Haberler:


X adresimiz

Ana Menü

Zülf-i Siyah

Başlatan turab, 24 Nisan 2008, 12:08:13

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

turab

Zülf-i Siyah
Mehmet ERDOĞAN  


Sen beni kalbden vuran, can özüme od koyan,
Kaderimin tek gülü, kâkülü amber-reyhan.

Sen, beni saran iklim, keremin boldur senin,
Melek kanadı, Sidre önünde yoldur senin.

Kab-ı Kavseyn noktası zirvelerin zirvesi,
Sen ki, fıtrat soluğu varlığın ulvî sesi.

Sen bana rahmet, şefkat yağmurusun yüceden,
Varlığın efendisi, Âdem'den de önceden.

Keremin bir çeşmeden akar mı, ey bahr-ı Nur?
Binlerce gönül sana billûrdan havuz olur.

"Zülf-i Siyah" denmeli sana Habib-i âlem,
Bilmem sana gelir mi, bu cılız sönük nâlem?

Fakat ki derdim çoktur, dermanım yoktur özde,
Yazlar beyhûde geçti, fakir kaldım ben güzde.

"Belki kapını çalsam bir el uzanır" dedim,
Belki de şu mücrime derman bulur efendim.

Epey de korkuyorum, dersin diye "Bu da kim?",
O zaman zindan olur, işte bana her iklim.

Sen derdlere dermansın, varsın bu gönül yansın,
Kül olsun; zira sen ey, sen Mahbub-u Rahmansın.

Senin işaretinle kamerler parçalanır,
Seni gören âdeta dolunay gördüm sanır

Parmağından zülaller akar; ordular içer,
Nefesinle en katı kalbler kendinden geçer.

Tükrüğün dahi kevser, yaralıya merhemdir,
Seninle geçen her an, cennetten ulvi demdir.

"Zülf-i Siyah" dedimse Gar-i Hira rengiyle,
Miraç gecesi rengi birleşmiş ahengiyle.

Hacerü'l-Esved rengi senin zülfünden mülhem,
Bir renge bürünmüştür, Ey Habib-i gonce-fem.

"Zülf-i Siyah" dedimse Kâbe, simsiyah rengi,
Gözlerinin renginden emmiş bir kevser gibi.

"Zülf-i Siyah", ah çekmek faydasız olmadan gel,
"Zülf-i Siyah", hayatım zevâli bulmadan gel.


"Zülf-i Siyah", sevdalar gönlümde solmadan gel,
"Zülf-i Siyah", Azrail bu canı almadan gel.

Bana bir şûle ile ikbal ufkunu bahşet,
Güzele tebdil olsun, yollardaki her dehşet.

İzine yüz sürerek, tozlara bulanarak,
"Yâ Muhammed" diyerek, alev alev yanarak,

Varayım susuz, bitap, mavera beldesine,
Dudağımda "su!" sesi karışsın "hû' sesine.

Belki yanışım benzer rahmetin eteğine,
Dokunurken 'O diyen bir melek

İşte Ey ZüIf-i Siyah, benim her günüm böyle,
Sana hicran içinde geçiyor hep çileyle.

Bu çileye bir "dur'" de, bu hicrana bir ket vur,
Sensizlik azabını kalbimden sök ve savur.

Savur gitsin meçhule, ister zevâle savur,
İlelebet bu kalbi vuslat nurunla kavur.

Allahım!Ahirete mani olan dünyadan,ölümün iyiliğine engel olan hayattan ve amelin hayrına mani olan emelden sana sığınırım