Gönderen Konu: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları  (Okunma sayısı 13981 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı helps

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 47
Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« : 13 Kasım 2009, 22:43:45 »

Arif Çevikel ve Sami Hocaoğlu mahlaslarını da kullanan Mustafa İslamoğlu isimli yazar, okuyucularını yanıltıcı görüşler öne sürmektedir.

Aşağıdaki yazılar kendi sitesinden kopyalanmıştır. Gerekli görülen yerlerde cevap verilmiştir.



Konu:Müzik aleti çalmayı öğrenmek zaman israfı mıdır?

Soru:Esselamu Aleykum
Sayın Hocam
Kız kardeşim biraz müziğe meraklı, keman çalmayı öğrenmek istiyor bir keman edineyim, kursa gideyim, öğreneyim diyor. Ben de kendisine öncelikli olarak yapmamız gereken işler varken böyle bir şeyle uğraşmak hem zaman hem para israfı olur diyorum ama üzülüyor. Bu durumda ne yapmamı önerirsiniz sayın hocam? Bir müzik aleti çalmayı öğrenmek zaman israfı mıdır? Kardeşimi nasıl yönlendirmeliyim?Zamanınızı aldım, hakkınızı helal edinAllah yardımcınız olsun..
08/10/2008


M.İslamoğlu;'nun yanıtı: Aziz mümine, mukabil tebrik ve dualarımla. eğer kardeşinizin müziğe kabiliyeti varsa ki bu Allah'ın ikramı sayılır, bu kabiliyet ziyan olmamalı. İki şartla: Ona verilecek bedel ailenin zorunlu geçimi olmamalı, musiki ile uğraşırken farzlarını ihmal etmemeli. vesselam.


Yazarın eklediği, ehli sünnete uygun ve verilmesi gereken Cevap:

İmam-ı Rabbanî rahmetullahi teâlâ aleyh diyor ki:

"Kıymetli ömrü, lüzûmsuz mubâhlara bile harcamamalıdır. Harâm ile geçirmemek, elbette lâzımdır. Tegannî ve şarkı ile meşgûl olmamalı, bunların nefse verecekleri lezzete aldanmamalıdır. Bunlar bal karışdırılmış, şekerle kaplanmış zehrdir." (Mektubat, c.3, m.34)

"Mûsikînin harâm olduğunu bildiren, âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîfler ve fıkıh âlimlerinin yazıları o kadar çokdur ki, saymak güçdür. Tegannînin câiz olduğunu gösteren, mensûh bir hadîs veyâ bir fetvâ görülürse, ehemmiyyet vermemelidir. Çünki hiçbir âlim, hiçbir zamanda, tegannînin mubâh olduğuna fetvâ vermemiş, raks [dans] etmeğe izin verilmemişdir. İmâm-ı Zıyâeddîn-i Şâmî "rahmetullahi aleyh", Mültekıt adındaki kitâbında böyle bildirmekdedir." (Mektubat, c.1, m. 266)



***
Bilerek terkedilen namazın kazası

  Hocam araya kendi küçük anlamı büyük bir sorum var. Bile bile ve
şartları müsaitken bırakılan "namazın" kazası olur mu? İnsanlar sonra kılarım diye namazı terkediyor (rahmetli babam gibi). Kılınması için sunulan kolaylıklar ve hassasiyetler bana "bile bile bırakıldığı zaman kazası olamaz" izlenimi uyandırıyor.
Sizin görüşünüz bizim için çok önemli .Sonsuz hürmetlerimi sunarım.

İslamoğlunun cevabı:
Evet, İmam İbn Teymiyye, hocası İbnu'l-Cevzi, büyük talebesi ibn Kayyım el-Cevziyye "Bile bile terkedilen namazın kazası olmaz" demişler. Buna da Peygamberimizin hayatında böyle bir örnek yok. Onun yaptığı kazalar ya Hendek gününde olduğu gibi cihadın namazın önüne geçip efraz olduğu için kılamadı namazların kazası; ya da iki kez gerçekleştiği gibi uyuya kalındığı için geçirilen sabah namazının kazası...
İmdi:
1. Efendimiz el-İslam yecibbu ma kableha (İslam kendisinden öncesini siler, süpürür, temizler) buyurur. Eğer bir insan kendini namaz kılmadığı yıllarında mümin ve müslüman olarak görmüyorsa, ona kaza gerekmez. Bu hadis gereği.
2. Ama müslüman olarak görüyor ve namaz kılmamışsa gerekir. Günümüzde sokaktaki müslümanın namazı "kasten" değil "ihmallikten" terk ettiği kanaatindeyim. Bu "bile bile"nin ölçüleri nedir, ihmallikle kastı ayıran sınır nedir, ihmallikle kasıt bir tutulur mu? bu soruların cevapları yok. Benim görüşüm ihmallikle terkedilen namaz kaza edilmelidir. Kesinlikle...


Evet, İmam İbn Teymiyye, hocası İbnu'l-Cevzi, büyük talebesi ibn Kayyım el-Cevziyye "Bile bile terkedilen namazın kazası olmaz" demişler.

;Doğru Cevap:

Kaza namazları ile ilgili bir soruya cevap verirken sarfettiği bu sözler, Mustafa İslamoğlu'nun yücelterek bahsettiği İbni Teymiyye'yi ve İbni Kayyım'ı aslında yeterince okumadığını, tanımadığını göstermektedir. Çünkü İbnu'l-Cevzî, h. 508'de doğmuş, h. 597'de vefat etmiştir. Ebül-ferec ibni Cevzî adı ile meşhurdur. İbni Teymiyye ise h. 661 (m. 1263) de doğmuş, 728 (m. 1328) de ölmüştür. Yani, İbni Cevzî vefat ettiğinde, İbni Teymiyye henüz doğmamıştı bile!

***




Adet halindeyken oruç tutabilir miyim, dinen bir sakıncası var mıdır?
03/03/2007

İslamoğlu'nun cevabı:Bu Hz. Aişe'nin kendi yaklaşımını aktardığı bir hadise dayanılarak tüm imamlarımız tarafından bir ruhsat olarak değil sanki bir yasak olarak değerlendirildi. Allah’u alem bizim konuyu Kur'an ekseninde yeniden tarayarak vardığımız sonuç o ki, vahye göre hayız "ezen" yani "rahatsızlıktır".Hasta bir kimsenin orucunu isterse erteleyebileceği ve gününe gün kaza edeceği, istemezse ertelemeyeceği hükmü ise Bakara 184'ün açık hükmüdür. Bu sorunuzun cevabını ben değil Kur'an böyle vermiştir. Ona sorup cevabını aldınız.

Doğru Cevap:

Hadis ve Şâfi'î fıkıh alimi İmam-ı Şa'rânî (vefatı m. 1565) rahimehullah diyor ki:

"Dört imam, hayız ve nifas halinde olana oruç tutmanın haram olduğunda, tutarlarsa sahih olmayıp, kaza etmelerinin lazım geldiğinde ittifak etmişlerdir." (Mizan-ül Kübra (Dört Hak Mezhebin Büyük Fıkıh Kitabı), Berekat Yayınevi, İst., 1980, s. 390)

Şimdi, İslamoğlu'nun şurada söylediklerine bir bakınız. Bunlardan anlaşılan:

1. Tüm imamlar yanılmış(mış),

2. Kendisi konuyu "Kur'an ekseninde" yeniden değerlendirmiş,

3. Kendisi, Kur'an-ı kerime uygun cevap vermiş(miş),

4. Haşa, tüm imamlar ve hatta Hazret-i Âişe validemiz radıyAllahü anhâ Kur'an-ı kerimi doğru anlamamışlar, doğrusunu İslamoğlu anlamış!

Bunlar aklı başında bir insanın söyleyeceği şeyler değildir.

***

Mustafa İslamoğlu'nun 6/07/2007 Bir parti ve üç hak edilmemişlik makalesinde şu edeb dışı ifadeleri görüyoruz:



AK Parti’nin önümüzdeki seçimde kazanacağı seçim zaferinde aslan payına sahip olan dindar kitleler AK Parti’yi “Hubbu Ali” yüzünden değil “buğzu Muaviye” yüzünden desteklemiş olacak. Yani partinin politikalarına muhabbet besledikleri için değil, milli irade hırsızı azgın azınlığın tahakkümüne buğzettikleri için destekleyecekler.

Doğru Cevap:

Burada, Hazret-i Muaviye'ye (radıyAllahü anh) buğzetmek ile, "milli irade hırsızı azgın azınlığın tahakkümüne" buğzetmek arasında yaptığı benzetme akıl sahiplerinin gözünden kaçmamaktadır.

İmam-ı Kurtubî (rahime-hullahü teâlâ) derki: "Ashab arasında birçok muhalefet ve muharebeler olmuştur. Bununla beraber hiç biri diğerinin nifakına hükmetmemiştir. Onların bu husustaki hâlleri, ahkâm babında müctehidlerin hâlleri gibidir. Ya hepsi hakka isabet etmiştir denilir, yahut isabet eden bir tanesidir. Fakat hata eden mazur olur. Çünkü o reyine ve zannına göre muhataptır. İşte bunlardan birine meâzAllah bir şeyden dolayı buğzeden kimse âsî olur; tevbe etmesi gerekir." (Bkz: A. Davudoğlu, Sahih-i Müslim Tercüme ve Şerhi, Sönmez Yayınevi, 1983; c.1, Bab:33, s.345)

Allâme İbni Hacer el-Heytemî (rahime-hullahü teâlâ) diyor ki: Hadis ravisi Müslim'in en yüce şeyhlerinden, asrının imamı olan Ebu Züra er-Razi demiş ki: "Birisi, Resulullah'ın (aleyhisselam) eshabından birisini noksanlıkla ayıplarsa, gerçekten o kimsenin zındık olduğunu bil. Çünkü Resulullahın (aleyhisselam) peygamberliği doğrudur. Kur'an-ı kerim de doğru bir kitapdır ve Peygamber'in (aleyhisselam) getirdiği din de hakdır. Bunların hepsinin hak, doğru oldukları itikadı bize sahabeden gelmiştir. Onları (sahabeleri) cerh eden, ayıplayan kimse, ancak Allah'ın kitabını, Resulü'nün sünnetini iptal etmek ister. Öyle ise cerh edilmek o kimseye daha yakışır ve zındıklık, sapıklık, yalan söylemek, fasıklık nitelikleriyle nitelenmeye o kimse herkesden daha layıktır." (Es-Savâiku'l-Muhrika, Bedir Yayınevi, İst., 1990, s. 452)

Hazırlayan: Murat Yazıcı

« Son Düzenleme: 15 Kasım 2009, 21:51:48 Gönderen: duha »
Fani dünyada kendini hiç edersen, hep olursun.

-Hz. Mevlana-

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #1 : 26 Aralık 2009, 15:33:36 »
Teşekkürler.
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı İsra

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 7482
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #2 : 23 Mart 2010, 04:19:27 »
Allahu teala bütün müslümanları böyle itikadı bozuk olan insanlardan korusun

Çevrimdışı ihvan

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 2399
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #3 : 23 Mart 2010, 09:30:28 »
Allahu teala bütün müslümanları böyle itikadı bozuk olan insanlardan korusun.şerlerinden muhafaza eylesin.

Çevrimdışı Buğulu Ay

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 237
  • varlığınıza şükretmeyenleri yokluğunuzla cezalndrn
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #4 : 23 Mart 2010, 17:56:39 »
aminnnn
BENİM DOĞRU SÖYLEMEM, BANA DOST BIRAKMADI. (Hz. Ömer r.a.)

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

الله هو ا لو لي

Çevrimdışı duha

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 5144
  • ѕησωƒℓαкє
söz Hayâtî'dir; İnanç taşıyoruz.....

[/center]

Çevrimdışı davudi

  • Yeni üye
  • *
  • İleti: 1
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #6 : 10 Haziran 2010, 17:19:05 »
İslamoğlu'nun kimseyi saptırdığı yok. Allah akıl vermiş, elindeki elmada kurt varsa kurdu atarsın, temizlersin, elmayı yersin.Elma yemeyi bilmiyorsanız yemesini öğrenirsiniz. Allah aklı niye vermiş insana kullanamıyacaksa eğer! Ona buna çamur atmak marifet midir? Bir insanın eğrisi de olabilir, doğrusu da. Eğriyi doğruyu öğrenirsin, bilgiyi süzersin. doğrusunu alırsın. Biliyorsan eğer şu yanlış dersin. İnsanlar işi gücü bırakıyor, ellerinde damga falan şöyle, filan böyle.... Müslümanlık bumudur?....

Çevrimdışı azizistanbul

  • yazar
  • ****
  • İleti: 677
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #7 : 10 Haziran 2010, 18:47:44 »
bir alimi okuyan insan bilgi öğrenmek için okur.  onun bilgisinin çürüklerini ayırmak için okumaz.
جُلُوسُكَ سَاعَةً عِنْدَ حَلَقَةٍ يَذْكُرُونَ اللهَ خَيْرٌ مِنْ عِبَادَةِ اَلْفِ سَنَةٍ

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #8 : 10 Haziran 2010, 21:11:50 »
bir alimi okuyan insan bilgi öğrenmek için okur.  onun bilgisinin çürüklerini ayırmak için okumaz.

Aklı fikri olanda çürük olanları değil %100 sağlam olanları tercih eder! Ve elmayı gönül rahatlığı ile gözü kapalı yer..  s4))
〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #9 : 11 Haziran 2010, 00:52:46 »
İslamoğlu'nun kimseyi saptırdığı yok. Allah akıl vermiş, elindeki elmada kurt varsa kurdu atarsın, temizlersin, elmayı yersin.Elma yemeyi bilmiyorsanız yemesini öğrenirsiniz. Allah aklı niye vermiş insana kullanamıyacaksa eğer! Ona buna çamur atmak marifet midir? Bir insanın eğrisi de olabilir, doğrusu da. Eğriyi doğruyu öğrenirsin, bilgiyi süzersin. doğrusunu alırsın. Biliyorsan eğer şu yanlış dersin. İnsanlar işi gücü bırakıyor, ellerinde damga falan şöyle, filan böyle.... Müslümanlık bumudur?....

Müslüman, müslüman kardeşini uçuruma sürükleyenleri onlara bildirmek, uyarmakla yükümlüdür. Eğer ortada itikadı boyutta ciddi uçuruma sürükleyen bir durum varsa uyarmakla yükümlüdür müslüman ve asıl müslümanlık da budur.

Bir elmadan kurdu da ayırabilecek bilgi ve potansiyele sahib olmak da ayrı bir uzmanlık gerektirir. Yoksa kurdu ayırayım derken, hepten zehirlene de bilirsin. Cerbeze dediğimiz derecedeki zekaya sahib insanlardan uzak durmak gerekir ki; ehli irfan insanlar da bunu bilir. Ehli sünnet akidesini savunan, bu yolda hizmet eden nice ilim ehli varken, neden çürük elmalardan kurtları ayırmakla zaman kaybetsin insanlar? Ayrıca kurdu elmadan ayırma ehliyetini elde etmek bu kadar kolay mı?

Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı azizistanbul

  • yazar
  • ****
  • İleti: 677
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #10 : 11 Haziran 2010, 01:07:35 »
İslamoğlu'nun kimseyi saptırdığı yok. Allah akıl vermiş, elindeki elmada kurt varsa kurdu atarsın, temizlersin, elmayı yersin.Elma yemeyi bilmiyorsanız yemesini öğrenirsiniz. Allah aklı niye vermiş insana kullanamıyacaksa eğer! Ona buna çamur atmak marifet midir? Bir insanın eğrisi de olabilir, doğrusu da. Eğriyi doğruyu öğrenirsin, bilgiyi süzersin. doğrusunu alırsın. Biliyorsan eğer şu yanlış dersin. İnsanlar işi gücü bırakıyor, ellerinde damga falan şöyle, filan böyle.... Müslümanlık bumudur?....


kıymetli kardeşim müslümanlık bu mudur ? ifadeniz hafif bir ifade olmuş.

buradaki tüm insanlar islami anlamda birşeyler yapabilmek adına yazı yazıyorlar.


ayrıca siz bir çoban olsaydınız mayınlı bir arazide mi koyunlarınızı otlatırdınız yoksa mayınsız bir araziyi mi tercih ederdiniz.

aklı olan mayınsız olduğuna kanaat getirdiği alanda işini görür

ahmak olan ise nasıl olsa gözüm var görürüm elim var temizlerim diyerek mayınlı arazide mi gezer. ayrıca mayınlar her zaman meydanda olmaz daha doğrusu hiçbir zaman meydanda olmaz hep gizlidir.

kendi ifadenizle yanlış bulduğunuz şeyleri ayıklayın onları görmezlikten gelin ama yine de bu şahsı okuyun diyorsunuz. o takdirde sizin koyunlarını mayınlı arazide otlatan ahmak çobandan ne farkınız kalır ?
جُلُوسُكَ سَاعَةً عِنْدَ حَلَقَةٍ يَذْكُرُونَ اللهَ خَيْرٌ مِنْ عِبَادَةِ اَلْفِ سَنَةٍ

Çevrimdışı azizistanbul

  • yazar
  • ****
  • İleti: 677
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #11 : 11 Haziran 2010, 01:08:18 »
ayrıca sizler şerri muhafaza adına nöbet bekliyorsunuz galiba . dakka bir gol bir gibi olmuş
جُلُوسُكَ سَاعَةً عِنْدَ حَلَقَةٍ يَذْكُرُونَ اللهَ خَيْرٌ مِنْ عِبَادَةِ اَلْفِ سَنَةٍ

Çevrimdışı aydeniz

  • yazar
  • ****
  • İleti: 560
  • Hakka kul olmak
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #12 : 11 Haziran 2010, 11:21:16 »
Alıntı
İslamoğlu'nun kimseyi saptırdığı yok. Allah akıl vermiş, elindeki elmada kurt varsa kurdu atarsın, temizlersin, elmayı yersin.
kurt ayıklayayım derken ömürde geçip gitmesin, aman ha dikkat..

Çevrimdışı andelib

  • okur
  • *
  • İleti: 71
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #13 : 11 Haziran 2010, 13:38:37 »
kurt sürünün içinde olunca ayıklamak lazım olsa gerek
Andelibim,                   
Güledir düşkünlüğüm.     
Gülzardayım,               
Ondandır şaşkınlığım.

Çevrimdışı osmanlı

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 379
  • Okula hayır, Açık lise kolejlerine evet.
Ynt: Mustafa İslamoğlu'nun Saptırıcı Yazıları
« Yanıtla #14 : 12 Haziran 2010, 16:02:31 »
Bu kurtçuklardan biri de M.İslamoğludur. Ayıklıyoruz işte. Siz Ehli Sünneti benimseyin gerisi ayıklanır.
Devrimci akıla sahip olanlar, luciferin yeni dünya düzenini yemezler...