Gönderen Konu: Emânette Ehliyet, Hükümde Adalet*  (Okunma sayısı 2539 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ankebut-57

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 908
Emânette Ehliyet, Hükümde Adalet*
« : 15 Ağustos 2007, 01:48:58 »

Halis ECE

EMÂNETTE EHLİYET, HÜKÜMDE ADALET

Cenâb-ı Hakk Kur’ân-ı Kerim’de şöyle buyuruyor:

“Şüphesiz ki Allah size, emânetleri ehil (ve erbâb)ına vermenizi, insanlar arasında hükmettiğiniz zaman, adâletle hükmeylemenizi emreder. Muhakkak ki Allah, bununla size ne güzel öğüt veriyor! Şüphe yok ki Allah, (sözlerinizi, hükümlerinizi) hakkıyla işitici, (bütün yaptıklarınızı) hakkıyla görücüdür”. (S. Nisâ, 58)

Bilindiği gibi insanın muâmelesi;
- Ya Rabbiyle,
- Ya kullarla,
- Ya da nefsiyledir.

Bunların hepsinde de emânete riâyet gerektir.

***

Rabbiyle olan muâmelesinde emânete riâyeti, Hakk’ın emirlerini yerine getirmek, nehiylerinden (yasaklarından) kaçınmaktır. İbn-Mes’ûd (r.a.) diyor ki: “Her şeyde emânete riâyet vâciptir... Hatta abdestte, gusülde, namazda, zekâtta, oruçta bile.”

***

İnsanın halk ile olan muâmelesindeki emânete riâyetine gelince... Bunlar; emânetleri sahiplerine güzelce vermek, onlara hainlikte bulunmamak, ölçüde-tartıda doğru hareket etmek, ötekinin-berikinin ayıbını aramamak-yaymamak, âlimler irşad ve tâlimde kusur etmemek, karı-koca birbirine ihânette bulunmamak, bütün işleri, vazifeleri tam ehil ve erbâbına vermek... gibi fazîletlerdir.

***

İnsanın nefsiyle olan muâmelesinde emânete riâyet de; onun, din ve dünyada nefsi için, ancak en faydalı ve yararlı olan şeyleri seçmesi, şehvet ve gadabına hâkim olması gibi güzel hasletlerdir.

***

Mahkemelerde şâhid dinlenmesi, yemin teklif ve tevcîhi, vesîkaların, karînelerin, kısaca sübut delillerinin tedkîki hususlarıyla hâkimlerin vasıflarına ve vicdanî kanaatlerine, İslâm’da büyük ehemmiyet verilmiştir.

***

Ayrıca, fertlerin haksızlıktan kaçınmaları yolunda da birçok tavsiyelerde bulunulmuştur. Müslümanlar birbirlerinin kardeşidirler ve her Müslüman bu kardeşlik haklarına riâyete mecburdur. Bununla beraber Kur’ân-ı Kerim, adâleti tatbik hususunda, yalnız Müslümanlar’ı değil, bütün bir insanlığı kucaklamıştır. Âyet-i kerîmede, “İnsanlar arasında hükmettiğiniz vakit...” buyuruluyor.

***

Hz. Ali (r.a.)’nin bir Yahûdi ile olan muhâkemesi meşhurdur. Şöyle ki:

Hz. Ali (r.a.)’nin hilâfet makamında bulunduğu bir dönemde, bir Yahûdi, zırhını elinde gördüğü o zât-ı âli hakkında, kâdı (hâkim) Şüreyh’e şikâyette bulunarak:

— Bu zırhı benden satın aldı, parasını vermedi! diye dâvâ etmişti.
Kâdı, taraflardan hiçbirine zerrece meyil göstermeyerek muhâkemesini yaptı. Ödediğini usûlen isbat edemeyen o koca halîfenin haksızlığına hükmederek; ya zırhın iâdesine, ya da bedelinin ödenmesine karar verdi. Bunun üzerine Yahûdi, Hz. Ali (kerramallâhü vecheh)’ye dönerek;

— Zırh benim değil, senindir. Size satmış, bedelini almıştım. Bir halîfenin de, hele Müslüman olmayan biri ile, aynı eşit şartlar altında karşı karşıya muhâkeme edilip edilmeyeceğini, İslâm’ın hakka ve adâlete ne dereceye kadar yer verip riâyet ettiğini anlamak istemiştim. Tam bir kanaat edindim ki, İslâm dîni hak ve adâlet dîni imiş. Ben de Müslüman oluyorum, dedi ve îman etti.


***

Hak sahibini susturmayın!

İmâm-ı Buhârî (rh.)’nin Ebû Humeydi’s-Saîdî (r.a.)’den rivâyetine göre, Resûlüllah (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: “Hak sahibinin konuşmaya hakkı vardır”.

Dînimiz, hakkı her şeyin üstünde tutar. Haklıya, hakkının verilmesini emreder. Hak ve alacak sahibinin, hakkını arama, konuşma, merâmını dile getirme hakkı vardır. Bu hakkı kullanmaktan ve hakkı olan alacağını istemekten, onu hiç kimse men edemez.
İslâmiyet, hak sahibine, hakkını arama hürriyeti tanıdığı gibi; borçluya da, borcunu en güzel şekilde, alacaklıyı mağdur etmeden ödeme mes’ûliyeti yüklemiştir.
« Son Düzenleme: 07 Nisan 2009, 02:24:06 Gönderen: İsra »
Âlimleri irfan sahib eden, üç harf ile beş noktadır.(عشقْ)
Mü'minleri duhûlü cennet eyleyen, beş harf ile üç noktadır. (ايمان)

www.ayasofya.org

Çevrimdışı mütevazi

  • okur
  • *
  • İleti: 82
Emânette Ehliyet, Hükümde Adalet
« Yanıtla #1 : 03 Eylül 2007, 01:47:14 »
tesekkürler