklarımdan sonra en çok kırıntıyı toplamak için birbirleriyle yarışmaları hala gözümün önündedir.
Bereket Kutusu Hediye Edin
Bereketin bolca harcamak değil paranın yerinde ve zamanında kullanılması gerektiğini vurgulamak için evde iki adet kutu bulundurun. Birisi kumbara olsun, bozuk paralardan çocukların hakkı, Diğeri de sadaka kutusu;bozuk paralardan ihtiyaç sahiplerinin hakkı. "Çocuklar para harcamak için değil. İhtiyaçlarınızı aldıktan sonra biriktirmek ve daha sonraki ihtiyaçlarınız için tasarruf etmek içindir. Dedelerinizin verdiği bayram paraları, harçlıklarınızdan artanları kumbaraya atarsanız ileride istediklerinizi elde etmek için biriktiriş olursunuz; bu kendiniz için. Bir sıkıntıya düştüğünüz zaman, bazı günler, fakir ve ihtiyaç sahipleri için, Kur'an talebeleri için verilen sadaka makbuldür, sevaptır. Onada bir sadaka kutusu yapalım, birikenleri talebe kurslarını ziyaretimizde onlara takdim edelim ve dualarını alalım ki evimizin bereketi artsın" niyetiyle sosyal bir farkındalık oluşturmak mümkündür.
Yemeğin Bereketini Nasıl Öğretebilirsiniz?
Çocuğunuzu sofraya alıştırdığınız ilk günden itibaren onunla şunları beraber yapın:
*Yemekten önce ve sonra ellerinizi yıkayın
*Sofraya onunla beraber oturun
*Yemekten önce alışana kadar bazende hatırlatmak için sesli Besmele çekin
*Tabağına yiyebileceği kadar yemek koyun.Fazla yemesi için sıkboğaz etmeyin
*Sağ eliyle yemek yemeğe alıştırın
*Herkesin beraber yediği yemek ise neden kendi önünden yemesi gerektiğini anlatın.
*Tabağınızda yemek bırakmayın
*Ve son ekmek parçasıyla sünnetleyin
*Ekmek kırıntılarını toplayın
*Yemek duası yaparak verdiği nimetler için Hz.Allah'a şükredin.
*Ve hep beraber "Âmin" deyin.
Çocuğunuza Hürmet Gösterin
Mukaddesata maneviyata hürmetsizlik de evimizdeki bereketi kaçıran sebeplerdendir. Dedelerimiz ve ninelerimizden gördüğümüz ama tam tatbik edemediğimiz hürmete herkesin ihtiyacı var. Hürmette kusur edilince bereket de elini ayağını çekiyor evimizde. Onlar kıbleye ayak uzatmaz, oturdukları oda da Kur'an-ı Kerim varsa ayak uzatmaz ve odada uyumazlar, ezan okunurken televizyon ve radyoyu kapatır, ezan dinlerlermiş. Cuma geceleri geçmişlerine dualar okur, onları hayırla yâd ederlermiş. Namazı ilk vaktinde hep beraber kılar borcu eda etmekle beraber bereketinden de istifade ederlermiş. Bütün bunları çocukların yanında bizzat anne-baba tatbik etse çocuklarımızın ahdine ve akdine sadık, özü sözü bir nesiller olark yetişmesini kolaylaştırmış oluruz. değil mi? Zaten bereket manevi bir kelimedir ve maneviyata hürmet etmekle artar.
Güneşten Önce Doğmak
Bereketli evlerin ailelerinden görülen bir davranış da erken kalkmak, güneşten önce doğmaktır. Hanesinde bereket isteyen bir hanım eşinden ve çocuklarından önce kalkar. Kahvaltı hazırlamak, etrafı toplamak gibi maddi teşrifattan önce maneviyatı tercih ederek sabah namazını kılar. Ailesini ve mükellef çocuklarını namaza kaldırır. Rızıkların dağıtıldığı seher vaktinde onlara dua ederek uyanık olur. Böyle annelerin olduğu evlerde bereketsizlikten söz etmek mümkün müdür?
Bu vakitte uyanık olan ruhen de uyanıktır.
Ev hayatında daha sayamadığımız bize bereketi hatırlatan ve çocuklarımıza öğretebileceğimiz nice bereket kırıntıları var, kim bilir! Hayatımızdan bereket kalkmamıştır, kıymetini bilmeyerek biz kaldırmışızdır. Yaşarsak ve yaşatırsak, toplumun kirlenen hafızasını birlikte temizlersek bereket hayatımızda hissedilecektir.
Nimeti Küstürmeyin
Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (S.A.V) bir gün Hazret-i Aişe Validemizin(r.a) evine gelir. Duvarın dibinde, sehven unutulmuş bir ekmek parçasını görür.Onu alır, yer Sonra buyurur ki; "Ey Aişe! Bir nimet bir eve küserse bir daha geri gelmez"
İnsan ve Hayat Dergisi | Nisan 2012 Sayısı