Fotoğrafçılık dünyasının en ilgi çekici dallarından biri olan makro fotoğrafçılık, birçok fotoğrafçının da ilgisini çekmektedir. Peki makro fotoğraflar nasıl çekilir? Teknikleri nelerdir? Bu yazıda hepsini bulabilirsiniz.
Fotoğraf makinenizi birçok farklı fotoğraf tekniği ile kullanabilirsiniz. Bu teknikler arasında hemen herkesin ilgisini çeken teknikler mevcut. Manzara fotoğrafları çekmenin teknikleri ayrıyken, gece fotoğrafları veya spor fotoğrafları çekmenin tekniği ayrıdır.
Normal bir fotoğraf ile makro fotoğrafların bir karşılaştırması
Küçük objelerin dünyasına girmek istiyorsanız da başvurmanız gereken teknikler sizi makro fotoğrafçılığa götürmektedir. Makro fotoğrafçılık çok farklı tekniklerle icra edilebilir. Bunların arasında başlı başına makro lensler varken, çeşitli filtreler aracılığıyla da makro fotoğraflar çekebilirsiniz. Küçük objelerin büyülü dünyasına bir kez girdiniz mi, çıkmak kolay kolay olmayacaktır.
Makro LenslerTekniklere makro lensleri anlatarak başlayalım. Piyasada uygun fiyatlara makro lensler bulunabilir. Bunların odak uzunluğu 50mm'den 180mm'ye kadar genişleyebilir. Farklı markaların farklı modelleri makro fotoğrafçılara hizmet vermektedir. Bu objektifler keskinlikleriyle ünlüdür. Makro objektifleri DSLR kameranıza taktığınızda, odak noktası, objektife çok yakın bir yere odaklanır.
Dolayısıyla normal bir manzara fotoğrafı çeker gibi makro fotoğraf çekemezsiniz. Makro fotoğraf çekebilmek için biraz üstünüzün başınızın toz toprak içinde kalmasına göz yummalısınız. Makine, makro fotoğraflarda objeye çok yakın olacağından makinenin sallanması da bir hayli sizin başınızı ağrıtabilir.
Bunu engelleyebilmek için titreşim engelleyen objektifleri veya titreşim engelleyicisi barındıran bir fotoğraf makinesi tercih etmelisiniz. Objeye yakın olmanızın bir diğer dezavantajı ise, hareketli bir objeyi çekerken, misal bir böceğe yaklaşmışken, makinenin deklanşör sesi veya netleme motorunun sesinden böceğin korkup kaçabilmesidir. Bu da başınızı ağrıtabilir. Bunu engellemek için ise, daha uzun odak uzaklıklarına sahip makro objketifler tercih edilmeli.
Görüntüyü SabitlemekHareketli nesnelerde düşük enstantane (düşük perde hızı) kullanmanızı tavsiye etmiyoruz. Bunun sebebi, düşük enstantanenin daha çok hareketi algılayacağından dolayı, titrek bir fotoğraf elde etmeniz olacaktır. Obje bulanık çıkacak ve makro fotoğrafınız büyük ölçüde başarısız olacaktır. Bunun için de iyi bir ışığa ihtiyaç duyulmaktadır. Zaten börtü böcek çekecekseniz dış mekanda olmanız ve toz toprak içine yatmanız gerektiğini söylemiştik.
Hareketli objeler demişken, objeyle makine arasındaki alan derinliğinden de bahsedelim. Net alan derinliği, siz objeye yaklaştıkça çok azalacaktır. Dolayısıyla çok açık diyaframla (örneğin F/2.8, F/3.5) çalışmanız pek mümkün olmayacaktır.
Fotoğrafın alt kısmındaki bulanıklığa dikkatinizi çekerim.
Alan derinliği küçüldüğü için objenin her yeri net kalmıyor
Zira objenin her tarafı aynı netlikte olmayacaktır. Küçük bir objeyi fotoğraflarken, tüm objenin net olmasını isteyebilirsiniz. Bu en doğal hakkınız. Bu yüzden de nesnenin her tarafını netleyebilmek, yani daha geniş bir alan derinliği kazanabilmek için daha kısık diyaframlar (örneğin F/8, F/11, F/16) kullanmanız gerekecektir.
F/22 gibi değerlere objektif çıkabiliyor olsa bile pek tavsiye etmeyiz zira optik difraksiyon denilen olayla karşılaşabilirsiniz. Bu bahsettiğimiz düşük diyaframlarda çalışmak için de ya çok iyi bir ışığa ya da üçayak ile makro flaşa ihtiyacınız olacaktır.
Ekipman İyiyse, Fotoğraf da İyidirPiyasada pek çok üçayak bulunsa da makro fotoğrafçılık için daha çok, özelleştirilmiş üçayaklar bulunmakta. Bunların orta boruları yatay konuma getirtilebilir. Böylece minimum alçaklığa sahip olunabilir. Bu da bizim objeye daha çok yaklaşmamızı sağlayacaktır.
Bu yüzden bu tarz bir üçayak tercih edilmesi daha faydalı olacaktır. İşinizi çok daha kolaylaştıracak bir diğer aparat da flaş ekipmanlarıdır. Özellikle objektiflerin ön kısımlarına monte edilebilen özel flaşlar, işinizi oldukça kolaylaştıracaktır. Bu flaşlar ihtiyacınız olan ışığı size kazandıracaktır.
Objektif tercih ederken büyütme faktörlerini de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Makro objektif seçerken odak uzunluğundan sonraki en önemli etken, objektifin büyütme faktörüdür. Kimi objektifler 1:2 (0.5x) büyütme oranına sahipken, kimi objektifler ise 5:1 (5x) yani görüntüyü beş kat büyütebiliyor. Bu yüzden objektif seçerken, ihtiyacınız olan büyütme oranını da mutlaka göz önünde bulundurun.
FiltrelerMakro fotoğraf çekmek için illa ki de makro objektif satın almak zorunda değilsiniz. Daha uygun fiyatlı çözüm olarak sizlere standart bir telefoto (100/135-200mm) objektif ve bunların yanında görüntüyü büyütecek olan close-up denilen filtreleri önerebiliriz.
Üçlü set olarak bulunabilen filtreler de oldukça tatmin edici sonuçlar verecektir. Her ne kadar size makro objektifin sunacağı büyütme katsayılarını vermese de sahip olduğunuz standart objektifin daha büyük oranlarda büyütme yapmasını sağlayacaktır.
Bu close-up filtrelere makro filtreler de deniliyor. Bu filtrelerin çalışma mantığını büyüteçlere benzetebilirsiniz. Objektifin minimum netleme mesafesini düşürerek çekeceğiniz objeye daha çok yaklaşmanızı sağlayacak, dolayısıyla avantajlı konuma geçeceksinizdir. Sahip olduğunuz standart objektif çok daha işlevsel hale gelecektir.
Deneysel MakroMakro fotoğrafçılığın belki de en ilgi çekici yöntemlerinden biri de, ters objektif kullanmaktır. Bu, sizi hem maliyetten kurtarır hem de tatmin edici ve enterasan sonuçlar elde etmenizi sağlar. Bu teknik kısaca, sahip olduğunuz 50mm'lik objektifi makinenize takılı olan standart zoom lensin önüne ters bir şekilde tutarak, objenin çok yakınına gidebilmenizi sağlar.
Objektifinizi ters kullanarak oldukça tatmin edici fotoğraflar elde etmek mümkün
Yapması oldukça basittir. Masrafsız olması da büyük bir avantajdır. Bu tür fotoğraflar size oldukça tatmin edici sonuçlar verecektir. Kendi evinizde bile enterasan fotoğraflar elde edebilirsiniz. Örneğin bir LCD ekrana bu yöntemi uygularsanız, LCD ekranın aslında ne kadar farklı olduğunu görebilirsiniz.
LCD ekranların makro fotoğraflarını çekmek bir hayli eğlencelidir.
Bu fotoğrafta LCD ekranların iç dünyasını görebilirsiniz
Yazan: Akhun Aktosun
SDN -
http://shiftdelete.net