Efendi Beni İyi Dinle!

Başlatan Mücteba, 14 Şubat 2012, 12:57:13

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mücteba

Efendi Beni İyi Dinle!

EFENDİ, beni iyi dinle!..

Bu işin iyi yürümesi, mükemmel olması, başarıya ulaşması için birçok şartın bir araya gelmesi gerekir.

Bunların BİRİNCİSİ selim akıl, geniş kültür, yeterli miktarda ilim, irfan ve firasettir.

İKİNCİSİ: Yüksek ahlak, fazilet, yüksek karakter ve mürüvvettir.

ÜÇÜNCÜSÜ: Tecrübe ve birikimdir.

DÖRDÜNCÜSÜ: İlahî yardım ve te'yide nâil olmaktır. Dikkat et: Yardım gibi görünen şeyler sakın mekr olmasın...

BEŞİNCİSİ: Bu değer ve kavram ahlakın içindedir ama ben burada müstakil olarak zikr ediyorum, istikamettir, istikamet... İlmi olanlar tefsir, hadîs, İslam ahlakı, irşad, mev'iza kitaplarına baksınlar ve İslam'da istikamet nedir iyi öğrensinler. (Hattatın birine "Ah İstikamet" diye büyük bir levha yazdıracağım...)

ALTINCISI: İlahî yardıma, nasra, te'yide, tevfiqe layık ve müstahik olmak için mutlaka ihlas, sahih niyet gerekir.

YEDİNCİSİ: Resûlün (Salat ve selam olsun ona) Sünnetine uyacaksın ki, onun ruhâniyeti senin üzerinde sâyeban olsun. Her salavat getirdiğinde, ona ulaştırılır ve o da sana selam gönderir. Bundan gafil olma.

SEKİZİNCİSİ: Adalet olmazsa bu "dolâb" doğru dürüst dönmez ve işin seyri ve âkibeti iyi olmaz. Dolab dediğim mekanizmadır, anlamaya çalış.

DOKUZUNCUSU: Bu işler haram yiyerek; haram, kirli, kara, necis, cehennemî gelirler elde edip efsânevî servetler yığarak olmaz. İşe bir ceketle başlayacaksın ve hizmetin sona erdiği zaman bu ceketle (belki onu da kaybetmiş olarak ceketsiz) ayrılacaksın. Ey fâreyân-ı mütekebbirân bunca serveti nasıl buldunuz, nasıl iddihar ve kenz ettiniz.

ONUNCUSU: Hedef, halkın değil, Hâliq'ın rızasını kazanmak olmalıdır.

Bu saydıklarım olmazsa dolab doğru dürüst, iyi bir şekilde dönmez, âblar akmaz ve işin sonu iyi olmaz. Ey gafilan, ey câhilan, ey mağrurlar, ey kibirliler, ey azamet satanlar, ey tafra-füruşlar yazık ki, dünyaya, nefsinize, şeytana aldandınız.

Hem hizmet, hem gulül bir arada yürümez.

Ey sârikan, nereye gidiyorsunuz?

Eyvah ki, bu bâziçede aldandınız, yandınız.

Hem kendinizi, hem bizi yaktınız.

Mevlâ uyara, intibah vere.

Anlayan anlaya, anlamayan anlamaya.

Hû...


Mehmet Şevket EYGİ - 14 Şubat 2012 Salı