Gönderen Konu: Kur'an-ı Kerimi Okumanın Fazileti [11 Şubat 2008]  (Okunma sayısı 43523 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
Ynt: Kur'an-ı Kerimi Okumanın Fazileti [11 Şubat 2008]
« Yanıtla #30 : 05 Haziran 2016, 00:48:20 »

Mektubat-ı İmam-ı Masum C-2 M- 67;

Malum olsun ki,Kur'an-ı Mecid sayesinde görülen terakki diğer şeylerde çok azdır.Hususiyle uzun okuyarak kılınan namazda (terakki daha çoktur.)

Kur'an, Cenab-ı Kibriya'nın kendisinden hiç ayrılmayan hakiki sıfatıdır.Bu itibarla kamil surette Hakk'a yaklaşmaya sebebtir.

''Kur'an ehli,ehlullahdır'' Hadis-i şerifindeki Ehlullah'dan murad fena ve beka derecelerine mahzar olanlar olsa gerekir.


Çevrimdışı Mücteba

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 9214
  • "En büyük keramet, istikâmet üzere olmaktır..."
“Kur’ân-ı Kerîm’i Öğreniniz, Onu Devamlı Okuyunuz”
« Yanıtla #31 : 12 Haziran 2016, 03:12:08 »
"Euuzü billâahi mineşşeytaanir raciym Bismillâahi'r- rahmâani'r - rahıym"

قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَنْ قَرَأَ حَرْفًا مِنْ كِتَابِ اللهِ فَلَهُ بِهِ حَسَنَةٌ وَالْحَسَنَةُ بِعَشْرِ أَمْثَالِهَا لَا أَقُولُ الم حَرْفٌ وَلَكِنْ أَلِفٌ حَرْفٌ وَلَامٌ حَرْفٌ وَمِيمٌ حَرْفٌ
(ت)


“Kim Allâhü Teâlâ’nın kelâmı (Kur’ân)dan bir harf okursa ona her harfi ne bir hasene (ecir, mükâfat) vardır. Hasenede on misli (sevap) vardır.
Ama şunu bilin ki ben size ‘elif lâm mîm’ bir harftir, demiyorum. Ve lâkin elif bir harftir, lâm bir harftir, mîm bir harftir.”

(Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî)




“Kur’ân-ı Kerîm’i Öğreniniz, Onu Devamlı Okuyunuz”

Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki:

“Kur’ân-ı Kerîm’e inanıp amel ederek okuyan mü’min kıyâmet günü getirilir.
Kur’ân-ı Kerîm şöyle niyâz eder: “Yâ Rabbi, onu giydir.” Ona kerâmet tâcı giydirilir.
Sonra Kur’ân-ı Kerîm: “Yâ Rabbi, artır” der. Kerâmet elbisesi giydirilir.
Sonra Kur’ân-ı Kerîm: “Yâ Rabbi, ondan râzı ol” der, Allâhü Teâlâ ondan râzı olur.
O kişiye: “Oku ve terakkî et, yüksel” denir, okuduğu her bir âyete bir hasene (sevap) verilir.”
(Sünen-i Tirmizî)

“Kim Kur’ân-ı Kerîm’i okur ve onunla amel ederse, kıyâmet gününde ana babasının başına bir tac giydirilir ki onun nûru, dünyâ evlerini aydınlatan güneş evinizin içinde bulunmuş olsa ondan daha parlak ve güzeldir.
-Ana babasına bu ikrâm yapılırsa- ya bu ameli işleyenin mükâfâtı nasıl olur, düşünün!
(Ebû Dâvûd)

“Kim Kur’ân-ı Kerîm’i okur, ezberler, helâlini helâl, harâmını haram olarak kabûl ederse Allâhü Teâlâ onu cennetine koyar, onu âilesinden cehennemlik olduğuna hükmedilmiş on kişiye şefâatçi kılar.” (Sünen-i Tirmizî)

“Kur’ân-ı Kerîm’i öğreniniz, onu devamlı okuyunuz, gece en son ameliniz Kur’ân-ı Kerîm’den -Âyetülkürsî, Kâfirûn Sûresi gibi- âyetler okumak olsun. Muhakkak Kur’ân-ı Kerim, onu öğrenen, gece namazlarında okuyan kimse için her yere güzel kokular saçan misk dolu kese gibidir. Onu öğrenip ezberlediği halde okumayan içinse ağzı ip ile bağlanmış misk kesesi gibidir.” Yani ondan güzel koku çıkmaz. (Sünen-i Tirmizî)

Bir kimse “Yâ Resûlallâh! Hangi ameli Allâhü Teâlâ daha çok sever?” diye sormuştu. Peygamberimiz (s.a.v.) “Konup göçenin ameli!” buyurdu. “Konup göçen ne demektir?” diye sordu. Peygamberimiz (s.a.v.) “Kur’ân’ı başından sonuna kadar okuyan kimsedir ki, ne zaman sonuna kadar okusa, hemen baş tarafına geçip yeniden okumağa başlar.” buyurdu. (Sünen-i Tirmizî)