Gönderen Konu: Mağara Ashabının Kıssası  (Okunma sayısı 3655 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı _313_

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 106
    • http://www.hidayet.forumup.com/
Mağara Ashabının Kıssası
« : 17 Mart 2006, 23:53:38 »

MAĞARA ASHABININ KISSASI

4960 - İbnu Ömer radıyAllahu anhüma anlatıyor:

"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:

"Sizden önce yaşayanlardan üç kişi yola çıktılar. (Akşam olunca)
geceleme ihtiyacı onları bir mağaraya sığındırdı ve içine girdiler. Dağdan
(kayan) bir taş yuvarlanıp, mağaranın ağzını üzerlerine kapadı.

Aralarında:

"sizi bu kayadan, salih amellerinizi şefaatçi kılarak Allah'a yapacağınız
dualar kurtarabilir!" dediler. Bunun üzerine birincisi şöyle dedi:

"Benim yaşlı, ihtiyar iki ebeveynim vardı. Ben onları çok kollar, akşam
olunca onlardan önce ne ailemden ne de hayvanlarımdan hiçbirini
yedirip içirmezdim. Bir gün ağaç arama işi beni uzaklara attı. Eve
döndüğümde ikisi de uyumuştu. Onlar için sütlerini sağdım. Hâla
uyumakta idiler. Onlardan önce aileme ve hayvanlarıma yiyecek
vermeyi uygun bulmadım, onları uyandırmaya da kıyamadım.
Geciktiğim için çocuklar ayaklarımın arasında kıvranıyorlardı. Ben ise süt
kapları elimde, onların uyanmalarını beklliyordum. Derken şafak söktü:

"Ey Allahım! Bunu senin rızan için yaptığımı biliyorsan, bizim yolumuzu
kapayan şu taştan bizi kurtar!"

Taş bir miktar açıldı. Ama çıkacakları kadar değildi.

İkinci şahıs şöyle dedi:

"Ey Allahım! benim bir amca kızım vardı. Onu herkesten çok
seviyordum. Ondan kâm almak istedim. Ama bana yüz vermedi. Fakat
gün geldi kıtlığa uğradı, bana başvurmak zorunda kaldı. Ona, kendisini
bana teslim etmesi mukabilinde yüzyirmi dinar verdim; kabul etti.

Arzuma nail olacağım sırada:

"Allah'ın mührünü, gayr-ı meşru olarak bozman sana haramdır!" dedi.
Ben de ona temasta bulunmaktan kaçındım ve insanlar arasında en çok
sevdiğim kimse olduğu halde onu bıraktım, verdiğim altınları da
terkettim.

Ey Allah'ım, eğer bunları senin rıza-yı şerifin için yapmışsam, bizi bu
sıkıntıdan kurtar."

Kaya biraz daha açıldı. Ancak onlar çıkabilecek kadar açılmadı.

Üçüncü şahıs dedi ki:

"Ey Allahım, ben işçiler çalıştırıyordum. Ücretlerini de derhal veriyordum.
Ancak bir tanesi (bir farak pirinçten ibaret olan) ücretini almadan gitti.
Ben de onun parasını onun adına işletip kâr ettirdim. Öyle ki çok malı
oldu. Derken (yıllar sonra) çıkageldi ve:

"Ey Abdullah! bana olan borcunu öde!" dedi. Ben de:

"Bütün şu gördüğün sığır, davar, deve ve köleler senindir. Git bunları al
götür!" dedim. Adam:

"Ey Abdullah, benimle alay etme!" dedi. Ben tekrar:

"Ben kesinlikle seninle alay etmiyorum. Git hepsini al götür!" diye tekrar
ettim. Adam hepsini aldı götürdü.

"Ey Allahım, eğer bunu senin rızan için yaptıysam, bize şu halden
kurtuluş nasip et!" dedi. Kaya açıldı, çıkıp yollarına devam ettiler."

Buhari, Enbiya 50, Büyü' 98, İcâre 12, Hars 13, Edeb 5; Müslim, Zikr 100, (2743); Ebu Dâvud, Büyû' 29, (3387).
« Son Düzenleme: 08 Eylül 2008, 19:56:56 Gönderen: mystic »

Çevrimdışı GEZGİN

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 353
MAĞARA ASHABININ KISSASI
« Yanıtla #1 : 18 Mart 2006, 07:07:56 »
Allah razı olsun kardeşim...
An oluyor bir garip hisse kapılıyorum...
Ben bu sefil dünyada acep ne arıyorum?'..........

Çevrimdışı _313_

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 106
    • http://www.hidayet.forumup.com/
MAĞARA ASHABININ KISSASI
« Yanıtla #2 : 18 Mart 2006, 12:35:51 »
Amin ecmain,

RABB imiz bize de böyle ihlasli ameller nasib eylesin...