Yaz sıcağında düşünün inanılmaz lezzette buz gibi çilekli, kavunlu, vazgeçilmez olan çikolatalı ve vanilyalı bir dondurma. Tüm sıcağı alıverir birdenbire. Giderek içinize yayılan serinlik ve lezzet bir an bile olsa sizi serin deniz sularına götürüverir. Hafif koyu kıvamı, damakta bıraktığı tadı ile sanırım yaz-kış ne zaman olursa olsun dondurmanın yeri hep bir farklı. Kısacası daha çok küçüklerin ilgisini çekse de büyük küçük demeden lezzeti paylaşılmayan bir lezzet.
Dondurmanın ilk üretiminin 3000 yıl kadar öncesine dayanan bir geçmişi var. Dondurmanın batıya getirilmesi üzerine iki rivayet yer almakta.
Bunlardan birine göre batıya dondurma üzerindeki ilk bilgiyi getiren kişinin Marco Polo olduğu söylentiler arasında. Bu gezgin, Uzak Doğu yolculuğundan dönerken, meyve sularından yapılan bir çeşit buz tarifleri getirir. Ancak bildiğimiz dondurmanın yapılması çok daha sonralara rastlar. Bugünkü anlamda dondurmanın ise ilk olarak 1550 yıllarında, İtalya'da yapıldığı sanılmakta.
Bir diğeri ise 3000 yıl kadar önce Çin'de yapıldığı saptanan dondurmanın gezginler vasıtasıyla 13. asırda önce İtalya'ya 1660 yılında İtalyan Procopio Cutelli tarafından Fransa'ya daha sonra da İngiltere'ye yayılmasıyla gelişim gösterir.
Tüm bu bilgiler ışığında dondurmanın yayılımı yine de pek kolay olmamış, ancak 18. yy sonları, ya da 19. yy. başlarında İngiltere'de, Amerika'da kullanılmaya başlanmış. Tuzla buz karışımının doğrudan doğruya buzdan daha alçak bir sıcaklık meydana getirdiği anlaşıldıktan sonra dondurma yapımı oldukça gelişmiş. 19. yüzyılın sonlarından itibaren yaygın bir hal almış.
Dondurma Tüketime Sunuluyor...
Ticari amaçlı ilk dondurma üretimi, Avrupa'da 1785 yılında Londra'da; Amerika'da ise endüstri kolunun kurucusu sayılan Jacops Fussell tarafından 1851'de Baltimor'da yapılmış. Türkiye'de ise dondurma 1900'ün başlarında ilk defa İstanbul ve Kahramanmaraş'da üretilmiştir.
Dondurma üzerinde toplumun eğiliminin nedenini şöyle değerlendirmek mümkün. Önce dondurma tat ve aroma yönünden her çağdaki insanların, hele de çocukların aradıkları ve zevkle yedikleri bir besin.
Dondurma bazı süt ürünleri, örneğin tereyağı gibi sütün tek bir besin maddesini bünyesinde bulunduran bir yiyecek de değil.
Sütün yararlı bütün besin maddeleri, çok kere sütten daha konsantre bir durumda bulunuyor. Yani dondurma, bazı meyveliler hariç, organizmanın her türlü isteklerini karşılayabilen süt gibi çok yönlü bir besin maddesi.
Türkiye'nin genellikle iklimi de dondurma isteklerini arttırmakta. Uzun süren yaz devresindeki sıcak havalar insanların dondurma gibi ferahlatıcı ve serinletici besinlere karşı ilgisini yüksek düzeye çıkarıyor. Ancak günümüzde modern teknolojilerle üretim yapan endüstriyel firmalar arttıkça dondurma sadece yaz aylarında tüketilen bir besin olmamakla beraber kış aylarında da rahatlıkla bulunabilen ve tüketilebilen ürün halini aldı.
Dondurma ve Sağlığımız...
Endüstriyel dondurmalar hepimizin bildiğinin aksine kışın boğaz ağrılarına sebep olmuyor. Bunun da nedeni geçirmiş olduğu kimyasal ve fiziksel evreler sonucu ağza alındığı andan itibaren vücut ısısını alması, içeriğinde bulunan yağlar 28-32°C'de erime özelliği gösteriyor. Böylelikle vücut ısısı olan 37°C'ye geldiğinde dondurma artık ısınmış oluyor. Doktorların bademcik ameliyatlarından sonra dondurma tavsiye etmesi de bir şekilde bunun kanıtı olsa gerek...
(http://www.katsan.com.tr/Resimler/end_09.jpg)
Dondurmanın sağlığımız yönünden de yararlarını gözden uzak tutmamak gerekir. Bilindiği gibi süt ve süt ürünleri çabucak bozulan, çok yararlı niteliğini hızla kaybeden ve kötü şartlar altında sağlığımıza bile zarar verebilecek niteliğe bürünen hassas ürünlerdir. Dondurma bu yönden de güven vermesi gereken bir madde. Dondurma işlenirken konsantre süt pastörize edilmekte, sonra da dondurularak, kalan veya sonradan karışabilen mikroorganizmanın faaliyetlerine set çekilmekte. Mamul maddenin karakteri dolayısı ile soğutma zorunlu olarak yapılmakta ve böylece birçok mikroorganizmanın üremesine fırsat verilmemekte.
Tüm bu özelliklerinin yanında içerik olarak da zengin bir vitamin deposu olarak görebiliriz dondurmayı. Protein, Vitamin A, Vitamin D ve kalsiyum yönünden zengin olan bir gıda maddesi dondurmanın kolay sindirilmesi de önemli bir özelliği.
Dondurma tüketiminde kullanılan teknolojinin son elli yılda hızla gelişmesinden de oldukça etkilenen sektör, 1980'lerin başında modern tesislerin kurulmasıyla el değmeden hazırlanan ambalajlı dondurma ile de Türk dondurma pazarına canlılık getirmiştir. 1990'ların sonlarına doğru gelindiğinde Türk dondurma pazarının çok yol katettiği görülür.
Dondurma Çeşitleri
Bugün dünyada çok çeşitli dondurmalar üretilmektedir. Çeşit sayıları 240'ı bulan dondurmalar daha ziyade bileşimine katılan maddelere, aromalarına ve dondurulma biçimlerine göre ana gruplara ayrılmaktalar.
Günümüzde dünyada en fazla üretilen çeşit "sade dondurma". Bunun dışında çikolata, meyve, fındık fıstık ve ceviz gibi kuruyemişlerle aromalandırılmış dondurmalar, yağı azaltılmış veya tamamen alınmış sütten veya meyve suları ve şekerden işlenmiş dondurmalar, süt yağları yerine bitkisel veya diğer hayvansal yağlardan yararlanarak hazırlanmış dondurmalar, kalp, dolaşım ve şeker hastaları için özel formüllerle işlenmiş (Dietetik ve diabetik) dondurmalar ve hemen tüketilmesi gereken yumuşak dondurmalar da gün geçtikçe daha fazla ilgi görmektedir.
Dondurma çeşitlerinden bahsederken kulaktan kulağa yayılan dondurma tercihlerinin ruhunuza yansımasından da bahsetmeden olmaz sanırım. Her şeyde olduğu gibi dondurma yemenin bir ruh hali olduğunu söyleyenlere göre dondurma çeşitleri; çikolatalı sevenler sadık ve samimi, vanilyalı tercih edenler maceraperest, hız düşkünü ve tüm yeniliklere açık, çilekli sevenler her gördüğünü beğenen biraz maymun iştahlı cinsinden, fıstıklı tercih edenler göründüklerinin aksine içine kapanık biraz da çekingen... Ne kadar doğru, ne kadar yanlış bilemeyiz ama işin içinde bir de karışık dondurma sevenler de var, seçim size kalmış.
Bu kadar dondurma sohbetinden sonra sanırım ilk fırsatta herkes bir külah dondurma ısmarlayacak kendine. Öyleyse alırken tercihinize göre hem kendinizi tanıyın, hem de sağlığınız için dondurmanın yararlarını düşünün deriz. Yazın sıcak nefesinde şimdiden hepinize afiyet olsun...
(http://www.ntvmsnbc.com/news/194183.jpg)
100 gram dondurmanın içerdiği Vitamin ve Mineraller...
Hiçbir gıda maddesi tek başına insanın besin ihtiyacını dengeli bir biçimde karşılayamazken, dondurma beslenme açısından belli bir üstünlüğe sahip. Sütün besin öğelerini sütten daha yoğun bir biçimde içeren dondurma besleyici bir gıda maddesi.
Dondurma içeriğinde gözlerin dostu A ve Bl vitamini, cildi koruyan B2 vitamini, grip düşmanı C vitamini ve moral kaynağı D ve E vitaminleri yer alırken sütten %10 oranında daha fazla protein sağlamakta. Kalsiyum ve magnezyum gibi önemli minerallerin yanısıra fosfor ve protein de içeren dondurma bu özelliğiyle de ideal bir canlandırıcı.
bizden paylastiginiz icin Allah razi olsun
Yahu kardesim öyle güzel anlatmissiniz ki dondurmayi,
Okurken icim üsüdü, neredeyse mausu yiyesim geldi.
Külahinin üsrtüne de, unutmayin camfistigi kondurmayi,
Sizin eliniz,benimde ayagim baglaniversin diyesim geldi.
Selam ve mahabbetle efendim.
DONDURMA ALDATIR, AYRAN AYARLAR
Sıcakların iyice arttığı günlerde biraz olsun serinleyebilmek ve hararetimizi kesmek için ya dondurma yeriz, ya da soğuk bir meşrubat içeriz. Ancak uzmanlar, dondurma ile meşrubatın serinliğinin geçici ve aldatıcı olduğunu, yenildikten ya da içildikten kısa bir süre sonra daha fazla hararet yaptığını belirtiyorlar ve çareyi tuzlu ayranda görüyorlar.
Dondurma ve meşrubatların vücut hararetini yükseltmesinde en büyük sebebin içlerinde bulunan şeker olduğunu kaydeden doktorlar, şunları söylüyor :
«Bilindiği gibi şeker, kalorisi en yüksek besin maddesidir ve yüksek kalorili besin maddeleri vücut hararetini yükseltirler. Dondurma ve meşrubatlarda da bol miktarda şeker vardır. Dondurmada ayrıca, çikolata, fındık, fıstık gibi çok yüksek kalorili besin maddeleri de vardır. Bu sebeple yenilen soğuk bir dondurma başlangıçta insan vücuduna geçici bir serinlik verir. Fakat kısa bir süre sonra içindeki kuv-vetli besin maddeleri dolayısıyla vücut hararetini yükseltir. Dondurmanın verdiği serinlik geçici ve aldatıcıdır. Aynı durum meşrubatlar için de söz konusudur.
Sıcak yaz günlerinin en iyi içeceği tuzlu ayrandır. Tuzlu ayran, terleme sebebiyle vücutta meydana gelen tuz kaybını giderdiği gibi, halsizlik, tansiyon düşüklüğü gibi yaz kırgınlıklarım da önler, vücut hara-retini de yükseltmez. Tabiî bunun da çok soğuk olarak içilmemesine dikkat edilmelidir.»
1987.07.10 Tarihli Fazilet Takvimi
kardesim tesekkürler.
hazır dondurmaların içeriği hakkında bir bilginiz var mı??ben algidada hınzır yağı var diye duymuştum o yüzden yemiyorum...aynı şeyi ülkerin dondurmaları için de söylüyorlar...bu konu hakkında kesin bir bilgisi olan varsa bizi bilgilendirirse sevinirim...
Domatestede hınzır yağı varmış diyorlar. Artık domateste yemiyorum :P
ben ciddi bir şekilde sormuştum ama her nedense ciddiye alınmadım galiba...
Kardeşimiz latife yapmış ben güldüm mesela...Allah da onu güldürsün:)
:lol:
Latifeyide manasız yapmadım aslında. Şunu demek istedim. Kil, galli her şeye itibar etmemek lazım. İnanılmaz söylemler var. Neredeyse tüm gıda ve bisküviler için bir sürü senaryolar yapılıyor. Hiç birini yememek lazım manasına geliyor o zaman. Eğer elimize bu konuda kesin bilgiler ulaşırsa paylaşırız elbette, ama şu ana kadar dondurmalarda sıkıntı arzeden bir durum duymadım, karşılaşmadım.
Emin olduklarınızdan yeyin gari :P
bilgiler için sağolun,emeğinize sağlık :x
Ayran husunda birazda dikkatli olmak gerekiyor.Çok fazla uyku yapıyor.
Hele uykuyu sevmiyorsanız daha fena.Sersem oluyorsunuz.En iyisi akşam yemeklerinde tüketmek.
yurtdışında yaşayan bir tanıdığımız algida marka dondurmaları yemiyo...malum orda neyin neyden yapıldığı bilinmediği için bu konuda bizden daha hassaslar ve bilgililer...ülker hakkında da böyle bir söylenti duymuştum...bunun aslını bilen de yok galiba...bilgisi olanların dikkatine diyeyim bari...
Alıntı yapılan: "hadime"yurtdışında yaşayan bir tanıdığımız algida marka dondurmaları yemiyo...malum orda neyin neyden yapıldığı bilinmediği için bu konuda bizden daha hassaslar ve bilgililer...ülker hakkında da böyle bir söylenti duymuştum...bunun aslını bilen de yok galiba...bilgisi olanların dikkatine diyeyim bari...
Ükeri değilde algidayı duymuştuk.
Algidayı da Ülkeri de burada duyuyorum.Ama bunları esaslıca araştırıp ona göre karar vermek lazım.Çünkü bu tür söylentilerin arkasında çok farklı şeyler olabiliyor.Hatta Panda yı da araştırmak lazım.
Algidayı bizde duymuştuk ama üzerinde fazla durulmadı.Hem sahibiyle hemde ürünle ilgiliydi zannederim.
Ama dediğim gibi üzerinde fazla durulmadı, kesin bir bilgi iletilmediği için unutuldu.
Fatihanında dediği gibi araştırılması lazım.
Yaz geldi, marketler, pastaneler, seyyar dondurmacılar,öncelikle çocuklarımızı hedef alan reklamlarla boyaları ile, tat verici aromaları ile, stabilizerleri ile, emülgatörleri ile dondurmalarını satmaya çalışıyorlar. Gazetelerde haberler “merdiven altı üretilen ve hijyen şartlarına riayet edilmediği için mikroplu olduğu tesbit edilen bu dondurmalardan çocuklarınızı koruyun”. Ya, kelli felli fabrikalarda batı teknolojisi ile üretilen dondurmalar ne kadar sağlıklı ve ne derece güvenli? Bu soruların cevaplarını kimden alacağız?
Tam bir yıl önce 03 Haziranda yayına başlattığımız ve bu güne kadar sizler tarafından 9500 kez ziyaret edilmiş meşrubatlar ve dondurmalar yazımızda kısmen, dondurma üretiminde bizi bekleyen tehlikelerden önemli olanlarını anlatmaya çalışmıştık. Bu yazımızda dondurma ve benzeri ürünler hakkında genel bilgiler verdikten sonra güvenli ve sağlıklı evde dondurma yapımını anlatmaya çalışacağız.
Dondurma ile, cumhuriyet döneminde tanıştık. Dondurma gelinceye kadar Anadoluda yaz aylarının hararetini gidermek için şerbetler içilir ve bazı yerlerde karsanbac adı verilen kar helvaları kaşıklanırdı. Kış boyunca yağan karlar, yüksek yerlerde yaylalarda dağ oyuk ve mağaralarında veya kar depolamak için yapılmış tahta evlerde üzerleri saman gibi maddelerle izole edilerek saklanırdı. Yaz boyunca da bu karlar bloklar halinde kesilerek şehir, kasaba ve köylere arabalarla getirilirdi. Meşrubatçılara ve evlere satış yapılırdı. Büyük büyük bardaklar veya kaseler karlarla doldurulur ve üzerine vişne şerbeti, meyve marmelatları, pekmez gibi tatlılar dökülerek kaşık kaşık yenirdi. Bu güzel ve sağlıklı uygulama bu gün de yer yer Anadolumuzda devam etmektedir. Kar helvası bu sebeple dondurmanın atası sayılabilir. Yeni dünyanın keşfi üzerine günlük hayatın içine şekerin girmesi ile dondurma ön plana çıktı.
Birçok meyve lezzetli dondurmalar vardır ki bunlar süt ve krema ihtiva etmezler. Bunlar meyve şerbetlerinden yapılırlar. Yoğurtan da yapılmış dondurmalar söz konusudur. Türkiye ile adeta özdeşleşmiş bir dondurma vardır ki, bu da Kahramanmaraşın dövme dondurması adı ile anılır. O kadar sert yapısı vardır ki, kasap kancasına asılır ve bıçakla kesilerek servis yapılır. Türk dondurmasını, diğer dondurmalardan ayıran en önemli özelliği kullanılan katkı maddesi olan “sahlep”tir. Bir de “çam sakızı”dır. Salep, yabani orkide bitkisinin yumru köklerinden elde edilir ve değirmende öğütülür. Salep dondurma yapımında kullanıldığı gibi kışın da şeker ve sütle pişirilir ve üzerine tarçın serpilerek simit ve çörek eşliğinde sıcak içecek olarak da tüketilir.Pekçok dertlere de şifa olan bir maddedir. Ancak gerek dondurma yapımı için yazın, gerek salep içeceği için kışın pazardan salep alırken dikkat etmek lazım. Çünkü maalesef sahlebin de sahtesi, yapayı yapılıp hakiki salepmiş gibi satılabiliyor.
Modern soğutma sistemlerinin inkişafından önce dondurma, özel vesileler için ayrılmış lüks bir madde idi. Dondurma yapımı hayli yorucu bir işti. Kış boyunca göllerden ve havuzlardan ticari olarak kesilmiş buzlar, yerin altıdaki mağaralarda veya özel olarak yapılmış ağaç buz evlerde büyük kitleler halinde ve saman gibi saplarla izole edilmiş olarak depo edilirdi. Elle yapma dondurma, sıkıştırılmış buz ve tuzla etrafı sıkıştırılmış büyük bir kabda yapılırdı. Bastırılmış buz ve tuz karışımı ile böylece dondurma olacak içeriğin derecesi düşürülürdü. Dondurma miktarına göre farklı ebatta ağaçtan yapılmış fıçıların ortasına dondurma yapılacak karışımı koyduğumuz ekseriya bakırdan yapıldıktan sonra kalaylanmış silindir şeklindeki kap yerleştirilirdi. Bu kapla ağaç fıçı arasındaki boşluğa da kar veya ufalanmış buz kitleleri aralarına kaya tuzu parçaları serpiştirilerek doldurulurdu. İyi bir soğutma sağlamak için 5kg ufalanmış buza karşılık ½ kg tuz kullanılırdı.
Süt, şeker ve salep karışımının pişirilmiş ve hava sıcaklığına kadar soğutulmuş kitlesi bu kabın içine dökülür ve kapağı kapatılırdı. Bundan sonrası el gücü ile bir sağa, bir sola hareket ettirilerek devam edilirdi. Zaman zaman kapak açılarak kenardan içeriye doğru kitle karıştırılır, hem havanın içeriye girmesi sağlanarak dondurma kıvamı alması sağlanır, hem iç taraftaki kısmının kenardaki ile yer değiştirmesi temin edilirdi. Eskiden dondurma evlerde bu şekilde yapılırdı. Dondurmacılar da evlere bu şekilde servis yapardı.
Teknoloji gelişince buzdolapları ve soğutucu cihazlar piyasaya girdi. Dondurmacılar soğutmalı ve karıştırmalı makinalarda dondurma yapmaya başladılar. Meraklı hanımlar da buz dolaplarının derin dondurucu kısmında damak zevkine uygun dondurma yapmayı denediler.
Az zamanda çok para kazanma hırsını yenemeyen patronlar bu sefer batıdan anahtar teslimi dondurma fabrikalarını kurdurup bütün Türkiye’ye servis yapmaya başladı. Batının teknolojisi ve patenti ile üretim yaptığı için artık içeriklerini dahi açıkça bilemediğimiz katkı maddeli çeşit çeşit, rengarenk dondurma adını taşıyan ürünler bütün marketleri sardı.
Fabrikasyon dondurma üretimi ve kullanılabilen katkı maddeleri:
• Sütyağı(krema) en az %10-%16
• Yağsız süt katı kitlesi( sütte bulunan kazein, peyniraltı suyu proteinleri ve kabonhidrat olarak laktoz içerir) %9-%12
• Tatlandırıcılar( çoğunlukla şeker ve glukoz karışımı) %14-%19
• Stabilizer ve emülgatörler %0.2-%0.6
• Su %55-%64
• Çeşitli aroma ve boya maddeleri
Bugün fabrikasyon üretimde kullanılan Stabilizerler:
1. Keçiboynuzu zamkı veya sakızı( Locust Bean Gum veya Carob Bean Gum) E410:Çoğunlukla Afrika ve Akdeniz iklim şartlarında yetişen keçboynuzu ağacının tohum besidokusundan çıkartılan bitki materyelinin çözülebilir lifleri. Asırlar boyu keçiboynuzu çekirdeği kıymetli madenleri hassas tartmada kullanılmıştır. Karat ve karub kelimeleri benzer kaynaktan çıkmaktadır
2. Guar zamkı veya sakızı E412: Baklagiller familyasından Guar çalı bitkisinin tohumlarının besi dokularından çıkartılmaktadır. Hindistan ve Pakistanda yetişir. Son zamanlarda ABD Teksas’ta da yetiştirilmeye başlanmıştır.
3. Ksantan zamkı veya sakızı E415: Bir polisakkarittir. Et suyu kültür ortamında, Glukozun veya sakarozun Xanthomonas campestris bakterileri ile fermantasyonu sonucunda üretilir.
4. Sodyum alginat E401: Kahverengi esmer deniz yosunundan çıkartılır.
5. Karagenan E407: Kırmızı deniz yosunundan çıkartılır. Kıvam artırıcı.etilen klorohidrin oluşumu sebebi ile yüksek kanserojen,ülser ve zehirlenme riski taşıyor,
6. Agar agar E406: Kırmızı deniz yosunundan çıkartılır.
Stabilizerlerin herbiri farklı özellikler gösterir. İyi sonuç alınabilmesi için bazen iki veya daha fazla çeşit kombine edilerek kullanılır.
7. Jelatin(gelatin) E441: Hayvan kökenli bir proteindir. Eti helal olmayan, ya da kesim usulü helal olmayan hayvanların deri ve kemiklerinden çıkartılan jelatinin kullanılması halinde dondurmanın da haram duruma gelmesi söz konusudur.
Emülgatörler
Dondurma için biraraya getirilen maddelerin homojen karışımını, düzgün yumuşayarak erimesini ve kolay yenmesini sağlamak için kullanılan katkı maddeleridir.
Dondurmanın orijinal emülgatörü yumurta sarısıdır. Ancak bugün kullanılmıyor. Bunun yerine iki farklı katkı maddesi kullanılıyor.
Mono ve di-gliseritler E471: hayvan veya bitki kökenli katı yağ veya sıvı yağların kısmi hidrolizinden elde edilmektedir. Kökeni hayvan olduğu veya kökeni belirtilmediği zaman Müslümanların tüketmekte dikkatli davranmaları gerekmektedir.
Polisorbat 80 E433: Bir yağ asidine bir glukoz alkol(sorbitol) bağından oluşan bir sorbitan esterdir. Kıvam artırıcı.Bitkisel ve hayvani yağ asitlerinden elde edilir. sentetik tatlandırıcı, köpük önleme ajanı ve hamur şartlandırıcı olarak kullanılır. Kökeni hayvan olduğu veya kökeni belirtilmediği zaman Müslümanların tüketmekte dikkatli davranmaları gerekmektedir.
Aroma ve boya katkı maddeleri
Hayvan kökenli olabildikleri gibi yapay aroma esansları yolu ile alkol bulaşması olabiliyor.
Batıda bu yeni teknolojik gelişmeye paralel olarak evler için de elektrikle çalışan soğutma sistemli dondurma mikserleri devreye sokuldu ve isteyen dondurmasını evde yapmak için bu makinalardan satın alabilmektedir. Ülkemizde henüz bu yenilik yaygınlık kazanmamıştır.
Biraz yorucu da olsa evde, sağlıklı, güvenli ve doğal dondurma yapmayı düşünen kardeşlerimize buzdolabının buzluk ya da derin dondurucu bölümünde dondurma yapabileceklerini önerebiliriz.
Bunun için, 1 lt yağlı süt, 200 gr toz şekeri, 5-8 gr doğal salep, istenirse 1gr çam sakızından oluşan karışım ocakta kaynatılır , karıştılır, yeterli kıvamlaşma olunca ocaktan indirilir. Normal oda sıcaklığına kadar soğutulur. Tencere ile derin dondurucuya konur. Zaman zaman dışarıya alınarak bir kaşıkla alt üst edilir, kenarlardan sıyrılır. Bu işleme dondurmanın homojenliğini ve özleşmesini sağlayıncaya kadar devam edilir. Dondurma kıvamı oluşunca da dondurma servise hazır olur.
www.gidaraporu.com
radyo prgramında dinleyciden gelen soru üzerine Dondurma hakkındaki söyleşi..
dinlemek isteyenler için:
DONDURMALARIN DURUMU (http://www.gidaraporu.com/Radyo/15soru5.htm)
Allah razı olsun.Ben de bu soruyu sormuştum ama domasten de şüphe edin diye şakayla karışık bi cevap almşıtım...tekrar teşekkürler...
Aç karnına dondurma yemeyin
Yaz aylarının vazgeçilmezi olan dondurma için uzmanlar, kemiklerin başlıca yapı taşlarından olan kalsiyum ve fosfor yönünden hayli zengin olduğunu söylüyor. Sağlıklı üretilmiş ve sağlıklı koşullarda saklanan dondurmanın bir zararı olmadığını belirten uzmanlar, dondurma yemenin püf noktalarını ise şöyle sıralıyor: Dondurmayı aç karnına yemeyin. Dondurmayı bir anda yutmayın, ağzınızda 3-4 saniye bekletin. Bademcik iltihaplarının tedavi süresinde dondurma yemeyin. Dondurmada; protein, karbonhidrat ve yağın yanı sıra A, B, C, D ve E vitaminleriyle birlikte magnezyum, sodyum, potasyum, demir ve çinko gibi mineraller de bulunuyor. Bir top dondurmada yaklaşık 70 kalori var. Özellikle de formunuzu korumaya özen gösteriyorsanız, günde 100 gramdan fazla tüketmemenizde yarar var. Çocuğunuza iki yaşından itibaren dondurma yedirebilirsiniz; ancak dondurmanın, özellikle küçük çocuklar için oda sıcaklığında olmasına özen gösterin.
Konya Özel Selçuklu Hastanesi Diyetisyeni Mevra Çimili, dondurmanın bazı tatlılara göre besleyici değerinin daha yüksek olduğunu söyledi. Çimili, önemli bir enerji, vitamin ve mineral kaynağı olan dondurmanın yetişkinler ve gelişme çağındaki çocuklar için önemli bir besin deposu olduğunu vurguladı.
Temel maddesi süt olan dondurmada sütün içerdiği tüm kaynakların mevcut olduğunu ifade eden Çimili, dondurmanın kalsiyum, fosfor, protein, riboflavin ve A vitamini içeriğinin yüksek olduğunu dile getirdi. Dondurmanın 100 gramında yaklaşık 148 miligram kalsiyum barındırdığını belirten diyetisyen Mevra Çimili, "Bu oran çocukların kalsiyum ihtiyacının bir kısmını sağlayabilir özelliktedir. Bu sebeple özellikle süt tüketiminin azaldığı yaz aylarında dondurma tüketimi artırılmalıdır." dedi. Çimili, 1 yaşına kadar alerji riski olabilen bebeklerin dondurma tüketimine ise dikkat edilmesi gerektiğini hatırlattı. Dondurmanın güvenilir yerlerden taze olarak satın alınması gerektiğini bildiren Çimili, "Paketinde buzlanma olmamalıdır. Üretim izni olup olmadığına ve son kullanma tarihine bakılması gerekir." uyarısında bulundu.
tesekkürler kardesim tamam yaz boyunca insAllah serinlemek icin birebir :hihi
bu yazıdan dolayı sevdim seni isra kardeşim &) herkese iyi donduma yemeler :hihi
Yaz Ayları Yaklaşırken Vatandaşları Uyaran İzmir Şekerciler ve Pastacılar Odası Başkanı Hamdi Yapıcı, 'Paketlenmiş ya da Açıkta Satılan Hazır Dondurmalar İnsan Sağlığını Tehdit Eder Nitelikte. Gıda Yasasına Uygun Olmayan Sakıncalı Maddeler İçermesinin Yanı Sıra, Ayakkabıcı, Kuyumcu, Emlakçı Gibi Gıda ile Uzaktan Yakından İlgisi Olmayan İşyerlerinde Satılmaları da Ayrı Bir Muamma' dedi. Yaz ayları yaklaşırken vatandaşları uyaran İzmir Şekerciler ve Pastacılar Odası Başkanı Hamdi Yapıcı, 'Paketlenmiş ya da açıkta satılan hazır dondurmalar insan sağlığını tehdit eder nitelikte. Gıda yasasına uygun olmayan sakıncalı maddeler içermesinin yanı sıra, ayakkabıcı, kuyumcu, emlakçı gibi gıda ile uzaktan yakından ilgisi olmayan işyerlerinde satılmaları da ayrı bir muamma' dedi.
Havaların ısınmasıyla dondurma tüketiminin artacağına dikkat çeken Hamdi Yapıcı, gıda sektöründeki başıbozukluklardan yakındı. İsteyen her işletmenin gıda ürünü satamayacağını belirten Yapıcı, 'Gıda üreten veya satan işyerlerinin ruhsat alabilmeleri için hijyenik ortam başta olmak üzere pek çok şartı yerine getirmesi lazım. Bunun dışında dondurma satanların ayrıca bir de dondurma üretebilir-satabilir ruhsatına sahip olması zorunlu. Gıda maddesi üreten ve satan kişilerin bile sağlık karnesi sahibi olması, belirli periyotlarda portör muayenelerini yaptırması gerekiyor. Hal böyle iken, gıda işi ile uğraşmayan pek çok işyerinde hazır dondurma, buz krem satılıyor Tarım İl Müdürlüğü ve belediye yetkililerini göreve davet ediyoruz' dedi.
SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR Buz kremlerin dondurma adı altında satıldığına da dikkat çeken Hamdi Yapıcı, 'Türkiye'de dondurma imalatında kullanılacak maddeler yasalarla belirlenmiştir. Yasaya (Hocam buraya yasının adı, numarasını yazar mısın) göre dondurma imalatında süt, şeker ve salep ana malzeme olarak kullanılmalıdır. Çukulatalı dondurmalarda kakao, meyveli dondurmalarda ise o meyvenin hakiki özünün kullanılması zorunludur. Bunların dışında boya v.b. katkı maddeleri ilave edilmez, gıda yasası tüzüğüne aykırıdır ve toplum sağlığını tehdit eden bir etkendir' dedi.
Tüketicileri dikkatli olmaya davet eden Yapıcı sözlerini şöyle sürdürdü: 'Maalesef bazı paketlenmiş ya da açıkta satılan hazır dondurmalarda sakıncalı maddelerin kullanıldığını tespit ediyoruz. Buz krem adı altında satılan ürünler bunlara en güzel örnek. Süt tozu, boya ve benzer katkı maddeleri ile sağlığı tehdit eden buz kremler reklamlarda ve tezgahlarda dondurma diye sunuluyor, insanlar kandırılıyor' "SEYYARDAN ALMAYIN" Vatandaşlardan seyyar satılan tatlı ve dondurmalara rağbet etmemelerini isteyen Hamdi Yapıcı, 'Her köşe başına rahatça konuşlanan arabaların arkasında, camekanların içinde kayıt dışı yapılan tatlı satışları toplumun sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Vatandaşlarımız ucuz olması nedeniyle bunlara rağbet göstermektedir. Hangi koşullarda üretildikleri belli olmayan toz toprak içinde, sağlıksız koşullarda satılan bu gıda maddelerini almamaları kendi menfaatleri açısından önemlidir. Üstelik bu faaliyet tamamen kayıt dışıdır." dedi.
GıdaClub
Alıntı yapılan: Eşraf - 13 Temmuz 2007, 23:33:50
1987.07.10 Tarihli Fazilet Takvimi
Nerden buldunuz bu tarihli takvim yaprağını yaws. Hep eski takvim yapraklarını merak etmişimdir. Bu kadar eskisini de ummuyordum hani. Biraz konu dışı oldu ama... :)
bencede dondurma güzeldir ben dondurmayı almıyorum ben yapıyorum çoka güzel oluyo buyrun yemeye gelin :sas s4))
demir kardeşim bizde dondurma ve çikolata hakkında uzmanlardan güzel haberler alınca seviniyoruz.Malum herkes tarafından sevilen yiyecekler :mhcp
Davet için teşekkür ederiz istikamet şehadet kardeşim yemiş kadar olduk :)
rica ederim kardeşim :)
haklısın İsra kardeşim :)
Alıntı yapılan: Miftahulkuluub - 15 Temmuz 2007, 17:10:10
Domatestede hınzır yağı varmış diyorlar. Artık domateste yemiyorum :P
Bunu bende yeni duydum ve dehşete kapıldım.Çok sevdiğim halde iki gündür domates tüketemiyorum.Duyduğuma göre çabuk bozulmaması için kabuğunun kalın olmasını temin ediyorlarmış.Bunun içinde (afedersiniz) hı.... gübresi ile yetiştiriyorlarmış.
Bunu çok acil olarak sormamız ve öğrenmemiz lazım !!!...
Antalya Kumluca'da seracılık işi ile ilgilenen tanıdıklarımız var.Bizzat kendim de gördüm.Domates salatalık vs. gibi sebzelerde mutlaka ilaç kullanıyorlar ve bu ilaçların kahir ekseriyeti İsrail menşeili.HEm öyle bir yapmışlar ki domates sert olsun diye için bir ilaç veriyorlar fakat onun ayarını genelde tutturamıyorlar o zamanda domates çatlama yapıyor onu da aynı firma üretiyor.Yani birini kullanıyorsan diğerini de mutlaka alacaksın.
Fakat hınzır gübresi kullanıldığını hiç işitmedim....
Alıntı yapılan: Himmet - 25 Haziran 2008, 17:55:29
Alıntı yapılan: Miftahulkuluub - 15 Temmuz 2007, 17:10:10
Domatestede hınzır yağı varmış diyorlar. Artık domateste yemiyorum :P
Alıntı yapılan: Miftahulkuluub - 16 Temmuz 2007, 06:45:28
Latifeyide manasız yapmadım aslında. Şunu demek istedim. Kil, galli her şeye itibar etmemek lazım. İnanılmaz söylemler var. Neredeyse tüm gıda ve bisküviler için bir sürü senaryolar yapılıyor. Hiç birini yememek lazım manasına geliyor o zaman. Eğer elimize bu konuda kesin bilgiler ulaşırsa paylaşırız elbette, ama şu ana kadar dondurmalarda sıkıntı arzeden bir durum duymadım, karşılaşmadım.
Sanırım domatesteki hınzır bahsi,Miftah kardeşimizin latifesinden ibaret ;)
Alıntı yapılan: fatihan - 25 Haziran 2008, 18:28:51
Antalya Kumluca'da seracılık işi ile ilgilenen tanıdıklarımız var.Bizzat kendim de gördüm.Domates salatalık vs. gibi sebzelerde mutlaka ilaç kullanıyorlar ve bu ilaçların kahir ekseriyeti İsrail menşeili.HEm öyle bir yapmışlar ki domates sert olsun diye için bir ilaç veriyorlar fakat onun ayarını genelde tutturamıyorlar o zamanda domates çatlama yapıyor onu da aynı firma üretiyor.Yani birini kullanıyorsan diğerini de mutlaka alacaksın.
Fakat hınzır gübresi kullanıldığını hiç işitmedim....
Teşekkür ederim cevabınız için.Allah'ım ya herşey beklenir bunlardan.Dünden beri balkonda sebze yetiştirmek mümkünmü? bunun hesabını yapıyorum. e52))
Ben yukarıda yazdığım bilgiyi Ahmet MARANKİ'DEN duydum.Kendisini takip eden arkadaşlara fazla kapılıyorlar diye kızıyordum.Bir dinleyeyim dedim dehşete düştüm.Allah'ım ya öyle şeyler söylüyor ki nefesim kesildi.Bu adem hakkında bilginiz varmı?
Alıntı YapSanırım domatesteki hınzır bahsi,Miftah kardeşimizin latifesinden ibaret
Nasıl bu ayrıntıyı kaçırmışım diye üzülüyordum.Birde diyorum neden kimse üstünde durmamış acaba?Sonradan hatırladım bu latifeyi. :)
konu dondurmadan ,ayrandan ,domatese gelmiş :) bence de ayran güzel ama harareti tam bastırmıyor en iyisi çay içmek gerçekten iyi geliyor biz bir keresinde sıcakta 3 kişi 2 demlik çay içmiktik :)
demir kardeşim çok fazla çay sağlığa zarar aman dikkat:)
saolasın isra kardeşim dikkat ederim ama alışkanlık işte :-) fazilet takviminde şunu okumuştum zekasının açılmasını isteyen günde 6 bardak çay içsin paylaşmak istedim :)
Dondurmada, süte göre 3-4 kat daha fazla yağ olduğu belirtildi.
Selçuk Üniversitesi (SÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihat Akın, pek çok kişinin keyif almak ve serinlemek için yediği dondurmanın, süte göre 3-4 kat daha fazla yağ, yaklaşık yüzde 12-16 daha fazla protein içerdiğini söyledi.
Akın, uzun zamandır üzerinde çalıştığı, 425 sayfadan oluşan, ''Dondurma Bilimi ve Teknolojisi'' isimli kitabının basımının gerçekleştiğini bildirdi.
Dondurmanın tarihçesinden besin değerine, dondurma formüllerinden üretim teknolojisine kadar pek çok konuda kaynak kitap olma özelliği taşıyan eserde, dondurmayla ilgili hemen her ayrıntıya girildiğini ifade eden Akın, kitabın, en son endüstriyel dondurma yapım tekniklerini de içerdiğini belirti.
Buzun çok eski zamanlardan beri sofralarda bulunduğunu, Hz. Süleyman tarafından buzun kullanıldığına dair İncil'de bilgilerin yer aldığını kaydeden Akın, zaman içinde buzun sıvılarda soğutucu olarak kullanılmasının, ''Wate-Ice'' tipi dondurulmuş ürünlerin üretilmesi fikrine öncülük ettiğini anlattı.
Akın, meyve ve meyve sularının karla karıştırılmasıyla elde edilen yiyeceğin ilk kez yüzyıllar önce Çin'de yapıldığının düşünüldüğünü, bu ürünün Avrupa'da 13. yüzyılın sonlarında görüldüğünü, 19. yüzyılın başlarında ise günümüzdeki dondurma benzeri bu ürünün elle çalışan dondurucular kullanılarak üretilip lokantalarda satılmaya başladığını anlattı.
Bir ürünün dondurma olarak sınıflanabilmesi için, içinde en azından yüzde 10 süt yağı, yüzde 20 toplam süt kuru maddesi bulunması, güvenli ve uygun tatlandırıcı içermesi gerektiğini ifade eden Akın, dondurmanın içeriğinde karbonhidratlar, yağlar, proteinler, mineral tuzları ve vitaminlerin yer aldığını söyledi.
-SÜTE GÖRE 3-4 KAT DAHA FAZLA YAĞ VAR-
Dondurmanın, çok önemli besin maddeleri içerdiği için beslenme değeri yüksek bir ürün olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Akın, şunları kaydetti:
''Vücutta ısı ve enerji üreten bir gıdanın bu özelliği, enerji değeri olarak ifade edilebilir. Enerji değeri birimi ise kilokaloridir. Dondurmanın enerji değeri de içinde kullanılan katkıların besin değerine bağlı olarak değişir. Ancak günümüzde ticari olarak üretilen dondurmaların ortalama değerleri göz önünde bulundurulduğunda, dondurmanın besin değeriyle ilgili genel bir değerlendirme yapılabilir. Pek çok kişinin keyif almak ve serinlemek için yediği dondurma, süte göre 3-4 kat daha fazla yağ, yaklaşık yüzde 12-16 daha fazla protein içerir. Dondurma, süte göre 3-4 kat daha fazla karbonhidrat barındırır.''
Akın, dondurmanın, gıdalar içinde enerji açısından çok iyi bir kaynak olduğunu, bu durumun dondurmayı, büyüme çağındaki çocuklar ve kilo almak isteyenler için önemli hale getirdiğini vurguladı.
Aynı nedenlerle, dondurmanın kontrollü olarak tüketilmesinin de önemli yararlar sağladığını belirten Prof. Dr. Akın, dondurmanın, kilo almak ve kilo vermek isteyenlerin günlük diyetlerinde de yer aldığını sözlerine ekledi.
habertürk sitesinden alıntı
Dondurma mı yoğurt mu fazla tüketilmeli sizce?
tabiki yoğurt
ama dondurma da bir o kadar yoğurt kadar faydalı.
Sorum aslında eksik olmuş.Şöyle sadece hazır ürünleri tüketenler için yani yoğurdu da marketten alanlar için yoğurt ve dondurma karşılaştırılması nasıl olur?
içerisinde ki süt olunca haklısınız.tabi doğuda yoğurdu marketten almama lüksümüz var.şüküler olsun
Bildiğim kadarıyla dondurmayıda evde yapanlar var,içeriğine bakarsak şeker vanilya türü şeylerin pek de faydası olmasa gerek....
Tabiki yoğurt...
İçeriğindeki katkı maddlerini göz önüne alırsak hangisi daha az zararlı peki?
Beslenme, fiziksel aktivite, obezite ve sağlık konularında daha geniş kitlelere ulaşabilmeyi sağlamak amacıyla bir web sayfası hazırlayan Sağlık Bakanlığı, beslenmeyle ilgili uzman görüşlerine yer veriyor. 'www.beslenme.saglik.gov.tr' adlı sitede, yaklaşan yaz mevsimi öncesi dondurma tüketimiyle ilgili uyarıda bulunan Bakanlık, yeterli ve dengeli beslenme için her gün tüketilmesi gereken süt ve süt ürünleri grubunda yer alan dondurmanın; protein, karbonhidrat ve yağın yanı sıra A, B, C, D, E vitaminleri, kalsiyum, fosfor, magnezyum, sodyum, potasyum, demir ve çinko gibi mineralleri içerdiğini belirtti. Sitede yeralan açıklamada, dondurmanın temel yapımında sütün yanı sıra şeker, çeşitli meyveler, çikolata, kakao, fındık, fıstık, karamel, glikoz şurubu, bitkisel yağ, süt yağı, sahlep, kıvam vericiler, doğal ve doğala özdeş aromanın da bulunduğu hatırlatıldı.
Dondurmanın her ne kadar besleyici değeri yüksek bir gıda olsa da, sağlıklı koşullarda üretilmemiş veya saklanmamış dondurmaların sağlığı tehdit eder hale gelebildiğinin vurgulandığı açıklamada, "Bu nedenle sağlık koşullarına uygun ortamda üretilen, gerektiği şekilde korunan ve sağlıklı ambalajlarda satışa sunulan dondurmalar ve buzlu içecekler tüketilmeli; bu tür besinler güvenilir olmayan yerlerden satın alınmamalıdır. Dondurma tüketilirken dikkat edilmesi gereken en önemli husus, sağlıklı ve hijyenik şartlarda hazırlanmış olmasıdır. Bunun için de dondurmanın pastörize sütten yapılması ve hijyenik koşullarda üretilmesi çok önemlidir. Süt, mikroorganizmaların üremesi için çok iyi bir ortamdır. Sağlıksız koşullarda üretilen dondurmada bakteriler kolaylıkla üreyebilir ve zevkle yediğimiz dondurma sağlığı bozucu hale gelebilir. Bu nedenle özellikle açıkta satılan dondurmalar ve buzlu içecekler satın alınırken dikkatli olunmalı, güvenilir olmayan yerlerden, sokak satıcılarından dondurma satın alınmamalıdır. Paketlenmiş dondurmalar ve buzlu gıdalarda ise paket üzerindeki etiket okunmalı, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı üretim/ithalat izninin olup olmadığına, son kullanma tarihine dikkat edilmeli, izinsiz ve/veya son kullanma tarihi geçmiş ürünler asla satın alınmamalıdır. Ayrıca bu tür gıdaların servis edildiği soğutucunun yeterli soğuklukta ve çalışıyor durumda olması da göz ardı edilmemelidir" ifadeleri yeraldı.
(CİHAN)
Samsun'da Pekmezli dondurma üretildi...
Çocukların gelişmesi için gerekli olan kalsiyum, demir, magnezyum ve potasyum gibi birçok minerali içeriğinde bulunduran ve yaşlılar için de faydalı olduğu belirtilen pekmezi sevdirmek için pekmezli dondurma üretildiği bildirildi.
(http://www.haber3.com/images/news/267673.jpg)
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Temiz, Yaptığı açıklamada, dondurmanın, çocukların büyüme ve gelişmesinde yararlı bir besin olduğunu söyledi.
Dondurmanın sağlık açısından büyük faydası olduğunu belirten Temiz, bölümün laboratuvarında bir yıllık çalışma sonucunda çocukların severek tüketebilecekleri pekmezli dondurma ürettiklerini bildirdi. Temiz, bir yıllık çalışma süresince dut, üzüm ve kayısı pekmezinden yapılan deneme amaçlı üretimin başarılı olduğunu ifade etti.
Temiz, Türkiye'de özellikle yaz aylarında dondurma tüketiminde büyük artışlar yaşandığını, en fazla dondurmayı çocukların tükettiğine dikkati çekerek, ellerindeki formülü talep eden dondurma üreticilerine verebileceklerini söyledi.
Ailelerin çocuklarına pekmezli dondurma yedirmelerinin çocukların sağlığı ve gelişmesi için büyük yararlar sağlayacağını ifade eden Temiz, şunları kaydetti:
“Dondurma, çocukların büyüme ve gelişmesinde oldukça yararlı bir besindir. Protein açısından dünyanın en kaliteli sütlü tatlısıdır. Böyle bir yararı olan dondurmaya pekmez kattık. İçeriğinde çocukların gelişmesi için gerekli olan kalsiyum, demir, magnezyum ve potasyum gibi birçok minerali bulunduran pekmezi çocukların tüketmesi için dondurma ile birleştirdik.
Ayrıca pekmezdeki bu mineraller çocukların yanı sıra yaşlıların da kemiklerini güçlendirmek için kalsiyum ve protein içeriği bakımından faydalı olacaktır.” Pekmezin iyi bir enerji kaynağı olduğunu da hatırlatan Temiz, “Pekmez ve dondurmanın yapıldığı sütün içeriğindeki protein ve mineraller sağlıklı ve dengeli beslenme için çok önemlidir. Özellikle yaz aylarında daha çok hareket halinde olan çocukların mutlaka tüketmesi gerekir. Pekmezli dondurma başlı başına bir sağlık besinidir” dedi.
Haber3
Yaz aylarında süt içmek istemeyen çocukların dondurmayı rahatlıkla tüketebileceği belirtildi...
Uzmanlar, sıcak günlerde süt içmek istemeyen çocuklara dondurma yedirilmesini önerdi. Dondurmanın ham maddesinin süt içermesi sebebiyle iyi bir besin kaynağı olduğunu belirten Sakarya Vatan Hastanesi Başhekimi Uzman Doktor Dursun Bostancı, yazın çocuklara süt içiminin zorlaştığını söyledi.
Çocukların süt ve süt ürünlerini kış ve yaz mevsiminde mutlaka tüketmeleri gerektiğini kaydeden Bostancı; "Sütte çocukların gelişimi için neredeyse bütün vitaminler bulunuyor. Her mevsim süt ve süt ürünleri tüketilmeli" dedi. Çocukların yazın soğuk yiyecekleri daha çok sevdiğini ifade eden Bostancı şu tavsiyelerde bulundu: "Çocuklar süt içmek istemezler. Ancak dondurmayı çok severler. Zaten dondurmanın ham maddesi süt olduğu için yazın çocuklara dondurma yedirilebilir. Süt içmese bile dondurmadaki süt onlara yeter."
AÇ TÜKETMEYİN
Uzmanlar aç karnına yenen dondurmanın midede üşümeye sebep olduğunu söyledi. Doktor Dursun Bostancı, Dondurmanın ağızda erimeden tortu şeklinde mideye gönderilmemesi gerektiğini söyledi. Bostancı “Özellikle çocukların midesi daha hassas olduğundan bu uyarıların dikkate alınması gerekir. Sağlık açısından hijyenik şartlarda üretilmiş, ambalajlı dondurmalar tercih edilmeli” dedi.
Bugün
Alıntı YapUzmanlar aç karnına yenen dondurmanın midede üşümeye sebep olduğunu söyledi.
Geçen böyle bir teşebbüste bulunduk üşüme midir nedir bilmiyorum ama midemiz allak bullak oldu. e60))
Alıntı yapılan: devran - 22 Nisan 2009, 15:11:32
Dondurma mı yoğurt mu fazla tüketilmeli sizce?
İkiside beyaz ne farkeder ki. Ye gitsin.
Alıntı Yapİkiside beyaz ne farkeder ki. Ye gitsin.
Siz dondurmanın sadece sadelerini tercih ediyorsunuz herhalde.İkisi de beyaz deyince e60))
Alıntı yapılan: Fatihan - 13 Mayıs 2009, 12:34:17
Alıntı Yapİkiside beyaz ne farkeder ki. Ye gitsin.
Siz dondurmanın sadece sadelerini tercih ediyorsunuz herhalde.İkisi de beyaz deyince e60))
herşeyin sadesi
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, yaz mevsiminin vazgeçilmez lezzeti olan dondurmanın insanlara faydası olduğu kadar sağlıklı koşullarda üretilmediğinde zararı da olduğunu belirterek, vatandaşları dondurma tüketirken nelere uymaları gerektiği konusunda uyardı.
Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Sütten bulaşabilen verem, brusella, difteri, ishal, tifo, dizanteri gibi pek çok hastalık, sağlıklı koşullarda üretilmeyen, saklanmayan ve tüketilmeyen dondurmalar aracılığıyla insanlara bulaşabilir'' dedi.
En sağlıklı dondurmanın pastörize süt ve gerçek meyveler kullanılarak yapıldığını belirten Yorulmaz, meyveli, şeker ve yağ içeriği düşük olan, doğal olmayan hiçbir madde içermeyen, hijyenik ortamlarda, el değmeden yapılan ve uygun şartlarda saklanarak hijyenik malzemelerle temiz külah ya da kaplara konularak tüketicilere ulaştırılan dondurmanın sağlıklı olduğunu söyledi.
Her mevsim tüketilebilecek çok faydalı bir besin olan dondurmanın sindirimi kolay, serinletici ve ferahlatıcı etkileri nedeniyle yaz mevsiminin vazgeçilmez bir besini olduğunu anlatan Yorulmaz, şunları kaydetti:
''İçinde süt, şeker, meyveler gibi maddeler nedeniyle, besin değeri oldukça yüksek olan dondurmada, protein, karbonhidrat ve yağ gibi temel besin ögeleri ile birlikte, A, D, E, C ve B grubu vitaminler, aynı zamanda kalsiyum, magnezyum, fosfor, sodyum, potasyum, demir ve çinko mineralleri bulunmaktadır. İçindeki bu vitamin ve mineraller sağlığı korumada, hastalıklara karşı direnci artırmada ve vitamin eksikliğini ortadan kaldırmada çok yararlıdır. Dondurma yazın zayıflama diyetlerinde de zengin vitamin ve mineral içeriği ile son derece faydalı bir besindir.''
Dondurmanın yararları dışında uygun olmayan biçimde hazırlanan ve saklanan dondurmalardaki katkılar ile boya maddeleri dolayısıyla insanlara zararı da olabildiğini belirten Yorulmaz, ''Yapılan çalışmalar, özellikle açıkta satılan dondurmaların pek çoğunun sağlıksız olduğunu göstermektedir. Özellikle nerede hangi şartlarda üretildiği bilinmeyen dondurmalarda; izin verilen katkıların aşırı miktarlarda ya da yasaklanmış katkı maddelerinin kullanılması riski bulunmaktadır. Bazen kıvam artırıcı olarak jelatin, şeker yerine yapay tatlandırıcılar, doğal salep yerine yapay salep, süt yerine süt tozu, meyve yerine meyve boyası ve aromaların katıldığı çalışmalarda gösterilmiştir'' şeklinde konuştu.
Sütten bulaşabilen verem, brusella, difteri, ishal, tifo, dizanteri gibi pek çok hastalığın, sağlıklı koşullarda üretilmeyen, saklanmayan ve tüketilmeyen dondurmalar aracılığıyla da insanlara bulaşabileceği uyarısında bulunan Yorulmaz, özellikle şeker hastaları için hazırlanan dondurmalarda kullanılan yapay tatlandırıcılara bağlı olarak sağlık sorunları ortaya çıkabileceğinden bu tür dondurmaların mümkün olduğunca tüketilmemesinin doğru olacağını ifade etti.
-AMBALAJI BOZUK DONDURMALARA DİKKAT-
Ambalajlı olarak satılan dondurmalardaki şekil bozukluğunun, dondurmanın erimiş ve sonra tekrar donmuş olduğu anlamına geldiğini belirten Yorulmaz, bu durumdaki dondurmada mikropların kolaylıkla ürediğini söyledi.
Külahlara ya da kaplara dondurma koymak amacıyla kullanılan kaşıkların kullanıldıktan sonra genellikle içi su dolu bir kapta bekletildiğini anlatan Yorulmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Kullanım sırasında dış ortamdaki toz ve mikroplarla kirlenen bu kaşıklar aynı zamanda konulduğu kaptaki suyu da kirletmekte ve bu kirlilik daha sonra her kullanıldığında satılan dondurmaya bulaşmaktadır. Bu da insanları gıda zehirlenmesi dahil olmak üzere ciddi biçimde hasta edebilmektedir. Bu kaşık ve konulduğu kaplar ile dondurma külahları, dış ortamdaki kirliliklerden çok iyi korunmalıdır.
Bazı kişiler, çok soğuk ve donmuş besinlere duyarlıdır. Bu tür besinleri yediklerinde boğazlarında yanma, öksürük, nefes almada güçlük, baş ağrısı, burun akıntısı gibi belirtiler gösterebilmektedir. Özellikle solunum sistemine ait hastalıkları ya da duyarlılıkları olan kişiler daha az miktarda ve daha yavaş biçimde dondurma yemelidirler.''
Yorulmaz, dondurmanın diğer tatlıların üzerinde servis edildiğinde yüksek kalorili besinlerin daha fazla tüketilmesini ve böylece şişmanlamayı kolaylaştırdığının unutulmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
AA