Gönderen Konu: Yıllanmış sarımsak ekstraktı  (Okunma sayısı 13815 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« : 19 Ekim 2009, 20:00:54 »

Yıllanmış sarımsak mucizesi !

Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Biyokimya Klinik Şefi Prof. Dr. Necat Yılmaz,''Yıllanmış sarımsak ekstraktı (AGE), kötü kokmayan gençlik iksiri gibidir'' dedi.

Gaziantep- Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Biyokimya Klinik Şefi Prof. Dr. Necat Yılmaz, yıllanmış sarımsak ekstraktı (AGE) kullanımının birçok faydası bulunduğunun bilimsel olarak ispatlandığını, Anadolu insanının aslında kendi geliştirdiği yöntemlerle çoğu zaman kendi devasını bulduğunu söyledi.

''Birçok insanın bilip uygulamaya çalıştığı bir yöntemdir AGE hazırlamak. Fakat farklı farklı uygulamaları vardır'' diyen Prof. Dr. Yılmaz, ''Sarımsak çiğ yendiği zaman kokusunun yanı sıra zararlı olabilmektedir. Sarımsak özel olarak hazırlanan bir yöntemle en az 6 ay bekletildiğinde, istenmeyen bileşikler yok edilmekte, mucizevi doğal bir bileşik ingilizce adıyla Aged Garlic Extract (AGE) isimli kokusuz sarımsak ekstraktı oluşmaktadır'' diye konuştu.

Türkiye'de çok sık tüketilen sarımsağın çiğ yendiğinde yarardan çok zarar görüldüğünü, çiğ tüketimin sarımsaktan faydalanılmasını engellediğini ifade eden Prof. Dr. Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Çiğ tüketilen sarımsaktaki 'Allicin' denen madde, kolesterol düşürme etkisi yanında, karaciğer, mide, bağırsak sistemini tahriş eder

Oysa dövülmüş sarımsak suda en az 6 ay kadar bekletildiğinde mucize bileşiği ''S-Alilsistein (SAC)'' açığa çıkmaktadır.

Bu mucize madde karaciğeri koruyucu, savunma sistemini güçlendirici, kanseri önleyici ve tüm kemoterapatik ilaçların istenmeyen yan etkilerini azaltıcı etkiye sahiptir. Ayrıca bu ekstrakt, kötü kokmayan gençlik iksiri gibidir.''

"Zaman bizi haklı çıkardı"

Zamanın kendilerini haklı çıkardığını görmekten dolayı mutlu olduğunu, en son UCLA üniversitesinden Amerikalı araştırmacıların AGE ve B vitaminin birlikte kullanımının henüz damar sertliği gelişmemiş kişilerde oluşumu engellediğini ve kolesterol düşürdüğünü gösterdiklerine dikkati çeken Prof. Dr. Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İlaveten birçok hastalığa yol açan homosistein ve oksitlenmiş zararlı bileşikleri de sarımsak ekstraktının düşürdüğünü gösterdiler. 2005-2007 yıllarını kapsayan bu klinik çalışma, 'Preventive Medicine' isimli saygın tıp dergisinin son sayısında yayınlandı.

Ülkemizin ilaç harcamalarını azaltmak için sağlıklı beslenmek şart, insanlarımızı beslenme konusunda bilgilendirmek gelecek nesilleri daha sağlıklı yapacaktır.'' Prof. Dr. Yılmaz, Avrupalı ve ABD'lilerin yıllanmış sarımsak mucizesini keşfettiğini, ilaç yapma hazırlıklarında olduklarını kaydetti.

Hazırlanışı

Anadolu'da yaşayan insanların yıllardır kullandığı yıllanmış sarımsak ekstraktı şöyle hazırlanıyor: 1 kilo sarımsak soyulup, iyice eziliyor. Bir kavanozun içine konan ezilmiş sarımsakların içine 1 litre su, 5 adet de limon sıkılarak karıştırılıyor, bu karışımın içine 1 litre de sirke ekleniyor.

Bunlar karıştırıldıktan sonra kavanozun kapağı iyice sıkılıp, karanlık ve serin bir yerde 6 ile 10 ay arasında bekletiliyor. Daha sonra yıllanan sarımsak günde bir tatlı kaşığı tüketiliyor. Hiçbir yan etkisi olmayan karışımın kokusuz ve çok lezzetli bir tadı olduğu bildirildi.

AA
« Son Düzenleme: 19 Ekim 2009, 20:51:43 Gönderen: kefir »
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #1 : 11 Aralık 2010, 01:59:24 »
Dertlere deva sarımsak!
 
Her derde devası olan sarımsağın tarihi, yararlarını ve faydalarını bilmek istermisiniz?

Latince adı 'Allium Sativum' olan Sarımsak, yüzyıllardan beri bütün dünyada hem sofraların vazgeçilmez bir yiyeceği olarak, hem de çeşitli hastalıklar için şifa amacıyla kullanılıyor. Anavatanı Hindistan olan ve mutfağımızdan eksik etmediğimiz Sarımsağın tarihi, insanlık kadar eski.

Sarımsak Nedir

Sarımsak (Allium sativum) dünya tarımında önemli bir paya sahip olmamakla beraber, birçok ülkede üretilmekte, bu ülkelerin ihracat ve ithalatında önemli bir yer tutmaktadır. Sarımsağın üretimi, emek yoğun bir faaliyet olması nedeniyle bir çok ürüne göre daha az gerçekleşmektedir.

Neolitik çağdan bu yana, dünyadaki hemen her kültüre ait insanlar tarafından bilinen Sarımsağa ilişkin en eski yazılı bilgiler, Sümerlilerin M.Ö. 2600-2100 yıllarına tarihlenen tabletlerine dayanmaktadır. Sümerlilerle başlayan bu serüvenin yayılma yönüne göre Sarımsağın, önce İndus Vadisine, ardından da Çin’e ulaştığı anlaşılmaktadır. Buradan da Kore yoluyla Japonya’ya girmiş ve Japonlar bu bitkiyi soğuk algınlığının tedavisinde kullanmışlardır.

Yine M.Ö. 450 yıllarında Mısır’ı gezen tarihçi Heredot’un bildirdiğine göre, Keops Piramidinin yapılışı sırasında, çalışanlara bol miktarda soğan ve Sarımsak yedirilmiştir. Yine Mısırlılar sarımsağı ölümcül hastalıklara karşı bir ilaç olarak kullanmakta, kutsal Bitkiler olduğuna inanmakta ve ölen insanların mezarlarına bile sarımsak dişlerini bırakmaktaydılar.

Osmanlı tarihinde de sarımsağın tedavi edici yönü konusunda kayıtlar bulunmaktadır. Padişah 4. Mehmet’in Hekimbaşı olan Nasrullah oğlu Salih, 17. y.y.’ın ikinci yarısında yazmış olduğu bir eserde, sarımsağın özellikle kış aylarında gülsuyu ile beraber yenilmesi halinde, bağırsak parazitleri, ishal, yılan ve akrep sokması, Kuduz köpek ısırması gibi rahatsızlıklara iyi geleceğini bildirmiştir.

Sarımsak kokusu yüzünden kullanıma geç girmiş bir sebzedir. Bu yüzden, Avrupa ülkelerinde sarımsak üretimi 15 ve 16. yüzyıllarda başlamıştır. Ülkemizde sarımsağın ne zaman kültüre alındığı bilinmemektedir. Evliya Çelebi seyahatnamesinde sarımsaktan söz etmektedir. Yalnız, Orta-Asya Türkleri sarımsağı tanıdığı için, Anadolu’ya gelen Türklerin çok daha önceden sarımsağı kullanmış olmaları mümkündür. Ayrıca, sarımsağın anavatanı içinde Anadolu’da bulunmaktadır.

Sarımsak, çevre şartlarına iyi adapte olabilen yapısından dolayı ülkemizin her tarafında yetiştirilebilmekle beraber, ideal üretim alanlarının, deniz ikliminden, kara iklimine geçilen yöreler olduğu hemen görülür. Kastamonu, Amasya, Tokat illerimizde önemli boyutlarda sarımsak üretimi, başarı ile yapılmaktadır.

Halk arasında, yüzyıllar boyunca birçok hastalık ve rahatsızlığa çare olarak kullanılan sarımsak, günümüzde de, modern tıbbın gelişmediği veya ulaşamadığı yerlerde iştah açıcı, yaraları iyileştirici, tansiyon düşürücü, öksürük kesici, tifo, dizanteri ve damar tıkanıklığı gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmaya devam etmektedir.

Sert ve keskin kokusu, acı tadıyla bazı yiyeceklerimize benzersiz bir çeşni ve lezzet katması amacıyla kullanılan Sarmısak'ı veren bitkisi, Zambakgiller'dendir. Anayurdu Asya kıtası olan sarmısak, ülkemizde bol bol yetiştirilip tüketilmektedir.

Soğanın yakın akrabası olan ve l m'ye kadar boylanabilen sarımsak, ikiyıllık otsu bir bitkidir. Birinci yılında Toprak içindeki birçok 'diş'ten oluşan 'baş' kısmı ile toprak üzerindeki yapraklarını; ikinci yılında soğanda olduğu gibi çiçek sapı ile bunun ucundaki çiçeklerini oluşturur. Sarımsağın soğandan farkı, çiçeklerde tohum meydana gelmemesidir.

Ama, bazı durumlarda çiçekler, ebesoğanı denilen küçük başçıkları oluşturur. Bu başçıklar tohumluk olarak işe yarasalar da, uygulamada tohumluk olarak kullanılmazlar.

Sarmısak bitkisinin kın biçimindeki düz yapraklan, bitkinin toprak altında gelişen baş adlı Bitki soğanından uzarlar. Baş, sayıları 5-30 arasında değişen ve yan yana birbirinin üzerine yığılarak gelişen diş adlı soğancıklardan meydana gelmiştir. Bu dişler sarmısak yetiştiriciliğinde tohumluk olarak kullanıldığı gibi, Türk mutfağında koku ve tadıyla çeşni katması için birçok yemek, meze, turşu vb'ye katılarak tüketilmektedir.

Sarımsak vitamin Deposu

Sarımsağın bileşiminde şekerler, vitaminler (A, B, C), kükürtlü bir uçucu yağ ve içerisinde bol olarak allil sülfür bulunuyor. Sarımsağın özel kokusu ve tadı bundan ileri geliyor. Sarımsağın ihtiva ettiği yağ olan 'Oleum allicine', 1944 senesinde J. Cavallit•ve J. Bailey adlı iki Bilim adamı tarafından keşfedilmiş. Bu yağın 1 miligramı, 15 OE penisilinin aktivitesine eşit kıymetli bir deva.

Sarımsak Salgın Hastalıklara Karşı Kalkandır

Uzmanlar, sarımsağın, salgın hastalıkların yayılmasını engelleyen en önemli faktör olduğunu belirtiyor. Mikroplarla iç içe yaşayan, kontrolsüz yiyecekleri tüketen, kanalizasyonların yollara aktığı gecekondu mahallelerinde yaşan insanların salgın hastalıklarla karşılaşmamasının en büyük sebebi, sarımsak olarak gösteriliyor. Yalnızca mikrobik hastalıklardan insanları koruyan sarımsak, Avrupa'da en önemli ölüm sebebi olarak bilinen Kanser ve damar hastalıklarına karşı da insanları koruyor.

Bugün dünyada en fazla sarımsak yenen ülke olan Bulgaristan'da kanser ve damar sertliğinden ölenleri sayısı, Avrupa'ya nazaran 6-7 misli düşük. Ayrıca İsveçli çocuklar, çocuk felcine karşı da koruduğu anlaşılan sarımsağı yiyerek okula gidiyorlar.

Sarımsak Faydaları

Uzmanların tespitlerine göre, sarımsağın insan sağlığı açısından en önemli faydaları şöyle: Ölümlere sebep olan atardamar kireçlenmesine iyi geliyor. Yara ve çıbanları iyileştiriyor. Krampları yok ediyor. Akciğeri, karaciğeri, safra kesesini ve kalbi kuvvetlendiriyor. Bağırsak kurtlarını ve diğer parazitleri öldürüyor. Mide ve bağırsakları dezenfekte ediyor. zararlı bakterileri yok ediyor. İştahı açıyor. Nezleyi yok ediyor. nefes borusu rahatsızlıklarına, bronşite çok iyi geliyor. Veremlilere sarımsak yemeleri tavsiye ediliyor.

Tansiyonu düşürüyor. Ateşi düşürüyor. Bağırsak gazlarını ortadan kaldırıyor. Grip mikrobunu öldürerek vücudu bu hastalığa karşı koruyor. İdrar yollarında taş oluşumunu engelliyor. Kalp adalelerini güçlendiriyor. Kalbi besleyen kroner damarları genişletiyor. Cinsel gücü arttırıyor. İdrar söktürüyor. Vücudu sivrisinek ve haşerelerden koruyor. Safra salgısının salınımını arttırıyor. Kabızlığı önlüyor. Saç Dökülmesini yavaşlatıyor. Sesi güzelleştiriyor. (iha)

Sarımsağın Sağlığımıza Yararları

Yukarıda belirtildiği gibi, tüketilen sarımsağın besin değeri ihmal edilecek değerde olmasına karşın, sağlığımıza yararlı etkileri çok fazladır. Şöyle ki;

•Sarmısak, bedenin bağışıklık sistemini uyarır, yani antibiyotiklere benzer etkiler yaparak bedendeki enfeksiyonlara karşı savaşır: Bu bağlamda nezle, soğuk algınlığı, uçuk; mide, bağırsak ve mantar iltihapları, Arpacık gibi bakteri, virüs ve mantarların oluşturduğu enfeksiyonlar sayılabilir.

•Kandaki kolesterol düzeyini düşürür: Yapılan araştırmalar, Günde iki diş sarımsak yiyen kişilerin kolesterol düzeyinde, kısa dönemde %10'luk düşüşlerin gerçekleştiğini ortaya koymuştur.

•Sarmısak, kanı sulandırır ve kan dolaşımını hızlandırır: Bu sayede sarmısak, kalp krizi ya da felç geçirmeye neden olabilecek damar tıkanıklıklarını önler.

•Yüksek tansiyonu düşürür: Araştırmalar, makul düzeyde sarmısak alımının bile bu etkiyi sağladığını göstermektedir.

•Sarmısak, kan sekerinin düzeyini düşürür: Bu sayede bazı şeker hastalarına sarmısak yemenin iyi geldiği yapılan bilimsel araştırmalarla saptanmıştır.

•Bedenin kansere yakalanma rizikosunu azaltır. Yapılan araştırmalarda sarmısak tüketen kişilerde, özellikle Mide Kanserine yakalanma tehlikesinin azaldığı belirlenmiştir.

•Sarmısak kronik bronşiti önler, etkisini azaltır.

•Balgam, idrar, safra ve Gaz söktürücüdür.

•İştahı açar ve sindirimi kolaylaştırır.

•Sarmısağın, afrodizyak (gücü artırıcı) etkileri bulunduğu, Doğu ve Batı kültürlerinde savunulmaktadır.

Sağlığımıza yararlı bu etkilerinden faydalanmak için, sarımsağın diyetimize katılması ve günde iki diş sarmısak yenmesi gerekir. Daha fazla tüketilmesi sarımsağın yararını artırmaz. Ayrıca sarımsağın yüksek sıcaklıklarda pişirilmesi sağlığa yararlı etkilerini azaltmaktadır. Kokusundan şikâyetçi olanlar için piyasada sarmısak kapsüllerinin satılmakta olduğunu da anımsatırız.

Sarımsak veya sarmısak (Allium sativum L.), 25-30 cm yükseklikte, yeşilimsi beyaz veya pembe çiçekli, otsu bir kültür bitkisidir. Nadir olarak tohum bağlar. Bu nedenle soğancıkları (diş) ile üretilir. Ülkemizde “Beyaz sarımsak” ve “Siyah sarımsak” olmak üzere 2 çeşit yetiştirilmektedir. Vatanının orta Asya stepleri olduğu sanılmaktadır. Beyaz veya pembemsi renkli, az adette soğancıkdan (diş) meydana gelir. Dişlerin hepsi bir arada bir kabuk tarafından sarılmışlardır. Çok kuvvetli ve keskin bir kokusu ve yakıcı bir lezzeti vardır.

Bileşim: Karbonhidratlar (sakkaroz, glikoz), vitaminler (A, B, C ve E) ve eterli uçucu yağ (alliin, allicin, ajoen) , scordein, selen ile dişilik ve erkeklik hormonlarına benzer Maddeler taşımaktadır. Bu uçucu yağda özellikle allil disülfür bulunmaktadır. Bu bileşik kükürtlü bir amin•asit olan alliin’in alliinaz isimli ferment etkisi ile parçalanarak allicin’i vermesi, allicin’in de, Su buharı veya su karşısında, allil disülfür’e dönüşmesi sonucu meydana gelir. Sarımsağa özel koku ve lezzeti veren taşıdığı kükürtlü uçucu yağdır.

Etki ve Kullanılış: Eski çağlardan beri bilinen ve kullanılan bir drog’dur. Orta çağda özellikle salgın hastalıklar (kolera, veba gibi) ile mücadelede kullanılmıştır. Antiseptik, idrar artırıcı, safra salgılarını artırıcı, solucan düşürücü (özellikle askarit ve oksiyürlere karşı), iştah açıcı, tansiyon (kan basıncı) ve kolesterol düşürücü, kanı sulandırıcı ve bağışıklık sistemini güçlendirici etkilere sahiptir.

Antiseptik (mikrop öldürücü) etki taşıdığı allicin’den ileri gelmektedir. Antiseptik ve bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi; tarihçi Herodot’a göre eski Mısırlılar tarafından da bilinmekteydi.

Çünkü Mısırlılar piramitlerin yapımında çalıştırdıkları işçilere her öğün sarımsak, soğan ve turp yediriyorlardı. II. Dünya savaşı sırasında, yaralandıkları zaman yaralarının mikrop kapmasını önlemek için, ezerek yaranın üzerine konmak üzere Rus askerlerine sarımsak verilmiştir.

Eğer yendikten sonra rahatsız edici bir koku oluşturmasaydı, kuşkusuz çok daha yaygın biçimde tüketilirdi. Ama onun değerli gücünden yararlanabilmek için büyük miktarlarda tüketmek gerekmez . Beklenen etki, Gün boyunca 3-4 diş sarımsak yenerek sağlanabilir.

Ayrıca koku problemi olmayan sarımsak tabletleri ve tentürü de aynı işi rahatlıkla görebilir. Önemli olan, aşırıya kaçmamak şartıyla kullanımdaki sürekliliktir. Kronik bronşit, sindirim problemleri, romatizma, kas ve organ ağrıları ve yüksek kan Basıncı (yüksek tansiyon) öncelikli kullanım alanlarıdır.

Ama erken yaşlanmaya karşı uygulanan bir tentür kürü de çok olumlu sonuçlar verir. En azından 5-6 Ay sürecek olan bu kür sırasında, sabah ve öğlen saatlerinde 10-15 damla D6 inceltisi, yarım yemek kaşığı ılık suya eklenerek alınır. Böylece kişi ileri yaşlara kadar Sağlıklı ve hareketli kalabilir.

Et yemeyi seven, fazla kilolu, gaz şişkinliği çeken yaşlı kişileri hızlı çöküntülerden korumak için de, uzunca bir süre, sabah ve öğlen saatlerinde 10-15 damla D3 inceltisini yarım yemek kaşığı ılık suya ekleyerek kullanmaları önerilir. Sarımsağın, mide ve bağırsakları güçlendirici, mikropları ve virüsleri yok edici etkisi oldukça önemlidir.

Öncelikle bacak, göz arkası ve beyin damarları olmak üzere, tüm damarları genişleterek, daha iyi beslenmelerini ve böylece, hızlı yaşlanmamalarını sağlar.

Aynı zamanda tüksek kan basıncını (hiper tansiyon) başarıyla düşürebilir, kolesterol düzeyini normalleştirir ve damar iltihabı (tromboz-tromboflebit ) oluşumunu önler. Sarımsak, organizmayı ve bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı korur.

Kullanım Biçimleri:

Kurt veya solucan düşürücü olarak, kabuğu soyulmuş olan bir sarımsak dişi bir Ekmek kabuğu parçasına kuvvetle sürülür ve çıkan esansı emmiş olan ekmek parçası yenilir. Aynı amaç için sarımsak şurubu da kullanılmaktadır. 100 gr parçalanmış sarımsak, 200 gr su ve 200 gr şeker ile 1 gün bekletildikten sonra iyice karıştırılıp süzülür. Elde edilen şuruptan günde 2-3 yemek kaşığı içilir. Haricen yara iyi edici olarak, taze sarımsak lapa halinde yara üzerine konur.

Tansiyon düşürücü olarak 10 gr sarımsak başı ezilir, üzerine 10 gr etil alkol konur, karışım 1 gün bekletildikten sonra ince bir bez veya süzgeçle süzülür. Elde edilen özsudan günde 3 defa 15-30 damla alınır.

Sarımsak Sütü: 2-3 diş sarımsak ezilir veya ince kıyılır, 1 su bardağı soğuk süte eklenir ve hafif ısıda kaynama derecesine kadar ısıtılır, üstü kapalı olarak 10 Dakika demlendikten sonra süzülür. İhtiyaç duyulduğunda 1 bardak taze demlenmiş sarımsak sütü soğutulmadan içilir.

Sarımsağın Etkili Olduğu Hastalıklar

Kesin etkili
Damar tıkanıklığı
Yüksek trigliserid

Etkili
Antikanserojen
Ayak mantarları
Bronşit
Taşikardi
Yüksek tansiyon
Yüksek kolesterol
Kas tutuklukları
Kanser gelişimini engelleyici (göğüs, mesane, karaciğer)

Tam netleşmemiş
Kulak iltihabı
Soğuk algınlığı
Parazitler (Barsak kurtları)
Peptik ülser
Yumurtalık iltihabı
Mantari enfeksiyonlar

Sarımsak Tansiyon

soğan ve sarımsağın, damarlarda kanın akıcılığını arttırdığı ve kan kolesterolünü düşürücü etkileri olduğu ve bu nedenle bol soğan ve sarımsak yemenin Damar Sertliğine bağlı kalp hastalığına karşı koruyucu olduğu bildirilmiştir.

yoğurt en iyi kalsiyum kaynağıdır. son yıllarda yapılan çalışmalar, tansiyon yükselmesinde kalsiyum yetersizliğinin rolü olabileceğini belirtmektedir.bu nedenle, sarımsaklı yoğurt bir yandan kalsiyum sağlaması, diğer yandan sarımsağın etkisiyle tansiyonun düzelmesine yardımcı olmaktadır.

Sarımsak daha önce de belirtildiği gibi tarihin ilk çağlarından beri hastalık tedavisinde kullanılmıştır. Günümüzde yapılan araştırmalar sarımsağın boğaz, mide, mesane ve barsak kanseri, kalp-damar rahatsızlıkları, kandaki yüksek serum kolestrolü ve trigliserid seviyesini düşürücü, kanın damarlardaki pıhtılaşmasını engelleyici, yüksek tansiyonu düşürücü, vücudu enfeksiyonlara karşı koruyucu ve bağışıklık sistemini geliştirici, iltihap giderici, şeker düşürücü, allerji ve Astımda etkili, barsak kurtlarını düşürücü etkisi olduğunu göstermektedir. Sarımsağın yukarıda belirtilen rahatsızlıkları gidermedeki etkileri üzerinde çok sayıda klinik araştırmalar yapılmıştır.


Sarımsağın İnsan Sağlığındaki Yeri

Kültür sebzeleri arasında yemeklik ve ilaçlık olarak kullanılan sarımsak, çok eski zamanlardan beri bilinen ve özellikle anavatanı olarak bilinen ülkelerde bol miktarda tüketilen bir sebzedir.

Halk arasında yüzyıllar boyunca birçok hastalık ve rahatsızlığa çare olmuş sarımsak, bugün bile modern tıbbın gelişmediği ve ulaşamadığı yerlerde, iştah açıcı, yaraları iyileştirici, tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, gücü artırıcı, kurt düşürücü, öksürük kesici, tifo, dizanteri ve damar tıkanıklığı gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır.

Vücut antiseptiği, tansiyometre, hücre yenileyici, iştah açıcı, damarları genişletici, bağırsakta mikrop kırıcı, idrar söktürücü, ses kısıklığı, romatizma ve akciğer rahatsızlıklarını tedavi eden, sağlığa çok yararlı ve mucize afrodizyak özellikleri bulunan sarımsak, çiftçilerimiz tarafından “beyaz altın” olarak adlandırılmaktadır.

Sarımsak çok eski yıllardan beri tıbbi amaçlarla ve özellikle antimikrobiyal etkisi nedeniyle tüketilmektedir. Ancak sarımsak son yıllarda bu özelliği yanında, kolestrolü düşürücü, toksik etkiyi engelleyici, oksidasyon ve kanseri önleyici, yüksek tansiyonu, sinir sisteminin, kalp dolaşımını düzenleyici nedeniyle yaygın olarak kullanılmaktadır.

1989 yılında Alman Eczacılar Birliği. etkili kullanımında hiçbir sakınca görülmeyen ve kişinin kendi kendini tedavi edebileceği bitkiler arasında, sarımsağı yılın Bitkisi seçmiştir.

Yemeklerde lezzet kaynağı olan, sağlığımızın korunmasında önemli olan bir işlev yürüten sarımsak, Damar Sertliği ve tıkanıklığını önlemekte, tansiyon ve kolestrolü düzenlemekte, kanı temizlemekte, kalp krizi riskini azaltmaktadır. Göğüs, prostat, mide ve kalınbağırsak kanserlerine yakalanma riskini azalttığı gibi hastalıkta ilerlemeyi yavaşlatmaktadır. Beyin kanaması ve inme riskini azaltmaktadır.

Beyin hücrelerinin yenilenmesini hızlandırdığından Alzheimer ve Parkinson hastalıklarında olumlu etkileri gözlemlenmiştir. Koroner kalp hastalığı olan bazı hastalarda yapılan çalışmalarda, sarımsağın kolestrol , LDL ve trigliserid düzeylerini düşürdüğü saptanmıştır.

Ekonomik olarak hiç de pahalı olmayan sarımsağın, yılda yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği kansere karşı etkili olarak kullanılabileceği anlaşılmıştır. Kurutulmuş sarımsağın ihtiva ettiği “kyolic” isimli bir madde üzerine çalışan Amerikalı bilim adamı Dr. Jhon Pinto, bu maddenin kanser hücrelerinin çalışma hızını % 70 azalttığını gözlemlemiştir.

Yine Amerika Birleşik Devletleri’nde Kuzey Caroline Üniversitesi bilim adamları yaptıkları çalışmalarda, çiğ ve pişmiş sarımsak yiyenlerin, sarımsağı tüketmeyenlere oranla mide kanserine % 50 daha az yakalandıklarını tespit etmişlerdir. Sarımsak haplarının aynı etkiyi yapmadığını gören bilim adamları, sarımsağı bol miktarda tüketen insanlarda rektum kanseri riskinin de 2/3 oranında azaldığını belirtmişlerdir. Sarımsakta bu etkileri yapan maddenin ise isminin “callium bileşimleri” olduğu açıklanmıştır.

Sarımsağın mizacı hareketli ve kuru olup, vücuda kuvvetli derecede Sıcaklık vermektedir. Soğuk ve balgamlı mizaçlı kimselerle, felç olmaya ramak kalmış hastalar için tavsiye edilmektedir. Balgamı kestiği gibi, yellenmeye yardımcı olmaktadır. Sarımsak şişkinlikleri düşürücü, tıkanıkları açıcı ve macun olarak yılan ve akrep sokmalarına karşı bir panzehir ve zehiri alıcı olarak da kullanılabilmektedir.

Sarımsak dişleri sirke, Tuz ve Bal ile karıştırılıp çürük diş üzerine bırakıldığında çürüğü parçalamakta ve dişi düşürmektedir. Bu karışım ağrılı diş üzerine bırakıldığında ise, ağrıyı azaltmakta ve kesmektedir. Sarımsaklı su ise yaraların iltihabını almaktadır.

Hindistan Tagor Medical Collage’den Dr. Arun Bordia düzenli sarımsak yemenin arter tıkanmalarını önlediğini, oluşan herhangi bir hasarın da kolayca giderildiğini fark etmiştir. Sarımsak konusunda yapılan araştırmaların öncülerinden olan Dr. Bordia düzenli sarımsak yiyen kalp hastalarında 2. yılın sonunda ölüm oranının % 50, 3. yılın sonunda ise % 66 oranında azaldığını görmüştür.

Dr. Bordia çiğ ve pişirilmiş sarımsağın eklem ve vücut ağrılarında, Astıma meyilli kişilerde etkili olduğu gibi, enerjiyi, dinçliği, libido artışını sağladığını ve iştah açtığını da söylemektedir.

Shot at 2007-06-30İngiliz Dr. J. Grunvald, günde bir diş sarımsak yemenin, kardiovasküler risk faktörleri için de potansiyel bir koruma sağladığını söylemektedir.

Zeytin ile beraber alınan sarımsak, hayzı ve idrarı söktürmekte. Sorgun söğüdü ve ban Ağacı yağı ile karıştırılıp saçsız başa sürüldüğünde, saç çıkarmakta, saç dökülmesini ise engellemektedir.

Çiğ olarak tüketilen sarımsak basura, iç organ ağrıları, akciğer yara ve ağrıları, safra kesesi, kulunç, siyatik ağrıları, unutkanlık ve kasık ağrılarına iyi gelmektedir. Sarımsağın yakısı göz kapağına sürülürse, gözde biriken iç kanı azaltmaktadır.

Newyork Devlet Üniversitesinde, Eczacılık Departmanı Başkanı Eric BLOC, sarımsağın antimikrobik etkiye sahip olduğunu, bu konuda aspirinle eşit, hatta onu geçen bir düzeyde olduğu tezini savunmaktadır.

Yine sarımsağın, kan ve kolestrol üzerindeki Pozitif etkilerinden başka, ruhsal durumu da düzelttiği, insanın kendini iyi ve mutlu hissetmesine yardımcı olduğu tespit edilmiştir. Bu araştırma Hannover Üniversitesindeki Alman bilim adamları tarafından teyit edilmiştir.

İngiliz bilim adamlarına göre sarımsak, kolestrolü düşürmekte, kanda oluşan pıhtıları çözen sistemi aktif hale getirmekte ve içerdiği allicin maddesi ile mantar ve mikrop öldürücü etki yapmaktadır.

Sarımsağın tedavi edici Elementi olan allicin 1944 yılında izole edilmiştir. Sarımsağa tipik koku ve lezzetini veren bu maddenin virüslere karşı da tedavi edici özelliği vardır. Rus bilim adamlarına göre allicin diğer birçok antibiyotikten farklı olup, zararlı bakterileri öldürürken, faydalı bakterilere etkisizdir.

Bu madde Rusya’da nezleye karşı kullanılmaktadır. Son zamanlarda İngiliz bilim adamları, sarımsağım kandaki kolestrolü kontrol ettiğini, Japon bilim adamları ise B vitaminin alımını hızlandırdığını bulmuşlardır.

Sarımsağın bu olumlu etkileri yanında, bir de yan etkileri vardır. Fakat bu yan etkilerin oluşması için sarımsağın miktarda yenmesi gerekir. Uzmanlar uygun dozun, yemekle birlikte yenilmesi durumunda 10 gr kadar olmasında hemfikirdirler. Mide yanması ve ekşimesi ve uzun süreli ağrılar oluşturduğu için, aç karna yenilmemesi tavsiye edilmektedir.

Sarımsak yağının aşırı kullanımı da, deride çürüme ve kangrene yol açtığı tespit edilmiştir. Çok aşırı miktarda sarımsak tüketimi kusma ve ishale sebep olmakta, ayrıca böbreklere de zarar vermektedir. Aşırı sarımsak tüketiminin bir başka yan etkisi de, bağırsaklarda gaz oluşturmasıdır. Sarımsak tozunu solumak da, Astım krizlerine, hassas bünyeli insanlarda ise Alerjiye neden olmaktadır.

Sarımsak aşırı alındığında, hassas bünyeli insanlarda, baş ağrısı yapmakta, dimağa ve gözlere zarar vermekte, susuzluğa neden olmakta, safra kesesini tahrik etmekte ve Ağız Kokusunu bozmaktadır. Yedikten sonra sedef otu çiğneyerek ağız kokusunun önüne geçilebilmektedir.

Amerikalıların “günde bir diş sarımsak, tutar doktoru uzak” özdeyişi ile anlam kazanan sarımsak, hem taze halde sebze gibi tek başına tüketilen, hem de kuru halde aroması ve kokusu ile mutfaklarda geniş kullanım alanı olan bir üründür.

Ayrıca sarımsağın baş kısmının damıtılması ile yağı elde edilmekte ve bu yağ daha çok baharat kokulandırmada, eczacılıkta, mikrop öldürücü olarak bazı temizlik maddelerinde kullanılmaktadır. Sarımsağa dayalı sanayinin gelişmesiyle, sarımsak tozu, tableti ve suyu gibi yeni ürünler piyasaya sunulmaktadır.

Sarımsağın kokusundan şikayet edenlere, Japonya’da 1970 yılında kokusuz olanı da üretilmiştir. Yine Amerika Birleşik Devletlerinde şişelenmiş sarımsaklı makarna sosları ve dondurulmuş sarımsak üretimi yapılmaktadır.

iyilikgüzellik
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı şahane

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 30
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #2 : 11 Aralık 2010, 02:20:11 »
Bilmedgm bir sürü güzel bilgiler ögrendim.tşkkrlr emeginize saglık...

Çevrimdışı aydeniz

  • yazar
  • ****
  • İleti: 560
  • Hakka kul olmak
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #3 : 08 Şubat 2011, 12:50:10 »

sarımsağın faydaları sarımsak veya sarmısak (Allium sativum L.), 25-30 cm yükseklikte, yeşilimsi beyaz veya pembe çiçekli, otsu bir kültür bitkisidir. Nadir olarak tohum bağlar. Bu nedenle soğancıkları (diş) ile üretilir. Ülkemizde “Beyaz sarımsak” ve “ siyah sarımsak” olmak üzere 2 çeşit yetiştirilmektedir. Vatanının orta asya stepleri olduğu sanılmaktadır. Beyaz veya pembemsi renkli, az adette soğancıkdan (diş) meydana gelir. dişlerin hepsi bir arada bir kabuk tarafından sarılmışlardır. Çok kuvvetli ve keskin bir kokusu ve yakıcı bir lezzeti vardır.

Etken maddesi
Sarımsağın etken maddesi Allin’dir alin alındıktan sonra enzimatik olaylarla Alicin olarak vücutta değiştirilir. Bu maddenin insan vücudunda oksitleyici etkisi vardır. Bitkisel tedavide kullanım alanları. Sarımsak gerçekten saymakla bitmeyecek ve tamamı da bilinemeyecek kadar yararı olan bir bitkidir.

Özellikle
Kurt veya solucan düşürücü olarak
Haricen yara iyi edici olarak
mantar hastalıklarını engelleyici ve tedavi edici olarak
Saçkıran hastalığını tedavi edici olarak
Tansiyon düşürücü olarak
antiseptik olarak
kolesterol düşürücü olarak
safra salgılarını artırıcı olarak
Kurşun ve yılan zehirlenmelerinde etken olarak
Sakinleştirici olarak, şifalı bitkiler

Kullanılan sarımsak dan birden farklı yöntemle etken madde alınır.

Sarımsak dan etken madde elde edilmesi

1- Üsare yöntemi: Usare hazırlamak için bir miktar sarımsak havanda ezilir, sıkılarak alınan usarenin 1 gr miktarı 10 gr su ile sulandırılır ve bu karışımın içine, usarenin bozulmasını önlemek için, 10 damla kadar etil alkol konur.

2- Emdirme yöntemi: Bu yöntemde bütün halindeki sarımsaklar ortadan iki ye kesilerek bir ekmek kabuğu gibi emici bir besine sürülür ve içindeki etken maddenin bi emici besin tarafından alınması sağlanır.

3- Sarımsak ruhu yöntemi: İncecik kıyılan sarımsaklar bir havana alınır ve üzerine bir miktar tuz eklenerek iyice dövülür. Daha sonra biraz dinlendirildikten sonra üzerine duruma göre bir miktar su eklenir. Tekrardan dinlendirilen karışım iyice karıştırılır ve süzülür. sıvı Kısım haricen(dış deriye sürülerek) veya Dahilen (ağızdan alınarak) kullanılabilir.

4- Lapa yöntemi: Bu yöntemde İnce ince kıyılan sarımsaklar havana alınır ve güzelce dövülerek lapa haline getirilir. Daha sonra bu lapanın üzerine tuz veya alkol bazı durumlarda ise ayakantarı Enfeksiyonlarında ikisi de birlikte katılarak karışım dinlendirilir

Sarımsağın tedavilerde uygulanması
Kurt ve solucan Düşürücü Kabuğu soyulmuş olan bir sarımsak dişi bir ekmek kabuğu parçasına kuvvetle sürülür ve çıkan esansı emmiş olan ekmek parçası yenilir.

Aynı amaç için sarımsak şurubu da kullanılmaktadır. 100 gr parçalanmış sarımsak, 200 gr su ve 200 gr şeker ile 1 gün bekletildikten sonra iyice karıştırılıp süzülür. Elde edilen şuruptan günde 2-3 yemek kaşığı içilir.

Yara iyileştirici
Lapa yöntemiyle hazırlanan sarımsak yaranın üzerine sürülür bir miktar beklendikten sonra temizlenerek tahriş edici etkilerinden kurtulunur.

Saç kıran hastalığı
Üsaresi yapılan sarımsak hazır olarak bekletilir. Saç kıranın olduğu yerler bir kibrit çöpü veya buna benzer bir şeyle iz yapmayacak şekilde hafifçe kazınarak tahriş edilir. Hemen ardından sarımsak tentürü bu bölgeye sürülür bir miktar bekledikten sonra bölge yıkanarak temizlenir.

Önemli: Bazı durumlarda saç dökülmesine de iyi geldiği bildirilmiştir. Kullanan ve gerçekten fayda sağladığını bildiren hastalar mevcuttur. Saç Dökülmesinde sarımsak ruhu Yönteminin kullanılması daha iyi olacaktır.

Ayak mantarı hastalığı
Bu hastalığın iyileştirilmesi ilgili linkte detaylı olarak anlatılmıştır. bilgi almak için Lütfen Tıklayınız.

Tansiyon düşürücü olarak
10 gr sarımsak başı ezilir, üzerine 10 gr etil alkol konur, karışım 1 gün bekletildikten sonra ince bir bez veya süzgeçle süzülür. Elde edilen öz sudan günde 3 defa 15-30 damla alınır.

Dikkat
Yan etkileri
Sarımsağın özellikle çiğ olarak fazlaca tüketilmemesine dikkat edilmelidir. Bu şekildeki aşırı tüketim midede tahriş edici etkiye sebep olmaktadır. Özellikle tansiyon problemi olanlarda daha dikkatli olunmalıdır. Çünkü çiğ sarımsak tansiyon üzerinde düşürücü etkiye sahiptir. Bazı durumlar da çiğ sarımsak bir tür anemiye(kansızlık) neden olmaktadır.

Eğer kendinizi diğer günlerden daha yorgun, halsiz ve ağırlaşmış hissediyorsanız. Gözlerinizde kararmalar veya pul pul olmalar yaşıyorsanız. Hafif baş Dönmesi ve tansiyon düşüklüğü mevcutsa sarımsaktan şüphelenebilirsiniz.

Çevrimdışı cennet_nuru

  • Cennet ucuz değil Cehennem dahi lüzumsuz değil...
  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 485
  • Her nefesimi SANA yönelmiş dualar eyle ...
    • sadakat.net
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #4 : 08 Şubat 2011, 13:36:51 »
Allah razı olsun...
O göremediğin koskoca derya gönlümdür...Gördüğün sahil ise dilim...Kıyılarıma vuran dalgalara şaşırma...!!Onlar aşktan gel-git'im...Beni kendinde,kendimde arama...Ben hem bende hem sende bir gizim...!!Beni Mecnun'dan Leyla'dan sorma...!!Ben sadece MEVLA'dan bir izim ... !!!

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #5 : 11 Ağustos 2011, 22:41:25 »
Amin cümlemizden
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #6 : 23 Ekim 2011, 02:35:49 »
Soğan ve sarımsağın önemli faydaları

Soğuk havaların yavaş yavaş ülkeye gelmesiyle birlikte doğru ve sağlıklı beslenmenin de önemi günden güne artıyor.

Uzmanlar, vatandaşların antimikrobiyel etkisi yüksek olan soğan ve sarımsağa da sofralarında yer ayırmaları gerektiğini söylüyor.
 
Diyetisyen Nilgün İstek yaptığı açıklamada vücudun yapı taşı olması bakımından protein kaynaklarının ve günlük alınan protein miktarının vücut direnci açısından çok önemli olduğunu, düzenli protein alımıyla doğal savunma sisteminin korunabileceğini belirtti. Soğuk havalarda mevsim meyve ve sebzelerinin tüketimine ağırlık verilmesi gerektiğini ifade eden Akman, güne portakal, greyfurt ve mandalina karışımından yapılan taze sıkılmış meyve suyu ile başlamanın hastalıklara karşı vücutta direncini artıracağını bildirdi.
 
Sabah kahvaltısında bol protein alınması, taze nane, maydanoz, marul gibi yeşil sebzelerin tüketilmesinin vücudu zinde kılacağını anlatan Diyetisyen İstek, "E ve C gibi antioksidan taşıyan vitaminlerle bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı vücut direncini artırılabileceğini söyledi.
 
SOĞAN VE SARIMSAĞA SOFRANIZDA YER AÇIN

Vücudumuzda üretilen çok güçlü bir antioksidan olan glutatyonun üretimi için soğanın içinde bulunan cystein maddesinin soğan veya sarımsak yiyerek alınması gerekiyor. Çok kuvvetli bir antioksidan olan glutatyon, birçok hastalığın sebebi sayılan serbest radikalleri hücre içinde yok ediyor. Yine sarımsak antimikrobiyel özelliğinden dolayı bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Ayrıca kanın akışkanlığını sağlayarak kolestrolün düşmesini sağlıyor.
 
Yemeklere eklenen sarımsak miktarının arttırılması bağışıklık sistemini güçlendirip soğuk havalarda vücut direncini artırıyor. Hastalanmak istemeyenler kış sebze ve meyveleriyle soğan ve sarımsağı sofradan eksik etmemeliler.
 
Et yerine haftada iki kez balık tüketilmesi gerektiğini dile getiren Diyetisyen Nilgün İstek, baklagillerin de haftada iki kez tüketilmesi tavsiyesinde bulundu. sofralarında yer açması gerektiğine dikkati çekiyor.
 
HaberTürk
〰〰〰〰🐠

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #7 : 15 Mart 2012, 00:17:55 »
Kanserin önlenmesi veya tedavi edilmesiyle,sarmısağın arasında nasıl bir münasebet vardır?
Sarmısak, Kalp-Damar hastalıklarının engellenmesinde ne tür vazifeler görmektedir?
Sarmısakta bulunan anti mikrobiyal tesire sahip kılınmış kimyevi bileşikler ve bunların bazı vazifeleri.
« Son Düzenleme: 18 Mart 2012, 11:07:14 Gönderen: mazhar »

zaman_1453

  • Ziyaretçi
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #8 : 15 Mart 2012, 23:51:21 »
Sarımsağın Faydaları
Türk mutfağının vazgeçilmez lezzetlendiricilerinden biri olan sarmısak, âdeta “sağlık küpü...” Kurşun, cıva, kadmiyum ve arsenik zehirlenmelerinde müessir bir tedavi sağlayan ve selenyum açısından zengin olan sarmısak, bazı ağır metal zehirlenmelerine karşı da koruyucu bir güce sahip.

TOBB'un yayın organı Forum dergisinde yer alan incelemeye göre, sarmısağa aslî-orijinal koku ve lezzetini, ihtiva ettiği kükürtlü, uçucu bir çeşit yağ veriyor. Terkibinde ayrıca sakkaroz, glikoz gibi karbonhidratlar, protein, kalsiyum, fosfor, demir ve A, B, C, vitaminleri bulunuyor. Sarmısak bütün ülkelerde hem lezzetlendirici ve koku verici, hem de şifalı bir bitki olarak kullanılıyor.

Mısırlılar binlerce yıl önce sarmısağın  güçlü bir koruyucu ve iyileştirici hususiyetlere sahip olduğunu biliyorlardı. Eski insanlar kolera, veba gibi hastalıklara karşı yıllarca sarmısakla savaştılar. İkinci Dünya Savaşı sırasında askerler ilkyardım çantalarında antiseptik olarak sarmısak taşıyorlardı. Modern bilimin, şifâ verici hususiyetlerini kabul etmesi ve dünyada sağlıklı, tabiî yiyeceklerden yana olanların çoğalmasıyla birlikte muhalifleri azalan sarmısak, vitamin ve mineral deposu olmasının yanı sıra, terlemeyi de artırıyor.

Fazilet Takvimi 99


zaman_1453

  • Ziyaretçi
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #9 : 16 Mart 2012, 00:00:17 »
Anavatanı Hindistan olan ve mutfağımızdan eksik etmediğimiz sarımsak yüzyıllardır bütün dünya tarafından kullanılan vazgeçilmez bir besin. Arkeolojik kayıtlardan, tarihin ilk çağlarında Sümerlerin sarımsağı bildikleri ve ilaç olarak kullandıkları anlaşılırken, eski Mısırlıların da sarımsağı yedikleri ve ilaç olarak kullandıkları belirtiliyor. İlk kez Haçlı Seferleri sırasında Fransa´ya getirilen ve bu şekilde Avrupa´nın öğrendiği sarımsak, bugün dünyanın her tarafında yetiştiriliyor.
Sarımsağın yapısında bol miktarda su (yüzde 65), fruktoz içeren karbonhidratlar (yüzde 26-30), kükürt bileşikleri (yüzde 1,1-3,5), protein (yüzde 1,5-2,1), lif (yüzde 1,5) ve serbest amino asitler bulunur. Sarımsak ayrıca yüksek miktarda saponin, fosfor, potasyum, kükürt, çinko, orta miktarda selenyum, A ve C vitaminleri ile az miktarda da kalsiyum, magnezyum, sodyum, demir ve B kompleks vitaminlerini içerir.
Uygarlık tarihi boyunca sarımsak birçok hastalığın tedavisinde kullanılmıştır. Bugün de çeşitli kronik hastalıkların önlenmesi ve tedavisi amacıyla kullanılıyor. Bunlar arasında ateroskleroz, kanser, bağışıklık sistemi bozuklukları ve artrit sayılabilir.

Sarımsağın faydaları

Uzmanların tespitlerine göre, sarımsağın insan sağlığı açısından en önemli faydaları şöyle:


Antioksidan özelliği bulunuyor (Bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor). Bunu vücuttaki serbest radikalleri (zararlı maddeleri) etkisiz hale getirerek yapıyor.

Kanser yapıcı maddeleri vücuttan uzaklaştırıyor.

Doğal bir antibiyotik.


Kardiyovasküler (kalp-damar sistemi) hastalıklara karşı çok önemli doğal bir silah. Kandaki yüksek serum kolesterolü ve trigliserit seviyesi damar tıkanıklığı riski için en büyük faktörlerden biridir. Sarımsak kolesterol ve trigliseritleri düşürücü etkiye sahiptir.

Doğal bir ağrı kesicidir. Sarımsaktaki kimyasal bir madde doğrudan vücudu etkileyerek ağrı hissinin azalmasını sağlıyor.

Yaşlanmayı geciktiriyor. Yaşlılarda ve kuvvetten düşmüş hastalarda çok faydalı.

Nezle ve bronşitte etkili.

Damar sertliğinde zararlı kolesterolü düşürür, faydalı kolesterolü yükseltiyor.

Yorgunluğa karşı etkili

Hücrelerin tamirini kolaylaştırıyor.

Böbrek taşını önlüyor.

Mide ve bağırsakları uyarıp faaliyetlerini artırarak hazmı kolaylaştırıyor.

Uzmanlar sarmsaklı yoğurdun, zehirlenmelere karşı insanı koruduğunu ve sarımsağın en ince damarları dahi temizleyerek oralara kan gitmesini sağladığını bildiriyor. Sarımsak bütün salgı bezlerini çalıştırmak ve vücudu zehirlerinden temizlemek suretiyle, genç ve dinç olmayı, uzun yaşamayı sağlıyor. Kurşun zehirlenmelerine iyi geliyor.

Sarımsak esansı akciğerler yoluyla dışarı atılırken bu organları ve bronşları dezenfekte ediyor, oralardaki mikropları öldürüyor ve bronşların ifrazatını artırarak öksürükle astıma faydalı oluyor. Veremin iyileşmesinde de önemli bir rol oynuyor.

Krampları önlüyor. Halsizlik ve yorgunluk için de etkili.

Gut, nefes darlığı, sivilce ve şeker hastalığına çeşitli yönlerden olumlu tesir ediyor

Milliyet

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #10 : 18 Mart 2012, 11:03:26 »
Sarmısak bitkisinin gövdesi yeşilimtrak: beyaz ve pembedir.




Otsu kültür bitkilerinden olan sarmısağın Latince İsmi Allium sativum L. dır. Otuz santime kadar büyüyen sarmısak bitkisi nadiren toğum bağladığından ,soğancıklarıyla üretilir.
« Son Düzenleme: 18 Mart 2012, 11:06:41 Gönderen: mazhar »

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Yıllanmış sarımsak ekstraktı
« Yanıtla #11 : 24 Nisan 2012, 02:40:53 »
Sarmısak bitkisinin gövdesi, yeşilimtrak; çicekleri beyaz ve pembedir. Otsu kültür bitkilerinden olan sarmısağın Latince ismi Allium sativum L.dir otuz santime kadar büyüyebilen sarmısak bitkisi,nadiren tohum bağladığından soğancıklarıyla üretilir.