Müslüman Müslümana Düşmanlık Etmemeli

Başlatan Mücteba, 02 Şubat 2012, 13:07:47

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mücteba

Müslüman Müslümana Düşmanlık Etmemeli

BİR kısım Müslümanların bir kısım öteki Müslümanlara kurt gibi davrandığı gerçeğini görmemiz gerekiyor.

Teoride Müslümanın Müslümana melek olması lazım ama ne yazık ki realite öyle değil.

Zaten Ümmet birliği, şuuru, teşkilatı kalmamış, bir de bazı İslamî kişilerin ve grupların birbirine amansızca saldırması...

Müslümanlar arasında meşrep, fikir, görüş ayrılıkları olamaz mı? Olur... Lakin bunların düşmanlığa, fitneye fesada, ağız ve kalem savaşına dönüşmemesi gerekir.

Tartışılacak bir konu varsa sükunetle, ilim irfan terbiye dairesinde, ilm-i cedel ve münazara prensiplerine göre müzakere edilmelidir.

Anonim konuşma ve yazılarda edep sınırlarını aşmamak şartıyla bir dereceye kadar ağır konuşulabilir.

"Bunca fakir ve yoksul Müslüman ihtiyaç ve yokluk içinde inlerken, zengin Müslümanların onlara yardım elini uzatmaksızın israf ve lüks içinde yaşamaları vicdansızlıktır, insafsızlıktır, alçaklıktır..." denilebilir.

Lakin isim ve kimlik belirterek ağır konuşmak olmaz.

Bugün, kötü ve çarpık düzeni savunan, ona iyi yahut eskisine göre daha iyi diyen, küfür sisteminin haram rantlarını hortumlayan ve Müslüman geçinen kimseler vardır. Onlar da ağır şekilde tenkit edilebilir ama isim verilmeyerek.

İslam dini, Müslümanların, birbirlerinin gizli günahlarını, ayıplarını, çirkin hallerini tecessüs etmelerine izin vermiyor, "tecessüs" ayetle yasaklanmıştır.

Bazıları kalkmışlar din adına, İslam adına insanların gizli kapaklı ayıp ve günahlarını araştırıyor, bire bin katarak, pireyi deve habbeyi kubbe yaparak onları teşhir ve terzil ediyorlar. Sanki kendilerinin hiç ayıbı ve günahı yokmuş gibi.

Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona) "Bir din kardeşini, onda olan bir ayıpla ayıplayan kişiye, Allahü Teala aynı ayıbı vermeden onun canını almaz" buyurmuşlardır.

Meşreb farklılıkları yüzünden Müslümanların birbirlerini kınamaları çok ayıp ve kötü bir şeydir.

Bir Mevlevî namazını kılıyorsa, meşrebi ve tarikatı Mevleviliktir diye o tenkit edilemez.

Bir tarikat şeyhi Kemalistlik yapıyorsa, hakaret edilmemek şartıyla isim belirtmeyerek edep ve terbiye dairesinde tenkit edilebilir. "Olacak iş değil, hem şeyh geçiniyor, hem de Kemalist..."

Şu dünyada, Peygamberler dışında (aleyhimüsselam) günahsız ve hatâsız insan olmaz. Günahları ve hatâları yıkıcı şekilde değil, yapıcı şekilde tenkit etmek gerekir.

İnsanların gizli ve saklı günah ve ayıplarını araştırmak haramdır.

Açıkta, utanıp arlanmadan, hiç çekinmeden, küstahça işlenen günahları, fitne ve fesat çıkartmamak şartıyla ve mümkün olduğu kadar isim vermeden tenkit etmeliyiz.

Üslubunu ve ifadeni göreyim, senin kim olduğunu söylerim...

Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona) ne kadar büyük ve geniş bir hilm ve afv sahibi idi.

Onun yolundan giden İslam büyükleri, insanların gizli ayıp ve günahlarına karşı karanlık gece gibi olmuşlardır.

Efendimiz Mekke-i Mükerremeyi feth edince intikam aldı mı? Büyük suç işlemiş birkaç kişi dışında kimseyi idam ettirmedi.

Kendi öz vatanımızda esir, zelil, rezil vaziyette yaşıyoruz ve bazımız hâlâ fırkacılık hizipçilik yapıyor, çekişip tepişiyor.

İmana, dine, Şeriata, zaruriyat-ı diniyeye aykırı hareketlerin mutlaka uyarılması, olumlu şekilde tenkit edilmesi gerekir.

Adam hem Müslüman geçiniyor, hem de zamanımızda üç hak ibrahimî din vardır, üçünün mensupları da ehl-i necat ve ehl-i Cennettir diyor. Bu kişinin tenkit edilip uyarılması vaciptir. Böyle bir iddia karşısında susulmaz. Lakin küfür etmeden, ağır hakaretler savurmadan ilim irfan edep terbiye haysiyet dairesinde tenkit ve cerh edilmelidir.

Büyük sayıda insanın çok sevip saydığı şahsiyetlere yapılacak hürmetsiz ve ağır saldırılar Müslümanlar arasında fitne ve fesat çıkmasına sebebiyet verir ki, bu büyük bir suçtur ve vebali büyüktür.


Mehmet Şevket EYGİ - 2 Şubat 2012 Perşembe