Hürrem Sultan'a bir de bu gözle bakın

Başlatan İsra, 21 Ocak 2011, 11:48:47

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

İsra

Hürrem Sultan; hep entrikalarla, oyunlarla anlatılıyor. Oysa o, bunlardan çok hayırlarıyla anılması gereken bir kadın. Bir ömre sığmayacak kadar çok hayratı var. Bulgaris-tan'dan Mekke'ye kadar pek çok şehri, ihtiyacı olan yapılarla süslemiş. Ölmeden bir yıl önce, Peygamber Efendimiz'in (sas) hadis-i şerifine nail olabilmek için Kudüs'te yaptırdığı 'Haseki Sultan İmareti' bunlardan biri sadece.

Tarih, 18 Nisan 1558. Yedi iklime nam salmış Muhteşem Süleyman'ın sarayında yas var. Hükümdarın gözünden bile sakındığı, hası, hasekisi, Hürrem Sultan ebedi âleme intikal etti. Ardında kalanlar ise sadece, daha çok romanlarda, dizilerde bahsedilen cinayetler, entrikalar ve kıskançlıklar... Peki, büyük bir devletin adı en çok bilinen kadın sultanını anlatmaya, bunlar yeterli mi? Günün şartları göz önüne alınmadan yapılan acımasız eleştiriler, Hürrem Sultan'ı hep kötü anlattı, anlatmaya da devam ediyor. Sultan üzerine yapılmış gerçek bir akademik çalışma olmamasına rağmen, Batılı hayalperestler ya da bazı kesimler onun, Kanuni ile geçirdiği 40 yıllık ömürde sadece ihtiraslarını görüyor, hayırseverliğine değinmiyor. Ama, Hürrem Sultan ömrünü, hakkında söylenenleri gölgede bırakacak hayırlarla donatmış. İşte onun unutulan özelliği: 'Hayırseverliği!'

Pek çok şehirde adı yaşıyor!

O, yardımseverliğini saraya geldiği ilk yıllarda gösterir. Cariyeyken aldığı maaşı, "Burada, paraya ihtiyacım olmuyor!" diyerek Mekke'ye göndermek ister. Fakat, cariyelerin bağışta bulunması için azat edilmesi gerekir. O da, Kanuni Sultan Süleyman'a mektup yazarak halini arz eder. Padişah, onu özgür bırakır. Hürrem de, yıllık altı bin altın bağışta bulunur Mekke'ye. Cariyeliğinde yaptığı yardımlar, Haseki Sultan olduktan sonra da, çeşitli şehirlere yaptırdığı cami, imaret, kervansaray gibi hayratlarla devam eder. Eserlerin çoğu da, Mimar Sinan'a yaptırılır.

Bunlardan biri, Ahmet Refik'in, 'Türk Mimarları' kitabında yazdığı Edirne su yolları. Hürrem Sultan, savaş zamanında Kanuni ile kışı geçirdiği, nazarında pek kıymetli olan Edirne'ye, 1539'da Mimar Sinan'a talimat vererek, 20. yüzyıla kadar kullanılacak bir su yolu yaptırmış. Edirne'nin Küçükdöllük köyündeki su yolu kemerleri hâlâ ayakta. İslam Ansiklopedisi'ne göre; Uzunköprü'de de, Haseki Sultan adını taşıyan bir kervansaray ve cami inşa ettirmiş.

Mimar Sinan'ın eserlerinin yazılı olduğu tezkirelere göre, Hürrem Sultan, Mekke ve Medine'ye de kendi adıyla imaret yaptırmış fakat bu yapılar, günümüze ulaşamamış. Bulgaristan'ın, eski adı Cisr-i Mustafa Paşa olan Svilengrad kasabasına da uzanmış Sultan'ın eli. Tezkireler, onun bu kasabaya, Haseki Sultan adını taşıyan cami, imaret ve kervansaray yaptırdığını bildiriyor. İstanbul ve Kudüs ise, Hürrem hakkında anlatılan olumsuz halleri gölgede bırakacak, en önemli yapılara sahip şehirler.



Haseki Hastanesi'ni de o yaptırmış!

Sultan, İstanbul'a 1538'de inşasına başlanan ve 1550'de tamamlanan bir külliye yaptırıyor: Haseki Sultan Külliyesi. Külliye; cami, medrese, sıbyan mektebi, çeşme, imaret ve darüşşifadan oluşuyor. 1551 tarihli vakfiyede, külliyenin ilk yapılan biriminin cami olduğu, medrese ve sıbyan mektebinin bundan bir yıl sonra, darüşşifanın da on iki yıl sonra inşa edildiği bildiriliyor. Cami, bugünkü Haseki Caddesi'nin bir yanında medrese, sıbyan mektebi, imaret ve darüşşifa diğer yanına inşa edilmiş. Caminin hemen karşısında bulunan medrese 1530'da inşa edilmiş klasik bir yapı. Külliye'ye bağlı imaret ise 1550 yılında, Hürrem Sultan'ın isteği üzerine Kanuni tarafından yaptırılıyor. Günümüzde, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak hizmet veren yer ise, adını Hürrem Sultan'ın külliye için yaptırdığı Darüşşifa'dan alıyor. Atıl durumda bekleyen Külliye, şimdi restorasyonda.

Vakıflara gelir için bir hamam!

Sultanahmet Camii ve Ayasofya arasına 1553'te, Mimar Sinan'ın yaptığı çifte hamam Hürrem Sultan'ın İstanbul'daki bir başka hayratı. Burayı, vakıflarına gelir sağlamak amacıyla yaptırıyor. Bugün halen varlığını koruyor ama hamam olarak değil. Kudüs'se, bağrında halen yaşayan son hayratını taşıyor.



Kudüs'teki imarette, ne kadar yemek dağıtıldığının, o dönemlerden kalma çetelesi. Çetelede, imarette günlük 999 yoksula bir tas çorba, bir somun ekmek verildiği yazıyor.

Kudüs'ü bekleyen Osmanlı: Haseki Sultan İmareti

Kudüs, Hürrem Sultan'ın yardımlarını ulaştırdığı son şehir. Ölümünden bir yıl önce, ortamı raporlamaya giden Abdülkerim'in, "Sa'âdetlü sultanım, bu diyarın fukarası çoktur." diye mektup yazması üzerine buraya bir imaret yaptırır. Tarihçi Amy Singer'in, "Osmanlı'da Hayırseverlik Kudüs'te Bir Haseki Sultan İmareti" adlı kitapta anlattığına göre; Hürrem Sultan, Kudüs'e inşa ettirdiği imarete olan hislerini, Peygamber Efendimiz'in (sas), "Bir insan öldüğünde, ameli kesilir. Defter-i a'mâli kapanır. Yalnız sadaka-i cariyesi, ilmi eseri, kendisine dua eden hayırlı bir evladı olan kimsenin defter-i a'mâli kapanmaz." hadis-i şerifiyle anlatır mektuplarda. İmarethane halen varlığını devam ettiriyor. İlk günkü gibi fakirlere yemek dağıtılıyor. Aynı zamanda yetimhane olarak kullanılıyor. El-Vâd ile Akabetü't takiye caddelerinin birleştiği noktada, Via Dolorosa'nın güneyindeki tepeye çıkan yokuşta bulunan imarethanenin vakfiyesi ve ilk dönemlerden kalma yemek kazanları ise Kudüs'te bir müzede sergileniyor.

Sevim Şentürk

mazlum

H.z Allah Sizleden Razı olsun İsra
Bizde  Hürrem Sultan Hakkında araştırma yapıp bir derleme halinde yazmak niyetin'deydik ,
Sitemiz ve İsra senin vesilenle  . Sevim Şentürk Hanım Efendiye. Tşk ler eder sayılar sunarız .

Hayasız'ca o diziyi hazırlayan ve yayınlayan'ları . H.z Allah'a havale ederiz .
Hiç şüpemiz yokki İnşAllah , bu diziyi yayınlayan'ların bu dizide emek sarf edenlerinde ,
Akıbetinide H.z. Allah bize seyret'tireçek İnşAllah .

Bir harf yeter inan, varsa o evde bir insan.

Dost Ararsan Kendine Bak
Dostun Ağlasını Bulursun
Düşman Ararsan Yine Kendine Bak
Düşmanında Ağlasını Bulursun .
vesselam .

insirah

Hayat başladığı noktaya, bittiğinde geri döner! Hayatta her şey noktayla başlar, noktayla biter... Sümeyra Denizli

Bahreyn

bunların hepsini buradan okuduğumda çok şaşırdım gerçekten gösterilenin dışında bir hanımmış peki şehzade mustafa'nın öldürülmesinde bir payı var mıdır? bildiğim kadarıyla kendi oğlunu tahta geçmesi için şehzade mustafa'nın ordunu üzerine geldiğini söyleyerek idamına sebep olmuş diye biliyorum bu doğru mu?
"Yüzünü güneşe çeviren insan gölge görmez."


cennet_nuru

O göremediğin koskoca derya gönlümdür...Gördüğün sahil ise dilim...Kıyılarıma vuran dalgalara şaşırma...!!Onlar aşktan gel-git'im...Beni kendinde,kendimde arama...Ben hem bende hem sende bir gizim...!!Beni Mecnun'dan Leyla'dan sorma...!!Ben sadece MEVLA'dan bir izim ... !!!

gülçiçek

mum  olmak kolay değildir, ışık saçmak için evvela yanmak gerek.

Tuğra

〰〰〰〰🐠

ihvan

şahsiyetsiz dizi gençler üzerinde bayağı olumsuz düşünceler oluşturmuş.öğrenciler içerisinde bunları gözlemliyorum...hele kız öğrenciler.tam birer hürrem sultan düşmalığıyla donanmışlar.hakkında olumsuz.ve çirkin benzetmeler yapan bir çok şahsiyetsiz yazarların kitaplarını daha çok görmem.şaşırtmadı...bundan sonra ne yapılmalı..?Osmanlıyı karalmak gayesiyle yapılan bu şahsiyetsiz dizi karşısında...gönlünü,parasını osmanlı uğrunda harcayabilecek TV lerin.hemen atağa geçerek.yalan söyleyen ve anlatan şahsiyetsizlere gereken cevap verilmelidir...doğudaki olayları konu alan diziler artık sıktı insanları...TARİHİMİZE DÖNELİM............

stratejist76

Bu dizi o zamanın şarlarında yaşamış ve yaptığını o zamanın şartlarında yapmış insanları yanlış tanıtıyor.