*.dogum günün olupda kimse seni aramaz sen kendi dogum gününü
başkalarına zorla hatırlatmaya çalışırken bir anda kafana dank
etmesi ve o anki durgunluk anı
*.cep telefonu faturası sabit ücret dışında boş olarak geldiğinde.
sevincin yerini hüzne bırakması çok çabuk gerçekleşir.
*.akşam yemeğini yalnız başına yerken birden anlatmak, paylaşmak
istediğin binlerce cümle olduğunu ve bu cümlelerin boğazına
dizildiğini anladığın an...
*.sorularınıza ve sorunlarınıza cevap aradıgınız bir anda etrafta bu
sorulara cevap veren hich bir yaratık olmadıgını anlayınca.
*.hastalandiğinizda bir tas çorba pişireniniz yoksa, ameliyata
girerken cüzdanınızı hastabakıcıya birakip hakkını helal et
diyorsanız yalnızliği iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.
*.çalan telefona hevesle atlayıp da yanlış numara olduğunu
anladığınız an.
*.bir an yapılan iş bırakılır, kafa kaldırılır. kulağa hiç bir ses
gelmez. o an bomboş evde tek başına olunduğu gerçeği farkedilir. tüm
odalar boş... o anda insan bir garip olur. kalkılıp pencereden
dışarıya bakılır. dışarıda günlük işleriyle meşgul olan insanlar
izlendikten sonra yerine oturulup işe devam edilir.
*.iceriden nefis yemek kokularinin gelmedigi, hosgeldin
oglum/kizim/sevgilim/arkadasim seklinde karsilanmadigin, bir eve
adim attiginda.
*.arkadaş, dost, sevgili vasfını taşıyan insanların yılbaşı gibi
güzide bir günde bile aramamaları, hal hatır sormamaları halinde
insanın kendi kendine girdiği paranoyalar sonucu kalbinin acısını
hissettiği anlara verilen isim.
*.3 ayda bir mesaj geldiğinde sevinçle telefona atlayıp
turkcellin "9 gün içinde kontör yüklemesseniz kapatacaz hattınızı"
mesajını okuduğunuz an.
yine cep telefonu 3 gün kaybolup da ne sizin onu bulma ihtiyacı
hissetmeniz, ne de birinin sizi araması sonucu tesadüfen 4. gün
bulduğunuz an.
sokağa çıkmak isteyip de çıkmak için bir neden bulamadığınız an.
*."olacak is degil. deli mi ne? öyle saçma sapan bi tepki verdi ki
inanamazsin. deli mi ne? okkadar söyledim, tinmadi hiç. sen ugras
didin, sonra patlasin elinde elinde böyle! ne ki simdi bu?"
"miyv!"
"....."
*.eve her geldiginde e$yalarin sen nasil biraktiysan oyle kaldigini,
sonra ki gun de orda oldugunu ve sen ona dokunmadikca konumunu
degi$tirmeyecegini farkettigin an.
evde herhangi bir yuksek ses cikarmamak icin hicbir nedeninin
olmadigini anladigin an.
aptal aptal di$ariya bakindigini farkettigin an..
*.yolda hicbiryere yetisme geregi olmadan yururken, birden yavas
yavas yagmur baslar. kisi aliskanlik olarak adimlarini hizlandirir.
sonra hatirlar ki nasilsa gorecek, seni umursayan, sirilsiklam olmus
olmana uzulecek, seni seven biri yok. adimlari tekrar yavaslatir,
evine yalniz basina aksam yemegini yemek uzere en uzun yoldan doner.
*.bir barda anlamsız yere çok eğlendikten hemen sonra eve gelindiği
an
ramazanda karşıki evde oturan ailenin yemek masasına oturduğunu
gördüğünüz an ve evin babasının iki kişilik pide aldığı sizin de o
sırada çok üşendiğiniz için eve ekmek bile almadığınızı anladığınız
an
*.iş dönüşü kapıyı anahtarla açıp karanlık eve girdiğinizde "ben
geldim" diyecek kimse olmadığında.
hatta daha beteri, kimse olmadığını bile bile "ben geldim ulan evim,
nasıl geçti günün beyav" dediğinizde.
evle, bilgisayarla, televizyonla, puzzle'la, müzikle, mutfak
penceresiyle, otla bokla yüksek sesle konuştuğunuzda.
*.the doorsdan people are strange şarkısı dinlerken şarkının
sözlerinin kendinize ne kadar uyduğunu anladığınız anlar.
*.kesinlikle sular kesildiği zaman. insan içeriye doğru seslenecek
gibi olur eline su dökecek kişiyi çağırmak üzere (ki bu anne olur,
ev arkadaşı olur, sevgili olur vıdı vıdı) ancak içeride kimsenin
olmadığı hatırlanır ve boyun bükük bir şekilde ''işte şu an bok gibi
yalnızım.'' denir. kendi kendine su dökme çabalarına girişilir kuzu
kuzu. kötüdür.
*.telefon defterinin tümünü geçerek aslında hiçbirini aramak
istemediğini, ve hatta hiçbirini gerçekten tanımadığını hissettiğin,
onların da seni tanıdığından derin endişe duyduğun an..
*.insanin icinde kocaman bir volkan patlamak icin beklerken, icini
dokmek istediginde yaninda onu anlayacak bir ruh olmadigini,
olamayacagini anladigi anlar. oturdugu yerde bogazı dugumlenir,
gozleri dolar insanin boyle zamanlarda, yapilabilecek en guzel sey
bir kopege sarilmaktir..