Bol enerji tüketen plazma TV'ler iklim değişikliğini hızlandırdığı gerekçesiyle dünyada kara listeye alınıyor. enerji performans standardı verimsiz televizyonlar kullanımdan kaldırılacak.
ABD'nin Kaliforniya eyaletinden sonra başta İngiltere olmak üzere AB genelinde de plazma televizyonlarla ilgili yeni bir düzenlemeye gidiliyor. Avrupa'da önümüzdeki aylarda televizyonlar için "minimum enerji performans standardı" belirlenecek, ardından da "en verimsiz televizyonlar" aşamalı olarak kullanımdan kaldırılacak.
İklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinde atılan bu adım, plazma televizyonların kullanım sayısında yaşanan patlamanın ardından geldi.
Plazma televizyonlar normal televizyonlardan dört kat daha fazla enerji tüketiyor.
Sabah
Yapılan araştırmalara göre büyük ekran bir TV, yıl boyunca bekleme konumundayken, kullanılırken harcadığından daha fazla enerji harcıyor. Çözüm kullanıcı bilinci ve teknolojinin birlikte hareketinde yatıyor.
Dünyanın yaşamsal kaynaklarının tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalması, hem bireyleri hem de şirketleri doğaya daha duyarlı (mecazi tabirle daha yeşil) olmaya itiyor. Sahip olduğumuz elektronik cihazların en başından beri her an kullanıma hazır olmasını sağlayan "bekleme modu", kullandığı birim başına önemsiz enerji miktarı toplandığında inanılmaz rakamlar elde ediliyor. Good for you, Good for the planet (sizin için iyi, dünya için iyi) isimli şirketin yaptığı araştırmada televizyonun yıl boyunca açık olduğu sürede harcadığı enerji miktarı bekleme modunda harcadığı enerjiden daha az. Bekleme modunda çok düşük elektrik harcamasına rağmen toplamda "açık" olduğu süreden daha çok süre "bekleme" konumunda olduğundan toplam enerji miktarı cihazın kullanıldığından çok daha fazla.
Sorunun farkında olan kuruluşlardan biri de Avrupa Birliği. İklim değişikliği sebebiyle yaşanabilecek kaynak sıkıntısını önlemenin veya en azından indirgemenin yolu öncelikli olarak kullanıcıların bilinçli hale getirilmesi olduğunu düşünüyor. Bunu insanlara anlatmak için bir reklam filmi hazırlayan AB, herkesin dünyayı kurtaran bir kahraman olduğu kurgusu üzerinde kullanılmayan cihazların kapatılması, gereksiz enerji tüketiminin azaltılması, geri dönüşüme katkıda bulunulması ve doğaya saygılı olunması yolunda öğüt veriyor. Reklam filmi sonunda da başarılı bir sloganla pekiştiriliyor: Kıs, kapat, dönüştür, yürü. Yani ayarlanabilir enerjili cihazları kullandığımız kadar açalım, kullanmadığımız cihazları tamamen kapatalım, çöplerimizi ayırarak geri dönüşüme katkıda bulunalım ve araç kullanmayarak doğayı daha az kirletelim.
Bu duruma üretilebilecek çözümün hedefi belli: cihazın kullanılmadığı sırada hiç enerji tüketmemesini sağlamak! GFY, GFP şirketi patentini aldığı bir sistemi çözüm olarak sunuyor. Hali hazırda üretilmiş olan cihazlara da elektrik bağlantısıyla arasında küçük bir cihazla uygulanabilen teknoloji, cihazın bekleme konumuna geçtiğini algılayıp bir süre sonra elektriği kesme mantığına dayanıyor. Yeni üretilecek cihazlarda ise doğrudan donanıma dahil edilecek bir bileşen ve yazılım sayesinde cihazın bekleme modunda harcadığı enerji büyük oranda azaltılıyor. Özü itibarıyla çok karmaşık veya yenilikçi olmayabilir fakat işe yarayacağı kesin.
CnetTürkiye
Bilim dünyası bunu konuşuyor. Teknoloji iklim değişikliğine neden oluyor. Google her tık, atmosfere zarar veriyor.
(http://www.internethaber.com/images/news/60182.jpg)
İnternetin en ünlü arama sitesi Google'da iki kez arama yapmanın Kettle'da su kaynatıldığında ortaya çıkan CO2 miktarı kadar emisyona sebep olduğu iddia edildi.
Amerikan araştırma firması Gartner'ın raporuna göre IT sektörü global CO2 emisyonunun yüzde 2'sine sebep oluyor.
Harvard Üniversitesi'nden Dr. Alex Wissner-Gross, basit bir web sitesinin izlendiği her saniye için 0,02 gram CO2 ürettiğini söylüyor. Eğer internette bir video seyrediyorsanız, bunun ürettiği CO2 ise saniyede 0,2 grama eşit.
Dr. Gross'un saptamaları aslında bilgisayarları ve interneti dolaylı olarak zan altında bırakıyor. Dr. Gross bunu şöyle açıklıyor:
"Web siteleri serverlarla yayın yapabiliyor ve bu siteler ağ yoluyla birbirleriyle etkileşen bilgisayarların yardımıyla ziyaretçiler tarafından izlenebiliyor. Bu serverlar, alıcılar ve ağların çalışabilmesi için elektriğe gereksinimleri var. Elektrik ise kömür ve petrol gibi fosil yakıtların yanmasıyla çalışan santrallerle sağlanabiliyor. Fosil yakıtların yanmasıyla atmosfere CO2 salınmış olunuyor ve dolaylı olarak bu durum iklim değişikliğine yol açıyor"
Gross'un tezine göre Google'da arama yapıldığında, site dünyadaki serverların hemen hemen hepsinde işlem yapıyor ve kısa sürede kullanıcıya istediği yanıtı veriyor. Bu nedenle daha çok kaynak kullandıkları için arama siteleri diğer sitelere göre daha çok emisyona neden oluyor.
Bir başka analist John Buckley ise Google'da arama yapmanın 1 gram ila 10 gram arasında emisyona neden olduğu görüşünde.
Teknoloji yazarı Chris Goodall da bir kullanıcının bilgisayarı başında Google'da arama yaparak geçirdiği her 15 dakika için sitenin 7 ila 10 gram arasında CO2 ürettiğini düşünüyor.
İnternethaber
(http://www.haberturk.com/2009/05/10/resim/manset_ic_145827.jpg)
Kalınlığının sadece 1 mm olan televizyon üretildi. Ağırlığı ise sizi şaşırtacak 7.2 kg. İsim olarak PTA adı verilen özel yapım plazma teknolojisi kullanılan televizyonun tek kötü yanı çözünürlük oranının düşük olması. 960x720 piksel çözünürlükteki televizyon 6 parçadan oluşuyor.
Satışta olmayan televizyon şu anda sadece prototip halde duruyor.
haberturk
enerjiyi nasıl azaltırız diye düşünürken,çok tüketen leri çıktı.bunların sayısınında bir hayli çok olduğunu düşünürsek,yeni barajlar kurmamız gerekecek.yer kaplama düüşüncesiyle belki cazip,lakin enerjiyi duyunca pek cazipliği kalmadı.