Hayat Bizim Çabamızla Güzeldir

Başlatan İsra, 13 Ekim 2008, 20:06:34

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

İsra

Her şey zıddı ile bilinir…

Acı olmazsa tatlı,

Kötü olmazsa iyi,

Çirkin olmazsa güzel,

Ölüm olmazsa yaşam,

Yokluk olmazsa varlık,

Hastalık olmazsa sağlık,

Çileler ve hüzünler olmazsa mutluluk,

Nasıl bilinebilir!



Çoğu zaman herkesin hayattan nefret ettiği anlar olmuştur.

Bazen ölsem de kurtulsam dediğimiz anlar…

İşte böyle bir anda Azrail kapımızı çalsa ve ruhunu almaya geldim dese,

Kaçımız buyur içeri deriz.

Biraz önce bıktım artık yaşamak istemiyorum diyorduk, ama Azrail’e de kapıyı açmak istemiyoruz. Demek ki her şeye rağmen yaşamak istiyoruz…

Hayat standardı bizlerden daha zor olanları düşüneceğiz, bizlerden iyileri değil. İsyan etmek, bağırıp çağırmak, birilerinin hayatına bakıp sürekli imrenmek veya kıskançlık krizlerine girmek çözüm değil!

Hayatın renklerini biz aramalıyız.

Hayat hep siyah-beyaz renklerden oluşuyor ve başka renk göremiyorsak,

Siyah ve beyazında bir renk olduğunu kabul edip bu iki renkle mutlu olmaya çalışmalıyız.

Güzel görme, güzellikler bulma adına çabalarımız olmalı! Değiştiremediğimiz şeyler içinde üzülmemeli ve ruhumuza eziyet etmemeliyiz.

Kader defterinde bizim için uygun görülen hayatı;

Kabul ederek,

Küsmeden, Onunla barışık yaşayarak,

Geçmişe hayıflanmadan,

Yapamadıklarımızı ve keşkelerimizi bir yana bırakarak,

Umudunuzu kaybetmeden,

Mevcut hayattan mutluluğu nasıl sağabilirimin hesabının yaparak,

Hayat yolunun bundan sonraki kısmında güzellikler de, engellerde olabileceğini düşünerek,

Neden ve niçin’lerle boğuşmadan,

Hayattan çok şey beklemeden, beklentilerimizi abartmadan,

Hayatın ellerini bırakmadan (nasıl olsa o bizi bir gün bırakacak acele etme)

Bir kere dünyaya geldiğimizin, bir defa yaşama hakkımızın olduğunun, başka şans tanınmayacağının bilinci ile:

Kabulleneceğiz!

Yaşayacağız!

Güzelleştireceğiz!

Seveceğiz!



Mehmet Orhan Durdu

insirah

teşekkürler,ne olursa olsun Allahtan umudumuzu kesmeyip,hayata tebessüm ederek geçirmeliyiz,elbet bizde bu dünyadan ayrılıcaz.şimdi önemli olan elimizden geleni yapıp bişeyler yapmaktır
Hayat başladığı noktaya, bittiğinde geri döner! Hayatta her şey noktayla başlar, noktayla biter... Sümeyra Denizli

istikamet þehadet

çok beğendim sağolasın her ne olursa olsun sabırlı olmalıyız dünya fani ahiret baki

Günbatımı

 &) Çok güzel, Allah razı olsun...

Alıntı yapılan: İsra - 13 Ekim 2008, 20:06:34
Çoğu zaman herkesin hayattan nefret ettiği anlar olmuştur.

Bazen ölsem de kurtulsam dediğimiz anlar…

İşte böyle bir anda Azrail kapımızı çalsa ve ruhunu almaya geldim dese,

Kaçımız buyur içeri deriz.

:hihi Bir an gözümde canlandırdım da: O an Azrail a.s. gelse, bırakın "buyur" demeyi, neye uğradığımızı şaşırırız herhalde...

Sizlere gerçekten yaşanmış, hem de bir yakınımın komşusunun yaşadığı bir olayı anlatmak istiyorum. Alıntı yaptığım kısımla ilgili:

Bahsettiğim komşunun kayınpederi vefat etmiş. Yatağa yatırıp üzerini örtmüşler beyaz bir örtüyle. Cenaze evine duyan geliyor tabii. Derken rahmetlinin halasının kızı gelmiş. Feryatla odaya girerken "Ah Muarreeem, sen öleceğine keşke ben ölseydim!" demiş. Demiş ve küüüt diye yıkılmış. Ve de ölmüş. (Doktor çağırılmış, maalesef ölmüş.)

Bu defa rahmetli hanımı da başka bir odaya yatırıp üzerini örtmüşler, gelen dede zannediyormuş, yok o hala diyorlarmış falan... Sonra oğulları rahmetli hanımı alıp kendi evlerine götürmüşler. Bu hanımın kızı gelmiş başka şehirden dedenin cenazesi için... O gece cenaze evinde kalmaktan bahsetmiş. (Annesinin ölümünden haberi yok, söyleyemiyorlar...) Cenaze sahipleri de "Yok bu gece burası çok kalabalık, yatacak yer yok" gibi bahaneler sıralıyorlar. Kadın da sonradan annesinin evine giderken lafını etmiş: "Ben taa nerelerden geldim de, beni yatıracak yer bulamadılar" diye... Annesinin evine bir gidiyor, onun cenazesiyle karşılaşıyor...

Yani ilk duyduğumda şaka mı, gerçek mi inanamamıştım. Birinci ağızdan dinlemesem belki de yine de abartılı bulurdum.

Olmayacak şey değil demek ki, ölümü isterken çok çok düşünmek gerekirmiş...

Çok güzel bir yazı, Allah razı olsun...

Dua'sız üşürmüş yürekler!
Sana bir dua eden olsun, senin de bir dua ettiğin...
Bilmezsin hangi kırık gönlün duasıdır karanlıklarını aydınlatan,
Sana ummadık kapılar açan.
Bilmezsin kimin için ettiğin duadır, seni böyle ayakta tutan...


Hz. Mevlana 

İsra

Alıntı YapBahsettiğim komşunun kayınpederi vefat etmiş. Yatağa yatırıp üzerini örtmüşler beyaz bir örtüyle. Cenaze evine duyan geliyor tabii. Derken rahmetlinin halasının kızı gelmiş. Feryatla odaya girerken "Ah Muarreeem, sen öleceğine keşke ben ölseydim!" demiş. Demiş ve küüüt diye yıkılmış. Ve de ölmüş. (Doktor çağırılmış, maalesef ölmüş.)

Biz de iki  ay önce tanıdığımız bir beyin ölüm haberini almıştık 4 gün sonra da hanımının vefat haberini aldık duyunca çok şaşırmıştık.Ama sizin anlattığınız olay daha da şaşırtıcı.Gerçekten insan dualarına ve söylediklerine çok dikkat etmeli.