Başarı Yolunda Altın Öğütler

Başlatan Lika, 07 Ocak 2008, 08:44:06

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Lika

Peygamber Efendimiz SallAllahu Aleyhi Vesellem bir sahabiye öğüt için şöyle buyurmuştur:
                                      5 şeyden önce 5 şeyi çok iyi değerlendir.           
                                  1. İhtiyarlamadan önce gençliğini!
                                          2. Hastalanmadan önce sağlığını!
                                          3. Meşguliyetten önce boş zamanı!
                                          4. Fakir düşmeden önce zenginliğini!
                                          5. Ölmeden önce hayatını!

Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Lika

HZ. ALİ Efendimiz şöyle buyurmuştur:

Halka karşı daima içinizde sevgi ve nezaket duyguları besleyin.

Hiçbir zaman başarınızın onları azarlayıp sert davranmakta yattığı fikrine kapılmayın.

Müslüman olsun olmasın herkese adil davranın. Müslüman olmayanlar da sizin gibi birer insandır.

Taraf tutmayın, bazı insanları kayırmayın. Bu tür davranışlar sizi zulme ve despotluğa çeker.

Memurlarınızı seçerken zalim yöneticilere hizmet etmemiş, devlete karşı suçlardan ve mazlumlara karşı zulümlerden sorumlu olmamış bulunmalarına dikkat edin.

Doğru dürüst ve nazik kişileri memur olarak seçin, Çıkar ummadan, korkmadan acı gerçekleri söyleyebilenleri tercih edin.

Haksız kazanç ve ahlaksızlıklara düşmemeleri için memurlarınıza yeterince maaş ödeyin.

Memurlarınızın hareketlerini devamlı kontrol edin. Bunun için güvendiğiniz samimi kişilerin istişaresine açık olun.

Mektup ve müracaatlara bizzat kendiniz cevap verin.

Halkın güvenini kazanın ve iyiliğini istediğinize kendilerini inandırın. Yaptığınızla kişiyi minnet altında bırakmayın.

Hiçbir zaman vaadinizden ve sözünüzden dönmeyin. Yapmaya güç yetiremeyeceğiniz işleri de vaat etmeyin.

Esnaf ve tüccarlara dikkat edin, onlara gereken önemi gösterin; fakat ihtikar, karaborsa için mal yığmalarına izin vermeyin.

Tarımla uğraşanlar devletin servet kaynağıdır ve bir servet gibi korunmalıdırlar. Onları titizlikle koruyun.

Öfkeni yen, kendine sahip ol, dilini tut. Öfkeliyken ceza vermekten sakın, cezayı tehir et. Kızgınlığın yatışsın ki, adil kararlar verebilesin..

Yaptığınızı olduğundan çok gösterip övünmeye kalkışmaktan sakının.
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

İsra

Selçuklu Sultanı Alaaddin, şehrin kalesini tamamladığında, Mevlâna'nın babası Sultanü'l–Ulema Muhammed Bahaüddin Veled Hazretleri'nden bitirilen kaleyi görmesini ve bir değerlendirme yapmasını rica eder. Bahaüddin Veled Hazretleri gidip yapılan kaleyi görür ve fikrini şöyle ifade eder:

"Sel felâketlerini, düşman akınlarını önlemek için fevkalade güzel ve muhkem bina edilmiş. Lâkin senin yönetimindeki mazlumların, ezilen insanların dua oklarına karşı herhangi bir tedbir aldın mı?! Çünkü onların dua okları, değil yalnız senin kaleni, yüz binlerce kale burcunu dahi deler geçer ve idaren altındaki memleketini harabeye çevirir.

En iyisi sen, adalet ve iyilikten kale burçları yap. Hayırlı dua orduları oluşturmaya gayret et. Böylesi senin için bu surlardan daha emindir. Zira memleketin, hatta dünyanın güven ve huzuru, bu ordularla sağlanır."

gülçiçek


En iyisi sen, adalet ve iyilikten kale burçları yap. Hayırlı dua orduları oluşturmaya gayret et. Böylesi senin için bu surlardan daha emindir. Zira memleketin, hatta dünyanın güven ve huzuru, bu ordularla sağlanır." gh8)) zs2))
mum  olmak kolay değildir, ışık saçmak için evvela yanmak gerek.

ihvan

Öfkeni yen, kendine sahip ol, dilini tut. Öfkeliyken ceza vermekten sakın, cezayı tehir et. Kızgınlığın yatışsın ki, adil kararlar verebilesin..