Yemek öncesi sirkeli salata

Başlatan Tuğra, 16 Şubat 2010, 00:26:14

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Tuğra


Araştırmalar, bilinen bazı doğruları onaylarken, bazılarının da yanlış olduğunu gösteriyor.

Öğünlerimizin ayrılmaz parçası olan ekmek tüketimini ve işlenmiş karbonhidrat tüketimini azaltmanın yanı sıra bunları yemeden önce özellikle öğlen ve akşam yemeklerinden önce zeytinyağlı sirkeli salata tüketmek çok önemli. Zeytinyağı şekerin emilimini azaltırken, sirke kandaki şekerin yükselmesine engel oluyor.

'Yağın tamamen beslenmeden çıkarılmaması' gerektiği yeni bilgilerden en önemlisi. International Hospital Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Tuğrul Okay, kalp hastalarının yağsız beslenmelerine gerek olmadığını söylüyor.

Ancak kalp hastalarının beslenirken günlük kalori limitlerinde kalması ve işlenmiş (rafine) gıdaları az tüketmesi gerekiyor. Kalp hastalarına yıllarca yağdan uzak durmalarının söylendiğine değinen Doç. Dr. Okay, "Bilimsel dergilerde yayınlanan yeni araştırmalar, yağsız beslenmenin iyi bir şey olmadığını gösteriyor.

Çünkü yağ, aynı zamanda karbonhidratın emilimini yavaşlatıyor, karbonhidratın emilimi yavaş olunca kan şekeri de daha yavaş yükseliyor" diyor.

Dr. Okay'a göre, beslenmede sağlıklı yağların tercih edilmesi gerekiyor. "Sıvı yağ ve özellikle zeytinyağı düzenli olarak tüketilmelidir. Zeytinyağının bile rafine edilmemiş şekilde tüketilmesi iyi kolesterolü yükseltmesi ve trigliseridleri düşürmesi açısından rafine zeytinyağına göre daha sağlıklıdır" açıklamasını yapan Dr. Okay, kalp damar sağlığını korumaya yönelik şu bilgileri veriyor:

"Aynı şekilde hem çocukların hem yetişkinlerin rafine karbonhidrat, beyaz ekmek, unlu gıdalar ve tahıl gevrekleri tüketmeleri, içindeki işlenmiş karbonhidrat nedeniyle kan şekerini hızla yükseltiyor. Özellikle mısır gevrekleri ekmekten daha hızlı bir şekilde kan şekerini yükselttiğinden fazla miktarda, sık sık tüketilmemesi gerekiyor.

Yeni Şafak
〰〰〰〰🐠

Gül_Sultan

Peygamberimizinde övgüsüne mazhar olmuş olan sirkenin,

" Antiseptik: Meyve ve sebzelerin elma sirkesi katılmış su ile yıkanması onların mikroplardan arınmasını sağlar. Ayrıca Bakteri ve mikropların barınmaması için mutfak ve banyolarınızda elma sirkeli su kullanmanız önerilir.

" Boğaz ağrısı: Anjin ve streptokok dahil olmak üzere tüm boğaz ağrılarında, 1 bardak suya katılan 1 kahve kaşığı elma sirkesi ile her saat başı yapılacak gargara rahatlatıcı bir çözüm olacaktır.

" Migren: Bir tasın içerisine eşit miktarda su ve elma sirkesi koyup kaynatın. Daha sonra altını kısarak yüzünüzü buhara tuttun. Bu şekilde 3 dakika kadar soluk almanız migren ağrılarının yok olmasını sağlayacaktır.

" Ayaklar: Ayaklarınız için bir leğene ayak bileklerinize kadar ılık su doldurun ve içine yarım şişe elma sirkesi ilave edin. Sabah ve akşam, en az 5 dakika, ayaklarınızı bu su içinde dinlendirin.

" Yorgunluk ve uykusuzluk: 1 litre suya 3 yemek kaşığı elma sirkesi ve bir fincan bal ilave edin. Her gece yatmadan önce 2 yemek kaşığı içeceğiniz bu karışımla uykusuzluğunuzun ve yorgunluğunuzun kaybolduğunu göreceksiniz.

" Kaşıntılar: Böcek ısırmalarına ve kurdeşene bağlı kaşıntılarda, arı sokmalarında ve cilt çatlaklarında sürülecek elma sirkesi rahatsızlığı ve acıyı giderecektir.

" Mide bulantısı: Mide bulantısının ve kusmanın önüne geçmenin yolu; ılık elma sirkesine bir bezi batırıp sonra sıkmak ve bu bezi midemizin üstüne yerleştirmektir. Bez soğudukça ılık bir bez ile işlem yeniden yapılmalı.

" Sivilceler: Sağlıklı bir cilt için banyo suyunuza biraz elma sirkesi ilave edin. Cildinizin yumuşadığını ve parladığını fark edeceksiniz. Sivilceler için, su ile seyreltilmiş elma sirkesiyle yüzünüzü silin ve durulayın. Elma sirkesi akneye neden olan mikropları öldürür.

" Varisler: Varislerin yol açtığı ağrıdan şikayetçiyseniz, sirkeli bir bezi, bacaklarınıza sarın ve 30 dakika bekletin. Otuz dakikalık süreyi bacaklarınızı yukarı kaldırarak geçirin. Bu işlemi sabah ve akşam tekrarlayın.

" Nasırlar: En bilinen yollardan biri bayat ekmeği elma sirkesine batırıp nasırlı bölgenin üzerine koymak ve gece boyunca orada muhafaza etmektir. Sabah kalktığınızda nasırın veya sertliğin kaybolmuş olduğunu göreceksiniz. Bir başka yol ise ılık suyun içine yarım bardak sirke koyup, yarım saat süre ile nasırlı bölgeyi bu suda bekletmek ve daha sonra bir havlu ile kurulayıp ponza taşı ile bölgeyi ovuşturmaktır.

vb. faydaları var.

  Yalnız dışarıda satılan sirkeden ziyade kişinin kendi evinde yaptığı sirke daha sağlıklı. Dışarıda yapılan sirkelerin içine kimyasal maddeler, sirke tadlandırıcıları vs. yani katkı maddeleri katıyorlar. halbuki evde yaptığımız sirke daha keskin ve daha güzel oluyor. Kimilerine göre tek zararı ( ben zarar olarak görmüyorum) evinizde küçük küçük kuşcuklar türüyor, yani sinek sayısı artıyor. Zaten sinek olmadan sirkede olmaz. Sinek onu bir nevi mayalıyor. Hem daha fıtri oluyor, hakkalyakin suretinde test edilmiş, onaylanmıştır. &)) :)

Paylaşım için teşekkürler Tuğra kardeşim. :)
Dünya geçer, İnsan göçer ancak kurtuluş Müttakîlerindir.

Tuğra

Alıntı YapZaten sinek olmadan sirkede olmaz. Sinek onu bir nevi mayalıyor. Hem daha fıtri oluyor,

Sinek mi?  za1)) Bazı doktorlar insanların her türlü mikrop ile haşır neşir olması gerektiğini, bünyenin doğal antikor ürettiğini savunur, ama sineğin taşıdığı mikroplar bunu kapsamıyordur sanırım.
〰〰〰〰🐠

Gül_Sultan

Yok kardeşim merak etmeyin, zaten canabı hak, sirkenin içinde halkediyor sirke sineklerini. Minik minik çok şirinler merak etmeyin. Zaten sirke olduktan sonra hiçbiri piyasada kalmıyor hepsi kayboluyor.

Ne zaman bir sinek muhabbeti olsa hep Hz.Musa'nın sineklerle olan kıssası aklıma geliyor. Ve onlara karşı olan sevgim, muhabbetim her daim katmerleniyor. Diksinmek bir tarafa, muhabbetim artıyor. Çoğu defalar rastlamışızdır, onlar ellerini,yüzlerini, kanatlarını her zaman temizliyorlar, yani bir nevi abdest alıyorlar. Ve gafil insana o lisanı haliyle kalk abdest al, yaradanına şükret diyorlar.: )
Dünya geçer, İnsan göçer ancak kurtuluş Müttakîlerindir.

Tuğra

Canlı bitkilerde sinek oluşumunu duymuştum ama temiz bir sıvıda  oluşması çok ilginç..
〰〰〰〰🐠

Gül_Sultan

Sıvıda oluşmuyor, sirkeyi yaparken elma ya da üzüm ya da alıç artık isteğinize bağlı olarak, bunların çürümüş yerlerini sirke yapacağımız kaba koyuyoruz. İlla çürümesi şart değil sağlam elmadanda olur yalnız onlarında çürümesini bekliyoruz. Zaten burada sirke dediğimiz nimet çürümüş ve bekletilmiş meyvelerin suyudur. Bunları bir kaba doldorduktan sonra eziyoruz, ister dışarıda ezip doldurun, ister kabın içinde ezin. Daha sonra isteğe göre kabın %10'u kadar su ekleriz,ağzını kapatırız. Bunu yaparken kabın ağzını tamamen kapatırsak şarap olur, ağzını bir tülbent ile ya da delikli bir kumaş ile (hava alması için) kapatırsak sirke olur. Yalnız kabı ağzına kadar doldurmayın birazcık boşluk olsun, çünkü gün geçtikçe posa kabarıyor bu seferde dışarıya taşıyor. İşte bundan sonrasında o elmanın ya da üzümün posasında cenabı hakk küçük küçük sinekleri halkediyor. Yani direk olarak sirkenin suyundan çıkmıyorlar. Daha sonra bu sirkeyi süzüyoruz(3-4 ay bekledikten sonra). Suyu ile posasını ayırt ediyoruz. Posasını atıyoruz. Suyu'da bir müddet bekliyor. Bu bekleme ne kadar uzun olursa o kadar kalite ve keskin sirke olur. Ben en az 1 yıl bekletiyorum. Yalnız 1 kaşığı adamın içini yakıyor. v5)) :)
Dünya geçer, İnsan göçer ancak kurtuluş Müttakîlerindir.

Lika

Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim