Gönderen Konu: Kaza Borcu Olan  (Okunma sayısı 57268 defa)

0 Üye ve 3 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #75 : 05 Şubat 2012, 23:15:38 »

Konuyu kavgaya çevirmeye gerek yok, hepimiz Ehl-i Sünnetiz Elhamdülillah, kaza borcu olan Allah'ü Tealanın ikramlarından istifade etmek istemiyorsa kendi tercihi, ama tercihini başkalarına dayatamaz, sonuçta kaynaklar belli fazla söze hacet yok ayrıca ölümün insanları ne zaman yakalayacağı belli olmayan 3 günlük dünyada hiç bir ikramı kaçırmamak gerek.
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı saglıkcı

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 16
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #76 : 05 Şubat 2012, 23:24:55 »
Konuyu kavgaya çevirmeye gerek yok, hepimiz Ehl-i Sünnetiz Elhamdülillah, kaza borcu olan Allah'ü Tealanın ikramlarından istifade etmek istemiyorsa kendi tercihi, ama tercihini başkalarına dayatamaz, sonuçta kaynaklar belli fazla söze hacet yok ayrıca ölümün insanları ne zaman yakalayacağı belli olmayan 3 günlük dünyada hiç bir ikramı kaçırmamak gerek.
Efendim ben kaza borcu hususunda gelipte,durup dururken bir şey yazmadım.Gezinirken bu forma rast geldim.Gördümki,burda bu bahis var ve bu bahisle ilgili bazı kimseler yazılar yazmışlar ve bazı kimseleri şiddetli bir dille eleştiriyorlar.Yani bir dayatma varsa oda bendeğilim.yazılanları takip etmiş iseniz,dayatmanın kimler tarafından yapıldığını görürsünüz.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #77 : 05 Şubat 2012, 23:58:52 »
Anayasamızın Değişmez Kanunu:

Kanun No: 1-A
Ailemiz ; dini konularda, itikatta tek hak mezhep olan ehl-i sünnet aikdesini benimsemiş olup, buna muhalif yazıların sitede bulunmasını kesinlikle yasaklamıştır!

Kanun No: 1-B
Ehl-i Sünnet müntesipleri içerisinde de farklı cemaatların, meşreplerin, tarikatlerin olduğu bir hakikattir. Forumumuzun temel aldığı görüş; ehli sünnet olup, burada yazılan mesajlar da tüm ehl-i sünnet için genel geçer bilgiler olmalıdır. A cemaatini ilgilendirip diğer ehli sünnet müntesiplerini bağlamayan düşünceler, yazılar kesinlikle siteye yansıtılamaz.

Ehli Sünnete müntesibi bütün gruplara saygımız sonsuzdur. Hatta biz de bir grubun müntesibi olabilir, bir mürşidi kamilin evlatları olmakla iftihar edebiliriz, ancak çok net bir şekilde tecrübe edilmiştir ki özele biraz inildiği zaman tefrikaya neden olunmaktadır. Bizim bağlılığımız sadırlarda olup sadakat satırlarına intikal etmemektedir.




Alıntı
Sünnete uymak fitne değildir, asıl sünneti terk etmek en büyük fitnedir kardeş. Bu yüzden fitneye sebep olmasın diye sünneti terk etmek ilimsizlikten ve samimiyetsizlikten kaynaklanır..Vesselam...
Senin Süleyman efendi cemaatinden olmadığın aşikar.Senin gibiler İbni abidin formda istemediğin kadar.Zaten senin gibileri tanıyor biliyorum.Bu siteye üyü olmaktaki maksadım senin gibilerle tartışmakta değildi.(İbni abidin formda Kaldırın yasağımı orada tartışalım.)BenSüleyman efendi Cemaatini öğrenmeğe çalışıyorum.

Birilerini öğrenmek böyle internetten olmaz ki. Yerleri belli yurdları belli; gidersiniz, istediğiniz soruları sorar, çaylarını çorbalarını içer, maddeten ve manen istifade eder, dönersiniz.

Çevrimdışı saglıkcı

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 16
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #78 : 06 Şubat 2012, 01:50:06 »
Birilerini öğrenmek böyle internetten olmaz ki. Yerleri belli yurdları belli; gidersiniz, istediğiniz soruları sorar, çaylarını çorbalarını içer, maddeten ve manen istifade eder, dönersiniz.

Bak Kardeşim, evet ben Süleyman efendi Yurtlarına gittim caylarını da içtim,çorbalarını da.Hem dahi kendi oğlumu ve Kızımı iki yaz döneminde yatılı yurda da verdim.Fakat böyle bahisler hiç konuşmadım.Gittiğim yurtta İhlas yayınlarının bazılarınıda gördüm.(Süs olsun diye koymuyorlardır herhalde elbet okuyorlardır.Bu da bana güven vermişti.)Hem insanlar yüze yüz görüşürken daha temkinli,dikkatli ve nezaketli oluyor.Form ortamlarında ise kişiler gerçek yüzlerini ortaya koyuyorlar.Yüz yüze söylemeyeçekleri sözleri lafları söylüyorlar.Ayrıca kimin hakkında ne düşünüyorlar bunuda çekinmeden söylüyorlar.Demekki Form ortamları gerçek yüzleri tanımada daha elverişli.
« Son Düzenleme: 06 Şubat 2012, 01:51:45 Gönderen: saglıkcı »

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #79 : 06 Şubat 2012, 03:33:00 »
Birilerini öğrenmek böyle internetten olmaz ki. Yerleri belli yurdları belli; gidersiniz, istediğiniz soruları sorar, çaylarını çorbalarını içer, maddeten ve manen istifade eder, dönersiniz.

Bak Kardeşim, evet ben Süleyman efendi Yurtlarına gittim caylarını da içtim,çorbalarını da.Hem dahi kendi oğlumu ve Kızımı iki yaz döneminde yatılı yurda da verdim.Fakat böyle bahisler hiç konuşmadım.Gittiğim yurtta İhlas yayınlarının bazılarınıda gördüm.(Süs olsun diye koymuyorlardır herhalde elbet okuyorlardır.Bu da bana güven vermişti.)Hem insanlar yüze yüz görüşürken daha temkinli,dikkatli ve nezaketli oluyor.Form ortamlarında ise kişiler gerçek yüzlerini ortaya koyuyorlar.Yüz yüze söylemeyeçekleri sözleri lafları söylüyorlar.Ayrıca kimin hakkında ne düşünüyorlar bunuda çekinmeden söylüyorlar.Demekki Form ortamları gerçek yüzleri tanımada daha elverişli.

Hazreti Allah yâr ve yardımcınız olsun.
İnşAllah hakkınızda hayırlı olana ulaşırsınız.

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #80 : 06 Şubat 2012, 09:46:08 »
Bir mü'min hayatı boyunca sırasıyla şu 3 fiili gerçekleştirmelidir.

1- İtikadını Ehl-i Sünnet Vel Cemâ'at İtikadına uydurmalı,

2- İlmihalini iyice öğrenip uygulamalı,

3- Kamil-i Mükemmil Mürşid olan "Zamanın Hakiki Sahibi"'ni arayıp bulmalı, eteklerine yapışıp ölene kadar bırakmamalıdır.( Hakikisi mi? İstidraç Sahibi Sahtesi mi?)

Çevrimdışı tk1978

  • IZLEMCI
  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 455
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #81 : 06 Şubat 2012, 10:06:33 »
Alıntı
Kitap dagitmak hizmet ise, Harun Yahya-kimilerine göre Mesih, Mehdi, Seyid olan kisi´de dagitmak´da, hemde bedava. Sorarsaniz ona, Ehli Sünnetim diyor. Yer yüzün´de Kitap okumak azaldigi gibi, hele hele bu ülkemiz´de daha´da vahim bir durum´da. Kitap dagitmak yerine hayirli nesiller yetistirmek gerek. Bunu yapanlar az, dogru yapan tek. Peygamberimizin Sünnetleri kurtulusa vesile´dir. Bunu asla unutmamak gerek. Her bir Sünnetin ihyasi, bizi hedefe ulastiracagi gibi, her birakilan sünnet felakete sürükler.
Allahüteala Resulü zisanin Sünnetin´den ayirmasin. Isin uyanikligina kacip, Saatlerce TV karsisin´da oturup, sonra üstüne sünneti birakip kaza yapmaya kalkan, Nefsine uymus olur. Aklinca uyaniklik yapip kurtulusa erecegini sanar. Bakalim Sefeat vakti geldiginde bu uyaniklar hangi uyanikligi yapacaklar, hep beraber görecegiz, er veya gec!
Kitap dagitmak hizmet ise,
Ehli sünnet Alimlerinin kitaplarını dağıtmak elbet en güzel hizmettir.Fakat zatıaliniz doğruyla yanlışı karıştırıp,yanlışı misal göstermiş.Harun yahyanın bozuk kitaplarını emsal göstermeniz ne kadarda yanlış olmuş.
hele hele bu ülkemiz´de daha´da vahim bir durum´da. Kitap dagitmak yerine hayirli nesiller yetistirmek gerek.
Kim sana Müslüman Çocuklarına Karan-ı Kerim öğretmek,Dinlerini doğru olarak öğretmek ve Onların güzel Ahlak sahibi kimseler olarak yetiştirmek haşa yanlıştır,hizmet değildir dedi de bu sözleri ifade ettin.
Peygamberimizin Sünnetleri kurtulusa vesile´dir.
Kim bunun aksini söyledide bunları cevab maksatlı yazdın.Haşa karşındakini sünnet düşmanımı zan ettinizde böyle yazdınız.Halbuki Zannın bir coğu günahtır.

Sizin sikintiniz anlamis degilim. Biri tutacak, Ihlas yayinlarinin methu senasini yapacak(ki bu siz degilsiniz), karsiliginda anlayacagi bir dil ile cevabini alacak. Ancak burda sizi rahatsiz eden konu ne, onu anlamak´da güclük cekmekteyim. Ihlas yayinlarina yapilan elestirimi?
Sizin nasil araya zipladiginiz gibi, forum´da bir sürü ehli sünnete tabi olmayanlar´da dolasmak´da. Bu yüzdendir ki, verilen cevap(siz üstünüze alinirsaniz onu bilemem) umuma acik bir cevap. Üstüne alan alir. Yarasi olan gocunur.
Diger bir konu ise, sizin bir iki ferdin yazdiklari ile, genelleme yapmaniz yanlis. Simdi kalkip ben desem ki, Ihlas yayinlari dolandiricilara ait bir yayin. Burda calisanlarin alayi dolandirici desem, yanlis olur,degilmi? Simdi bir iki tanesi yanlis is yapmis ise, bunlarin vebalini neden bir yayin, bir kurulus ceksin?
Mademki Kurslara gitdiniz, evlatlarinizi oralara vermissiniz az cok anlamis olmaniz lazim gerek. Tabiki insanin bir yere gidisi ve niyet cok ama cok önemli. Ben bir Toplantiya katildigim zaman, kovayi bosaltip o toplantiya katilirim. Cünki orada konusacaklari, yasayacaklarimi daha iyi alip, kiyas yapa bilmek icin. Ama Kova dolu olunca, tasar bir sey almaz. Size önerecegim bir´de bos olarak oraya gidip, kovayi doldurmaniz.
Foruma gelince. Psikolojikmen karsinizdakinin mimiklerini, yapti hal ve hareketleri göremeyip, bir mevzuyu lastik gibi cekmeye basladigin´da(ögrenmekden ziyade, savunma mekanizmasi olusunca)tepki bagzen sert, bagzen yumsak olur, buda kisiye göre degisir. Saglikciyim diyorsunuz, ama Psikolojiden anlamiyorsunuz? Avrupada Saglikcilar az da olsa Psikolojik bölümün´den ana hatlari okutuluyor, Türkiyede degil herhalde?
Karsimda oturumus olsaniz, sizin haliniz´den anlar, tartismayami ögrenmeyemi geldiginizi görür ona göre davranilir. Ama böyle anlasilmiyor.
Biz kendi imamiza bakip, o bize ne verdi ise ona sarilmak gerek. Diger hak Mezheplerdekiler´de kendilerine verilene sarilirlar InsaAllah.
Tartisilacak bir mevzu degil, nitekim Tartismayi Allahüteala´da men etmis´dir. Verilen ve islenilen konular Ehli Sünnetin inceliklerin´den ve buna tabii olanlari baglar
Allah dogru bildigimiz yanlislari anlayip düzeltmeyi bizlere nasip eylesin.

mazhar

  • Ziyaretçi
Ynt: Kaza Borcu Olan
« Yanıtla #82 : 06 Şubat 2012, 10:13:54 »
Alıntı
tartismayami ögrenmeyemi geldiginizi görür ona göre davranilir. Ama böyle anlasilmiyor.


Duanıza AMİN diyorum.

Kardeşimiz eğer öğrenmeye geldiyse yüzlerce konu var.İnşAllah faydalanır,biz de ondan faydalanırız...

mazhar

  • Ziyaretçi
Kaza borcu olan nafile kılamaz mı?
« Yanıtla #83 : 31 Ocak 2013, 08:22:15 »
SORU:

Değerli hocam, Kaza borcu olan nafile kılamaz mı? Açıklarsanız memnun olurum.

CEVAP:
 
Hiçbirimizin "farz"la "nafile"yi birbirine karıştıracak bir yanlışlığımız düşünülemez. O husus zaten basit bir ilmihal bilgisi... Elbette ki farzların yanında nafileler bir "hiç" hükmündedir.

Ancak şunu da unutmamak lazım: Farzların yeri ayrı, nafilelerin yeri ayrıdır. Nitekim Rabbimiz bir hadis-i kudsi'de, "Bi'l-ferâizı necâ abdî minnî, ve bi'n-nevâfili yetekarrabu ileyye"... Bilenler kusura bakmasın, bilmeyenler için mealini arz edeyim: "Kulum, farzlarla benim (azabımdan) kurtulur; nafilelerle de bana yaklaşır"...
Binaenaleyh hiçbirisini öbürü için terk etmek gibi bir lüksümüz olmasa gerek. Bu bir...

İkincisi; bazı nafilelerin üzerinde çok durmamızın sebebi; onların zamanla unutulmuş, terk edilmiş, müminlerin hafızalarından silinmiş ya da küllenmiş olmasından dolayıdır... Yoksa geçmiş asırlardaki gibi, duhâ-evvâbîn-teheccüd, tesbih vs. nafileleri, ibadetlerinin bir parçası haline getirmiş mümin topluluklar olsa bugünün inananları da, böylesine üzerinde durmaya-hatırlatmaya tabii ki gerek kalmazdı... Fakat manzara ortada... O halde düşünün; günümüz şartlarında hangi mümin kendisini tesbih namazının ecrinden-temizliğinden müstağni addedebilir?

Kimse demiyor ki, beş vakit namazınızı ihmal etseniz de mutlaka tesbih namazı kılınız... Yok böyle bir şey. Tabii mümin öncelikle farzları eda edecek; borçlarından, Allah'ın azabından-gadabından kurtulacak... Sonra da nafilelerle Rabb'ine yaklaşacak... Nafileleri bir kenara bırakarak nasıl yaklaşacaksınız Allah Teala'ya?!
Farz olan Ramazan-ı şerif orucundan sonra niçin tutuyoruz Şevval ayının altı gün orucunu..?

***
Mevlam; şerîat-ı garrâ-i Ahmediyye'nin farzlarını da nafilelerini de ihmal etmeden -vüs'ati nisbetinde- tatbik eden, sünnet-i seniyyeye bihakkın ittiba gayreti içerisinde bulunan kulları zümresine cümlemizi ilhak buyursun.

***
 
"...Kaza namazları ile uğraşmak, nafile namazları ile uğraşmaktan daha iyi ve daha önemlidir.

Fakat farz namazların müekked olsun olmasın, sünnetleri bundan müstesnadır. Bu sünnetleri terk ederek bunların yerine kazaya niyet edilmesi daha iyi değildir. Bu sünnetlere niyet edilmesi evladır. Hatta kuşluk ve tesbih namazları gibi, haklarında nakil bulunan nafile namazlar da böyledir. Bunlara da böyle nafile olarak niyet etmek evladır. Çünkü bu sünnetler, farz namazları tamamlar, bunların yerine getirilmesi mümkün değildir. Kaza namazlarının ise, muayyen vakitleri olmadığı için onların her zaman yerine getirilmesi mümkündür.

Bununla beraber namazları kazaya bırakmak günahtır. Bu günahdan mümkün olduğu kadar kurtulmak için sünnetleri feda etmek uygun olmaz. Böyle bir günahı işleyen kimsenin fazla ibadet ederek Allah'ın bağışlamasına sığınması gerekirken, hakkında Peygamber şefaatinin tecelli etmesine vesile olacak bir takım sünnet ve nafileleri terk etmek nasıl uygun olabilir? Hem bir kısım vakit namazlarını kazaya bırakmak, hem de diğer bir kısım vakit namazlarını, kendilerini tamamlayan sünnetlerden ayırmak iki kat kusur olmaz mı? Buna aykırı olan bazı nakiller geçerli değildir. Bunlar kabul edilen fetvaya aykırıdır. Hem sünnetleri, hem de kaza namazlarını kılmaya elverişli vakit bulamadıklarını iddia edenler bulunursa bunlar insaflı bir iddiada bulunmuş sayılmazlar. Boş yere en kıymetli zamanlarını harcayan insanlar, bilmem böyle bir iddiaya nasıl kalkışabilir?..."(Ömer Nasuhi Bilmen; Büyük İslam İlmihali)
halisece.com


*********************************************

Kaza Borcu Olanın Nafile Namaz Kılabileceği

Hanefî mezhebine göre, "Üzerinde kaza namazı bulunan bir kimse nâfile namaz kılamaz" hükmü beş vakit namazın evvelindeki veya sonundaki namazlar ile duhâ, tesbih, tehiyyetü’l-mescid ve evvabin namazları gibi hakkında teşvik edici hadis-i şerifler bulunan nafileler müstesna tutulmuştur. (İbni Abidin, c.1, s.688; Fetava-i Hindiyye, c. 1, s.132)

(Mehmed Emre, Eskişehir, Balıkersir-Bilecik Eski Müftüsü - Günümüz Meselelerine açıklamalı Fetvalar, 2 /162)



--------------------------------------------------------------------------------

Musannıf İsmail Hakkı Bursevî (k.s.) hazretlerinin açıklamalarından kaza namazı olanların asla sünnet ve nafile namaz kılmamalıdır; gibi yanlış bir manası çıkmaz. Zira fıkıh kitaplarımıza göre, kaza borcu olan kişiler, beş vakit namazın sünnetlerini, teheccüd, Duhâ, Evvâbin, tesbih namazı ve mübarek gecelerde kılınan hacet namazlarını ve diğer nafileleri kılabilir.

(Ruhü’-l Beyan Tercümesi C:8 S:296)(İbni Abidin C.1.S.688)
alıntı
« Son Düzenleme: 31 Ocak 2013, 08:26:13 Gönderen: mazhar »